AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Diyarbakır milletvekili adayı Mehmet Mehdi Eker, yakın geçmişte terör örgütü tarafından Sur’da bir işgal teşebbüsünün yapıldığını ve bu girişimde Kürt çocuklarının bile bile ölüme sürüldüğünü belirterek, “Terör örgütü PKK bu çocukların katilidir çünkü onları bile bile ölüme sürdü” dedi.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Diyarbakır milletvekili adayı Mehmet Mehdi Eker, seçim çalışmaları kapsamında Sur ilçesine bağlı mahalle muhtarlarıyla iftarda bir araya geldi. Karayolları 9. Bölge Müdürlüğü bahçesinde düzenlenen iftar programına Tarım Gıda ve Hayvancılık eski Bakanı Kudbettin Arzu, AK Parti İl Başkanı Süleyman Serdar Budak, muhtarlar, kurum müdürleri ve partililer katıldı. Okunan duaların ardından birlikte iftar açıldı. İftar sonrası muhtarlara seslenen eker, 24 Haziran seçimlerinin kentin kaderinin değişimi için bir fırsat olduğuna dikkat çekti.
“Terör örgütü PKK bu çocukların katilidir”
Sur’un tarihi Diyarbakır şehrinin kalbi olduğunu vurgulayan Eker, yakın bir geçmişte ilçenin terör örgütü tarafından işgal teşebbüsüne maruz kaldığının ve bunun sonucunda Kürt gençlerinin ölüme sürdüğünün altını çizdi. Eker, “Bu ilçemiz maalesef yakın bir geçmişte bir işgal teşebbüsüne maruz kaldı. Terör örgütü burayı işgal etmeye kalktı. Gayrimeşru bir şekilde, haksız, hukuksuz bir şekilde, terörle bu işgali gerçekleştirmeye kalktı bombalarla, hendeklerle, çukurlarla, mayınlarla. Ve birçok insan katletti. Bunların önemli bir kısmı genç yaştaki Kürt çocuklarıydı. Terör örgütü PKK bu çocukların katilidir. Çünkü onları bile bile ölüme sürdü. Şimdi bu şehir, o tarihi Suriçi maalesef yakılıp, yıkıldı. Biz şimdi bir yandan sizlerin desteği ile sizlerin aracılığıyla, sizlerden alacağımız güçle burayı yeninden inşa edeceğiz, başladık. Numune evleri, ilk örnekleri yapılmaya başlandı iki küme halinde. Tescilli binalar var tabi onlar aslına uygun olarak yapılacak. Orada mağdur olan insanlar var. Onlara 5 bin 600 tane konut yapılıyor TOKİ tarafından şehir dışında. Onlar da bu senenin sonunda bitecek. Biz bu sorunları beraber çözeceğiz inşallah” dedi.
“Türkiye’nin güçlenmesi Kürt’ün de güçlenmesi demektir”
14 Haziran seçimlerini iki noktada önemli olduğunu kaydeden Eker, “Birisi Diyarbakır için birisi de Türkiye ve bütün dünya Müslümanları için. Türkiye’nin sitemi değişirse, Cumhurbaşkanlığı sistemine geçerse Türkiye daha ileriye gider. Bundan hiç şüpheniz olmasın. Türkiye büyür, zenginleşir, güçlenir. Dünyada sözü daha çok dinlenen, daha çok itibar edilen bir ülke haline gelir. Ve hepimiz böyle bir devletin, böyle bir ülkenin vatandaşı olarak da kuşkusuz hepimiz de bu varlıktan, bu refahtan bir şekilde hepimiz de faydalanırız. Türkiye’nin güçlenmesi Kürt’ün de güçlenmesi demektir. Çünkü Türkiye Cumhuriyeti Türklerden, Kürtlerden, Lazlardan, Çerkezlerden, Zazalardan, Arnavutlardan, Boşnaklardan 81 milyon her çeşit kavim ve kültür var. Türkiye Cumhuriyeti dediğimiz bunların hepsidir” diye konuştu.
“Bu seçimde Diyarbakır’ın kaderini değiştirebiliriz”
Seçimlerin Diyarbakır ile olan kısmına değinen Eker, şehrin üstüne terörün kabus gibi çöktüğünü ve 24 Haziran’ın kentin kaderini değiştirmek için bir fırsat olduğunu vurguladı. Eker, şunları söyledi:
“Bu şehir son yıllarda hak etmediği şekilde yönetildi. Hak ettiği hizmetleri almadı. Çünkü bu şehrin maalesef kaderi üzerine bir kabus gibi, karabasan gibi terör ve şiddetin gölgesi düştü. Hizmetlerimiz eğer eksik kaldıysa sebebi budur. Bir kısmı yerel yönetimlerin elindeydi onlar kasıtlı olarak yapmıyorlardı. Bir kısmı da, işsizlik, istihdam ile ilgili konularda da özel sektör fabrika yapacak fakat tehdit ediliyor, haraç isteniyor, korkutuluyor, güvenlik endişesi var. İnsanlar gelip burada yatırım yapmak istemiyor hatta Diyarbakırlı kendisi burada yatırım yapmıyor. Sebebi bu. Etrafımıza bakıyoruz Elazığ, Malatya, Şanlıurfa, Antep, Diyarbakır bu söylediğim şehirlerin hepsinden daha ileri olduğu günleri hatırlarsınız. Bu 16 yılda AK Parti hükümetleri döneminde bu şehirler aldı başını gitti. Yolları açık olsun. Onların gelişmesiyle iftihar ediyoruz. Ama onlara da imreniyoruz, gıpta ediyoruz. Keşke Diyarbakır’da bu imkanlardan faydalanabilseydi. Keşke terör olmasaydı. Keşke insanlar ölmeseydi, keşke anneler bu kadar ağlamasaydı, keşke ocaklara bu kadar ateş düşmeseydi. Şimdi 24 Haziran’da Diyarbakır için yapacağımız şey şu, biz bu seçimde Diyarbakır’ın kaderini değiştirebiliriz.”
