GENEL - 20 Haziran 2017 Salı 13:38

Engellerinin hayatlarını karartmalarına izin vermediler

A
A
A
Engellerinin hayatlarını karartmalarına izin vermediler

Diyarbakırlı İlknur Kudret Fenerci sonradan, yakın arkadaşı Hatice Yeşil ise doğuştan görme engelli.

Diyarbakırlı İlknur Kudret Fenerci sonradan, yakın arkadaşı Hatice Yeşil ise doğuştan görme engelli. Engellerinin hayatlarını karartmalarına izin vermeyen Fenerci ve Yeşil, açıköğretimden lise eğitimlerini tamamladı. Fenerci, görme engeline rağmen katıldığı cirit atma şampiyonasında Türkiye birincisi, judo şampiyonasında ise Türkiye ikinciliğini kazandı. İki arkadaşın da ortak hedefi, kendi ayakları üzerinde durup topluma faydalı birer birey haline gelmek.


Diyarbakırlı İlknur Kudret Fenerci, lise birinci sınıfa kadar her iki gözünü de kullanabiliyordu. Lise birinci sınıfta 23 Nisan kutlamalarında güneş altında kaldığı için sağ gözünde kanama meydana gelen Fenerci, acilen ameliyata alındı. Gözünün kurtarılması içini yapılan tüm operasyonlar başarısızlıkla sonuçlandı ve İlknur Kudret Fenerci, sağ gözünü tamamen, sol gözünü ise yüzde 50 oranında kaybetti. Yaşadığı olay nedeniyle okulunu yarıda bırakan Fenerci, bir süre hiç kimse ile görüşmek istemedi. Hayatının en güzel günlerinde gözünü kaybeden Fenerci, bir süre sonra görme engelinin hayatını karartmasına izin vermeyerek açıköğretim lisesine kaydını yaptırdı. Buradan lise diplomasını alan Fenerci, daha sonra spora yöneldi ve çeşitli dallarda derece almayı başardı.


Hatice Yeşil de tıpkı İlknur Kudret Fenerci gibi görme engelli. Hatice’yi İlknur’dan ayıran fark ise, doğuştan görme engeli ile dünyaya gelmesi. Sağ gözü tamamen görmeyen, sol gözü ise yüzde 10 oranında gören Hatice, ailenin izin vermemesi ve toplumsal bakış nedeni ile uzunca bir süre yalnızlığa mahkum edildi. Bir süre hayatına böyle devam eden Hatice İle İlknur, Altı Nokta Körler Derneği Diyarbakır Şubesi’nde tanışarak yakın arkadaş olmaya başladı. Buradan aldığı eğitimle açıköğretim sınavlarına giren Hatice, lise eğitimini tamamlamayı başardı.



Hayallerini gerçekleştirmeye bir adım kaldı


İlknur ve Hatice, MEKSA Vakfı’nda verilen çocuk gelişimi ile büro ve ev temizliği kursuna yazıldı. Çocuk gelişimi kursuna yazılan İlknur ile büro ve ev temizliği kursuna yazılan Hatice, kursa birlikte gelerek birbirlerine destek olmaya devam etti. Görme engelleri nedeniyle toplumdan defalarca dışlanan ve günlük yaşantılarında büyük zorluklar çeken iki arkadaş da buradan alacakları girişimcilik belgesi ile dışlandıkları toplum için yararlı birer bireyler haline gelecek.



“İlk başlarda engelimden dolayı utanıyordum”


Hayatı ile ilgili İHA muhabirine açıklamalarda bulunan İlknur Kudret Fenerci, engelinin lise birinci sınıfta 23 Nisan etkinliklerinde yaşadığı göz kanamasının ardından ortaya çıktığını söyledi. Fenerci, “Gözümde kanama oluştu ve acilen ameliyat oldum, sağ gözümü kaybettim sol gözüm de yüzde 50 oranda görüyor. Normal lise bire kadar okulumu okudum. Ameliyatlardan sonra açıköğretim sınavlarına devam ettim. Ailem ilk başlarda destek vermedi, yapamazsın sınavları geçemezsin dediler ama ben hırs yaptım ve devam ettim. Lise diplomamı da aldım ve şu an üniversiteye hazırlanıyorum. Engelimin ilk dönemlerinde kendimi eve kapatmıştım, topluma çıkmıyordum, utanıyordum. Akrabalara bile gitmiyordum, kimseyle göz göze bakamıyordum gözlerimi hep kaçırıyordum, engelimden dolayı utanıyordum. Sonra Altı Nokta körler Derneği ile karşılaştım, buradaki arkadaşlarım vasıtası ile hayata bağlandım. Daha sonra Diyarbakır Görme Engelliler Spor Kulübü ile tanıştım orada da arkadaş çevrem oldu. İki branşım oldu, her iki branşta da başarılı oldum. Judoda Türkiye ikincisi atletizm cirit atmada Türkiye birincisi oldum. bu başarılarımdan dolayı kendimle gurur duyuyorum ailem de artık benimle gurur duyuyor. MEKSA Vakfı’nın çocuk gelişimi bölümüne geldim. Burada kurs görüyorum, eğitim görüyorum. Artık topluma rahatlıkla girebiliyorum. Ben de topluma faydalı bir şeyler yapmak istiyorum. Engelimi kendimde engel olarak görmüyorum, iyi bir eğitici olmak istiyorum. Toplumumuzun da bizim gibi engellilere destek olmalarını çok istiyorum, özellikle aileler destek versinler. Engelli kardeşlerimiz de kendilerini eve kapatmasınlar, eve hapsetmesinler” dedi.



“En büyük hayalim bir işimin olması”


Doğuştan görme engelli Hatice Yeşil ise gözünün görmemesinin kendisine bir çok konuda engel olduğunu yine de en büyük engelin insanın kalbi ve beyninin olduğunu söyledi. Yeşil, konuşmasını şöyle sürdürdü:


“Uzun yıllar evdeydim sonra Altı Nokta Körler Derneği ile tanıştım, burada görme engelliler okulunda kursa gittim, ilkokul ortaokul ve lise eğitimimi burada tamamladım. Engelim bana hiç zorluk çıkarmadı, kendimi engelli olarak görmedim ama toplumun bize bakışının farklı olmamasını istiyorum. Hiç kimse kendi hayatının garantisini veremez. Herkes yaşayabilir bu durumu. Bir arkadaşımın tavsiyesi ile bu kursa geldim ev e kurum temizliğine. Engelli arkadaşlarım kendilerini eve kapatmasın hepimiz bireyiz ve bir şeyler yapabiliriz. Benim en büyük hedefim bir işimin olması onun için çabalıyorum ve çabalamaya devam ediyorum, kendi ayaklarımın üzerinde durmak istiyorum. Kimse kendini eve hapsetmesin, diğer engelli arkadaşlarım da bu tür etkinliklere yazılsın, ailelerine de sesleniyorum onların hayatlarına müdahale etmeyin.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan EBYÜ, Yükseköğretim Kalite Kurulu tarafından akredite edildi 2023 yılında Yükseköğretim Kalite Kurulu (YÖKAK) tarafından Kurumsal Akreditasyon Programı’na kabul edilen 21 üniversite arasında yer alan Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi (EBYÜ), akredite edilerek “Kurumsal Akreditasyon Belgesi” almaya hak kazandı. Kurumsal Akreditasyon Belgesi, Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi ev sahipliğinde gerçekleştirilen “Uluslararası Kalite Güvencesi ve Akreditasyon” konferansındaki törende; YÖK Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar ve YÖKAK Başkanı Prof. Dr. Ümit Kocabıçak tarafından EBYÜ Rektörü Prof. Dr. Akın Levent’e takdim edildi. Törende EBYÜ’yü temsilen Rektör Yardımcısı ve Kalite Koordinatörü Prof. Dr. Ali Ercan Ekinci, Dr. Öğr. Üyesi M. Kürşat Öksüz ve Öğr. Gör. Nursel Kuyrukluyıldız da yer aldı. Kurumsal Akreditasyon Programı (KAP) sürecinde, YÖKAK Değerlendirme Takımı 4-7 Aralık 2023 tarihleri arasında Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesinde saha ziyareti gerçekleştirmişti. Yükseköğretim sisteminin kalite güvencesine ilişkin önemli süreçlerinden biri olan Kurumsal Akreditasyon Programı saha ziyaretinde “liderlik, yönetişim ve kalite”, “eğitim ve öğretim”, “araştırma ve geliştirme” ile “toplumsal katkı” başlıkları altındaki ölçütler PUKÖ (Planlama, Uygulama, Kontrol etme ve Önlem alma) döngüsü kapsamında değerlendirildi Kurumsal Akreditasyon Belgesi Ulusal ve Uluslararası Tanınırlığa Katkı Sunacak EBYÜ Kurumsal Akreditasyon Raporu YÖKAK’ın yanı sıra Avrupa Kalite Ajansı (EQAR) tarafından yayınlanacak olup üniversite diplomasının uluslararası tanınırlığına önemli bir katkı sunacak. Ayrıca EBYÜ’nün akredite olduğu bilgisi ÖSYM kılavuzunda yer alacak olup üniversitenin ulusal tanınırlığına katkı sağlayacak. Rektör Prof. Dr. Akın Levent: “Üniversitemiz YÖKAK tarafından akredite edilen üniversiteler arasına girme başarısını göstererek ‘Anadolu’da bir dünya üniversitesi’ vizyonuna önemli bir katkı sağlamıştır. Tüm akademik ve idari personelimize, öğrencilerimize ve paydaşlarımıza bu süreçteki özverili çalışmaları için teşekkür ederim.” dedi.
Bayburt Renkli görüntülere sahne olan ’Bahar Turnuvası’ ile lise öğrencileri eğlendiler Geleneksel hale gelen ’Bahar Turnuvası’ ile lise öğrencileri doyasıya eğlendiler, keyifli dakikalar geçirdiler. Bayburt Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi, her yıl Nisan ayında ’Bahar Turnuvası’ adı altında 24 sınıfın katılımıyla futbol turnuvası düzenleniyor. Öğretmenlerin, öğrencilerle yer yer karşı karşıya gelip, maç yaptığı turnuvada hem öğrenciler keyifli vakit geçiriyorlar, hem de gönüllerince eğleniyorlar. Öğretmenlerin top koşturduğu, hakemlik yaptığı futbol turnuvası renkli görüntülere sahne olurken, turnuvayla öğrencilerin zararlı alışkanlıklardan uzak durması, öğrencilerle öğretmenlerin kaynaşması amaçlanıyor. 24 sınıfın katılımıyla gerçekleşen turnuvada sona kalan takımla öğretmenler rakip olarak maç yapıyorlar. Turnuva sonucunda galip gelen takıma kupa ve madalyaları veriliyor. Okul yemekhanesinde yemeklerini yedikten, karınlarını doyurduktan sonra öğlen arasında futbol oynayan öğrenciler, enerjilerini top koşturarak atıyorlar. Öğlen arasını eğlenceli bir şekilde geçiren öğrenciler daha sonra formalarını çıkarıp ders saatinde sınıflarına geçiyorlar. Yaklaşık 1 ay süren ’Bahar Turnuvası’ tüm öğrenciler tarafından yoğun ilgi görürken, okulun öğretmenleriyle diğer öğrenciler saha kenarında desteklediği takıma tezahüratlarda bulunarak, destek veriyorlar. Bugün okulun 2 farklı şubesi arasında da maç organize edildi. Kıyasıya mücadele eden takımlardan yeşil takım, rakibi turuncu takımı 4-1 yendi. Dostça, centilmence mücadele eden öğrenciler turnuva sonunda birbirlerine sarıldılar, maçı kaybeden öğrenciler kazanan arkadaşlarını tebrik ettikten sonra ders zilinin çalmasıyla birlikte sınıflarına geçtiler. Keyifli bir maç izlediğini söyleyen Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi öğrencilerinden Yusuf Yazıcı, ’Bahar Turnuvası’ ile dolu dolu 1 ay geçirdiklerini, hem top koşturup hem de arkadaşlarına destek verdiklerini belirterek, turnuvada emeği geçen öğretmenlerine teşekkür etti.