ASAYİŞ - 13 Kasım 2017 Pazartesi 17:32

Elazığ’da emniyete düzenlenen saldırının davası başladı

A
A
A
Elazığ’da emniyete düzenlenen saldırının davası başladı

3 polisin şehit olduğu, 225 kişinin yaralandığı Elazığ İl Emniyet Müdürlüğü’ne yönelik saldırı ile ilgili sanıkların yargılanması bugün başladı.

3 polisin şehit olduğu, 225 kişinin yaralandığı Elazığ İl Emniyet Müdürlüğü’ne yönelik saldırı ile ilgili sanıkların yargılanması bugün başladı.


18 Ağustos 2016 tarihinde terör örgütü PKK tarafından bombalı minibüsle Elazığ İl Emniyet Müdürlüğü’ne yönelik saldırı gerçekleştirmişti. Hain saldırıda 3 polis memuru şehit olurken, 164’ü polis 61’i sivil 225 kişi yaralanmıştı. Olay nedeniyle 478 kişiye ait araç, bina ve eşyanın da zarar gördüğü tespit edilmişti.


Hain saldırı ile ilgili 19 şüpheli hakkında "Devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak, birden çok kişiye yönelik nitelikli kasten adam öldürme ve öldürmeye teşebbüs, izinsiz patlayıcı madde bulundurmak ve nakletmek, patlayıcı madde kullanarak kamu ve kişi malına zarar vermek, silahlı terör örgütüne üye olmak ve örgüte yardım etmek" suçlarından Elazığ 3.Ağır Ceza Mahkemesinde dava açıldı.


Davanın ilk duruşması bugün Elazığ Ticaret ve Sanayi Odası’nda bulunan ve ek duruşma salonu olarak hazırlanan konferans salonunda başladı.


Duruşmaya, hain saldırı sonrası düzenlenen operasyonlarda yakalanan tutuklu 11 sanık ile saldırıdan zarar gören yüzlerce müşteki katıldı.



Sığınakta, polis el bombası atarız deyince teslim olmuşlar


Duruşmada tutuklu sanıklardan Musa Taş, Metin Benice’nin uyuşturucu işi ile uğraştığını bildiğim için o niyetle hat aldım. Biz Metin’le tarlada çalışırken, Fercan gelip Metin’i çağırdı. Metin’in örgüt tarafından çağrıldığını söyledi. Ben hattı uyuşturucu ticaretinde kullanacaklarını zannediyordum. Terörle alakasını bilmiyordum. Metin Berice yakalandıktan yaklaşık 2 hafta sonra haberim oldu. Ben, Metin Berice ile sığınaktaydık. Polis geldi. Polis geldiğinde el bombası atarız deyince teslim olduk"diye konuştu.


Sanıklardan Yusuf Taş ise, “2016 yılının Mart ayında Metin Benice’nin evine gittim. Metin bana 21 KN 839 plakalı arabayı aldığını söyledi ve devrinin benim almamı istedi" diye ifade verdi.


İstanbul’da yaşadığını ifade eden sanıklardan Vedat Yılmaz’da keşif yapılan araçla ilgili ifadesinde, “Abimin 01 DAL 02 plakalı arabasıyla akrabalarımızın yanına Diyarbakır’a gittik. Abim işleri çıktığı için geri döndü. Ben ise Lice’nin Birlik köyünde Fikri Benice’nin evinde kaldım. Gece Metin Benice benden arabayı istedi ve sabah saat 10:00 civarı getireceğini söyledi. Daha sonra gecikti ve telefonlarıma cevap vermedi. Eşine arattırdım ve arabayı getirmesini istedim. 4 Ağustos tarihinde aracın Elazığ’a geldiğinden bilgim yok”diye konuştu.


Sanıklardan Ferzande Yüksel ise hakkındaki iddiaları kabul etmeyerek, terör örgütü PKK’lıların kendisini mezarlıkta çalıştırmaya götürdüklerinde telefonunu aldıklarını, kod adı Barzan’ın ise köyünde kullandığı isminin olduğunu ileri sürdü.


Dinlenen diğer sanıklarda haklarındaki iddiaları ret etti.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Kulüpler Birliği, TFF seçimini haziranda istiyor Kulüpler Birliği, Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) seçimleriyle ilgili açıklama yayımlayarak, seçimin haziran ayının ilk haftası yapılması gerektiğine vurgu yaptı. Kulüpler Birliği’nin konuyla ilgili yaptığı açıklama şöyle: "Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı tarafından 18 Temmuz’da yapılacağı ilan edilen seçimli genel kurul tarihinin, aşağıda paylaştığımız sebeplerden ötürü haziran ayının ilk haftasında yapılmasının elzem olduğunu düşünmekteyiz. Ülkemizde futbol sezonu genel olarak her yıl Mayıs ayının bitimiyle kapanmakta, Avrupa Kupaları öne elemesi oynayacak kulüplerimiz açısından ise en geç Haziran sonu itibarıyla futbol faaliyetleri yeniden başlamaktadır. Hal böyle iken, yeni sezon planlamalarının tamamının bu takvime uygun olarak yapılması gerekmektedir. Zira; 1. Spor kulüplerinin mali takvim yılı 31 Mayıs-1 Haziran tarihleri arasındadır. Bu kapsamda, Kulüp Lisans ve Finansal Sürdürülebilirlik Talimatı’nda yapılması gereken değişikliklerin bu takvime uygun olarak yapılması kaçınılmaz bir gerçekliktir. Bu konularda yeni sezon için yapılacak değişiklikler için yeni yönetime kendi bakış açısı, futbol yönetim anlayışı ve ilkelerine uygun hareket alanı tanınmalıdır. 2. Ülkemizde futbol faaliyetlerinin sezon içerisinde ortaya çıkan eylem ve davranışlar, TFF Yönetim Kurulu ve Hukuk Kurulları ile diğer yürütme kurulları tarafından değerlendirilerek karara bağlanmaktadır. Gelinen noktada, en büyük sorun ülkemiz futbolunun organizasyonu ve idaresinden sorumlu TFF Yönetim Kurulu’na ve diğer kurullara duyulan güvensizliktir. Dolayısıyla, kurulların yönetim ve karar istikrarı sağlayabilmesi adına aynı yönetim anlayışı ile döneme başlaması ve devam etmesi elzemdir. Bu sebeple, yeni seçilecek yönetimin kendi bakış açısı ve ilkelerine uygun kurullar oluşturması için yeni sezon başlangıcına kadar makul bir zaman dilimi tanınmalıdır. Yeni yönetim, 18 Temmuz’da seçildikten sonra kendi ilke ve bakış açısıyla yeterli çalışma zamanı olmasa da bu değişiklikleri yapmış olsa dahi ilan ve tahkim itiraz süreleri dikkate alındığında liglerin başlama tarihine yetişmesi mümkün değildir. 3. 2024/2025 futbol sezonunun 9 Ağustos 2024 tarihinde başlayacağı ilan edildiği göz önünde bulundurulduğunda; transfer dönemlerinin, lig statülerinin, A Takım listelerinin ve futbolcu uygunluklarının yeni yönetim tarafından hazırlanması fiilen mümkün olmayacağından, değişmesini talep ettiğimiz bugünkü anlayışla hazırlanması hedeflenen amaca hizmet etmeyecektir. 4. Yeni sezon için yapılacak olan hakem klasman atamalarının belirlenmesinin yeni seçilecek yönetim kuruluna bırakılması gerekmektedir. Bu sebeple yeni seçilecek yönetime hareket alanı bırakmayacak olan 18 Temmuz tarihinin kabulü mümkün değildir. 5. Ülke futbolunun yönetim esaslarını teşkil eden TFF Ana Statüsü, talimatlar, lig ve kupa statülerinin maddi gerçekliğe uygun olarak detaylı araştırma ve futbol paydaşlarıyla bilgi alışverişi neticesinde hazırlanması gerekmektedir. Bu şekilde hazırlanmayan talimatların yıl içerisinde sezon devam ederken sürekli olarak revizyona uğraması hakkaniyet ve adalet duygularını zedeleyecektir. En güncel örnek olarak 2023/2024 futbol sezonu içerisinde Futbol Disiplin Talimatı’nın 44.maddesinin 3.fıkrasında yapılan değişikliğin tahkim kurulu tarafından iptal edilmesi karşımıza çıkmaktadır. 6. 2024/2025 sezonu TFF bütçesinin mevcut Yönetim Kurulu tarafından belirlenirken, seçilecek yeni yönetimi etkileyebilecek kararların alınma ihtimali de bugünkü talebimizin ne kadar haklı olduğunu ortaya koymaktadır. Ülkemiz futbolunun içerisinde bulunduğu kaotik durum, bir gün dahi gecikmeyi kaldırabilecek noktada değildir. Bunun için hep birlikte şahsi menfaat ve beklentilerimizi bir kenara bırakarak Haziran ayı başında TFF Seçimli Genel Kurulu’nu yapmak zorundayız. Bugün bu sorumluluktan kaçanlar tarihte Türk futboluna verdikleri zararla hatırlanacaktır."
Edirne Önce kardeşleri sonra kendisi... Edirne’nin en meşhur ciğercisi hayatını kaybetti Edirne’de 2 ay önce toprağa verdiği ağabeyinin acısını sindiremeden geçen hafta Perşembe günü yine bir ağabeyini daha toprağa veren Edirne’nin meşhur ciğercisi Bahri Dinar, uyurken geçirdiği kalp krizi sonucu hayatını kaybetti. Edirne’nin tanıtıma büyük katkı sağlayan kentin sevilen yüzü, Edirne’yi Tanıtma ve Tava Ciğer Kalite Koruma Derneği Başkanı 63 yaşındaki Bahri Dinar, hayatını kaybetti. Sabah eşi tarafından yatağında hareketsiz halde bulunan Dinar’ın kalp krizi nedeniyle hayatını kaybettiği belirlendi. İki ay içersinde 2 kardeşini toprağa veren ciğerci esnafı Bahri Dinar’ın kalbi daha fazla bu acılara dayanamadı. Ciğerci esnafı Bahri Dinar’ın ağabeyleri Nazmi Dinar (68) Şubat ayında geçirdiği kalp krizinden, Bahattin Dinar (65) ise Perşembe günü Uzunköprü ilçesinde geçirdiği iş kazasında hayatını kaybetmişti. Ciğerci Bahri Dinar, ikindi namazının ardından Eski Camide düzenlenen cenaze töreni ile birlikte son yolculuğuna uğurlandı. Cenaze törenine katılan çok sayıda vatandaş, göz yaşlarına hakim olamadı. Cenazeye Adülhey de katıldı Kurtlar Vadisi dizisinde hayat verdiği Abdülhey karakteriyle akıllarda yer edinen ünlü oyuncu Kenan Çoban da, "Sabah çok üzücü bir haberle uyandık. Yakın dostumdu. Bahri abi bir değerdi. Ciğerci Bahri diye anılıyordu ama bizim ciğerimizi yaktı. Edirne’mizin Türkiye’mizin başı sağ olsun" dedi.