ASAYİŞ - 26 Mayıs 2017 Cuma 13:50

Diyarbakır’da FETÖ’den tutuklu generallerin yargılanmalarına başlandı

A
A
A
Diyarbakır’da FETÖ’den tutuklu generallerin yargılanmalarına başlandı

Diyarbakır’da Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) soruşturması çerçevesinde tutuklu bulunan eski 7’nci Kolordu Komutanı İbrahim Yılmaz ve eski 16’ncı Mekanize Tugay Komutanı Tuğgeneral Savaş Beyribey’in yargılanmalarına başlandı.

Diyarbakır’da Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) soruşturması çerçevesinde tutuklu bulunan eski 7’nci Kolordu Komutanı İbrahim Yılmaz ve eski 16’ncı Mekanize Tugay Komutanı Tuğgeneral Savaş Beyribey’in yargılanmalarına başlandı. Duruşmada savunma yapan Yılmaz, Diyarbakır Valisi, Cumhuriyet Başsavcısı, MİT Başkanı ve emniyet müdürünün tanık olarak dinlenmesini talep etti.


Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen FETÖ/PDY soruşturması çerçevesinde tutuklanan eski 7’nci Kolordu Komutanı Korgeneral İbrahim Yılmaz ve eski 16’ncı Mekanize Tugay Komutanı Tuğgeneral Savaş Beyribey’in yargılanmasına başlandı. Diyarbakır 4’üncü Ağır Ceza Mahkemesinde bugün başlayan duruşmada, Türk Silahlı Kuvvetleri’nden ihraç edilen sanıklar eski Korgeneral Yılmaz ve eski Tuğgeneral Beyribey ile avukatları hazır bulundu. Duruşma iddianamenin okunmasıyla başladı.


Ardından savunmalara geçildi. Savunma yapan Yılmaz, darbe kalkışmasına destek olmadığını, kimseyle haberleşmediğini ve FETÖ’nün mesajlaşma uygulamalarını kullanmadığını savunarak, şu iddialarda bulundu:


“Diyarbakır’da darbe gecesi başbakan ile 2 kez, valiyle 12 kez, savcı ve emniyet müdürüyle de 5’er kez konuştum. Kalkışmanın önlenmesine yönelik emri ben verdim. Hiçbir kanunsuz eylem yapılmamıştır. Ben ne FETÖ’cü ne de darbeciyim. Vatanıma bağlı Türk subayıyım. İddiaları kabul etmiyorum. Adliyeden el sıkışarak uğurlanmışken nasıl oluyor da iddianameye böyle bir şey giriyor. O saatte her yer bitti bir tek adliye mi kaldı. Basın ve onları yönlendirenler bizi yargısız infaz etmiştir. Adliye kuşatması haberi beni üzmüştür. Başsavcının daveti üzerine dostça bir ziyaret olmasına rağmen bunun bir suç olarak gösterilmesi beni üzmüştür. Terörün cirit attığı Diyarbakır’da her yere koruma araç ve personelle gidiyorum. 3 aracın haricinde polis aracı da istiyorduk. Gittiğim her yerde böyle gidiyorum. Tam tesisatlı personel araçtan inmesin diye emir verdim. Ben dikim, benim vicdanım rahat. Sıcak odalarında ahkam kesenler benim vatan millet sevgimi sorgulayamaz. Ben birliğimin başındaydım, takdir edilecek bir kişi varsa o da benim. Yaptıklarıma vali, emniyet müdürü, savcı ve MİT başkanı şahittir. Vali, savcı, MİT başkanı ve emniyet müdürünün tanık olarak dinlenmesini istiyorum.”


Olayı gördüğü anda darbeye karşı olduğunu açıkladığını savunan Yılmaz, şunları söyledi:


“Kanunsuz sıkıyönetim emrini uygulamadım. Aldığımız tedbirler karşısında tek bir personel çıkmadı, teşebbüse izin verilmedi. İki yıllık görevimde bölücü terör örgütünün 6-8 Ekim başkaldırısını önledim. Türkiye’de ilk defa asker polis operasyonu birlikte yaptık. 40 yıl devletime hizmet ettim. Keşke şehit olsaydım da bu suçlamalara maruz kalmasaydım. Beraatımı istiyorum. Bunun gerçekleşmemesi halinde delil karartma durumu söz konusu olmadığı ve adresim belli olmadığı için adli kontrol şartı uygulanmasını talep ediyorum.”


Yılmaz’ın savunmasının ardından duruşmaya ara verildi.


Yılmaz ve Beyribey hakkında hazırlanan iddianamede, sanıkların “Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs”, “Türkiye Büyük Millet Meclisini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs”, “Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs” ve “Silahlı terör örgütüne üye olma” suçlarından 3’er kez ağırlaştırılmış ömür boyu ve 15’er yıla kadar hapisle cezalandırılması isteniyor.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aksaray Polisin alkollü sürücü ile imtihanı: Üfleme eğitimi verilen kadın 44. seferde başardı Aksaray-Konya Karayolunda jandarmanın "dur" ihtarına uymayarak kaçan kadın sürücü, jandarma ve emniyeti alarma geçirdi. 53 kilometre kaçan kadın sürücü E-90 Karayolunda kovalamaca sonucu yakalandı. Alkolmetreye üflermiş gibi yapıp üflemeyen ve 3 alkolmetre değiştirerek kadına üfleme eğitimi veren polis, üfletme imtihanına girdiği kadın sürücünün 44. üflemesinde promilini alabildi. 0.97 promil alkollü çıkan kadın sürücüye ceza kesilerek ehliyetine el konuldu. Olay Aksaray - Konya Karayolu Eşmekaya Kavşağı’nda yaşandı. Edinilen bilgiye göre, Aksaray Konya Karayolunda yol kontrolü yapan İl Jandarma Komutanlığı ekipleri durumundan şüphelendikleri kadın sürücünün kullandığı 68 AAN 849 plakalı otomobile ‘dur’ ihtarında bulundu. İhtara uymayan kadın sürücü hızla denetim noktasından kaçtı. Aksaray istikametine kaçan kadın sürücünün plakası jandarma ekipleri tarafından hem jandarma hem de emniyet haber merkezine bildirildi. Bunun üzerine jandarma ve polis ekipleri karayolu ve aracın geldiği istikamete yönelik adeta bölgeyi abluka altına aldı. Jandarma ekipleriyle kısa süre kovalamacaya giren kadın sürücü 53 kilometre kaçtıktan sonra şehir merkezi girişinde polis ekiplerinin de "dur" ihtarına uymadı. Ekiplerin kaza riskine karşı kontrollü bir şekilde takip ettiği kadın sürücü çok gidemeden Tacin Mahallesi E-90 Karayolu üzerinde yakalandı. 44. üflemesinde pes eden kadın sürücü 0.97 promil alkollü çıktı Durdurulduktan sonra araçtan indirilen ve isminin Gülten Nas Y. (49) olduğu belirlenen kadın sürücü rahat tavır ve hareketleriyle dikkat çekti. Ehliyet ve ruhsat kontrolünden geçirilen kadın sürücüye alkol kontrolü yapmak isteyen polis memurlarının üfleme eğitimi ile imtihanı burada başladı. Alkol kontrolünden geçirilmek istenen kadına polis memurlarınca alkolmetre üfletilmek istendi. Alkolmetreyi üflemeye çalışan kadın üflermiş gibi yapıp üflemekten çekinirken, polis memurları kadına adeta üfleme eğitimi verdi. Bir polis memuru ağzıyla kadına üflemeyi gösterirken, bir değir polis memuru da elindeki üfleme çubuğunun poşetiyle üflemeyi anlattı. Eğitimin ardından polis memurlarının üfletme imtihanı başladı. Kadına defalarca alkolmetreyi üfletmeye çalışan polis memurları kadının üflemeyip üflüyormuş gibi göstermesiyle büyük bir sınav verdi. Alkolmetreye de güvenmeyen kadın sürücüye 3 farklı alkolmetre üfletildi. Zaman zaman su içen ve dinlenmeye geçen kadın sürücü 1 saat boyunca polis memurlarına ecel teri döktürdü. 43 kez alkolmetreyi üflemeyerek kandırmaya çalışan kadın sürücü 44. üflemesinde pes ederek normal bir şekilde üfledi. Üflemenin ardından kadının 0.97 promil alkollü olduğu belirlendi. Polis ve kadın arasındaki yaşanan ilginç diyaloglar ise anbean kameralara yansıdı. Alkollü araç kullanmaktan 6 bin 439 TL para cezası kesilen kadın sürücünün ehliyetine de 6 ay süreyle el konuldu. Araç ise olay yerine çağırılan bir yakınına teslim edildi.