POLİTİKA - 22 Eylül 2018 Cumartesi 13:07

Milletvekili Erol: “Önceliğimiz devlet geleneklerine ve liyakatlarına sahip çıkmaktır”

A
A
A
Milletvekili Erol: “Önceliğimiz devlet geleneklerine ve liyakatlarına sahip çıkmaktır”

Birinci önceliklerinin devlet geleneklerine ve liyakatlarına sahip çıkmak olduğunu belirten CHP Elazığ Milletvekili Gürsel Erol, daha sonra partinin politikalarına sahip çıkmak olduğunu söyledi.

Birinci önceliklerinin devlet geleneklerine ve liyakatlarına sahip çıkmak olduğunu belirten CHP Elazığ Milletvekili Gürsel Erol, daha sonra partinin politikalarına sahip çıkmak olduğunu söyledi.


CHP Elazığ Milletvekili Gürsel Erol, İhlas Haber Ajansı Elazığ Bölge Müdürlüğünü ziyaret etti. Bölge Müdürü Halil İbrahim Varlı ve muhabirlerle bir araya gelerek çalışmalar hakkında bilgi alan Erol, açıklamalarda bulundu.


Elazığ’daki vatandaşların kendisine karşı olan sevgisinden son derece memnun olduğunu dile getiren Erol, “Vatandaşın içine girince ve onlardan biri olduğunu hissettirince seni sahipleniyorlar. Elazığ’da bize oy veren vermeyen herkesin gönlünü açtığını ve sahiplendiğini görüyorum. Asıl başarı hikayesi de budur. Mesele seçilmek değil. Önemli olan o insanların gönlüne girebilmektir. Sizi siyaseten tercih edebilirler veya etmeyebilirler. Ama sizin davranışlarınızı, siyaset dilinizi, üslubunuzu ve duruşunuzu takdir etmeleri, seçilmiş olmaktan daha önemli. Ben hep onu söylüyorum. Elazığ’dan milletvekili seçilip Gazi Caddesi’nde yürüyemeyecek hale gelmektense, milletvekili olmadan Gazi Caddesi’nde başı dik, herkese selam vererek yürümeyi, sohbet etmeyi ve selamlaşmayı daha önemli görüyorum. Bunu Elazığ’da gerçekleştirdiğimizi de sokağa çıktığım zaman hissediyorum” dedi.



"Biz Elazığ siyasetine farklılık getirdik"


Elazığ siyasetine farklılık getirdiğini vurgulayan Milletvekili Erol, “Bugüne kadar tek partiden milletvekili seçilince, bir başka partiden milletvekilinin davranışının ne olduğunu, ne olması gerektiğini, milletvekilinin sorumlulukları konusunda halkımız bilinçli değilmiş. Bu geçmiş dönemde kalan bir alışkanlıktan kaynaklı. Ama şimdi biz bir farklılık oluşturunca, vatandaşın içerisinde olmamız, sorunları gündemimize getirmemiz, ulusal sorunlarla ilgili ulusal kanallarda programlara çıkmamız ile AK Parti’nin 4 milletvekili ile ilgili de vatandaşın bir beklenti içerisine girdiğini ve sorgulamanın başladığını görüyorum. Bu da Elazığ siyaseti açısından son derece önemli. Hepimizin bir siyasi kimliği var. Hepimiz bir siyasi partiden geliyoruz ama bizim birinci önceliğimiz ve sorumluluğumuz, önce devlet geleneklerine ve liyakatlarına sahip çıkmaktır. Sonra partimizin politikalarına sahip çıkmak diye düşünüyorum. Bunun geçmişte birçok örneği var" ifadelerini kullandı.



"Krizler ekonomik ve kamu tedbirleriyle aşılmış, yine aşılabilir"


Türkiye’nin ekonomik durumu ile ilgili de değerlendirmede bulunan Erol, “Türkiye’de birinci derece bir ekonomik kiriz yok. Aslında bir yönetim krizi var. Bir ülkede ekonomik kriz olabilir. Dünyanın birçok ülkesinde dönem dönem ekonomik krizler yaşanmıştır. Ekonomik ve kamu tedbirleri ile bunlar aşmışlardır, yine aşılabilir. Ama bir devlet geleneği liyakatı bozulursa, tehlike orada başlar. Burada birinci öncelik siyaset kurumunun önce devlet geleneklerini korumak olmalı. Şu anda Türkiye’de siyasallaşan bir devlet yapısı ve parti devletine dönen bir süreç var. Bu tehlikelidir. Devletin hafızası devletin bürokratlarıdır. Siyasetçiler geçicidir. Dönem dönem herkes hükümet olabilir. Hükümet olan partiler devleti yönetir ama devlet kalıcıdır. Devletin hafızası da devletin bürokratlarıdır. Devletin bürokratları da siyasi referanslara göre değil, devletin liyakat esaslarına ve yeterliliklerine göre değerlendirilmelidir” diyerek sözlerini tamamladı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bolu Bolu’da 7’nci Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi düzenlendi 7’nci Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi, Bolu’da düzenlendi. Yoğun katılımın olduğu kongrede Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Fatma Deniz Sayıner modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgileri katılımcılara aktardı. Bolu Koru Otel’de geleneksel hale gelen Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi’nin 7’ncisi düzenlendi. Kongre’nin oluşturulmasında büyük payda sahibi olan Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Deniz Sayıner’in öncülüğünde bir araya gelen doğum hekimlerinin yanı sıra perinatoloji uzmanları, ebeler, hemşireler, yenidoğan hekimleri ve doğuma katkı sağlayan birçok branş uzmanı da kongrede yerini aldı. Kongrede Türkiye’de ve dünyada modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgiler, araştırma sonuçları ve deneyimlerin paylaşıldığı bilimsel oturumlar yapıldı. 3 gün sürecek olan kongrede, doğuma yönelik kurslar ve bilgilendirme toplantıları yapılacak. “Doğum konusu birçok konuya göre az ilgi görüyor” Türkiye’de sadece doğumun ele alındığı en büyük bilimsel toplantı olma özelliğini taşıyan 7. Uluslararası Bolu Koru Gebelik, Doğum ve Lohusalık Kongresi’nin başkanlığını yürüten Prof. Dr. Aydan Biri, “Bu 7’ncisi olmakla birlikte en çok heyecan duyduğum kongre oldu. Her geçen yıl birbirini tekrar etmemek adına zaten çok geniş ve sonsuz olan bu kongrede bir kez daha sizinle olmaktan çok büyük keyif duyuyorum. Konumuz doğum ve içerisinde çok fazla bileşen var. Doğumsal birleşim ya da bir bebeği ilgilendiren bir süreç, toplumun esası temeli ve koruyucu sağlık bakımı. Kongrede çok fazla insanı bir araya getiriyoruz. Ama çok da zor oluyor bu kongreler. Daha önce de söylediğim bir şey var ana işimiz olan doğum, özellikle kadın doğum hekimlerinin polikliniklerinin yüzde 80’i doğum, ancak buna rağmen birçok konuya göre çok daha az ilgi görüyor. Bu yıl ben çok çünkü bu konu doğrultusunda doktor arkadaşlarımızın da ana konumuzun doğum olduğuna dair inancı arttı. Her ne kadar hala akademisyen arkadaşlarımızın ‘Doğum da moda oldu’ demesine rağmen mesleğe bakışımızın çarptırıldığı bir dönemdeyiz” dedi. “Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez” Bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelere ihtiyaç olduğunu söyleyen Prof. Dr. Deniz Sayıner, “Eğitim bizim vazgeçilmezimiz olmalı. Çünkü en büyük güç bilgi gücüdür. Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez. Hiçbir silah, hiçbir teknoloji bilginin karşısında duramaz. O nedenle sürekli bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelerin yetişmesine ve ebelere ihtiyaç duyduğumuzu söylemem lazım. Ve tabii ki böyle bir ebeliği dizayn etmek için de birlik olmaya ihtiyaç vardır. Kurucu üyelerinden biri olmaktan onur duyduğum, gerçekten birlikte yürümekten gurur duyduğum yol arkadaşlarımın olduğu Anadolu Ebeler Derneği. Bu dernekle birlikte örgütlenmek, mesleğine sahip çıkmak mesleki örgütün içinde olmak son derece önemli” diye konuştu.
İstanbul Öğrencisini zorbalık yaptığı gerekçesiyle uyaran öğretmene veliden şiddet: O anlar kamerada Sarıyer’de bir okulda iddiaya göre, yaşıtlarına zorbalık yaptığı gerekçesiyle öğrencisini uyaran öğretmen, öğrencinin babası tarafından okulda şiddete uğradı. Şiddet uygulayan veli polis ekipleri tarafından gözaltına alınırken, şahsın öğretmene yumruk attığı anlar güvenlik kamerası tarafından kaydedildi. Olay, Sarıyer Prof. Ali Kemal Yiğitoğlu Ortaokulu’nda meydana geldi. Edinilen bilgilere göre, okulda görev alan öğretmen Necla Ö. akran zorbalığı yapan bir öğrencisini uyardı. Uyarı üzerine öğrencinin "Bana nasıl davranacağınızı öğreneceksiniz" diyerek öğretmeni tehdit ettiği öğretmenin ise, "Evladım ben senin öğretmeninim. Bu nasıl bir üslup?" diyerek uyardığı ileri sürüldü. Öğretmen Necla Ö., daha sonra öğrencinin babası Ali Ç.’yi okula çağırdı. Daha önce de okul öğretmenleri ve yöneticileri ile de tartışarak sorun çıkardığı ileri sürülen Ali Ç., okul koridorunda gördüğü öğretmen Nazlı Ö.’yü yumruk atarak yaraladı. Öğretmen aldığı darbe sonucu yaralanarak hastaneye kaldırılırken iş göremezlik raporu verildiği öğrenildi. Polis ekipleri ise konuya ilişkin çalışma başlatırken veli Ali Ç.’yi yakalayarak gözaltına aldı. Öte yandan öğrencinin de benzer nedenlerden dolayı ara dönemde bulunduğu okula nakli yapıldığı ileri sürülürken öğretmenin darp edildiği anlar güvenlik kamerası tarafından saniye saniye kaydedildi.