GENEL - 21 Mart 2018 Çarşamba 12:28

Elazığ’da Nevruz coşkusu

A
A
A
Elazığ’da Nevruz coşkusu

Elazığ’da Mehter ve folklor ekibinin yer aldığı Nevruz’da, protokol üyeleri yakılan ateş üzerinden atladı.

Elazığ’da Mehter ve folklor ekibinin yer aldığı Nevruz’da, protokol üyeleri yakılan ateş üzerinden atladı.


Elazığ Valiliği İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü tarafından 21 Mart Nevruz Bayramı nedeniyle etkinlik düzenlendi. Kültür Park’ta düzenlenen etkinlik saygı duruşu ve İstiklal Marşının okunmasıyla başlandı.


Nevruz’un geniş bir coğrafya parçasında binlerce yıldır kutlanan önemli bir bayram olduğunu belirten İl Kültür ve Turizm Müdürü Ahmet Demirdağ, Türk cumhuriyetlerinin bağımsızlıklarından sonra kutlanan nevruzun, diriliş ve bahara eriş bayramı olduğunu söyledi.


Nevruz’un 15 bin yıldır değişik toplumlar tarafından bayram olarak kutlandığını belirten Belediye Başkanı Mücahit Yanılmaz ise, “Biz Türk milleti olarak kendi vatanımızda bu bayramı birliğin, beraberliğin, mutluluğun ve birlikte yaşama kültürünün bir sembolü olarak kutluyoruz. Bu bayram yeninde doğuşun ve geleceğin bayramıdır. Çünkü biz Türk milleti olarak ne zaman hangi bölgede bulunduysak o bölgeye huzur, barış, birlik ve beraberlik götürdük. Ülkemizde son yıllarda içeride ve dışarıda teröristlere karşı vermiş olduğumuz mücadele hepinizin malumudur. Özellikle 18 Mart’ta Afrin’in teröristlerden temizlenmesi esasında tüm dünyaya verilmiş olan çok önemli bir mesajdır. Belediye olarak Afrin’in imar ve inşaat çalışmalarında yer alacağız. Yakın zamanda belediyemizden bir ekibi Afrin’e göndereceğiz. Orada detaylı incelemelerde bulunacak. Yer altı ve yer üstü çalışmalarında belediye olarak destek vereceğiz” dedi.


Daha sonra Elazığ Belediyesi Mehter Takımı ve folklor ekibi yer aldı. Protokol üyelerinin demir dövmesinin ardından ise nevruz ateşi yakıldı.Etkinlik protokol üyelerinin nevruz ateşinden atlamaları ile sona erdi.


Nevruz kutlamalarına Vali Vekili Erkan Kaçmaz, Belediye Başkanı Mücahit Yanılmaz, 8. Kolordu Komutanı Korgeneral Osman Erbaş, İl Kültür ve Turizm Müdürü Ahmet Demirdağ, kurum müdürleri, öğrenciler ve çok sayıda vatandaş katıldı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bolu Bolu’da 7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi düzenlendi Bolu’da "7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi" düzenlendi. Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Fatma Deniz Sayıner modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgileri katılımcılara aktardı. Bolu Koru Otel’de geleneksel hale gelen Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi’nin 7’ncisi düzenlendi. Kongre’nin oluşturulmasında büyük payda sahibi olan Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Deniz Sayıner’in öncülüğünde bir araya gelen doğum hekimlerinin yanı sıra perinatoloji uzmanları, ebeler, hemşireler, yenidoğan hekimleri ve doğuma katkı sağlayan birçok branş uzmanı da kongrede yerini aldı. Kongrede Türkiye’de ve dünyada modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgiler, araştırma sonuçları ve deneyimlerin paylaşıldığı bilimsel oturumlar yapıldı. 3 gün sürecek olan kongrede, doğuma yönelik kurslar ve bilgilendirme toplantıları yapılacak. “Doğum konusu birçok konuya göre az ilgi görüyor” Türkiye’de sadece doğumun ele alındığı en büyük bilimsel toplantı olma özelliğini taşıyan 7. Uluslararası Bolu Koru Gebelik, Doğum ve Lohusalık Kongresi’nin başkanlığını yürüten Prof. Dr. Aydan Biri, “Bu 7’ncisi olmakla birlikte en çok heyecan duyduğum kongre oldu. Her geçen yıl birbirini tekrar etmemek adına zaten çok geniş ve sonsuz olan bu kongrede bir kez daha sizinle olmaktan çok büyük keyif duyuyorum. Konumuz doğum ve içerisinde çok fazla bileşen var. Doğumsal birleşim ya da bir bebeği ilgilendiren bir süreç, toplumun esası temeli ve koruyucu sağlık bakımı. Kongrede çok fazla insanı bir araya getiriyoruz. Ama çok da zor oluyor bu kongreler. Daha önce de söylediğim bir şey var ana işimiz olan doğum, özellikle kadın doğum hekimlerinin polikliniklerinin yüzde 80’i doğum, ancak buna rağmen birçok konuya göre çok daha az ilgi görüyor. Bu yıl ben çok çünkü bu konu doğrultusunda doktor arkadaşlarımızın da ana konumuzun doğum olduğuna dair inancı arttı. Her ne kadar hala akademisyen arkadaşlarımızın ‘Doğum da moda oldu’ demesine rağmen mesleğe bakışımızın çarptırıldığı bir dönemdeyiz” dedi. “Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez” Bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelere ihtiyaç olduğunu söyleyen Prof. Dr. Deniz Sayıner, “Eğitim bizim vazgeçilmezimiz olmalı. Çünkü en büyük güç bilgi gücüdür. Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez. Hiçbir silah, hiçbir teknoloji bilginin karşısında duramaz. O nedenle sürekli bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelerin yetişmesine ve ebelere ihtiyaç duyduğumuzu söylemem lazım. Ve tabii ki böyle bir ebeliği dizayn etmek için de birlik olmaya ihtiyaç vardır. Kurucu üyelerinden biri olmaktan onur duyduğum, gerçekten birlikte yürümekten gurur duyduğum yol arkadaşlarımın olduğu Anadolu Ebeler Derneği. Bu dernekle birlikte örgütlenmek, mesleğine sahip çıkmak mesleki örgütün içinde olmak son derece önemli” diye konuştu.