SAĞLIK - 25 Haziran 2017 Pazar 12:08

"Gece beslenmesi alışkanlık haline gelmemeli"

A
A
A
"Gece beslenmesi alışkanlık haline gelmemeli"

Diyetisyen Merve Sonay Yalçın, sahurda yapılan gece beslenmelerinin Ramazan ayından sonra alışkanlık haline gelmemesi gerektiğine dikkat çekerek, "Eğer geç saatte uyuyorsak Ramazan ayı sonrası gece beslenmesi olarak yoğurt ve meyve olarak tüketebiliriz" dedi.

Diyetisyen Merve Sonay Yalçın, sahurda yapılan gece beslenmelerinin Ramazan ayından sonra alışkanlık haline gelmemesi gerektiğine dikkat çekerek, "Eğer geç saatte uyuyorsak Ramazan ayı sonrası gece beslenmesi olarak yoğurt ve meyve olarak tüketebiliriz" dedi.


Özel Bağlar Hastanesinden Diyetisyen Merve Sonay Yalçın, Ramazan ayı boyunca değişen beslenme alışkanlıkları ve uyku düzeni ile ilgili bazı uyarılarda bulundu. Sahurda yapılan beslenmenin alışkanlık haline getirilmemesi gerektiğini belirten Yalçın, "Güne kahvaltı ile başlayıp ara öğünlerle birlikte öğle yemeği ve akşam yemeği şeklinde beslenilmesi gerekir. Gece beslenmeleri sahurla birlikte bir alışkanlık yapmamalı. Eğer geç saatte uyuyorsak Ramazan sonrası gece beslenmesi olarak yoğurt ve meyve olarak tüketebiliriz" diye konuştu.



"Uyku düzenini yeniden düzenlemek gerekiyor"


Ramazan boyunca bozulan uyku düzeninin yeniden düzenlenmesi gerektiğini vurgulayan Yalçın, şunları kaydetti:


"Beslenmenin en önemli yönü de uyku düzeninin doğru olmasıdır. Uyku düzenimiz doğru olduğunda kahvaltı, öğle ve akşam yemeği saatimiz de değişmez ve bu düzenli bir şekilde devam eder. Bu nedenle mutlaka gece öğünü beslenmelerini yavaş yavaş kesmemiz gerekecek. Ramazan ayının bitiminden sonra ilk günden itibaren kendimizi ne oruçlu olarak hissedip hiçbir şey yememek de doğru değil ne de oruç bitti artık yiyebilirim diye düşünüp tamamen kendimizi yemeğe vermek de doğru olmayacaktır. O yüzden düzenli bir şekilde kahvaltı ile başlayıp sonrasında günü bitirmek gerekecek."



"Çok fazla tatlı tüketimi hastalıkları tetikler"


Ramazan Bayramı ve sonrasında çocukların şeker tüketimine dikkat edilmesi gerektiğini dile getiren Yalçın, "Çocukların aşırı şeker tüketimi hem diş sağlığı için hem de vücut sağlığı için çok iyi değildir. O yüzden çocuklarınız için çok dikkatli olmanız gerekecek. Bayram ve bayram sonrasında tatlı tüketimine de dikkat etmemiz gerekecek. Özellikle bayramlarda gelenek olarak şerbetli tatlıların tüketimi bizde çok fazla. Bunların yerine sütlü ve meyveli tatlıların daha çok tercih edilmesi gerekir. Bir baklavanın dilimi bile 320 kalori oluyor ve bu öğle yemeğinin tamamının toplamına denk gelebilir. Bu sadece bir tane ile kalmayacaktır. Muhtemelen birçok ev gezilecek ve şerbetli tatlılar olacak. Onun yanında çikolata, şeker ve asitli içecekler olacak ve bunlara özellikle mide problemi olanlarda, yaşlılarda, çocuklarda ve kronik hastalıkları olanlarda dikkat edilmesi gerekiyor. Çok fazla tatlı tüketimi bu hastalıkları tetikler ve hastalığın tedavisini uzatma boyutuna kadar gider. Beslenmenin yanında sporun etkisi de yüksektir. O yüzden biraz daha midemizi ve kendimizi rahatlatmak için fiziksel aktivitelerde bulunalım. Bunun yanında Ramazan sonrası sıvı tüketimini arttırmamız gerekiyor. Yetişkin bir bireyin günlük 1,5-2 litre olacak şekilde ayarlayıp sıvı tüketimini yapması gerekir" dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Manisa MASKİ içme suyu klor analizlerindeki başarısını sürdürüyor Manisa merkez ve ilçelerine daha sağlıklı içme suyu ulaştırmak için çalışmalarına aralıksız devam eden Manisa Su ve Kanalizasyon İdaresi (MASKİ) Genel Müdürlüğü, İl Sağlık Müdürlüğü tarafından yapılan içme ve kullanma suyu analizlerinde klorlama noktasındaki başarısını sürdürüyor. Yapılan ölçümlerde Manisa’da bakiye klor uygunluk oranının 2023 yılında yüzde 97, 2024 yılının ilk üç ayında ise yüzde 96 olduğu belirlendi. MASKİ Genel Müdürlüğü Manisa merkez ve ilçelerindeki vatandaşlara daha sağlıklı içme suyu ulaştırmak için çalışmalarını aralıksız sürdürüyor. Bu kapsamda İçme Suyu Dairesi Başkanlığın bünyesinde 17 ilçede görev yapan 34 klorlama dezenfeksiyon ekibi 17 araç ile mesai mefhumu gözetmeksizin düzenli olarak içme suyu depolarına klor tedariki ve içme suyu şebekesinde bakiye klor ölçümü yapmaya devam ediyor. Ayrıca ekipler mikrobiyolojik ve bakiye klor uygunluğunun devamı için de günlük bakiye klor takibi yapıyor. Düzenli olarak kontrollerini sürdüren İl Sağlık Müdürlüğü ekipleri tarafından yapılan bakiye klor ölçümlerinde ise 2023 yılında Manisa’da bakiye klor uygunluk oranının yüzde 97, 2024 yılının ilk üç ayında ise yüzde 96 olduğu belirlendi. Yüzde 100’e yakın olan başarının idare tarafından yapılan sürdürülebilir uygulamalar neticesinde sağlandığı bir kez daha ortaya çıktı. İçme Suyu Dairesi Başkanı Erman Aydınyer, “İdaremiz tarafından 17 Şubat 2005 tarih ve 25730 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan “İnsani Tüketim Amaçlı Sular Hakkında Yönetmelik” hükümlerine uygun olarak dezenfeksiyon çalışmalarımızı il genelinde düzenli olarak sürdürüyoruz. Yönetmelik hükümleri gereği ilk olarak içme suyu depolarına dezenfeksiyon üniteleri kurduk. Dijital dozaj pompası, kimyasal stok tankı, ölçüm cihazı, güneş paneli gibi tüm ekipmanlar eksiksiz tamamlanarak montajları gerçekleştirildi. Büyük kapasitelerdeki dezenfeksiyon stok tankları da sürekli işleyiş için sisteme entegre edildi. 17 adet özel ekipmanlı araç ve 34 personel ile 7 gün 24 saat çalışan bir sistem kurarak, tüm araçlarımızı arazi şartlarına uygun özel kaplama, depo ve pompa ekipmanları ile donattık. Ekiplerimiz ise klor takviyesi gereken en uzak kırsal mahalleye dahi ulaşarak içme suyunun daha sağlıklı olması için mesai harcıyor” dedi.
Ankara Pursaklar’ın dedeleri mutlu ve huzurlu Ankara Pursaklar Belediyesi, son 5 yılda 5 farklı Dede-Torun Evinde sağlıktan spora, müzik dinletilerinden el becerilerine, Kur’an-ı Kerim ziyafetinden İslami konulara kadar birçok farklı etkinlik düzenledi. Pursaklar’da ikamet eden yaşlı vatandaşlar, çay ve çorbanın ikram edildiği, 5 yıl boyunca hafta içi her gün birbirinden farklı etkinliklerin düzenlendiği Dede-Torun Evlerinde, hayatı dolu dolu yaşadı. ‘‘Dede-Torun Evlerimize gelen bir büyüğümüzün gönlünü hoş etmek için büyük çaba sarf ettik’’ Pursaklar’ın büyüklerini Dede-Torun Evlerinde en iyi şekilde ağırlamak için büyük gayret gösterdiklerini belirten Belediye Başkanı Ertuğrul Çetin; ‘‘Geride kalan son 5 yıl içerisinde Dede Torun Evlerimize gelen ağabeylerimiz için her gün sporda sağlığa, kahramanlık türkülerinden tasavvuf musiki dinletisine ve kültür gezileri gibi birçok aktivite düzenledik. Dede-Torun Evlerimize gelen bir büyüğümüzün gönlünü hoş etmek için büyük çaba sarf ettik. Onları memnun edebildiysek ne mutlu bizlere. Geleceğimizin yol göstericileri için ne yapsak az kalır. Birbirinden farklı etkinliklerle zamanın su gibi akıp geçtiği Dede-Torun Evlerimize tüm büyüklerimizi bekliyoruz’’ dedi. Pursaklar Belediyesi tarafından hazırlanan etkinliklerde büyükler; Kur’an-ı Kerim tilaveti, dini sohbetler, sağlık, el becerileri, kahramanlık türküleri ve tasavvuf musikisi ile tadına doyulmaz günler geçirirken, Kültür Gezileri ile de doğasıyla, tarihiyle, kültürüyle ön plana çıkan şehirleri gezme fırsatı buldular.
Kırşehir Şehrin merkezindeki tarihi bölge otoparka döndü Kırşehir’de farklı efsanelere konu olan Kalehöyük, otomobiline park yeri bulamayanların adresi haline geldi. 2019 Yılı Mahalli İdareler Seçimleri’nde seçmene otopark alanları projeleri vaat eden Kırşehir Belediye Başkanı Selehattin Ekicioğlu’nun çalışmaları yetersiz kalınca tarihi bölge koruma altında olmasına rağmen açık otopark gibi kullanılmaya başlandı. Vatandaşlar, bölgenin tarihi dokusuna uymayan görüntü kirliliğinin ortadan kaldırılmasını istiyor. Kalehöyük çevresindeki esnaf, "Cami, tarih var ama bölge otopark olarak kullanılıyor. Biz bu duruma çok üzülüyoruz. Höyük ve çarşı olmasına rağmen otopark sorunu çözülemedi. İnsandan çok otomobil var" dedi. Kırşehir’in ortasında akan Kılıçözü Çayı’nın kenarında yer alan ve halkın kale olarak bildiği alanda 2012 ve 2013 yıllarında Kırşehir Müze Müdürlüğünün başkanlığında ve Ahi Evran Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Işık Adak Adıbelli’nin bilimsel danışmanlığında yapılan kazı çalışmalarında Frig, Hitit ve diğer Tunç Çağ kültürlerine rastlanmıştı. Yaklaşık yüksekliği 35 metre olan ve şehrin her bölgesinde görülebilen Kalehöyük üzerinde Aleeddin Camii bulunuyor. Geçtiğimiz dönem Kırşehir Belediyesi tarafından başlatılan ve 5 bin yıllık tarihin ortaya çıkacağı ’arkeopark’ projesiyle Osmanlı, Selçuklu, Bizans, Roma ve Helenistik dönemlere ait açık hava müzesi planlanmıştı.