SAĞLIK - 24 Nisan 2018 Salı 11:16

Bahar alerjilerinden korunmak için uzmanlardan 10 öneri

A
A
A
Bahar alerjilerinden korunmak için uzmanlardan 10 öneri

Bahar aylarında polenlerin artmasının, özellikle alerjik yapıdaki pek çok kişiyi etkilediğini belirten uzmanlar, saman nezlesi olarak da bilinen bahar alerjisinin toplumda her 3 kişiden birinde görüldüğünü dile getirdi.

Bahar aylarında polenlerin artmasının, özellikle alerjik yapıdaki pek çok kişiyi etkilediğini belirten uzmanlar, saman nezlesi olarak da bilinen bahar alerjisinin toplumda her 3 kişiden birinde görüldüğünü dile getirdi.


Polenlerin atmosfere yayılarak, ağız, burun, göz ve hatta ciğerlere kadar ulaşarak alerjik tepkimelere yol açtığını ifade eden uzmanlar, polenlere karşı alınacak bazı önlemler ile alerjiye yol açabilecek şikayetlerin de azaltılabileceğini söyledi. Memorial Diyarbakır Hastanesi Göğüs Hastalıkları Bölümü’nden Doç. Dr. Güngör Ateş, bahar alerjilerinden korunmak için 10 öneride bulundu.



"Dış etkenler bahar alerjilerini tetikliyor"


Alerjik hastalıkların görülme sıklığının, özellikle bahar aylarında arttığını belirten Doç. Dr. Güngör Ateş, bu durumun bitkilerin erkek üreme yapıları olan polenlerin miktarındaki artış ile ilişkili olduğunu söyledi. Ateş, "Polenler, tozlaşarak havaya karışır ve rüzgarla taşınma sırasında; saç, cilt, ağız, burun, göz ve alt solunum yolları aracılığıyla alerjik bünyeli kişileri etkiler. Sıklıkla; çimen polenleri, ağaç polenleri, hububat ve yabancı ot polenleri kişide alerjiye neden olur. Rüzgarlı havalarda polenler havaya daha çok dağıldığı için şikayetler de artar. Alerjik reaksiyonlar mevsimsel olabileceği gibi yıl boyu da sürebilir" dedi.



"Ev içi alerjenlerine dikkat edilmeli"


Polenlerin yanı sıra, küf, ev tozu akarları ve hayvan tüyü gibi alerjenlerin de bazı kişilerde burun, göz ve akciğerlerde, seyrek olarak da ciltte alerjik reaksiyonlara neden olabileceğini belirten Doç. Dr. Ateş, "Polen alerjileri genellikle bahar aylarında alerjinin esas nedenlerini oluştururken; ev tozu, küf ve hayvan tüyüne bağlı alerjiler yıl boyu süren şikayetlere yol açabilir. Eğer alerjik reaksiyon gözlerde meydana gelirse buna alerjik konjonktivit, burunda meydana gelirse saman nezlesi, akciğerde meydana gelirse buna da mevsimsel astım adı verilir. Hangi organ etkilendiyse şikayetler de ona göre değişir. Mevsimsel bu hastalıklar bir arada olabileceği gibi bazen de mevsimsel olarak başlayıp yıl boyu sürebilir" diye konuştu.


Doç. Dr. Güngör Ateş, bahar alerjisi belirtilerini, hapşırma, burun tıkanıklığı, burunda su gibi akıntı, gözlerde kaşıntı, sulanma, burunda, damakta ve boğazda kaşıntı, öksürük, hırıltı, nefes darlığı, göğüste tıkanma ve baskı hissi olarak açıklarken, hasta öyküsünün, tanı ve tedavi için önemli olduğunu söyledi.


Polen alerjisinin mevsimsel özellik gösterdiğini ifade eden Dr. Ateş, "İklim ısısına ve coğrafi bölgeye göre değişken bir yapısı vardır. Genellikle nisan-mayıs aylarında şikayetler belirgin olup, hava ısısı arttıkça polen miktarındaki azalmaya bağlı olarak belirtiler de geriler. Çim ve ağaç polenleri ilkbahar ve erken yaz döneminde ortaya çıkarken, yabani otlara bağlı alerjiler ise sonbaharda görülür. Mevsimsel alerjinin tanısı, tutulan organa ait şikayetlerin ayrıntılı olarak sorgulanması, muayene, gerekli tetkikler ve alerji testleri ile konulmaktadır. Ailede alerjik hastalık öyküsü olması da tanı koymada yardımcıdır. Tedavi de kişiye özel şekilde planlanmaktadır" ifadelerini kullandı.



"Bu önerileri dikkate alın bahar alerjilerinden korunun"


Bahar alerjilerinden korunmada en önemli faktörün polenlerle olan teması en aza indirecek kişisel önlemlerin alınması olduğunu dile getiren Dr. Ateş, 10 önemli öneride bulundu. Dr. Ateş, "Tüm temas önlemleri alınmasına rağmen yakınması olanların uygun tıbbi tedaviyi almaları çok önemlidir. Polen alerjisi olan kişilerin, özellikle bahar aylarında 10 önemli öneriye dikkat etmeleri şikayetleri azaltacaktır. Bu öneriler, sabahın erken saatleri polenlerin havada en fazla bulunduğu saatlerdir. Bu saatlerde, duyarlı kişilerin dışarı çıkmaması önerilir. Eğer çıkacaklarsa da maske takmaları gerekir. Dışarıda gözlük, şapka ve gerekli ise maske kullanılmalıdır. Eve gelindiğinde saçlar yıkanmalıdır. Dışarıdan eve gelindiğinde giysiler değiştirilmelidir. Bahar aylarında araba kullanırken camların kapalı olmasına özen gösterilmeli, hava değişiminin sağlanması için polen filtreli klima kullanılmalıdır. Ev içerisinde bitkiler varsa dışarı çıkarılmalıdır. Rüzgarlı havalarda ve sabah erken saatlerde evde camlar açılmamalıdır. Polenlerin yoğun olduğu zamanlarda açık havada egzersiz ve spordan kaçınılmalıdır. Evde ve ofiste polen tutan klimalar kullanılmalı, filtresi sık sık değiştirilmeli veya temizlenmelidir. Çim biçmekten kaçınılmalı ya da işlem sırasında maske kullanılmalıdır. Bir doktora danışarak bahar nezlesi, astım ve oluşabilecek diğer hastalıklar hakkında bilgi alınmalıdır. Doktor gerekli gördüyse verilen ilaçlar kullanılmalıdır" dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Mardin TBMM Başkanı Kurtulmuş: "Dünya barışının kalbi Ortadoğu’dur" Mardin’de sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle bir araya gelen Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Numan Kurtulmuş, "Dünya barışının kalbi Ortadoğu’dur. Bu kilidi açan anahtar ise Filistin‘dir. Filistin’de barış ve huzur gerçekten sağlanmışsa dünya çapında barış olmuştur demektir" dedi. TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Mardin’de sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle bir araya geldi. Kurtulmuş, yaptığı konuşmada, "Hemen yanıbaşımızda bölgede hem ülkeler arasındaki gerilim ve çatışma, hem de bu bölgede faaliyet gösteren terör grupları üzerinden ortaya çıkarılan bazı çatışmalar ve gerilimler bu bölgeye fevkalade hassas hale getirmiştir. Her şeyden evvel 6 ayı aşkın bir süredir İsrail’de hükümetin saldırgan tutumları Gazze halkına karşı yapılan insanlık suçları hepimizi derinden etkiliyor ve hepimizin kalbini buruk bir hale getiriyor. İşte biz Türkiye olarak başından itibaren başta Cumhurbaşkanımız olmak üzere bütün kurum ve kuruluşlarımızla birlikte Gazze’nin masum ve mazlum halkının yanında yer aldık. Acilen ateşkesin sağlanması ve Gazze’ye insani yardımların götürülmesi için üzerimize düşen bütün sorumlulukları yerine getirmeye çalışıyoruz. Yine bu bölgede sorunun devam etmesi bölgede yeni sorunların da başlangıcı olabileceği ilk günden itibaren uluslararası bütün platformlarda bir uyarı olarak ortaya koyduk. Dünya barışın kapısı Ortadoğu‘dur. Bu kilidi açan anahtar ise Filistin‘dir. Filistin’de barış ve huzur gerçekten sağlanmışsa dünya çapında barış olmuştur demektir. Türkiye olarak diyoruz ki ateş daha fazla büyütmeden bu bölgedeki ateşi söndürmek ve Filistinlerin haklı davasında iki devlet bir çözüm esasıyla özgür ve bağımsız bir Filistin devletinin kuruluşunun yolunu açmaktır" dedi. TBMM Başkanı Kurtulmuş, "Gücünden çekinilen bir Türkiye olmak mecburiyetindeyiz yoksa diğer bazı başka ülkelerin karşılaştığı gibi oradan oraya savrulma ihtimali çeşit çeşit yeni tehditlerle muhatap olma ihtimali mevcuttur. Bunun için diyoruz ki hep beraber Türkiye’de 85 milyon olarak ortak hedeflerimize yönelik Türkiye’yi her alanda güçlü ve büyük Türkiye yapabilmek için el ele verelim. Aramızdaki farklılıklarımızı ülkemizin güçlülüğü olarak kabul edip Türkiye’yi dünyada layık olduğu yere süratle ulaştıralım. Bunun için başta bölgede var olan halkın ve bölge halklarının düşmanları olan terör örgütlerine, milletimize birbirimize esenliğimize kasteden yerli ve yabancı kimseye fırsat vermeyelim. Bunun yolu birlikten ve beraberlikten kardeşlikten geçiyor. İşte Mardin bunun en güzel örneğidir. Ekonomisi güçlü, toplumsal yapısı güçlü, barışı ve kardeşliği güçlü, üniversitesi, sanayisi, yatırımcısı gençlerin eğitim alanındaki varlığı ve kabiliyetleri güçlü velhasıl hangi alana el atarsanız atın Türkiye’nin bütün diğer devletlerle yarışabilecek bir ülkedir. Mardin’in de bütün diğer şehirlerle yarışabileceği bir güce ulaşması temel hedefimiz olmalıdır. Bunun yolu tek tek 81 ilimizin kendi öncelikleri adımları atmasıdır. Mardin’in büyük potansiyelleri olan bir il olduğunu siz daha iyi biliyorsunuz. Mardin’in heba edeceği vakti yoktur, ihmal edeceği bir tek günü yoktur. Bunun için hepsini bir araya getirerek bu anlamda bu güzel şehri yeniden Türkiye’nin gözbebeği bir şehri haline getirmemiz gerekiyor. Üniversitesinden havaalanına ve bu anlamda yatırım yapan arkadaşlar buradalar. Mardin’i bir başkası gelip ayağa kaldıracak değil. Devlet olarak bizim size yapacağımız ve sizin yapmak istediğiniz alanların önünü açıp size omuz vermek, güç vermek ve hep beraber hedeflerimize yürümektir" dedi.