YEREL HABERLER - 06 Aralık 2016 Salı 17:42

Çorum Belediyesi sosyal belediyecilikte marka oldu

A
A
A
Çorum Belediyesi sosyal belediyecilikte marka oldu

Çorum Belediyesi, son yıllarda hayata geçirdiği sosyal sorumluluk projeleri ve insan odaklı belediyecilik hizmetleri ile her kesimin takdir toplamaya devam ediyor.
Gıda Bankası ile ihtiyaç sahiplerine yardım eli uzatırken, evde bakım hizmetiyle kimsesizlerin kimsesi olan Çorum Belediyesi, sosyal belediyecilik alanında hayata geçirdiği engelli ve kadın kültür merkezleri, ‘hoş geldin bebek’, evde bakın hizmetleri gibi insanı merkeze alan örnek projelerle Türkiye’de sosyal değer üreten marka belediyeler arasında yer aldı.
Gıda Bankası’nda gazetecilerle bir araya gelen Belediye Başkanı Muzaffer Külcü, göreve geldikleri günden itibaren Sosyal Yardım İşleri Müdürlüğü bünyesinde yapılan faaliyetler hakkında açıklamalarda bulundu. Belediye Başkan Yardımcısı Zeki Gül ve Sosyal Yardım İşleri Müdürü Cengiz Özkader ile birlikte Gıda Bankası’nda incelemelerde bulunan Başkan Külcü, vatandaşlarla da sohbet etti.
8 yıllık belediyecilik dönemlerinde iki temel prensiplerinin olduğunu bunlardan birisi insana hizmet, ikincisi ise şehre hizmet olduğunu açıklayan Başkan Külcü, “Aslında yapılan bütün çalışmalar nihayetinde insana hizmetti ama biz burada insana hizmet ifadesiyle yaptığımız çalışmanın sonuçları itibariyle bir kitleye, gruba, kesime dokunduğu hizmet alanlarını kast ediyoruz. Şehre hizmette ise şehrin yolunu, parkını, alt yapısını, hizmet binalarını neyini anlıyorsak genel olarak onları kast ediyoruz. Bunları birbirinden ayırmak mümkün değil. Geçmişten bugüne kadar insan ve mekân ilişkisi birlikte tartışılmış insanın mekanı şekillendirdiği ile ilgili genel bir kabul ortaya çıkmışken aynı zamanda mekanında mekanın da insanı şekillendirdiği ile ilgili genel bir kabul ortaya çıkmıştır.
Görev süresince yaptıkları hizmetler, yakaladıkları hizmet standardı ve kaliteyi gözönüne alındığında Çorum Belediyesini adeta yeniden formatladıklarını ve belediyeyi büyük bir hizmet kervanına dönüştürmeyi başardıklarının altını çizen Başkan Külcü, “Bu büyük bir hizmet alanı, büyük bir koşturmaca. Belediyemiz günün her saati çalışan bir kurum. Yaptığımız işlerin arzuladığımız kadar farkedilmediğini gördük. 8 yıllık belediye tecrübemizle bunu söylüyorum. Çorum belediyesi olarak yaptığımız işlerimizi aylık toplantılarımızla anlatacağı ve hafızalarımızı tazeleyeceğiz. Hizmetlerimizi genel olarak değil müdürlük müdürlük anlatacağız. Bu ay Sosyal Yardım İşleri Müdürlüğümüzden başlıyoruz. Sosyal belediyecilik olarak tarif edebileceğimiz çalışmaları yapacağımız hizmetlerin tamamını bu müdürlüğümüz tarafından yürütülmektedir. İşimizin içine aşkımızı koyarak yolumuzu yürümeye gayret ettik. Yaptığımız hizmetlerde sosyal belediyecilik konusunda Türkiye’nin en önde gelen belediyelerinden birisi olduk. Cumhurbaşkanımız ve sayın Davutoğlu’ndan iki defa ödül aldık. Bunlar bizim mutlu olduğumuz işler. Sosyal belediyecilikte Türkiye’nin marka belediyesi haline geldik” ifadelerini kullandı.
2009 yılından bugüne kadar ihtiyaç sahiplerine 3.5 milyon liralık gıda yardımında bulunduklarını açıklayan Başkan Külcü, “Görevi devraldığımızda Çorum Belediyesi’nde sosyal belediyecilik olarak ne var diye baktığımızda yılda toplam 2 bin paketten ibaret olan gıda yardımı, festival, ramazan aylarında kurulan çadır ve verilen iftar yemeği. Bunlarda kıymetli hizmetlerdi. 8 yılımızın sonuna geldiğimiz bugünlerde bizde oradan başlayalım. ‘İnsanı yaşat ki devlet yaşasın’ diyen bir misyona sahibiz. Bunu aklımızdan çıkarmıyoruz. 2015 yılında Gıda Bankasını hizmete açtık. Aylık 2 bin 300 paket ortalamayla gıda dağıtımı işini bıraktık. İşin niteliği ve niceliği önemli. Kimsesi olmayanların kimsesi olmak için adımları atarken bir yandan da dedik ki biz devletiz. Yaptığımız işte hiçbir kardeşimizin incinmesini arzulamayız. Paket paket gıda dağıtmak yerine market anlayışına döndük. Tespit ettiğimiz ihtiyaç sahipleri şimdi gelip buradan kendilerine tanımlanan kartla alışverişini yapıyorlar. Şuanda 200’den fazla ürün var. Hangi ürüne ne kadar ihtiyacı varsa dilediği kadar alabiliyor. 2008 yılında bugün ki rakamlarla dağıtılan gıdanın toplam maliyeti 200 bin lira iken Çorum Belediyesi’nin bugün yaptığı hizmetin bedeli sadece gıda anlamında 3.5 milyon Türk lirası. Bunun sığınmacılarla ilgili kısmı hariç. Sığınmacılara da aylık bin 100 paket gıda yardımı yapılıyor. Kurban ve ramazan bayramlarında yetim çocuklarımıza bayramlık hediyesi veriyoruz. Son 4 yılda 13 bin 500 yavrumuza her iki bayramda sevinmelerine bayramı daha mutlu keyifli huzurlu geçirmelerinin teminini sağlamak için çalışma yaptık. Ayrıca okullar açılıp mevsim kışa döndüğünde çocuklarımıza kaban ve bot yardımlarında bulunduk” şeklinde konuştu.
En çok huzur bulduğu, sosyal belediyecilikte en çok sevindiği hizmetlerden birisinin de evde bakım ve temizlik hizmeti olduğunu anlatan Başkan Külcü, şunları söyledi; “Evladı olmayan, kendine sahip çıkmayan, komşularının yardımda geciktiği şehrimizde yaşayan kim varsa ekiplerimizi hazırladık ve halen 445 evin düzenli temizliğini yapıyoruz. Yani 700’e yakın kişi bu hizmetten faydalanıyor. Ayrıca ‘Hoşgeldin Bebek’ diye bir uygulamamız var. Gönül alan bir iştir. Mutluluğu sevinci yaşatan bir hizmetimiz. Doğum yapan kadınlarımızı ziyaret ederek bebeklerinin 40’ı çıktığında onlara bir Bebek Battaniyesi hediye ediyoruz. Ekiplerimiz bizlerden de selam götürüyorlar. Bu battaniyelerin çoğu emin olan saklıyorlardır. Hediyenin büyüğü küçüğü olmaz. Her ay en az 300-350 doğum oluyor. Yılda 3 bin 500-4 bin arasında çocuğumuza bunları hediye ediyoruz. Bugüne kadar 12 bin 600 ailenin kapısını çalmışız. Ayrıca uzun yıllardır devam eden bir sünnet geleneğimiz vardı. Her yıl 400-500 çocuğumuzu sünnet ettiriyorduk. Bizden önce de devam eden bu süreci geçen yıl sonlandırdık. Hükümetimizin aldığı bir karar ile artık sünnetler hastanelerde daha hijyenik koşullarda işinin uzmanı hekimlerce yapılıyor. Nikah sarayımızın açılışı nedeniyle ile bir kez toplu nikah töreni düzenledik. Yuva kurmak için mali imkanları olmayan kişilerin yuvasını kurduk. Belediye olarak anne babaları ayrı çocuklarımızın kaldığı iki Sevgi Evinin tefrişatını da yaptık.
Sığınmacılara yönelik hizmetlerimiz devam ediyor. Allah kimseyi yurdundan ocağından etmesin. Gerçekten zor şartlar altında yaşayan insanlar. Gece geç saatlerde bile olsa ne ihtiyaçları varsa ulaştırıyoruz. Bu hizmeti ensar ruhu ile yapıyoruz. Bu onların istediği bir kader değildi. Camilerin temizliği hizmetimiz sürüyor. Çorum’da 110 cami bulunuyor. Bunlar arasında kurumlardaki mescitleri çıkarsak geriye 86 cami kalıyor. Bu camileri düzenli olarak temizliyoruz. Mayıs ayından beri her camiyi en az 1 kez temizledik. Bazılarına yerine göre daha fazla temizliği yapıldı. Ayrıca tüm camilerin abdesthane ve tuvaletlerinin bakım onarımını yapmaya başladık. İki yıldır sürdürüyoruz. Gelecek yıl hepsini bitirmeyi hedefliyoruz. Camilerin ihtiyacı ne ise karşılanıyor. Ramazan ayı bizim için büyük bir buluşma ayıdır. Rahmeti ve bereketi üzerimize çökün bu ay yorgunluğa rağmen mutlu hizmetleri yerine getiriyoruz. Ramazan ayında iftar çadırımızda her gün bin 200 kişiye iftarlar veriyoruz. Ayrıca son yıllarda mahallelerde büyük buluşmalar yaparak 20-25 bin kişiyle buluşuyoruz, Orada bizi yan yana getiren şey içtiğimiz çay, çorba değil, Ama insanlar orada muhabbet ve kucaklaşmak için akın ediyor. Biçim için asıl olan budur. Gönül kapısını açmak, gönüllere girebilmek ve orada kalabilmek bizim için daha mühimdir. Engelli kardeşlerimize yönelik çalışmalarımızı da hız kesmeden sürdürüyoruz. Bugüne kadar 520 kardeşimize ihtiyacı olan engelli aracını dağıttık. Gerçekten ihtiyacı olduğunu tespit edeceğimiz yarın bize kim başvurursa başvursun beyaz baston, engelli aracı ne gibi talebi varsa hemen yerine getiriliyor. Şu an bekleyen bir talep yok. Ayrıca yaptığımız Engelli Eğitim Merkezi ülkeye örnek bir projedir,. Burada yaşanan ilginç hikayeler ve hayatlar var. Yaptığımız işlerin bereketi bunlar. Bir de daha ağır engelliler için Buhara Kültür Merkezi içinde bir iyileştirme merkezimiz var. Ailelerinin de eve hapsolmasına sebep olan ağır engellilerimizi evlerinden sabah alarak akşama kadar hem tedavilerini yapıyoruz hem de ailelerine boş zaman kazandırıyoruz. Allah bu yavrularımızın sayısını azaltsın devletimizin de imkanlarını artırsın”
Bu hizmetlerin yanında Bosna’da ikinci dil olarak Türkçe’yi seçen çocuklara çanta ve çeşitli kırtasiye malzemeleri hediye ettiklerini hatırlatan Belediye Başkanı Muzaffer Külcü; “Bosna’yı kendimiz de ziyaret ederek bu hediyeleri takdim ettik. İlk etapta 4 bin 500 hediye yollanmıştı. Bu rakamı 6 bine çıkarmamızı istediler ve Bin 500 tane daha yolladık., Orada Yunus Emre Vakfı’nda görev yapan bir Çorumlu hemşehrimiz bu yardımların ardından Türkçeyi ikinci dil olarak seçenlerin sayısında büyük bir artış olduğunu bize bildirdi. O topraklar bizim gönül bağımızın olduğu bir coğrafyadır. Orayı ihmal etme lüksümüz yoktur. Zira Bosna Hersek’in Bilgi Kralı büyük devlet adamı Aliya İzzetbegoviç’in vefatından bir süre önce zamanın Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından ziyaretinde "Bosna’mı koruyun, Bosna’ma sahip çıkın" dediğini biliyoruz. Hala Osmanlı adına ezan okunan ve Osmanlı sancakları bulunan Bosna’ya sahip çıkmak boynumuzun borcudur”
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep Gaziantep’te esrarengiz patlama sesi korku ve paniğe neden oldu Gaziantep’in Nizip ilçesine bağlı Suriye sınır hattındaki kırsal mahallelerde şiddetli bir patlama sesi duyuldu. Bölgede yaşayan vatandaşları tedirgin eden patlama sesi ile ilgili geniş çaplı inceleme başlatılırken boş araziye havan mermisi düşmüş olabileceği ihtimali üzerinde durulduğu öğrenildi. Olay, Gaziantep’in Nizip ilçesine bağlı Suriye sınır hattındaki kırsal mahallelerde meydana geldi. İddiaya göre, özellikle bölgedeki kırsal Gökçeli Mahallesi’nde yaşayan vatandaşlar bir anda çok yüksek bir patlama sesi duydu. Duydukları sesle korku ve panik yaşayan vatandaşlar 112 Acil Çağrı Merkezi’ne ihbarda bulundu. İhbar üzerine sesin duyulduğu bölgelere jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. Ölen ya da yaralanan kimsenin olmadığı olay sonrası patlama sesinin kaynağı ile ilgili geniş çaplı inceleme başlatıldı. Olayla ilgili çalışma yapan ekiplerin boş araziye havan mermisi düşmüş olabileceği ihtimali üzerinde durduğu öğrenildi. Korku ve panik yaşayan vatandaşlar o anları anlattı Yaşadıkları korku ve paniği anlatan Çapan Köse ve Adil Yılmaz isimli vatandaşlar, önce kısa süreli keskin bir ışık gördüklerini sonrasında ise şiddetli bir patlama sesiyle irkildiklerini söyledi. Vatandaşlar, Suriye’ye yakın olduklarını ve oradan bir şey düşme ihtimalinin akıllarına geldiğini de ifade etti. Konu ile ilgili geniş çaplı soruşturmanın sürdüğü bildirildi.
Ankara Gazeteci Hande Fırat’ın "Devriamber" sergisi Kültür Bakanlığı desteğiyle açıldı Gazeteci Hande Fırat’ın "Devriamber" isimli resim ve heykel sergisi Kültür ve Turizm Bakanlığının desteği ile Cumhuriyet Müzesi bünyesinde yer alan Sığınak Kültür Sanat’ta açıldı. Gazeteci Hande Fırat’ın “Devriamber” isimli sergisinin açılışı Ankara’da gerçekleştirildi. Sergiye, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Dışişleri Bakan Yardımcısı Yasin Ekrem Serim, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Gökhan Yazgı, TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanı Hulusi Akar, eski TBMM Başkanı Binali Yıldırım, MHP Genel Başkan Yardımcısı İsmail Özdemir, İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Oktay Vural, Dışişleri Bakanı Başdanışmanı Nuh Yılmaz, AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları Başkanı Ayşe Keşir, Yüksek Seçim Kurulu Başkanı Ahmet Yener, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkanı Yıldırım Demirören’in eşi Revna Demirören, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Meltem Demirören Oktay ve çok sayıda davetli katıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise serginin açılışı için mesaj gönderdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın mesajını serginin açılışında gazeteci Hande Fırat okudu. Cumhurbaşkanı Erdoğan mesajında, "Basın ve sanat dünyamızın değerli temsilcileri, kıymetli misafirler, sizleri en kalbi duygularımla, muhabbetle selamlıyorum. Nazik davetiniz için teşekkür ediyorum. Basınımızın önemli isimlerinden Hürriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Sayın Hande Fırat’ın kendi ifadesiyle ’çınarlarını kaybedip kendileri çınara dönen kadınların hikayesini’ anlattığı resim ve heykel sergisinin başarılı geçmesini temenni ediyorum. Başarılı gazeteci kimliğinin yanı sıra, bu sergi vesilesiyle sanatçı yönünü de öğrenme fırsatı bulduğumuz Sayın Hande Fırat’ı tebrik ediyor, kendisine hem meslek hem de sanat hayatında muvaffakiyetler diliyorum. Sizlerin şahsında basın ve sanat camiamızın tüm mensuplarını, sergiye ilgi gösteren tüm sanatseverleri bir kez daha yürekten selamlıyorum” ifadelerine yer verildi. "Bu sergi annemle, kızıma ithaf ediliyor" Fırat, serginin açılışı için Kültür ve Turizm Bakanlığının tüm personeline ve sergiyi açarken kendisine destek olan arkadaşlarına teşekkür etti. Hande Fırat, "Bu sergi, babalarını kaybeden tüm kız çocukları, tüm erkek çocukları ama özellikle kız çocuklarına atfen yapılmıştır. Bu sergi annemle, kızıma ithaf ediliyor" dedi. Devrialem sergisinin farklı bir anlamı olduğunu belirten Bakan Ersoy, "Bir toplumun zenginliği, kültür ve sanatının derinliği ile ölçülüyor. Kültür ve sanat toplumda ne kadar yerleştiyse, toplumda ne kadar kabul gördüyse, o toplumda kültür ve sanat ne kadar iyi üretilebiliyorsa aslında toplum o derece zengin algılanıyor. O açıdan da biz Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak kültür ve sanatı her yönüyle desteklemeyi görev addediyoruz. Sadece sanat üretimi değil, vatandaşlarımızın kültür ve sanata rahat erişimi de çok çok önemli" şeklinde konuştu. Kültür Yolu Festivalleri ile vatandaşların kültür ve sanata rahat ve kolay erişmesini amaçladıklarını belirten Ersoy, "Vatandaşın sanata erişimi yeterli değil. O yüzden kültür ve sanat üretimini artırmak istiyoruz. Kültür sanatın toplumun sadece bir kesiminin ilgilendiği bir etkinlik olmasının dışına çıkmasını, toplumun her kesimlerinin eriştiği bir alan olması için çabalıyoruz. Bu sergide anlamlı bulduğumuz, toplumda bilinirliği yüksek, toplumda yer etmiş kişilerin kültür sanat üretimindeki katkıları, kültür ve sanat üretiminde pay sahibi olmaları aslında sanatın popülaritesini artırıyor" ifadelerini kullandı. Serginin anlamının önemli olduğunu belirten Bakan Ersoy, “Serginizin anlamı da çok önemli. Ben de babamı kaybettim ama sizin gibi genç yaşta kaybetmedim. Genç kızlarımızın 18 yaşına girmeden önce babalarını kaybetmesinin nasıl bir duygu olduğunu, nasıl omuzlara yük getirdiğini kısmen de olsa anlayabiliyorum” diye konuştu. Sergide, tuval üzerine çeşitli malzemeler kullanılarak yapılan tablo ve heykellerden oluşan 40 eser sergileniyor. Sergi 25 Mayıs’a kadar açık olacak.
Bayburt Bayburt’ta 4 kişinin yaralandığı trafik kazası güvenlik kamerasına yansıdı Bayburt’ta iki otomobilin çarpıştığı ve 4 kişinin yaralandığı trafik kazası, güvenlik kamerasına yansıdı. Kaza, Bayburt merkez Tuzcuzade Mahallesi, Sıla Kent Konutları önünde meydana geldi. Kazada ikisi sürücü olmak üzere toplam 4 kişi yaralandı. Camları, aynaları paramparça olan, kaput kısmı tamamen hurdaya dönen iki aracın karıştığı kaza ise etrafta bulunan iş yeri güvenlik kameralarına yansıdı. Bayburt merkez Köprülü Kavşak yönüne seyir halinde bulunan 69 AG 003 plakalı otomobil, şehir merkezi istikametine gelen 69 AS 030 plakalı otomobile dönüş yaptığı esnada çarptı. Çarpmanın etkisiyle yoldan çıkan otomobil etrafta marketin, evlerin bulunduğu yola devrildi. 69 AS 030 plakalı otomobil içerisinde bulunan 1’i sürücü 3 kişi, 69 AG 003 plakalı otomobildeki sürücü yaralandı. Market çalışanlarının ve etraftan geçen vatandaşların ihbarı üzerine olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Devrilen otomobilde sıkışan bir kişi ve diğer 2 yaralı araçtan çıkarıldı, sağlık ekiplerince yaralılara ilk müdahaleleri olay yerinde yapıldı. Yaralılar ambulanslarla Bayburt Devlet Hastanesine tedavileri yapılmak üzere götürüldü. Hurdaya dönen otomobil, olay yerine çağrılan çekici yardımıyla yoldan kaldırıldı. İş yeri güvenlik kameraları tarafından saniye saniye kaydedilen görüntülerde, anayoldan gelen 69 AG 003 plakalı kırmızı aracın, hatalı dönüş yapan 69 AS 030 plakalı araca sert bir şekilde çarptığı görüldü.
Erzincan Erzincan’da tarım bölümü öğrencileri hem öğreniyor, hem üretiyor Erzincan’da meslek lisesi öğrencileri okulun bahçesindeki serada fide yetiştiriciliği yaparak hem öğreniyor hem de ekonomiye katkı sunuyor. Tarım bölümü öğrencileri, serada teorik eğitimlerini uygulama fırsatı buluyor. Erzincan İl Millî Eğitim Müdürlüğü’nün destekleri ile kurulan seralarda sebze fidesi üretim faaliyeti 2020 yılında başlayarak Tarım Alanı öğretmen ve öğrencileri tarafından kurulduğu yıl 30 bin sebze fidesi üretimi gerçekleştirildi. 2021 yılında Covid-19 nedeniyle uzaktan eğitim yapıldığı için, sebze ve aromatik bitki fidesi üretim faaliyetleri öğrencilerin okulda olmaması nedeniyle Tarım Alanı öğretmenleri tarafından yapıldı. Okul serasının üretim kapasitesi, pandemi olmasına rağmen, 2021 yılında iki katına çıkarılarak 60 bin adet fideye ulaştı. 2022 yılında ise mevcut serada tam kapasiteye ulaşılarak 90 bin sebze ve aromatik bitki fidesi üretildi. 2023 yılında da serada 95 bin fide üretimi yapıldı. Bu sene ise 110 bin fide üretimi yapıldı. Serada, domates, biber, hıyar, kabak, kavun, karpuz, lahana, patlıcan ve 3 cins aromatik bitki olarak reyhan, kekik, fesleğen üretimi olmak üzere toplamda 35 farklı tür fide üretimi yapılıyor. Üretimde yerelde halkın lezzet olarak en çok tercih ettiği ata tohumları kullanılmaya özen gösterilirken, ticari anlamda üretim yapmak isteyenler için yüksek verimli hibrit türlerin de üretimi gerçekleştiriliyor. Kullanılan tohumların genelde ata tohumu olması, üretilen fidelerin piyasa fiyatlarına nispeten en az yüzde 30 daha ucuz olması, hastalıklara dayanıklı olmaları, çeşitlerin doğru olarak verilmesi, ticari olarak üretim yapan üreticiler için ise yüksek verimli hibrit türlerin de olması gibi nedenlerden dolayı vatandaşlardan oldukça rağbet görüyor. Erzincan Gül Celal Toraman Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi 11. sınıf öğrencisi Tuba Bakartepe, “Biz derste gördüğümüz teorik işlemleri serada uygulayabiliyoruz. Serada fidelerimizi yetiştiriyoruz. İlaçlaması, gübrelemesi, sulaması hep bizim elimizden geçiyor. Organik gübreyle kendimizin yetiştirdiği fideleri halkımıza sunuyoruz.” dedi. Erzincan Gül Celal Toraman Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Müdür Başyardımcısı Abdullah Çiftçi’de, “Okulumuzun üretim üssü olan seramızdayız. Bu serada öğretmen ve öğrencilerimizle 100 binin üzerinde fide üretilmiş durumda. Kullanılan tohumların genelinin ata tohumu olması, üretilen fidelerin piyasa fiyatlarına nispeten en az yüzde 20 daha ucuz olması, hastalıklara dayanıklı olmaları, çeşitlerin doğru olarak verilmesi, ticari olarak üretim yapan üreticilerimiz için ise yüksek verimli hibrit türlerin de olması gibi nedenlerden dolayı halkımızın talebi fazla olmaktadır. Ayrıca üretilen fideler sosyal projeler dahilinde ihtiyaçlı ailelere ücretsiz olarak verilerek, öğrencilerimiz nezaretinde söz konusu ailelerin üretim faaliyeti yapmaları ve ailelerin geçimlerine katkı sağlamaları hedeflenmektedir." dedi.