- 19 Eylül 2018 Çarşamba 11:02

Hayali modacı olmaktı, kanser hastalığı okulundan etti

A
A
A
Hayali modacı olmaktı, kanser hastalığı okulundan etti

Diyarbakırlı 17 yaşındaki Hatice Yıldırım, henüz 13 yaşındayken karnında tümör tespit edildi.

Diyarbakırlı 17 yaşındaki Hatice Yıldırım, henüz 13 yaşındayken karnında tümör tespit edildi. Hastalığı nedeniyle okulunu yarıda bırakmak zorunda kalan Hatice’nin, gördüğü kemoterapi ve ışın tedavisi nedeniyle saçları döküldü. Genç kızlık hayallerini bir köşeye bırakan Hatice, kendilerine uzanacak yardım elini bekliyor.


Diyarbakır’ın Lice ilçesinde 7 çocuklu bir ailenin en büyüğü olarak dünyaya gelen Hatice, kardeşleriyle birlikte güzel bir çocukluk dönemi geçirdi. 7 yaşına geldiğinde, köydeki şanslı kızlardan biri olarak okula yazılan Hatice, kısa sürede buradaki arkadaşlarına da uyum sağlayarak derslerinde başarıyı yakaladı. Çocukluk yıllarında okulu yanında annesine de ev işlerinde yardım eden Hatice, 8. sınıfa geldiğinde şiddetli karın ağrısı çekmeye başladı. Bir süre ağrıyı çeken Hatice, ağrıların dayanamaz duruma gelmesi sonrası ailesi tarafından Lice Devlet Hastanesine götürüldü. Burada yapılan tetkiklerde ağrının nedeni belirlenemeyen Hatice, daha sonra Dicle Üniversitesine sevk edildi. Burada yapılan tahlillerin ardından Hatice’nin karnında tümör tespit edildi. Henüz 13 yaşında kanser teşhisi konulan Hatice, tedavi için Adana’ya gitmeye başladı. Burada kemoterapi ve ışın tedavisi gören Hatice’nin kısa sürede saçları döküldü. Küçüklükten beri modacı olma hayali kuran Hatice, en çok da okulu bırakmak zorunda kalmasının burukluğunu yaşıyor. Yaşıtları gibi evlilik hayali kurma düşüncesi bile gözyaşlarına neden olan Hatice, arkadaşları ile gezip, okula gideceği günleri iple çekiyor.



Yoğun dozdaki ilaçlara direnmeye çalışıyor


Hastalığı ve yaşadıkları ile ilgili İhlas Haber Ajansı (İHA) muhabirine konuşan Hatice Yıldırım, 4 yıldır karnında tümör olduğunu ve bununla yaşamak zorunda kaldığını söyledi. Hatice, “Kemoterapi, ışın gibi tedaviler aldım ama tümör hiç küçülmedi. Hastalığım nedeni ile 8. sınıfta okulu bırakmak zorunda kaldım. Son 4 yıldır aldığım ilaçların dozlarının yüksek olması nedeni ile okulu bıraktım. Ben okula gidip arkadaşlarımla gezmeyi çok isterdim ama içimde buruk kaldı okula gitmemek. Ayda bir Adana’ya tedavi olmaya gidiyorum, burada yoğun kemoterapi ve yüksek dozda ilaçlar alıyorum ve bu nedenle kolumu bile kaldıracak halim olmuyordu, ilaçların etkisi geçince biraz daha iyi oluyorum” dedi.



Telefonu kırıldığı için ailesiyle iletişime geçemiyor


Çocukluktan beri hayalinin modacı olmak olduğunu belirten Hatice Yıldırım, şöyle devam etti:


“Küçüklükten beri hayalim modacı olmaktı, okulumu bitirip iyi bir modacı olmak istiyordum ama hastalığım buna engel oldu. Okula gittiğim dönemlerde defterlerimin arkasına modeller çizerdim. Adana’da tedavi olduktan sonra Dicle Üniversitesi Onkoloji Bölümüne gidiyorum, 15 gün de burada yatıp tedavi oluyorum. İlaçlar nedeniyle ayağımda takat kalmıyordu, ayağımın üzerine düştüm ve telefonum kırıldı. Kartım bende telefonum yok, ailemizin durumu da yok. Her ay Adana’ya gidip geliyoruz. Eğer sesimizi duyacak olan çıkarsa ben bir telefon ve yol masraflarımızın karşılanmasını istiyorum.”



“Hastane masraflarımızı karşılayamıyoruz”


Hatice’nin annesi Remziye Yıldırım ise kızının hastalığı nedeniyle 4 senedir Adana’ya gidip gelmek zorunda kaldıklarını söyledi. Anne Yıldırım, şu ifadeleri kullandı:


“Maddi durumumuz zaten yok, ben Hatice ile gidince eşim de diğer çocuklara bakmak zorunda kalıyor, o da çalışmıyor. Her ay Adana’ya tedaviye gidiyoruz, Diyarbakır’da bu tedaviyi veren kurum yok, İstanbul, Ankara ve Adana’da var, biz de Adana yakın diye buraya gidiyoruz. Yetkililerden bize yardım etmelerini bekliyoruz, bizim durumumuz çok kötü, okullar açıldı, çocuklarım evde onlara bakan kimse yok. Geçinemiyoruz, hastane harcamalarımızı da hep kısıyoruz, eğer normal harcamalar yapsak, bin 500, 2 bin civarında harcamamız olur fakat biz 700 lirayla hem biletlerimizi hem de oradaki masraflarımızı karşılamak zorundayız.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aksaray Polisin alkollü sürücü ile imtihanı: Üfleme eğitimi verilen kadın 44. seferde başardı Aksaray-Konya Karayolunda jandarmanın "dur" ihtarına uymayarak kaçan kadın sürücü, jandarma ve emniyeti alarma geçirdi. 53 kilometre kaçan kadın sürücü E-90 Karayolunda kovalamaca sonucu yakalandı. Alkolmetreye üflermiş gibi yapıp üflemeyen ve 3 alkolmetre değiştirerek kadına üfleme eğitimi veren polis, üfletme imtihanına girdiği kadın sürücünün 44. üflemesinde promilini alabildi. 0.97 promil alkollü çıkan kadın sürücüye ceza kesilerek ehliyetine el konuldu. Olay Aksaray - Konya Karayolu Eşmekaya Kavşağı’nda yaşandı. Edinilen bilgiye göre, Aksaray Konya Karayolunda yol kontrolü yapan İl Jandarma Komutanlığı ekipleri durumundan şüphelendikleri kadın sürücünün kullandığı 68 AAN 849 plakalı otomobile ‘dur’ ihtarında bulundu. İhtara uymayan kadın sürücü hızla denetim noktasından kaçtı. Aksaray istikametine kaçan kadın sürücünün plakası jandarma ekipleri tarafından hem jandarma hem de emniyet haber merkezine bildirildi. Bunun üzerine jandarma ve polis ekipleri karayolu ve aracın geldiği istikamete yönelik adeta bölgeyi abluka altına aldı. Jandarma ekipleriyle kısa süre kovalamacaya giren kadın sürücü 53 kilometre kaçtıktan sonra şehir merkezi girişinde polis ekiplerinin de "dur" ihtarına uymadı. Ekiplerin kaza riskine karşı kontrollü bir şekilde takip ettiği kadın sürücü çok gidemeden Tacin Mahallesi E-90 Karayolu üzerinde yakalandı. 44. üflemesinde pes eden kadın sürücü 0.97 promil alkollü çıktı Durdurulduktan sonra araçtan indirilen ve isminin Gülten Nas Y. (49) olduğu belirlenen kadın sürücü rahat tavır ve hareketleriyle dikkat çekti. Ehliyet ve ruhsat kontrolünden geçirilen kadın sürücüye alkol kontrolü yapmak isteyen polis memurlarının üfleme eğitimi ile imtihanı burada başladı. Alkol kontrolünden geçirilmek istenen kadına polis memurlarınca alkolmetre üfletilmek istendi. Alkolmetreyi üflemeye çalışan kadın üflermiş gibi yapıp üflemekten çekinirken, polis memurları kadına adeta üfleme eğitimi verdi. Bir polis memuru ağzıyla kadına üflemeyi gösterirken, bir değir polis memuru da elindeki üfleme çubuğunun poşetiyle üflemeyi anlattı. Eğitimin ardından polis memurlarının üfletme imtihanı başladı. Kadına defalarca alkolmetreyi üfletmeye çalışan polis memurları kadının üflemeyip üflüyormuş gibi göstermesiyle büyük bir sınav verdi. Alkolmetreye de güvenmeyen kadın sürücüye 3 farklı alkolmetre üfletildi. Zaman zaman su içen ve dinlenmeye geçen kadın sürücü 1 saat boyunca polis memurlarına ecel teri döktürdü. 43 kez alkolmetreyi üflemeyerek kandırmaya çalışan kadın sürücü 44. üflemesinde pes ederek normal bir şekilde üfledi. Üflemenin ardından kadının 0.97 promil alkollü olduğu belirlendi. Polis ve kadın arasındaki yaşanan ilginç diyaloglar ise anbean kameralara yansıdı. Alkollü araç kullanmaktan 6 bin 439 TL para cezası kesilen kadın sürücünün ehliyetine de 6 ay süreyle el konuldu. Araç ise olay yerine çağırılan bir yakınına teslim edildi.