GENEL - 01 Eylül 2018 Cumartesi 12:12

Batı Trakya’nın öğretmenleri, mezuniyet sonrası eğitim için Trakya Üniversites’nde

A
A
A
Batı Trakya’nın öğretmenleri, mezuniyet sonrası eğitim için Trakya Üniversites’nde

Trakya Üniversitesinin himayesinde, Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA) sponsorluğu ve Kadın ve Demokrasi Derneği (KADEM) desteğiyle düzenlenen “STEM” eğitimi ve etkinlikler dizisi, Batı Trakya’daki okullarda görev yapan, fen bilgisi, fizik, kimya ve biyoloji alanından toplam 31 öğretmeninin katılımıyla başladı.

Trakya Üniversitesinin himayesinde, Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA) sponsorluğu ve Kadın ve Demokrasi Derneği (KADEM) desteğiyle düzenlenen “STEM” eğitimi ve etkinlikler dizisi, Batı Trakya’daki okullarda görev yapan, fen bilgisi, fizik, kimya ve biyoloji alanından toplam 31 öğretmeninin katılımıyla başladı.


Trakya Üniversitesi Eğitim Fakültesi Mehmet Akif Ersoy Eğitim Binas’nda devam eden, "21. Yüzyıl Fen/Bilim Eğitimi: STEM Yaklaşımı" eğitimlerine, Trakya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erhan Tabakoğlu ve Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Rıdvan Canım’la birlikte, Organizasyon Komitesi adına, Uzman Eğiticiler, Eğitim Fakültesi Dekan Yardımcısı ve Fen Bilgisi Eğitimi Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Yılmaz Çakıcı, Matematik ve Fen Bilimleri Eğitimi Bölümü Başkanı Doç. Dr. Eylem Bayır, Fen Bilgisi Eğitimi Ana Bilim Dalı Dr. Öğr. Üyesi Hüsnüye Durmaz, Dr. Öğr. Gör. Hasan Özyıldırım, rehberler Ali Alaylı, Beyza Zule ve Hande Çelik katıldı.


Etkinlik kapsamında, Batı Trakya’da görev yapan öğretmenlerle bir araya gelerek sohbet eden ve çalışmalar hakkında bilgi alan Trakya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erhan Tabakoğlu, Batı Trakya’daki soydaşların gönül coğrafyasının bir parçası olduğunu ifade ederek, "STEM; fen, teknoloji, mühendislik ve matematik alanlarında, günümüzün en popüler eğitimi. Özel bir uzmanlık gerektiren bu eğitime hem ülkemizde hem de dünya genelinde yoğun bir talep var. Bilimsel başarılarıyla adından her geçen gün daha fazla söz ettiren Trakya Üniversitesi olarak, bu çalışmanın ilk uygulamasını, Balkanlar vizyonumuza paralel, Batı Trakyalı soydaş öğretmenlerimizin katılımıyla gerçekleştiriyoruz. Balkan ülkeleri ağırlıklı olmak üzere, uluslararası öğrenci sayısını her geçen gün artıran Trakya Üniversitesi, bu vizyonla, STEM eğitimi konusunda da öncelikli olarak Balkanlar ve Batı Trakya’ya odaklandı. Bu eğitimlerde, soydaş öğretmenlerimiz arasında Trakya Üniversitesi mezunlarını görmek ise bizleri ayrıca gururlandırdı" dedi.


Üniversitelerin sadece öğrenci yetiştiren kurumlar olmanın ötesine geçmesi gerektiğini ifade eden Rektör Prof. Dr. Erhan Tabakoğlu, "Öğrenme, yaşam boyu süren bir eylem. Özellikle öğretmenler için kişisel gelişim ve sürekli öğrenme şart. Öğretmenlik kutsal bir meslek, öğretmenlerimiz toplumların gerçek lideri ve yeni nesillerin mimarı. Bu nedenle hayata geçirdiğimiz eğitim programının çok değerli olduğuna inanıyoruz. Başta TİKA ve KADEM temsilcileri olmak üzere Eğitim Fakültesi Dekanım, Dekan Yardımcım ve proje koordinatörü hocalarıma, gösterdikleri üstün gayret için teşekkür ediyor, eğitimlerin tüm öğretmenlerimiz için yararlı olmasını diliyorum. Projemiz, önümüzdeki dönemde de farklı ülkelerden öğretmenlerin katılımıyla devam edecek" ifadelerini kullandı.


Sürdürülebilir bir uygulamanın ilk adımı olan proje kapsamında, Batı Trakya’daki fen bilgisi, fizik, kimya ve biyoloji öğretmenlerinden başlayarak Balkanlar’daki öğretmenlere, alanında uzman akademisyenler tarafından, güncel gelişmeleri ve uygulamaları aktarmak amacıyla, bir haftalık, araştırmacı-sorgulayıcı bir eğitim programı hazırladıklarını ifade eden Eğitim Fakültesi Dekan Yardımcısı ve Fen Bilgisi Eğitimi Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Yılmaz Çakıcı ise "STEM Science (Fen), Technology (Teknoloji), Engineering (Mühendislik) ve Mathematics (Matematik) kelimelerinin birleşiminden oluşuyor. Merak duygusundan hareketle, problem odaklı çalışmaya ve çözüm bulmaya yönelik disiplinler arası bir yaklaşım. Bu eğitimlerle soydaş öğretmenlerimize çağın gereklerine göre hareket edebilecek ve öğrencilerinin gerçek potansiyellerini ortaya çıkarabilecek nitelikte, 21. yüzyıl eğitim becerilerini kazandırmayı hedefliyoruz. Bu güncel uygulama ve becerileri sınıf ortamında nasıl kullanacakları konusunda kendilerine rehberlik ederek, girişimci, problem çözme odaklı ve üretken bireyler yetiştirmelerine katkı ve destek sunuyoruz. Öğretmenler, disiplinler arası bir yaklaşım olan, farklı disiplinlerin birbiriyle entegrasyonunu kapsayan STEM eğitimiyle ilgili temel teorik bilgileri öğrendikten sonra uygulamalı STEM çalışmaları yaparak tasarım ve ürünler oluşturacak. Tüm katılımcı öğretmenlerimize faydalı bir eğitim olmasını diliyor, başta Rektörümüz Prof. Dr. Erhan Tabakoğlu, Dekanımız Prof. Dr. Rıdvan Canım ile TİKA ve KADEM olmak üzere, programın düzenlenmesinde emek ve katkıları olan herkese teşekkür ediyorum" dedi.


Program dahilinde dünyada STEM, STEM Öğrenme-Öğretme Modelleri, STEM Okulu Özellikleri gibi teorik eğitimlerini tamamlayan öğretmenlere, uygulamalı eğitimlerde rüzgar tribünü, ekolojik kağıt, köprü, biyoplastik yapımı, ağaç dalından kulaklık tasarlama, su arıtma cihazı ve roket tasarlama gibi beceriler kazandırılıyor. Trakya Üniversitesi öncülüğünde, alanında yetkin ve tecrübeli akademisyenler tarafından, öğretmenlerin mesleki bilgi, yeterlilik ve anlayışlarının geliştirilmesi, eğitim alanındaki yeniliklerin ve gelişmelerin gerektirdiği bilgi, beceri ve davranışların kazandırılması hedefleniyor. Program, eğitimlerin tamamlanmasının ardından, saha ziyaretleri kapsamında yapılacak İstanbul gezisi, İTÜ Bilim Merkezi, İstanbul Aydın Üniversitesi STEM Laboratuvarı ve Rahmi Koç Müzesi ziyaretiyle devam edecek ve ardından düzenlenecek kapanış töreniyle tamamlanacak.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep Moritanyalıların gözdesi Türk ürünleri Moritanya’nın başkenti Nuakşot’ya Ticaret Bakanlığı’nın desteği ile Sektörel Ticaret Heyeti düzenleyen Gaziantepli halıcıları Türkiye Moritanya Büyükelçisi Prof. Dr. Burhan Köroğlu yalnız bırakmadı. Moritanya’nın başkenti Nuakşot’ya Ticaret Bakanlığı’nın desteği ile Sektörel Ticaret Heyeti düzenleyen Gaziantepli halıcıları Türkiye Moritanya Büyükelçisi Prof. Dr. Burhan Köroğlu yalnız bırakmadı. Büyükelçi Köroğlu, B2B görüşmelerinin gerçekleştirildiği salona kadar gelerek GAHİB Başkanı Zeynal Abidin Kaplan’dan bilgiler alırken kafilede yer alan firma temsilcileriyle de tek tek ilgilendi. Yoğun geçen B2B görüşmelerinden memnun olan Gaziantepli halıcılar, Moritanya’nın Türk halıcılar için önemli pazarlardan birisi olmaya aday ülkeler arasında yer aldığını ifade ettiler. Ticaret Bakanlığı’nın desteği ile Sektörel Ticaret Heyeti düzenleyen Güneydoğu Anadolu Halı İhracatçıları Birliği, 29 kişilik heyetle Moritanya’nın başkenti Nuakşot’ta Moritanyalı halı ithalatçılarıyla bir araya gelerek 2024 halı koleksiyonlarını tanıttı. Yoğun geçen görüşmelerde Türkiye Moritanya Büyükelçisi Prof. Dr. Burhan Köroğlu Gaziantepli halıcıları yalnız bırakmadı. GAHİB Başkanı Zeynal Abidin Kaplan’dan çalışmalar hakkında bilgiler alan Büyükelçi Köroğlu, Moritanya’nın Türkiye’deki bütün sektörler için önemli potansiyele sahip bir pazar konumunda olduğunu ifade ederek ikili görüşmelerin başarılı geçmesini temenni etti. Başkan Zeynal Abidin Kaplan’da Moritanya’ya geldikleri ilk günden itibaren sektörleriyle ilgili ithalatçıların yoğun ilgisini gördüklerini ve heyette yer alan firmaların görüşmeler sonunda önemli sonuçlarla Türkiye’ye döneceğine inandığını sözlerine ekledi. “Moritanya’da öncelik Türkiye’den gelen markaların” Moritanya’nın büyük bir ülke olduğunu ve Türkiye’ye karşı özel bir ilgileri olduğunu ifade eden Türkiye Moritanya Büyükelçisi Prof. Dr. Burhan Köroğlu yaptığı değerlendirmede, “Dünya makine halı üretiminin merkezi konumundaki ülkemizden üretici ve ihracatçılarımızı burada ağırlamaktan dolayı çok mutluyuz. Moritanya coğrafi olarak büyük bir ülke, her ne kadar nüfusu 5 milyon olsa da gelişmekte olan bir ülke. Özellikle son yıllarda dışarıdan çok ciddi yatırımlar almakta. Öncelikle Moritanya halkının Türkiye’ye özel bir ilgisi ve sevgisi var, Türkiye’den gelen her şeyi baş tacı yapıyorlar. Moritanyalılar güzel bir millet. Moritanya’yı üs olarak kullanıp Mali, Çad, Senegal ve Nijerya gibi ülkelere buradan ihracat yapılabilir. Moritanya şu anda ekonomik anlamda her ne kadar güçlü bir ülke olmasa da son zamanlarda yeni keşfedilen altın madenleri, demir madenleri ve yakında üretimine başlanacak olan doğal gaz tesisleriyle birlikte yakın zamanda bu bölgenin ekonomik anlamda en güçlü ülkeleri arasına girecektir. Buraya Türk yatırımcılarının ve Türk ihracatçılarının gelmesi çok önemli. Hem ülkemize döviz kazandırılması açısından bunu önemsiyoruz hem de Afrika’nın bizim gönül coğrafyamızda özel bir yeri var. Bu ilişkiler sadece ekonomik değil aynı zamanda manevi ilişkiler. Bundan dolayı Türk sanayici ve iş adamlarımızla ihracatçılarımız, buradan önemli gelirler elde edebilirler. Türk ürünleri burada çok makbul kabul ediliyor. Buranın halkı bir işi varsa onu Türk firmasına yaptırmak istiyor, bir ürün alacaksa onu Türk ürünü olarak almak istiyor. Dolayısıyla Türkiye’ye ve Türklere karşı böyle bir teveccüh de var. Şirketlerimizin buraya gelmesini ve gerek ürünlerini tanıtmalarını gerekse buradaki fırsatlardan yararlanmalarını destekliyoruz. Bugün Türk halı sektörünün en önemli firmalarını ağırlıyoruz ve Moritanyalıların firmalarımıza olan ilgisi gerçekten dikkat çekici. Halı ihracatçılarımızın bu çalışmalarımızın olumlu sonuçlarla ülkemize bir kazanç olarak döneceğine inanıyorum” dedi. “Türk halı sektörü Moritanya pazarında liderliğe göz dikti” Moritanya’ya yönelik düzenledikleri Sektörel Ticaret Heyetinin ilk günden itibaren başarılı sonuçlara imza attığını ifade eden GAHİB Başkanı Zeynal Abidin Kaplan burada kendilerini yalnız bırakmayan Türkiye’nin Moritanya Büyükelçisi Prof. Dr. Burhan Köroğlu ve büyükelçilik çalışanlarına teşekkür ederek, “Ülkemizin ihracatta hedeflenen başarıları elde etmesinde elbette diğer ülkelerde bulunan büyükelçiliklerimiz ve özellikle ticaret müşavirlerimizin çabaları da çok önemli. Moritanya’ya geldiğimiz andan itibaren bizleri yalnız bırakmayan Türkiye Moritanya Büyükelçisi Prof. Dr. Burhan Köroğlu ve büyükelçilik görevlilerine çok teşekkür ediyoruz. Moritanya’da yeni yapılan geniş evler içerisinde yoğun bir halı kullanım kültürü var. Moritanya her geçen gün gelişen ve ekonomisi ile büyüyen önemli bir ülke bizim için. Türk ürünlerine yönelik talep de çok yüksek. Önümüzdeki süreçte Moritanya halı pazarının daha da büyüyeceğine inancımız sonsuz” diye konuştu. GAHİB Başkanı Zeynal Abidin Kaplan, Moritanya ziyaretleri sırasında kendilerini yalnız bırakmayan Türkiye Moritanya Büyükelçisi Prof. Dr. Burhan Köroğlu’na günün anısına bir teşekkür plaketi takdim ederken GAHİB Yönetim Kurulu üyesi ve Milat Halı CEO’su İskender Kaplan da Büyükelçi Köroğlu’na üzerinde İstanbul manzarası bulunan bir halı pano ile özel üretilmiş bir seccade takdim etti. Ziyaretin ardından günün anısına toplu bir fotoğraf çekimi gerçekleştirildi.
İstanbul Bağcılar’da eczaneye silahlı saldırı Bağcılar’da maskeli motosikletli 2 şahıs eczaneye 5 el ateş edip kaçtı. Olay, Bağcılar Göztepe Mahallesi’nde gece saat 1.00 ile 3.00 arasında meydana geldi. İddiaya göre cadde üzerinde seyir halinde ve maskeli olan 2 motosikletli eczanenin önüne geldi. Henüz kimliği belirlenemeyen şahıslar peş peşe 5 el ateş ederek kaçtı. İhbar üzerine olay yerine polis ekipleri sevk edildi. Güvenlik kameralarını inceleyen polis ekipleri o saatlerde olayın yaşandığı civarda elektriğin olmadığını belirledi. Şüpheli şahısları arama çalışmaları devam ediyor. “Ezcane nöbetçi olmadığı için gece boşmuş” Cadde üzerinde esnaflık yapan İdris Kendir, “Gece 3.30 sıralarında komşumuzun eczanesine 5 tane kurşun sıkmışlar. Osman karıncayı bile incitmeyen, eczaneye giden herkese yardımcı olan bir komşumuz. Bizde çok şaşırdık. Ne olduğunu merak ediyoruz. İnşallah emniyet güçleri gerekli araştırmayı yapar da bu müptezelleri bulur. Ezcane nöbetçi olmadığı için gece boşmuş. 5 kurşun atmışlar. O saatte bitişiğinde bulunan fırında çalışanlar varmış sadece. Fırındakilerde korkmuşlar. Osman kendi halinde bir kardeşimizdi. Kimseyle husumeti olacağını zannetmiyorum. Senlerdir burada komşuyuz” dedi. “Maskeli şekilde ateş ederek basıp gitmişler” Saldırganların motosikletli olduğunu dile getiren esnaf Katip Daşdemir, “Saat 1 ile 3 arası elektrikler kesildi. Bende iş yerini kontrol ettim ama bir şey göremedim. 2 tane motosikletli arka arkaya ateş edip gitmişler. Komşumuzun yıllardır kimseyle bir kavgasını duymadık. Fırında çalışan arkadaş dedi. Maskeli şekilde ateş ederek basıp gitmişler. O saatte kameraların çalışmaması büyük bir aksilik. Elektriğin olmaması büyük bir engel. Devletimiz bulur İnşallah. Sadece gören bir fırıncı var. İki motorcu olarak görmüşler. Ateş edip gitmişler. Kepenk olmadığı için cama 5-6 yere ateş etmişler” şekilde konuştu.
Samsun Uzm. Dr. Demirkan: “İş stresini yenmek için ‘hayır’ demeyi öğrenin” SAMSUN (İHA) – Psikiyatri Uzmanı Dr. Arda Kazım Demirkan, iş stresini yenmek için ‘hayır’ demenin önemi olduğunu söyledi. Liv Hospital Samsun Psikiyatri Kliniği’nden Uzm. Dr. Arda Kazım Demirkan, sosyal yaşamda ve iş yerinde stres yönetimi ve öfkeyle başa çıkma konusunda bilgilendirmelerde bulundu. İş yaşamında çalışma ve yaşam dengesinin bozulması, artan işsizlik nedeniyle işten atılma korkusu gibi etmenlerin stresi artırdığını belirten Uzm. Dr. Arda Kazım Demirkan, “Ofis çalışanları, haftanın neredeyse tamamını iş yerlerinde geçirmektedir. Kimi zaman kişisel stresler bireyi iş yerinde zorlayabilir. Ancak stres oluşturan en önemli sorunlardan biri de kişiye kaldırabileceğinden fazla iş yükü verilmesidir. Bu yüzden size kapasitenizi ya da bilginizi aşacak düzeyde bir görev verildiğinde ‘hayır’ cevabını verebilmelisiniz” dedi. İş yerindeki çalışma sürelerinin de bir stres kaynağı olduğunu vurgulayan Psikiyatri Uzm. Dr. Demirkan, “Ekonomik İş Birliği ve Kalkınma Örgütü’nün (OECD) 2017 raporuna göre 38 ülke arasında Türkiye yıllık en uzun çalışma saatleri sıralamasında 14. sırada yer almaktadır” diye konuştu. Çalışma saatlerinin dışında aile ve sosyal yaşamda stres oluşturan farklı konu ve sorunların da söz konusu olduğunu söyleyen Uzm. Dr. Demirkan, “Yaşam şartları gereği insanlar gerçek hayatlarında kişisel ve çevresel birçok engelle karşılaşmaktadır. Örneğin, başarılı bir futbolcu sakatlanabilir, istediğimizden az paraya sahip olabiliriz veya evliliğimizde sorunlar olabilir. Bu ve benzeri durumlarda fiziksel ve duygusal sağlığımızı olumsuz etkileyen zorluklarla başa çıkmakta yetersiz kaldığımızda yaşadığımız psikolojik durum, ‘stres’ olarak tanımlanmaktadır” şeklinde konuştu. “Fiziksel ve sosyal uyumsuzluk stres sebebi” Bireyin yaşadığı fiziksel ve sosyal çevresinde meydana gelen uyumsuz durumlar sebebiyle, bedensel ve psikolojik olarak sınırlarının ötesinde sarf ettiği gayretin stresi meydana getirdiğini ifade eden Uzm. Dr. Demirkan, “Bir stres oluşturucu durumun diğerinden daha önemli olmasının nedenini belirli ölçülerde sezgisel olarak anlayabilmemiz için bazı önemli faktörler bulunmaktadır. Bunlar; stres oluşturucusunun şiddeti, kronikliği (ne kadar sürdüğü), zamanlaması, yaşamlarımızı ne kadar etkilediği, ne kadar öngörülebilir olduğu ve stres oluşturucunun ne kadar denetlenebilir olduğudur. Stres kaynakları çok yoğun ve güçlü olduğunda bireylerin kullanmış oldukları başa çıkma yöntemleri yetersiz kalınca krizler ortaya çıkabilir. Stres ile krizi birbirinden ayıran bazı faktörler vardır. Krizde bireylerde travma ya da kriz oluşturan durum kişinin olaylarla başa çıkma kabiliyetini aşmaktadır. Streste ise bireyin başa çıkma kabiliyetinin aşılması şart değildir. Bireylerin yaşamlarındaki değişimler ne ölçüde hızlı gelişirse, yaşanacak stres de o kadar büyük olmaktadır. Rol ve görev tanımlarındaki belirsizlik, roller arası çatışma, bireyler arası çatışma, sorumluluk, katılım, iş güvenliği, yönetim şekli, iş stresi, bireyin iş ile ilgili olan durumları, iş süreçleri ve iş yerindeki diğer çalışanlarla etkileşim sonucu ortaya çıkan psikolojik ve fizyolojik dengenin bozulması olarak tanımlanmıştır” ifadelerini kullandı. “Hayır demeyi öğrenin” İş yaşamında çalışma ve yaşam dengesinin bozulması, artan işsizlik nedeniyle işten atılma korkusu gibi etmenlerin de stresi artırıcı unsurlar olarak belirtildiğini vurgulayan Demirkan, şunları söyledi: “Yoğun stres artışının üretkenliği azaltarak ekonomiye olan yükün artmasına, işe gelmeme ve hasta olduğu halde işinin başında olma durumuna neden olduğu, bunun da iş motivasyonu ve performansta azalmaya, sık birim değiştirme gibi olumsuz çalışma yaşantısına sebebiyet verdiği belirtilmiştir. Ofis çalışanları haftanın neredeyse tamamını iş yerlerinde geçirmektedir. Kimi bireyler haftanın ilk günü olan pazartesiye mutlu, heyecanlı başlarken kimileri de pazartesi gününe isteksiz başlamaktadır. Ancak bu konunun gün ile bir ilgisinin olmadığını kabullenerek, kişisel streslerimize çözüm arayışı getirmeliyiz. Bir diğer önemli husus da iş yerlerinde bazen çalışanlara kaldırabileceklerinden fazla iş yükü verilmesidir. Bu nedenle, size kapasitenizi ya da bilginizi aşacak düzeyde bir görev verildiğinde ‘hayır’ cevabını verebilmeniz önemlidir.”
Samsun Başkan Türkel: “Gençlerin projelerini el birliğiyle hayata geçireceğiz” Atakum Belediye Başkanı Serhat Türkel, “Gençler, artık Serhat abiniz var. Lütfen projelerinizle, bırakacağınız izlerle gelin. O projeleri hayata geçirmek için ne gerekiyorsa yapacağım ve el birliğiyle projelerinizi hayata geçireceğiz” dedi. Samsun’un Atakum Belediyesi, TBMM’nin 104. kuruluş yıldönümü ile 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı özel bir programla kutladı. Müzik dinletisinden dans gösterilerine ve geleneksel oyunlara kadar birbirinden özel etkinliklerle, bayram coşkusu kentin dört bir yanına taşındı. Atakum Belediye Başkanı Serhat Türkel, 23 Nisan kutlamaları kapsamında makamını, 9 yaşındaki Ayşe Sultan’a devretti. Öğrencinin taleplerini dinleyen Başkan Türkel, hayata geçireceği projeler hakkında, minik Ayşe’nin fikirlerini aldı. “Projelerinizi hayata geçireceğiz” Atakum Belediyesi, Çakırlar Korusu Tesislerinde kutlama töreni gerçekleştirildi. Törende konuşan Başkan Serhat Türkel, “Çocuklar, Atakum sizinle çok daha güzel. Ben belediye başkanı olarak bu coşkuya ortak olmaktan, ev sahipliği yapmaktan çok mutluyum ve gururluyum. İyi ki varsınız, sizleri çok seviyorum. Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir, çocuklar. Mustafa Kemal Atatürk’ün ilkelerinden, ayak izlerinden hiç ayrılmadım. Sizlere söz veriyorum bundan sonra da hiç ayrılmayacağım. Ben Türkiye Cumhuriyeti’nin evladı, Mustafa Kemal Atatürk’ün ilkelerinden, devrimlerinden, ayak izinden hiç ayrılmamış bir belediye başkanı olarak; kendi anne, babama ve 7’den 70’e herkese; Türk Bayrağı’nı, Mustafa Kemal Atatürk’ü tanıtan ve sevdiren kıymetli öğretmenlerimize minnettarım. Öğretmenlerimizin ellerinden öpüyorum. Memleketimizi, Atatürk’ü size sevdirdikleri ve onun ilkelerine bağlı çocuklar yetiştirdikleri için, sizlerin de annelerinizin babalarınızın ellerinden öpüyorum. Bayramımız kutlu olsun. Ben de Cumhuriyetin çocuğuydum, Cumhuriyetin genci oldum. Şimdi orta yaşlı yaşlıyım. Gençler, artık Serhat abiniz var. Lütfen projelerinizle, bırakacağınız izlerle gelin. O projeleri hayata geçirmek için ne gerekiyorsa yapacağım ve el birliğiyle projelerinizi hayata geçireceğiz” diye konuştu. Atakum, çocuk sesleriyle şenlendi DJ İnanç Seven’in müzik dinletisi ile başlayan program, Atakum Belediyesi Minikler Halk Oyunları Ekibi’nin gösterisi ile devam etti. Miniklerin yöresel oyunlarının ardından çocukların en büyük eğlencesi, sihirbaz gösterisi sahne aldı. TOG A Ram Sam Sam’ın dans atölyesinde gönüllü gençler, çocuklara eğlenceli dans figürleri öğrettiler. Cumhur Kocaoğlu’nun sunumuyla geçmişten günümüze geleneksel sokak oyunları, miniklerden büyük ilgi gördü. Çocuklar körebe, halat çekme gibi geleneksel oyunlarla günboyu keyifli vakit geçirdi. Samsun Brass Bando Takımı’nın gösterileri, renkli görüntüler sergilerken; Music Art’ın, birbirinden güzel şarkılarını seslendirdiği konser, seyircilerin büyük beğenisini topladı. ATAçocuk’tan özel program Ata Çocuk Gelişim Merkezi, miniklerin bayramına özel olarak hazırlandı. Mevlana 1, Mevlana 2, Demirkent, Atakent ve Yeni Mahalle şubelerinde eş zamanlı gerçekleştirilen etkinliklerde, öğrenciler şiirler okuyup, 23 Nisan şarkıları söylediler. Öğretmenlerinden en sevdikleri masalları dinleyen minikler; günün simgesi renkli balonları gökyüzüne bıraktılar. Eğlenceli oyunlar ve aktivitelerle dolu bir gün geçiren çocuklar; mutluluklarını öğretmenleri ve velileri ile paylaştı. Çakırlar Korusu’nun yanı sıra Buse Aydın Parkı, Doğa Bilimleri Köyü gibi kentin birçok noktasında eş zamanlı kutlamalar gerçekleştirildi. Kent genelindeki etkinliklere katılan Atakum Belediye Başkanı Serhat Türkel, miniklerin bayram coşkusunu paylaştı. Şenlikte halaylar çeken vatandaşlar, kortej yürüyüşüne marşlarla eşlik etti. Doğanın Çocukları Akademisi’nin (DOÇAK) düzenlediği kutlama programında, çocuk korosuyla şarkılar söyleyen çocuklar; drama gösterisinde yeteneklerini sergilediler. Minikler, birbirinden özel etkinliklerin yer aldığı atölyelerde; gün boyu keyifli anlar yaşadılar.