YEREL HABERLER - 29 Mart 2017 Çarşamba 11:26

AB Bilgi Merkezi’nden, ‘Gıda Güvenliği’ paneli

A
A
A
AB Bilgi Merkezi’nden, ‘Gıda Güvenliği’ paneli

Erzurum Ticaret ve Sanayi Odası (ETSO) bünyesinde faaliyetlerini sürdüren Erzurum AB Bilgi Merkezi tarafından, ‘Gıda Güvenliği ve Bilgi Kirliliği’ konulu bir panel düzenlendi.

Erzurum Ticaret ve Sanayi Odası (ETSO) bünyesinde faaliyetlerini sürdüren Erzurum AB Bilgi Merkezi tarafından, ‘Gıda Güvenliği ve Bilgi Kirliliği’ konulu bir panel düzenlendi.


ETSO Meclis Salonu’nda gerçekleştirilen panele, Avrupa Birliği Bakanlığı Tarım ve Balıkçılık Başkanlığı AB İşleri Uzmanı Dr. Mete Çevik ile Atatürk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Gıda Mühendisliği Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mükerrem Kaya konuşmacı olarak katıldı.


Üniversite öğrencilerinin yoğun ilgi gösterdiği panelde, ‘Gıda Güvenliği, Veterinerlik ve Bitki Sağlığı Politikaları Faslı’ konulu bir sunum yapan AB İşleri Uzmanı Dr. Mete Çevik, faslın içeriği, gelinen aşama, yapılması gerekenler ve bu alandaki Türkiye-AB Mali İşbirliği Projeleri hakkında bilgiler verdi. AB’de gıda güvenliği yaklaşımının; özellikle 1990’ların sonunda ‘deli dana’ ve ‘dioksin’ başta olmak üzere ortaya çıkan gıda kaynaklı krizler sonucunda 2000’li yılların başında değişime uğradığını ve “Tarladan Sofraya” olarak adlandırabilecek bütüncül bir yaklaşım benimsendiğini kaydeden Dr. Çevik, “Bu alanda AB Parlamentosu ve Konseyi’nin çıkardığı tüzükler ve yapılan düzenlemelerle, çevrenin, bitki sağlığı, hayvan sağlığı ve refahının korunmasına önem gösterilerek, insan sağlığı ve hayatının en üst düzeyde korunması amaçlanmaktadır” dedi.


“Gıda, tarladan sofraya güvenli olmalı”


Sözü edilen ‘tarladan sofraya’ prensibinin, hijyen paketi ile birlikte çok detaylı ve kapsamlı bir yasal altyapı gerektirdiğini anlatan Dr. Çevik şunları söyledi:


“Bu yasal altyapı faslın adından da anlaşılabileceği üzere üç ana başlıkta toplanabilir. Bunlar; ‘gıda güvenliği ve hijyen’, ‘hayvan sağlığı’ ve ‘bitki sağlığı’ mevzuatlarıdır. Gıda güvenliği ve hijyen mevzuatı, genel gıda kanunu ve hijyen paketi ile birlikte etiketleme, katkı maddeleri, renklendiriciler, aroma vericiler gibi birçok yatay düzenlemeyle birlikte GDO mevzuatını da içerir. Burada bahsedilecek önemli bir husus ise; sadece insan gıdasının değil, hayvan gıdası olan yemle ilgili mevzuatlarında bu başlık altında ele alınmasıdır. Gıdaların elde edildiği hayvan ve bitkilerin de sağlığı tüm yasal mevzuatın ana çerçevesi gereği önemle ele alınması gereken konulardır.”


“Yanlış bilgilendirme, gerçek risklerden uzaklaştırıyor”


Panelde daha sonra, Atatürk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Gıda Mühendisliği Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mükerrem Kaya, “Gıda Güvenliği ve Bilgi Kirliliği” başlıklı bir sunum yaptı. Gıda güvenliğinin, gıdanın amaçlanan kullanıma uygun olarak hazırlandığında ve tüketildiğinde tüketiciye zarar vermeyeceğini ifade ettiğini belirten Prof. Dr. Kaya, “Güvenli gıda, amaçlandığı biçimde hazırlandığında fiziksel, kimyasal ve mikrobiyolojik özellikleri itibariyle tüketime uygun, besin değerini kaybetmemiş gıda maddesi olarak tanımlanmaktadır” dedi. Konuşmasında gıdalardaki tehlikeleri; ‘biyolojik’, ‘kimyasal ve ‘fiziksel’ olarak sınıflandıran Prof. Dr. Kaya, gıda güvenliğinin insan sağlığı açısından son derece önemli olduğunun altını çizerek, bu sebeple tüketicinin doğru bilgilendirilmesinin de ciddiyetle üzerinde durulması gereken bir konu olduğunu vurguladı.


Bilgi kirliliğinin tüketicinin ihtiyaç duyduğu gıdalardan uzaklaşmasına neden olduğunu, dolayısıyla da bu durumun yeterli ve dengeli beslenmeyi olumsuz yönde etkilediğini kaydeden Prof. Dr. Kaya, “Tüketici, tüketmesi gereken gıdalardan sürekli kuşku duyar hale gelmektedir. Gıda güvenliği ile bilgilendirmelerin mutlaka konunun uzmanı tarafından yapılması ve risklerin açık ve net bir şekilde ifade edilmesi gerekiyor. Ancak konunun uzmanı olmayan kişiler tarafından, gıdanın bazı özelliklerini ve dolayısıyla etkilerinin abartılarak sunulması, gıdada mevcut olmayan fonksiyonların varmış gibi gösterilmesi, bazı özelliklerin sadece bir gıdaya özelmiş gibi anlatılması ve gıdanın sağlıksız veya tehlikeli olduğunun anlatılması gibi yanlış ve bilimsel gerçeklerden uzak ifadeler maalesef tüketiciyi gerçek risklerden uzaklaştırmaktadır” diye konuştu.


ETSO’daki panel, konuşmaların ardından katılımcıların sorularının cevaplanmasıyla sona erdi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzurum Atatürk Üniversitesi’nde 4 bölüm daha akredite edildi Atatürk Üniversitesi, çağdaş eğitim modelini benimsemek ve topyekün kalkınmayı sağlamak amacıyla başlattığı Yeni Nesil Üniversite Tasarım ve Dönüşüm Projesinin karşılığını almaya devam ediyor. Bu kapsamda verdiği eğitimin kalitesi bağımsız kurullarca tescillenen Atatürk Üniversitesinde; Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkiler, İktisat, Kamu Yönetimi ile Uluslararası İlişkiler Bölümleri akredite edilerek önemli bir başarı elde etti. Yapmış olduğu değişim ve dönüşüm yapılanması ile Araştırma Üniversitesi statüsü kazanan Atatürk Üniversitesinde gerek verdiği eğitimin tamamı gerekse program bazlı akreditasyon süreçleri de olumlu şekilde ilerliyor. Programları akredite olan üniversiteler sıralamasında Türkiye’deki toplam 208 üniversite arasında birinci sıraya yerleşen Atatürk Üniversitesi, 129 devlet üniversitesi, 23 araştırma üniversitesi ve 53 kurumsal akreditasyon alan üniversite arasında toplamda 55 programı akredite olan Atatürk Üniversitesi, en fazla programı akredite olan üniversite olarak adını zirveye yazdırmıştı. İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi bünyesinde eğitim veren 4 programın daha akredite olmasıyla birlikte bu sayı 59’a ulaştı. Rektör Çomaklı: “Tercih yapılırken akredite olan bölümlere öncelik veriliyor” 27 programın da akreditasyon sürecinin devam ettiğini vurgulayan Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ömer Çomaklı, Önlisans ve Lisans Eğitim Koordinatörlüğü ile Kalite Koordinatörlüğünün araştırmaları ve çalışmaları sonucunda Türkiye çapında önemli bir başarı elde ettiklerini ve bu başarı çıtasını da her geçen gün daha da yukarı taşıdıklarını ifade etti. Akreditasyon sürecinin fakülte ve bölümler için oldukça büyük bir öneme sahip olduğunu vurgulayan Rektör Prof. Dr. Çomaklı: "Üniversite bölümlerinin akredite edilmesi, eğitim kalitesinin güvence altına alınması ve uluslararası tanınırlığın artırılması için önem taşıyor. Akredite bir bölüm, öğrencilere daha güvenilir bir eğitim sunarken, mezunların iş bulma şansını da artırıyor. İşverenler, akredite bir bölümden mezun olan adayları tercih ederken daha güvende hissediyorlar. Ayrıca, akredite bölümler öğrenciler ve aileleri için de güvenilir bir rehberlik kaynağı oluyor. Bu nedenle, öğrenciler tercih yaparken ve kariyer planları oluştururken akredite edilmiş bölümlere öncelik veriyorlar. Biz de bu bilinçle hareket ederek üniversitemizin verdiği eğitimi daha kaliteli hale nasıl getirebiliriz sorularına cevaplar arayarak adımlar atmayı sürdürüyoruz. Bu düşüncelerle; İktisadi ve İdari Bilimler Fakültemiz ile onlara rehberlik eden Kalite Koordinatörlüğümüze teşekkür ediyor, bizimle birlikte üniversitemizin başarısı için gayret gösteren tüm mensuplarımıza kolaylıklar diliyorum” diye konuştu.
İstanbul Gençler için ‘Küresel Beceriler Programı’ başlıyor UNICEF ve Türkiye Bilişim Vakfı gençlere 21. yüzyılın meslekleri için gerekli becerileri kazandırmak ve fırsat eşitliği sağlamak amacıyla ‘Başlangıç Noktası’ aracılığıyla ortak eğitim ve mentorluk programı başlattı. UNICEF ve Türkiye Bilişim Vakfı gençlere 21. yüzyılın meslekleri için gerekli becerileri kazandırmak ve fırsat eşitliği sağlamak amacıyla ‘Başlangıç Noktası’ aracılığıyla ortak eğitim ve mentorluk programı başlattı. İş birliği kapsamında 18-24 yaş arası gençler dünya çapında rekabetçi ve etki düzeyi yüksek liderler olmaya dönük eğitimler alacak. Teknik eğitim ve mentorluk oturumlarının yer aldığı üç haftalık program, 20 Mayıs - 7 Haziran tarihleri arasında gerçekleştirilecek. Alanında tanınmış uzmanlar, yapay zeka, sürdürülebilirlik, girişimcilik, kişisel gelişim gibi pek çok konuda atölye çalışmaları gerçekleştirecek. Programın bir parçası olarak sunulacak mentorluk bölümünde ise sektör profesyonelleri öğrencilere kariyer planlaması konusunda rehberlik edecek, gerçek dünya deneyimleri sunacak ve önemli ağ kurma fırsatları sağlayacak. 20’si kız, 20’si erkek olmak üzere seçilen 40 öğrenci ‘Küresel Beceriler Programı’na katılacak. Katılımcılara Dünya Ekonomik Forumu tarafından belirlenen yetkinlikler listesi doğrultusunda sağlanacak asenkron eğitimlerin yanı sıra, küresel gençlik platformlarında yer alma fırsatları da sunulacak. Program, coğrafi avantajlardan bağımsız olarak her genç için kapsayıcı eğitim fırsatları oluşturma nihai hedefiyle, tüm katılımcıların küresel işgücü piyasasında rekabet avantajı kazanmaları ve potansiyellerini gerçekleştirmelerine olanak sağlamak için titizlikle tasarlandı. Adaylar, 26 Nisan 2024 tarihine kadar youthall.com/tr/turkiyebilisimvakfi/kuresel-beceriler-programi_17/ üzerinden başvuru yapabilecek.
Elazığ Elazığ’da 21 çift mutluluğa 24.04.2024’te ‘Evet’ dedi Elazığ’da nikahlarını ’24.04.2024’ tarihinde kıydıran 21 çift, mutluluğa "Evet" dedi. Nikah tarihlerini 24.04.24 tarihine denk getirerek özel ve akılda kalıcı bir tarihte evlenmek isteyen çiftler, Elazığ Belediyesi Evlendirme Dairesi’nde mutluluğa adım attı. Özel bir tarihte evlenmenin mutluluğunu yaşayan çiftler, akrabalarının ve arkadaşlarının huzurunda ’Evet’ dedi. Bu özel tarihte 21 çiftin nikahı kıyılırken, evlenmek için bu özel günü seçen çiftler tarihin kendilerine şans getireceğine inandıklarını belirtti. Yoğun bir gün geçirdiklerini belirten Elazığ Belediyesi evlendirme memuru Özkan Demirel, “Bugün tarih 24.04.2024. Kendileri için anlam taşıyan bugünde evlendirme dairesine müracaat eden toplam 21 çiftimiz oldu. Bu 21 çiftimizin nikah törenleri gerçekleştirildi. Bizim buradan çiftlerimize tavsiyemiz sadece tarih olarak yaşamlarına bir gün olarak anlam katmaları değil, bu anlamı tüm yaşantıları boyunca sürdürmeleri ve mutluluklarının devamı için karşılaşmış oldukları olaylar karşısında birbirlerine destek olmalarıdır. Bundan sonraki yaşantılarında kendilerine sağlık, sıhhat, huzur ve mutluluklar diliyoruz” dedi. Muhammet Kaya ve Şilen Milis çifti, 24.04.2024 tarihini ortak kararla belirlediklerini belirterek, mutluluğa ilk adımı attıkları için de sevinçli olduklarını dile getirdi.