YEREL HABERLER - 22 Mart 2017 Çarşamba 17:42

Edirne’de Dünya Su Günü programı

A
A
A
Edirne’de Dünya Su Günü programı

DSİ 11’inci Bölge Müdürü Adil Sabancı, içme suyuna ihtiyacın her geçen gün arttığını belirterek, artan dünya nüfusu, hızlı kentleşme ve bütün dünyada etkileri görülen iklim değişikliği ile birlikte su kaynakları 21’inci yüzyılda daha da büyük bir önem kazandığını söyledi.

DSİ 11’inci Bölge Müdürü Adil Sabancı, içme suyuna ihtiyacın her geçen gün arttığını belirterek, artan dünya nüfusu, hızlı kentleşme ve bütün dünyada etkileri görülen iklim değişikliği ile birlikte su kaynakları 21’inci yüzyılda daha da büyük bir önem kazandığını söyledi.


Dünya Su Günü sebebiyle, DSİ Konferans salonunda ‘Su ve Atıksu’ temalı program gerçekleşti. DSİ 11’inci Bölge Müdürü Adil Sabancı, “Türkiye kişi başına düşen kullanılabilir su miktarı bin 500 metre küp ile su kaynaklarının kısıtlı olduğu ülkeler kategorisindedir. Gelişmekte olan ülkeler, su kıtlığı ve hızlı nüfus artışıyla karşı karşıya kaldı. Dolayısıyla içme suyuna olan ihtiyaçları her geçen gün daha da artmaktadır” dedi.



“Su ihtiyacı her geçen gün artmakta”


Her geçen su ihtiyacının arttığını belirten Sabancı, “Suyun hayat için önemi bilinen bir gerçektir. Yeryüzünde her şey suyla hayat bulmuştur ve onunla yaşamını devam ettirmektedir. Su insan yaşamı için oksijenden sonra gelen en önemli ögedir. Dünya üzerinde kullanılabilir içme suyu kaynağı aynı kalırken talep her geçen gün artmaktadır. Artan dünya nüfusu, hızlı kentleşme ve bütün dünyada etkileri görülen iklim değişikliği ile birlikte su kaynakları 21’inci yüzyılda daha da büyük bir önem kazanmıştır. Özellikle gelişmekte olan ülkeler su kıtlığı ve hızlı nüfus artışıyla karşı karşıya kalmakta dolayısıyla içme suyuna olan ihtiyaçları her geçen gün daha da artmaktadır” diye konuştu


.


“Türkiye kısıtlı ülkeler kategorisinde”


Su miktarı açısından Türkiye’nin kısıtlı ülkeler kategorisinde olduğunu söyleyen Sabancı, “Dünyadaki ülkeler su kaynakları açısından kişi başına düşen su miktarı açısından su zengini ülkeler 8.000-10.000 metreküpten fazla, suyu kısıtlı ülkeler 1.000-2.000 metreküp arası, su fakiri ülkeler 1.000 metreküpten az. Türkiye kişi başına düşen kullanılabilir su miktarı 1.500 metreküp ile su kaynaklarının kısıtlı olduğu ülkeler kategorisindedir” dedi.



“Çiftçiye ekonomik kazanç olacak”


Geri kazanımın tarım sektörüne ekonomik kazanç sağlayacağını belirten Sabancı, “Geri kazanım sularının sulamada kullanılması gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerdeki en yaygın yeniden kullanım şeklidir. Dünya genelinde suların yüz 70’ten fazlasının tarımda kullanıldığı düşünüldüğünde, geri kazanım sularının bu sektöre yönlendirilmesi su tasarrufu bakımından önem taşımaktadır. Üstelik yüksek miktarda besin içermeleri, ayrıca bitki gelişimi için gerekli nemi sağlamaları nedeniyle bu sular birçok bitkinin daha hızlı gelişmesine katkı koymakta, yine yüksek besin içerikleri nedeniyle gübre kullanımının azalmasını sağlayarak çiftçiler için ekonomik kazanç oluşturmaktadır” ifadelerine yer verdi.


Konuşmaların ardından Dünya Su Günü kapsamında kompozisyon ve resim yarışmalarında dereceye giren öğrencilere ödülleri verildi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aksaray Ruhsatsız tabanca ile yakalandı, “Taşımıyorum bozuk” diyerek tüfek ruhsatı gösterdi Aksaray’da ruhsatsız tabanca ile yakalanmasına rağmen önce “Taşımıyorum” deyip inkar eden, sonra da “Bozuk” diyen sürücü bir de “Ruhsatım var” diyerek tabanca yerine tüfek ruhsatı gösterdi. Olay Gülağaç Yolu Kireçlik Mevkiinde yaşandı. Aksaray Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde gece yarısı bekçilerin de katıldığı asayiş ve trafik uygulaması yapan İl Emniyet Müdürlüğü asayiş ile trafik şubesi ekipleri şüphe üzerine Gülağaç ilçesinden Aksaray merkez istikametine seyreden Ali B. (38) idaresindeki 51 ACV 230 plakalı otomobile "dur" ihtarında bulundu. Sürücüsü ehliyet ve ruhsat kontrolünden geçirildikten sonra araçta arama yapan bekçiler araç içerisine gizlenmiş bir adet tabanca buldu. Kullandığı araçta tabancayla birlikte yakalanmasına rağmen “Taşımıyorum” diyen sürücü Ali B. daha sonra tabancanın bozuk olduğunu belirterek işlem yapılmasından kaçmak istedi. 2 ayrı bahanesiyle başarılı olamayan sürücü bu kez de “Ruhsatım var” diyerek yakalattığı tabanca yerine tüfek ruhsatı gösterdi. 3 ayrı bahanesiyle işlemden kaçamayan sürücü son olarak tabancayı kabullenerek “Benim, tamir için taşıyorum” dedi. Tabancaya bekçiler tarafından dolu boş kontrolü yapıldıktan sonra el konulurken ruhsatsız tabanca taşımaktan gözaltına alınan sürücü adli işlemler için polis merkezine götürüldü.
Bartın Bartın’daki feci yangının tanıkları yaşanan dehşeti anlattı Bartın’da 1 kişinin öldüğü, 2 kişinin yaralandığı yangında şok detaylar ortaya çıkarken, olayın tanıkları ise yaşanan dehşeti anlattı. Bartın’ın Kayadibikavlak Köyü Örencik Mahallesi’nde bulunan tek katlı bir evde saat 20.30 sıralarında kesin sebebi henüz bilinmeyen bir nedenle yangın çıktı. Bitişiğindeki eve de sıçrayan yangında Tevfik Çetinbağ hayatını kaybederken, eşi Seher Çetinbağ, ile kardeşi Selim Çetinbağ ağır şekilde yaralandı. Olay yerine itfaiye, jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. İtfaiye ekiplerinin yaklaşık 2 saat süren çalışmalarının ardından yangın söndürülürken, iki ev de kullanılamaz hale geldi. Yaralılar ambulansla hastaneye kaldırılırken, durumlarının ağır olduğu belirtildi. Boş tüpü itfaiye evden uzaklaştırdı Yangın esnasında Bartın Merkez İlçe Jandarma Komutanlığı ekipleri, bölgede geniş güvenlik tedbirleri alındı. Yangının tamamen söndürülmesinin ardından nöbetçi savcı ve olay yeri inceleme ekipleri, evin içerisinde, çevresinde detaylı inceleme yaptı. Evin kapısının önündeki boş tüp ise, ekiplerin incelemesinin ardından bir itfaiye eri tarafından kapının önünden alınarak, yola çıkartıldı Faciada şok detaylar Facianın ardından olayla ilgili sır perdesi de aralanmaya başladı. Yanarak ölen Tevfik Çetinbağ’ın yatalak hasta olduğu ve yangından kaçamadığı öğrenildi. Patlama esnasında kocasıyla birlikte evde bulunan Seher Çetinbağ’ın patlamanın hemen ardından yardım istemek için dışarı çıktığı ve kocasının kardeşi olan Selim Çetinbağ ile birlikte yatalak eşini kurtarmak için alevlerin arasına girdiği belirtildi. Alevlerin arasında kalan Seher Çetinbağ ve kaynı Selim Çetinbağ, Tevfik Çetinbağ’ı kurtarmayı başaramazken, kendileri de ağır bir şekilde yaralandı. "Gaz sızıntısı" iddiası Yapılan ilk incelemelerde, Seher Çetinbağ’ın olaydan birkaç saat önce tüp değişimi yaptığı belirlendi. Dolu tüpü kendisini ocağa monte ettiği ileri sürülen Seher Çetinbağ’ın, yemek yapmak için tüpü açtıktan bir süre sonra tüpten sızan gazın alev aldığı ve patlamanın meydana geldiği tahmin ediliyor. Yangının kesin sebebinin ise itfaiye ve olay yeri inceleme ekiplerinin hazırladığı raporların tamamlanmasının ardından ortaya çıkacağı kaydedildi. Patlama sesine irkildiler Alevlerin kül ettiği evlerin yaklaşık 5 metre uzağındaki evde oturan Belma Çetinbağ ve yengesi Fatma Çetinbağ, o anlarda yaşanan dehşeti anlattı. Yangında amcasını kaybeden ve babası yaralanan Belma Çetinbağ, yemek yerken patlama sesi ile irkildiklerini kaydetti. Patlama sesinin ardından dışarı çıktıklarında ise amcasının kaldığı evin alevlerin arasında kaldığını gördüğünü kaydeden Belma Çetinbağ, “Akşam yemeği yiyorduk. Ben yan evdeki üst kattaydım. Bir yerde bir patlama gibi bir ses oldu. Ben yengeme, soba gibi bir şey patladı dedim. Yengem dışarı çıktı. Ev yanıyor diye bağırmaya başladı. Dışarı çıktım ben de, baktım ahşap ev birden alev almış” dedi. Kurtarmak isterken alevlerin arasında kaldılar Babası ve yengesinin yatalak amcasını kurtarmak için alevlerin sardığı eve girince yaralandığını söyleyen Belma Çetinbağ, “Babamla yengem de, sakat amcamı kurtarmak için eve girmişler ama kurtaramamışlar. Zaten ev bir anda alev aldı. Evde 2 kişi vardı, amcamla yengem vardı. Tüp patlayınca yengem, dışarı çıkıp bizimkileri mi çağırdı, ne olduğunu tam olarak bilmiyorum. Babamla, yengem tekrar amcamı kurtarmak için girmişler içeri. Sonuç olarak ikisi de yandı. Onlar da şu an hastanede. Amcam tamamen yandı. Yengem de yanmış olarak içeriden çıktı. Ambulans hastaneye götürdü. Amcam sakattı, sol tarafı hiç tutmuyordu, yatalaktı, yatağa bağlıydı” diye konuştu. “Yengem büyük ihtimal tüpü tam takamadı” Patlamanın ve yangının tüp değişiminden sonra olduğunu kaydeden Belma Çetinbağ, “Yengemin bu akşam tüpü değiştirdiği söylenmişti. Büyük ihtimal tüpü tak takamadı, çakmağı çakınca öyle patlama oldu. Zaten yengem tüpü yeni değiştirmiş. Büyük ihtimal tüpten oldu. Tüpü tam takamadı herhalde” diye konuştu. ‘Emmi yanıyor’ diye bağırma sesi duydum” Emmi yanıyor diye bağırma sesi üzerine alevlerin arasında kalan amcası Tevfik Çetinbağ’ı kurtarmaya çalıştığını anlatan Fatma Çetinbağ ise, “Akşam yemeğini yiyorduk, o anda aniden bir dinamit patlaması gibi bir patlama oldu. Ben merdivenden aşağıya inerken baktım emminin evi alev almış. ‘Emmi yanıyor’ diye bağırma duydum. Kurtarmaya çalıştım, camı falan açtım ama kurtaramadık. Bir şey yapamadık, çok üzgünüm. Yemek yaparken mi olmuş bilmiyoruz. Tüp mü patladı bilmiyoruz. Ama akşamüstü, boş tüpü kapının ağzına koydu. Galiba tüpten oldu” diye konuştu. Olay yerinde yapılan incelemelerin tamamlanmasından sonra ise Tevfik Çetinbağ’ın yanan bedeni, ceset torbasına konularak, evden çıkartıldı. Çetinbağ’ın cesedi, evin önüne getirilen tabutun içerisine yerleştirildi. Tabuta konulan Tevfik Çetinbağ’ın cesedi jandarma, itfaiye ekipleri ve vatandaşlar tarafından cenaze aracına taşındı.