YEREL HABERLER - 25 Mart 2017 Cumartesi 10:49

Evlilikte mutsuzluklar depresyon nedeni

A
A
A
Evlilikte mutsuzluklar depresyon nedeni

Psikoterapist Aile Çift Ve Evlilik Terapisti Uzman Psikolog Naciye Tokaç, evlilikte mutsuzluğun depresyon nedeni olduğunu söyledi.

Psikoterapist Aile Çift Ve Evlilik Terapisti Uzman Psikolog Naciye Tokaç, evlilikte mutsuzluğun depresyon nedeni olduğunu söyledi.


Tokaç, “Evliliklerde yaşanan birçok olayın / durum sanılanın aksine çiftlerden her ikisini de doğrudan veya dolaylı olarak etkilemektedir. Kadınların erkeklere göre daha duygusal veya ayrıntıcı düşündüğüne inanıldığında zihninde sorunları daha fazla büyüttüğü varsayılır. Oysaki erkek de evlilik yaşamındaki problemlerden kadınlar kadar etkilenmektedir. Evlilik yaşamındaki birçok sorun eğer yaşandığı an çözüm üretilemez ve sürekli yaşanan bir duruma dönüşürse kişilerin kendisinde de bireysel psikolojik problemlere yol açabilmektedir. Bu problemlerden en önemlisi ise depresyondur” dedi.


İkili ilişkilerdeki problemlerden en önemlilerinden birisinin hangi düzeyde bir ilişki olursa olsun karşılıklı konuşmanın yetersizliği olduğunu anlatan Uzman Psikolog Naciye Tokaç, “Karşılıklı konuşma yapılıyor olsa da etkin değildir. Eşler arasında yapılan karşılıklı konuşma daha çok kişilerden birinin diğerine kendi fikrini anlatmaya çalışıyor olmasından ibarettir. Oysaki karşılıklı konuşma birbirinizin düşünce ve duygularını özgürce ve açık bir şekilde ifade edebilmesini, zihninizden geçenleri rahatlıkla söyleyebilmenizi içerir. Karşılıklı konuşmanızda öncelikle sadece kendinizi anlatmaya çalışmayın, aynı zamanda duygularınızı ve neler hissettiğinizi ifade edin; ardından eşinizin fikirlerini dinleyin ve duygularını anlamaya çalışın ki bu sizin aranızdaki samimiyetinde artmasını sağlayacaktır. Ancak karşılıklı konuşmanın verimli olmadığı durumlarda kişi önemsenmediğini düşünecek; çünkü önemseniyor olsa dinlenileceğini söyleyecektir. Dinlenilmediğini ve anlaşılamadığını hisseden kişi ise bu duruma sürekli maruz kaldığında ise depresyona sürüklenmesi kaçınılmaz olacaktır” dedi.


Uzman Psikolog Naciye Tokaç, evliliklere en büyük zararı veren durumlardan birisinin de öfke duygusu olduğunu belirterek, “Öfke aslında ardından gelebilecekleri size haber vermesi açısından yeşil ışık gibidir. Vücuttaki kimyasallara bağlı olarak gelişen gerginlik ve öfke kişiye sahte bir güçlülük hissettirecek ve kolaylıkla saldırıya geçmeyi sağlayacaktır. Eşinizle konuşurken herhangi bir nedenle tartıştığınızda öfke duygunuz artacaktır. Bu durumda dikkatinizi eşinize değil de konuştuğunuz konuya yöneltirseniz öfke duygunuz rahatlayacaktır. Evlilikte sürekli yüksek düzeyde öfkelenir veya eşinizin öfkesine maruz kalırsanız depresyon kaçınılmaz olacaktır. Ayrıca depresyon süreci de öfkenin yükselmesini sağlayacaktır.


Evliliklerdeki önemli bir konuda, eviniz ve çocuklarınızla ilgili alacağınız kararlar alma konusudur ki; ortaklaşa karar vermek iki eşi de mutlu edecektir. Ancak burada unutulmaması gereken bazen ikna edilebileceğinizdir. Ortak karar alırken bazen sizin fikriniz uygun olabileceği gibi; fikirlerinizi değiştirmeye, karşınızdakinin fikrini de kabul edebilmeye veya tamamen yeni bir fikir ortaya çıkarmaya da açık olmak gereklidir. Herhangi bir konuda karar alınacağı zaman daima bir eşin fikri kabul ediliyor, diğer eş görmezden gelinip hiç fikri sorulmuyor veya fikrini söylese de kabul edilmiyorsa bu kişi evlilikte kendisini değersiz ve önemsiz hissedecektir. Bu durumun da sıklıkla yaşanması durumu kişinin depresyona sürüklenmesine neden olabilir.


Bir diğer önemli konu da eşlerin birbirinin haklarını savunması konusudur. Özellikle başkalarının yanında eşlerinizi başkalarına karşı yanlış yapsalar dahi küçük düşürmeyiniz ve aşağılamayınız. Onlara karşı gelebilecek herhangi bir olumsuzluğa karşı sizde onların yanında yer alın. Ancak bazı durumlarda eşleriniz ile aynı fikirde olmayabilirsiniz. Böyle bir durumda ise konuyu ikiniz baş başa iken konuşmayı tercih etmelisiniz. Eşlerden birisi başkalarının yanında daima küçük düşürülüyor, hataları daima söyleniyor, onurlandırılmıyor, hakları savunulmuyor ise bu durum eşin kendisini önemsiz ve değersiz hissetmesine yol açarak depresyonu kaçınılmaz kılacaktır.


Eşler kendileri için çok önemli olan bir konuyu daima arka plana atmaktadır. Duygusal ve cinsel yakınlık konusu. Evlilikleri yılları bulmuş çiftler bile bazen birbirini yeterince iyi tanımayabiliyor. Yakınlık yavaş yavaş gelişen bir süreçtir ve tanıdıkça gelişir. Eşinizle ne kadar yakınlık kurabilir ve duygu düşüncelerinizi, istek arzularınızı, tutkularınızı, sevdiklerinizi birbirinize rahatlıkla açarsanız ilişkiniz daha da derinleşecektir. Aynı zamanda bu durum cinsel yakınlığınızı da artıracak; cinsel yakınlık da eşler arasındaki yakınlığı ve samimiyeti artıracaktır. Eşinizle aşk hakkında konuşmaktan kaçınmayın. Eşlerin cinsel yaşamında problemlerin olması ve bu konuda konuşamıyor olmaları, problemleri çözmek için destek aramamaları çiftleri çözümsüzlüğe itecek ve hayal kırıklığı yaratacaktır.


Evliliğinizin sağlıklı ilerleyişine katkı sağlayabilmek ve evinizi sıcak bir yuvaya dönüştürebilmek için çiftlerden birinin psikolojik rahatsızlığı olması durumunda en iyi desteği yine eşinden alması en doğrusudur. Hayat arkadaşı olmak bunu gerektirir. Evlilikte psikolojik sorunların gelişmemesine, böyle bir durum varsa da iyileşmesine destek olmak için birlikte vakit geçirmekten zevk alın, beklentinizin daima daha fazlası olmasına izin vermeyin. Olduğunuz andan mutlu olmayı deneyin. Moral, mizah ve neşe insanı mutlu eden şeylerdir. Espri yapmaktan kaçınmayın, esprilere katılın, birbirinizi övün ve teşekkür etmekten kaçınmayın” şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Fatih’te hareketli gece: Komşusunun kapısına balyoz ve matkapla saldırıp kapıyı ateşe verdi Fatih’te iddiaya göre, psikolojik sorunları olan bir kişi sesten rahatsız olduğu için üst komşusunun kapısını önce balyoz ve matkapla kırmaya çalıştı, başarılı olamayınca 4 kişinin bulunduğu evin dış kapısını ateşe verdi. Polis, itfaiye ve özel harekat polisleri olaya müdahale ederek saldırganı etkisiz hale getirdi. Olay, saat 01.30 sıralarında Fatih İskenderpaşa Mahallesi Feyzullah Efendi Sokak’ta yaşandı. İddiaya göre, 5 katlı binanın 4’üncü katında oturan psikolojik sorunları olan bir kişi, üst komşularının çıkardığı sesten rahatsız olunca eline aldığı balyoz ve matkapla üst komşusunun kapısına vurarak açmaya çalıştı. 5’inci katta oturan komşuları neye uğradıklarını şaşırarak panik içinde polise haber verdi. Kapıyı balyoz ve matkapla açamayan saldırgan başarılı olamayınca kapıyı ateşe verdi. Özel harekat polisleri saldırganı etkisiz hale getirdi Olay yerine gelen polis ve itfaiye ekipleri balyoz saldırgana müdahale etmekte güçlük çekince olay yerine polis özel harekat ekipleri sevk edildi. Özel harekat ekiplerinin çalışmasıyla saldırgan etkisiz hale getirilirken dairede bulunan 4 kişi itfaiye ekiplerince evin camından merdiven aracıyla tahliye edildi. Binadan dışarı çıkmak istemeyen saldırgan polis özel harekat tarafından etkisiz hale getirilerek sedye ile binadan dışarı çıkarıldı. Sedye ile dışarı çıkarılan saldırgan ambulansla hastaneye kaldırıldı. Alt komşularının saldırısına uğrayan 4 kişi, saldırgandan şikayetçi olmak ve ifade vermek için polis merkezine götürüldü. Saldırı anında dairede olan ev sahibi Muhammet Enes, “Alt kattaki komşu eve matkapla içeri girmeye çalıştı, evin kapısını yaktı. Balyozla kapıya vurdu. Polisi aradık polis geldi. Camdan bağırıyorum ben polislere, yardımcı olsanıza adam kapıyı yakıyor. Adamı almıyorlar. Özel harekat geldi, tek bir adam ancak alabildi. Saldırgan benim alt komşum, daha önce hiçbir tartışma yaşamadık. Ruh hastası kendisi kuruluyor. Daha önce de biz polis çağırmıştık. Çevik kuvvet gelmişti kapıyı koçbaşıyla kırmıştı. Kapısını biz mi kırdık zannediyor artık. 2-3 akşamda bir geliyor. Daha önce 4-5 defa şikayetçi olduk. Birinci kattaki komşu onu da rahatsız ediyor, saldırıyor. O da şikayetçi oldu ama almıyorlar” dedi. Yanan kapı içeriden cep telefonu kamerasıyla anbean görüntülendi Görüntülerde, evde yaşayan 4 kişinin yaşadığı panik anları ve dışarıdan yanan kapının dumanlarının daireden içeri girdiği anlar görülüyor. Psikolojik sorunları olduğu iddia edilen saldırganın daha önce de aynı daireye matkapla saldırdığı iddia edildi. Hastaneye kaldırılan saldırganın hastanedeki işlemlerinin ardından ifadesi alınmak üzere polis merkezine götürüldüğü öğrenilirken ekiplerin olayla ilgili çalışmaları sürüyor.
Aksaray Aksaray’da kontrolden çıkan otobüs bahçe duvarına çarptı: 8 yaralı Aksaray’da önüne aniden bir otomobilin geçmesi üzerine fren yapan tıra, arkadan gelen yolcu otobüsü çarptı. Çarpmanın etkisiyle kontrolden çıkan otobüs bir fabrikanın bahçe duvarına çarparak durabildi. Kazada otobüs sürücüsüyle birlikte toplam 8 kişi yaralandı. Kaza saat 02.00 sıralarında Aksaray - Adana Karayolunun 6. kilometresinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Ankara’dan Diyarbakır’a giden Muhammet T. (45) idaresindeki 42 EKB 68 plakalı demir profil yüklü tır, önüne aniden geçen Şammas A. (29) yönetimindeki 68 AE 610 plakalı otomobili son anda fark ederek ani fren yaptı. Ani fren yapmasıyla birlikte tırın arkasından seyreden İstanbul - Adıyaman seferini yapan Murat T. (43) idaresindeki 02 AG 525 plakalı yolcu otobüsü tıra arkadan çarptı. Çarpmanın etkisiyle kontrolden çıkan otobüs bir fabrikanın bahçe duvarına çarparak durabildi. 21 yolcunun bulunduğu otobüs kazasında otobüs şoförü ve 7 yolcu olmak üzere 8 kişi yaralandı. Kazayı gören diğer sürücüler durumu hemen 112 Acil Çağrı Merkezine bildirdi. İhbar üzerine olay yerine çok sayıda sağlık ve polis ekibi sevk edildi. Kısa sürede olay yerine gelen sağlık ekiplerince ilk müdahalesi yapılan 3 yaralı ambulanslarla Aksaray Eğitim ve Araştırma Hastanesi Acil Servisine kaldırılırken, hafif yaralanan 5 yolcuya olay yerinde ayakta müdahale yapıldı. Hastanede tedavi altına alınan otobüs sürücüsü ve 2 yolcunun da durumlarının iyi olduğu öğrenilirken, tır ve otomobil sürücüsü gözaltına alındı. Yaşanan kazayı anlatan tır sürücüsü Muhammet T., “Şahin bir gitti bir geldi derken, ben tanımıyorum sürücüsünü ama önüme durdu. Durunca da ben fren yaptım. Çok sert fren yapmadım aslında yavaştım ben, otobüs de vurmuş arkamdan. Ben Ankara’dan Diyarbakır’a gidiyordum” dedi. Otobüste bunulan yolculardan Kadir Göçer (54) ise “Şahin taksi tırın önünde ani fren yaptı. Tır şoförü de ona vurmamak için ani fren yapıyor. Otobüste ona vurmamak için sağa kırınca duvara vuruyor. İyi ki de duvara vurmuş. Direk tıra vursaydı çok kötü olurdu” diye konuştu. Kazanın ardından yolcular otobüs firması tarafından olay yerine tahsis edilen servis minibüsü ile terminalde bulunan başka bir otobüse taşındı. Kazayla ilgili tahkikat başlatıldı.