EĞİTİM - 22 Eylül 2017 Cuma 11:10

Üniversite Sanayi işbirliği projeleri hazırlama eğitimi tamamlandı

A
A
A
Üniversite Sanayi işbirliği projeleri hazırlama eğitimi tamamlandı

TÜBİTAK BİDEB 2237 Proje Eğitimi Etkinliklerini Destekleme Programı kapsamında; Düzce Teknopark A.

TÜBİTAK BİDEB 2237 Proje Eğitimi Etkinliklerini Destekleme Programı kapsamında; Düzce Teknopark A.Ş. ve Düzce Teknoloji Transfer Ofisi’nin desteklediği ’Mühendislik ve Fen Bilimlerine Yönelik Üniversite Sanayi İşbirliği Projeleri Hazırlama Eğitimi’’ gerçekleştirildi.


Yoğun ilgi gösterilen eğitimler için Düzce Üniversitesi ve ülkemizin 50 farklı üniversitesinden toplam 180 başvuru alındı. Başvuruların değerlendirilmesi sonucunda Düzce Üniversitesi ve 15 farklı üniversiteden toplam 23 akademisyen ile 5 özel sektör temsilcisi eğitimlerde yer aldı.


Üç gün süresince devam eden eğitimlerin ilk günü, Proje Koordinatörü Prof. Dr. Halil İbrahim Uğraş’ın açılış konuşmasıyla başladı. Sonrasında Düzce TTO Üniversite Sanayi İşbirliği Birimi Koordinatörü Özge Özkan, “TÜBİTAK TEYDEB Destekleri” hakkında katılımcıları bilgilendirdi. Düzce TTO FSMH Birimi Koordinatörü Dr. Aslı Astarcı’nın “Üniversite-Sanayi İşbirliği Projelerinde Fikri ve Sınai Mülkiyet Hakları konulu sunumuyla devam eden eğitimin öğleden sonraki bölümünde ise Düzce Üniversitesi Teknoloji Fakültesi İnşaat Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Serkan Subaşı, TÜBİTAK TEYDEB 1505 Destek Programı ve SAN-TEZ Projeleri ile ilgili hazırlık aşamaları ve örnek projeler hakkında bilgi ve deneyimlerini katılımcılarla paylaştı.


Eğitimin ikinci gününde, Düzce Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Fizik Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Özge Tüzün Özmen, TÜBİTAK ARDEB Destek Programlarından olan ve Üniversite-Sanayi İşbirliğini teşvik eden “1003 Öncelikli Alanlar Ar-Ge Projelerini Destekleme Programı” ile ilgili bilgiler aktararak proje hazırlama deneyimlerini anlattı. Günün devamında ise Düzce Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Makine Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hüsnü Gerengi, “TÜBİTAK 1501 ve 1507 Destek Programları” hakkında bir sunum gerçekleştirerek proje yazım tecrübelerini katılımcılara aktardı.


Eğitimin üçüncü ve son gününde ise, aralarında özel sektör temsilcileri ve Düzce TTO ekibinin de bulunduğu 5 grup oluşturularak gün boyunca proje fikirleri geliştirildi. Oluşturulan proje taslakları gün sonunda sunum şeklinde katılımcılar ile paylaşılarak interaktif bir eğitim gerçekleştirildi. Eğitim sonunda yapılan memnuniyet anketi neticesinde, eğitimin geleneksel hale dönüştürülerek yeni araştırmacılara hizmet vermek üzere her yıl düzenlenmesi planlanıyor.


‘’Mühendislik ve Fen Bilimlerine Yönelik Üniversite Sanayi İşbirliği Projeleri Hazırlama Eğitimi’nin kapanışında, Düzce Teknopark A.Ş. ve Düzce Teknoloji Transfer Ofisi ekibi, eğitime katılan tüm özel sektör temsilcileri ve akademisyenlere teşekkür ederek başarılar diledi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Esenler’de öğretmene "kötü not" dayağı Esenler’de iddiaya göre bir veli, çocuğu sınavdan kötü not aldığı için okulda öğretmeni darp etti. Olayda öğretmen hafif şekilde yaralanırken, taraflar birbirinden şikayetçi oldu. Olay Esenler’de Esenler Ayvalıdere Ortaokulu’nda 23 Nisan kutlamaları öncesi meydana geldi. İddiaya göre, okulda Türkçe öğretmeni olarak görev yapan Ozan Kaya’nın öğrencini sınavdan kötü not aldı. Bunun üzerine sinirlenen veli, okula gelip öğretmeni darp etti. İhbar üzerine olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Kaşı ve dudağı patlayan öğretmen ambulans ile hastaneye kaldırıldı. Kavga nedeniyle öğretmen hafif şekilde yaralanırken, taraflar birbirinden şikayetçi oldu. “Öğretmenin kaşı açılmıştı” Öğretmeni darp edildikten sonra gören esnaf Erkan Sevinç, “Dün iş yerini açtık. Önce polis sonra ambulans geldi. Gidip baktığımızda öğretmenin darp edildiğini gördük. Öğretmenin kaşı açılmıştı. Sonra veli gitmiş herhalde. Öğretmeni ambulansa aldılar. Öğretmen biraz yerde hırpalanmış, üstü başı tozdu. Öğretmenin durumu iyiydi. Araca yürüyerek gitti. Biraz boğuşmuşlar” dedi. “Ambulans öğretmeni hastaneye götürmüş” Olayla ilgili konuşan esnaf Habip Sabancı, “Biz saat 12 gibi iş yerlerimizi açıyoruz. Okul içerisinde hengame var dediler. Bir velinin bir öğretmenle tartışıp darp ettiğini söylediler. Daha sonra ambulans ve polis ekipleri geldi. Öğretmenin kaşının patladığını, gözünden yaralandığını bize söylediler. Sonra ambulans öğretmeni hastaneye götürmüş. Birbirlerinden şikayetçi olmuşlar. Sebebini bilmiyoruz” şeklinde konuştu. “Bir öğrencinin notunu sıfır girdi diye velisi gelmiş” Darp edilen öğretmenin öğrencisi Öznur Güneyli, “Ayvalıdere Ortaokulu’nda okuyorum. 23 Nisan’da gösteriden önce bir kavga oldu. Ozan hocamı çok severim. Hocalara ve öğrencilerle bir sorunu yoktu. Notlarımızda da bir problem olmuyordu. Bize bağırıp kızmıyordu. Kime sorsam Ozan hocayı çok seviyor. Bir öğrencinin notunu sıfır girdi diye velisi gelmiş. 2 erkek öğretmene vurmuşlar. Ozan hocanın sadece kaşı ve dudağı patlamış” ifadelerini kullandı. “Aldığımız notları hep fazlasına tamamlayan bir öğretmendi” Öğretmen Ozan Kaya’nın öğrencisi Beril Öz, “Ozan hocanın bir öğrenciye sıfır verdiği söyleniyor. Daha sonra 2 veli 23 Nisan gösterisinin başlangıcında Ozan hoca ile kavga ettiği söyleniyor. Bu kavga sonucunda kaşının patladığı ve gözünün morardığı söyleniyor. Ozan hoca çok iyi birisiydi. Sıfır vermeyi bırak sınıftan geçirmemezlik bile yapmıyordu. Aldığımız notları hep fazlasına tamamlayan bir öğretmendi” diye konuştu.
İstanbul İstanbul’u erguvan ağaçları süsledi Yeşil, Mavi ve Pembe tonlarının İstanbul Boğazını adeta bir tabloya dönüştüren erguvan ağaçları çiçek açtı. Boğaz manzarası ile birlikte havadan çekilen erguvan ağaçları pembeye boyadığı kıyılar kartpostallık görüntüler oluşturdu. Baharın müjdecisi olarak bilinen erguvanlar İstanbul’u süslemeye başladı. İstanbul Boğazının her iki yakasında zarif dallarıyla şehre ayrı bir güzellik katıyor. Her yıl Nisan ve Mayıs ayları arasında çiçek açan erguvan ağaçları kenti adeta bir tabloya dönüştürüyor. Vatandaşlar tarafından oldukça ilgi gören pembe çiçekli ağaçlar Ahmet Hamdi Tanpınar, Edip Cansever gibi şairlerin de mısralarında yer aldı. İstanbul Erguvan Gönüllüleri Kurucusu Hüseyin Emiroğlu erguvan ağaçlarının her yıl takip ederek, ağaçların daha çok tanıtılması için birçok proje hayata geçiriyor. “Erguvanın boğazdaki görüntüsü böylece insanlara bir seyir keyfi veriyor” Bahar geldiği zaman erguvan ağaçlarının çiçek açtığını dile getiren İstanbul Erguvan Gönüllüleri Kurucusu Hüseyin Emiroğlu, “ Erguvanın bir zamanı var Nisan 15 ila mayıs ayının 15’i arasıdır. Bu zaman dilimi bazen nisanın başına doğru bazen mayısın sonuna doğru kayabiliyor. Bir 15 günlük zaman içerisinde çiçekler açıyor. Kahverengi dalların üzerinde birden önce kırmızı sona çiçekler açınca pembe çiçekleri olan bir ağaçtır. Bu ağaç İstanbul boğazının yeşil yamaçlarının üzerinde sanki birisi fırça ile pembe lekeler atmış gibi bir görüntü çıkıyor. Bu izlemesi çok hoş bir manzara oluyor. Erguvanın boğazdaki görüntüsü böylece insanlara bir seyir keyfi veriyor. Osmanlı döneminde şairler fark ediyor erguvan ağaçlarının çiçeklerini. Modern ve klasik dönemdeki şairlerimiz de erguvan ağaçlarının çiçeklerin bir metafor olarak kullanıyor. Erguvan İstanbul gönüllüleri diye bir gurup oluşturup, İstanbul’dakilere sürekli olarak bunu anlattık. 20 sene önce herkes erguvanı tanımazken şimdi biliyorlar. Osmanlı Padişahlarından 3. Selim’in bir fermanı var “Erguvan ağaçları azaldı biraz erguvan ağaçları dikin” diye. Erguvan ağaçları bizim bütün Marmara ve Akdeniz kıyılarında var” diye konuştu. (AFS-SB-
Tokat Toz bulutu sandılar, gerçek sonra anlaşıldı Tokat’ta Yeşilırmak Mahallesi’nde bulunan sanayi yolunda beklenmedik bir olay meydana geldi. Bir arı kolonisi, yolda sürü halinde görüntülendi. Mobilya mağazasının önündeki süs bitkisinde toplanan arılar, çevredeki esnaf ve vatandaşlar arasında tedirginliğe yol açtı. Durumu fark eden esnaf, arılara sakinleşmeleri için su vererek yardımcı oldu. Ancak arı sürüsünün dağılma belirtisi göstermemesi üzerine bölgedeki arıcılar devreye girdi. Bölgeye özel kıyafetlerle gelen arıcılar, arı sürüsünü kontrol altına almak için harekete geçti. Şerbet ile birlikte bir karton koliye yerleştirilen arılar, bölgeden uzaklaştırıldı. Yetkililer, koloninin daha güvenli bir alana taşınarak bal üretimi için kullanılacağını belirtti. “Arılar saldıracak sandık” Arıların toz bulutu gibi cadde üzerinden geldiğini söyleyen Tuğrul Eray, “Arılar toz bulutu halinde gelerek mağaza önünde durdu. Biz bir şey mi oldu diye korktuk. Erkek arı oğul verdiği için bunlar sokmuyormuş. Süs ağacında durdular. Arıcı arkadaşı çağırdık. Kendisi de geldi 10 dakika içerisinde arıları topladı. Ama arılar ilk geldiğinde buradan geçenler korktu. Vatandaşlar arılar saldıracak sandı ama bir şey olmadı. Biz de su verdik” dedi. Arıcılıkla uğraşan Serkan Arslan ise arıların oğul verdiği için tehlikeli olmadığını söyleyerek şerbetle toplayarak götürdü.