GENEL - 11 Ocak 2017 Çarşamba 10:49

PDR sorunları TBMM’ye taşındı

A
A
A
PDR sorunları TBMM’ye taşındı

Psikolojik Danışman ve Rehberlik (PDR) mezunu danışmanlar sorunlarını Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne (TBMM) taşıdı. PDR mezunu olan Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Aydın milletvekili Deniz Depboyu tarafından kabul edilen PDR mezunu danışmanlar, mesleklerine ilişkin sorunları anlatıp çözüm yolunda destek talebinde bulundu.
TBMM’de gerçekleşen görüşmede PDR bölümü mezunları milletvekili Deniz Depboylu’ya, mesleklerinin geleceğine dair duydukları endişeyi aktardı. Kendisi de PDR mezunu olan Milletvekili Depboylu, TBMM’de kısa zaman önce PDR alanındaki problemleri meclis kürsüsünden de dile getirmişti. Bugün gerçekleşen görüşmeyle yeniden genç psikolojik danışmanların yaşadıkları sorunlar hakkında sıcak bir görüşme sağlandı.

Sorunlar konuşuldu
Genç psikolojik danışmanlar, alan dışı bölümlerin rehberlik kursları ile rehber öğretmen olarak atanmasından duydukları endişeyi yineledi. Buna ek olarak; anaokullarından rehber öğretmen normlarının kaldırılmasının, eğitimde rehberlik hizmetleri ve öğrenci hizmetleri açısından oluşturduğu olumsuzluklar Depboylu’ya aktarıldı. Öte yandan atama bekleyen psikolojik danışmanların da taleplerini ileten psikolojik danışmanlar, atamaların Milli Eğitim Bakanlığı bünyesindeki ihtiyacı karşılayacak yeterlilikte olmadığını dile getirdi.
Milletvekili Deniz Depboylu, bu konuda Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz ile görüşme yaptıklarını ifade etti. Depboylu, Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz’ın psikolojik danışmanların Milli Eğitim Bakanlığı bünyesindeki taleplerini dinleyerek, olumlu dönüşte bulunduğunu aktardı.

“Rehberlik kurslarının takipçisiyiz”
Milletvekili Depboylu, rehberlik kurslarının takipçisi olduklarını söyledi. Depboyu, “Meslek yasası hazırlıklarına başladık, kolay bir süreç değil ama elimizden geleni yapıyoruz. Ben 20 yıllık psikolojik danışmanken aile danışmanlığı açtığımda kendimi yeterli hissetmiyordum. 33 günlük rehberlik kursuyla nasıl yetkin psikolojik danışmanlar yetiştirilmesi hedefleniyor anlayamıyorum. Bu konunun takipçisi olacağız. Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz ile rehberlik kursları hakkında görüştük. Konuyla ilgileneceğini söyledi ve ertesi gün yardımcısı aradı bizi. Ona da izah ettik durumu ve gerekli takiplerin yapılacağını söyledi, biz de bu işin takipçisiyiz” dedi.

Atama talebi iletildi
Psikolojik Danışman Sümeyye Seven ise görüşmenin ardından yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi:
“Bugün yaptığımız görüşmede yine en başta ele aldığımız konu PDR’nin yıllardır en büyük sıkıntısının gerekli önemin farkında olunup da verilmemesidir. "İstek var, açıyoruz" bahanesiyle ya da sebebiyle açılan rehberlik kurslarının ciddi ve sorumluluk isteyen psikolojik danışmanlık ve rehberliğin etiğine aykırı olduğu meslektaşımız ve vekilimiz Deniz hanımla ortak görüşümüzdür.”
Kursların tehlikeli ve yanlış olduğunu kaydeden Seven, “Elimizden geldiğince her yere gidip kursların yanlış ve tehlikeli olduğunu anlatmaya çalışıyoruz. Bunun yanında psikolojik danışmanın okul içerisindeki rolü oldukça önemliyken rehber öğretmensiz birçok okulun bulunduğu da bir gerçektir. İhtiyaç ve atanmayı bekleyen psikolojik danışman sayısı bu kadar çokken yapılacak ilk atamada arz talep dengesine uygun atama talep ediyoruz” ifadelerini kullandı.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Düzce 786 Milyon Euro hibe desteği sağlanacak DÜZCE(İHA) –Tarımsal ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu (TKDK) tarafından Düzce’de çiftçilere hibe desteği imkanları anlatıldı. Düzce Valiliği Toplantı Salonu’nda ki toplantıya Vali Selçuk Aslan, TKDK Ankara İl Koordinatörü Dr. Mehmet Ali Çakal ve Tarım Orman İl Müdürü Esra Uzun, İl protokolü, sivil toplum örgütleri temsilcileri, üreticiler ve girişimcilerin katıldığı bu toplantıda bölgedeki çiftçilere ve yatırımcılara yeni hibe imkanları hakkında bilgi verildi. IPARD III, Avrupa Birliği ve Türkiye’nin ortak fonundan finanse edilen bir program olduğu ve 81 ilde uygulanacağı ve toplamda 786 milyon Avro hibe desteği sağlanacağı bildirildi. Vali Selçuk Aslan, toplantıda yaptığı konuşmada "IPARD III programı ile ilimizde kırsal kalkınma ve tarım sektöründe ek bir destek başlatmış oluyoruz. Düzce’nin bu programdan iyi fayda sağlayacak iller arasında yer alacağına inanıyorum" dedi. Dr. Mehmet Ali Çakal, programın yalnızca tarımsal üretimi desteklemekle kalmayıp, aynı zamanda çevre koruma ve yenilenebilir enerji kullanımını da teşvik ettiğini belirtti. Çakal, "Yeni irtibat ofisimiz aracılığıyla, Düzce’den gelen projelerin değerlendirilmesini sağlayacağız" şeklinde konuştu. İl Müdürü Esra Uzun ise, Düzce’nin tarımsal potansiyeline vurgu yaparak, IPARD III’ün kırsal altyapı modernizasyonuna büyük katkı sağlayacağını ifade ederek "Bu desteklerle, ilimizdeki kırsal altyapımız daha modern hale gelecektir" dedi. Toplantı TKDK uzmanlarının IPARD III programının içeriği hakkında bilgi vermesinin ve soruların cevaplanmasının ardından sona erdi. IPARD III Programıyla; Tarım işletmelerinin rekabet gücünün artırılması, Yenilenebilir enerji kullanımının yaygınlaştırılması, Gıda güvenliği, hijyen, çevre koruması ve hayvan refahı standartlarına uyum sağlanması, Yeni pazar fırsatları ve teknolojiye dayalı inovasyonun teşviki, AB standartlarına uyum, çevre dostu yatırımlar ve istihdamın artırılması ve Kırsal alanlarda ekonomik faaliyet düzeyinin yükseltilmesi ve kırsal nüfusun desteklenmesi gibi konularda projeler beklenmektedir.
İstanbul KAMİAD ‘Şehir Toplantıları Etkinliği’ni İstanbul’da gerçekleştirdi Kamu Müteahhitleri ve İş İnsanları Derneği paydaşları İstanbul’da düzenlenen Şehir Toplantıları Etkinliği’nde bir araya geldi. Kamu Müteahhitleri ve İş İnsanları Derneği (KAMİAD) paydaşları, İstanbul’da bir otelde düzenlenen Şehir Toplantıları Etkinliği’nde bir araya geldi. Toplantıya KAMİAD Genel Başkanı Ali Adıgüzel, İstanbul Ticaret Odası’nın 44, 45 ve 46 nolu meslek komitelerinin başkanları ve bir çok müteahhit katıldı. Etkinlik, dünyadaki 5 büyük yapı fuarından biri olan ’46. Yapı, İnşaat Malzemeleri ve Teknolojileri Fuarı’ vesilesiyle yapıldı. Başkan Adıgüzel toplantıda yaptığı konuşmada 6 Şubat’ta meydana gelen depremde inşaat sektörünün ne kadar önemli olduğuna değindi. Adıgüzel, kamu müteahhitliği sektörünün karşılaştığı sorunlara da yer verdi. Başkan Adıgüzel, toplantıda yaptığı konuşma sonrasında ise katılımcıları dinleyerek sorularını da yanıtladı. İstanbul Ticaret Odası’nın 44, 45 ve 46 nolu meslek komitelerinin başkanları ile gerçekleşen toplantıda konuşan KAMİAD Başkanı Ali Adıgüzel, “KAMİAD ailesi olarak şehir toplantılarımızın ilkini 6 Şubat depreminin yıl dönümü vesilesiyle 16-17 Şubat tarihleri arasında orada gerçekleştirdik. Toplantılarımızın ikincini ise ülkemizde her yıl düzenlenen, dünyadaki beş büyük yapı fuarından biri olan ‘46. Yapı, İnşaat Malzemeleri ve Teknolojileri Fuarı’ vesilesiyle İstanbul’da yapmaktayız” dedi. “Kamu müteahhitliği, istisna bir meslek gurubudur” Kamu müteahhitliğinin, altyapı ve yapı projelerinde devletin doğrudan veya dolaylı olarak rol aldığı bir yapılanma türü olduğunu kaydeden KAMİAD Başkanı Adıgüzel, “Kamu müteahhitliği, büyük ölçekli projelerin finansmanını sağlamak, teknik becerileri ve deneyimi kullanmak, kalite standartlarını sağlamak ve toplumun genel refahına katkıda bulunmak gibi önemli avantajlar sunan istisna bir meslek gurubudur. Ancak mesleki alanda uzun yıllardan beri karşılaştığımız ve çözüm aradığımız sıkıntılarımızın olduğu da su götürmez bir gerçektir” şeklinde konuştu. "Fiyat farkı hesabı reel piyasa artışlarını karşılamıyor" Kamu müteahhitliği sektörünün karşılaştığı sorunlara da değinen Başkan Adıgüzel, “Kamuya ait binaların yapım işinin asgari bir yıldan fazla sürmesi ve buna karşın anahtar teslimi götürü bedel işlerin yüksek enflasyon karşısında yapılamayışı, sözleşmelerde verilen fiyat farkı hesabının reel piyasa artışlarının karşılamaması. Kamu kurumları ile imzalanan sözleşmelerde her ne kadar yüklenici bir işin tarafı kabul edilse de ihale kanununun yükleniciyi koruyan hükümlerinin neredeyse hiç olmayışı ve tarafların eşitlik ilkesinin olmayışı sebebiyle hep alttan alan kurumun kamu müteahhitleri olmasıdır. Üçüncü en önemli problem, ihale kanunu uyarınca en düşük teklife işin verilmesi ve ülkemizde yüklenici bolluğu yüzünden yaşanan aşırı rekabet ortamı nedeniyle, işlerin çok düşük fiyatlarla ihale edilmesidir. Dördüncüsü yüklenici hak edişlerinde yaşanan ödeme gecikmeleri, altyapı eksiklikleri ve kamu ihale süreçlerindeki karmaşıklık. Beşinci en temel sorun ise kamu kurumlarının eksik proje ve şartnamelerle işleri ihale etmesi ve yapım süreçleri içinde bu eksikliklerin giderilmesi nedeniyle geciken süre ve olumsuz şartların yüklenicinin aleyhine işlemesidir” ifadelerini kullandı. “Kamuya ait binaların, deprem toplanma merkezi olarak seçilmiş olması bizler için kaynağı olmuştur” İnşaat sektörünün 6 Şubat’ta meydana gelen depremde ne kadar önemli olduğuna dikkat çeken Başkan Adıgüzel, “Ülkemizde 6 Şubat depremi, inşaat sektörünün ne kadar önemli bir iş kolu olduğunu bir kez daha göstermiştir. Depremin yıkıcı etkisi ne kadar büyük olsa da; kamu müteahhitleri tarafından yapılan binaların çok az oranda hasar görmesi, afet bölgesinde özellikle Toplu Konut İdaresi tarafından yapılmış konutların nerdeyse hasarsız olarak ayakta kalması, elbette doğru yapılan uygulamaların bir sonucudur. Bölgede kamuya ait binaların, deprem toplanma merkezi olarak seçilmiş olması ve depremden etkilenen vatandaşlarımızın bu binalarda ağırlanması, yaşadığımız büyük acıyı dindirmese de bizler için bir nebze gurur kaynağı olmuştur” diye konuştu. “Sorunlarımızın çözülmesini talep etmekteyiz” Adıgüzel konuşmasının devamında ise, “Biz KAMİAD olarak, her şeyden önce kamunun yararına çalışan ve devletinin emrinde hizmet eden iş insanları olarak; öncelikle ‘yüklenici’ adının saygın bir meslek olması için 4734 ve 4735 sayılı yasanın bazı eksikliklerin giderilmesini, sorunlarımızın çözülmesini talep etmekteyiz. Özellikle son yıllarda yüksek enflasyon ile birlikte iş yapamaz bir hale gelen yüklenicilerin ve devlet ihalelerinin uygulamadaki sorunlarını içeren sektörel raporlarımızı başta Kamu İhale Kurumu Başkanlığı’na, Hazine ve Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanlığı, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na sunmuş bulunmaktayız. Sonuç olarak; bizler bu çalışmaları yaparken siz meslektaşlarımızdan bize destek vermenizi, bir araya gelmenin ne kadar büyük bir güç oluşturduğunu görmenizi istiyoruz” diye konuştu.