GENEL - 14 Mart 2018 Çarşamba 10:43

77’lik Nezahat teyzenin okuma azmi

A
A
A
77’lik Nezahat teyzenin okuma azmi

Eskişehir’de, ilerlemiş yaşına rağmen okuma yazma azmiyle dolu olan 77 yaşındaki Nezahat Duruer’in çabası örnek oluyor.

Eskişehir’de, ilerlemiş yaşına rağmen okuma yazma azmiyle dolu olan 77 yaşındaki Nezahat Duruer’in çabası örnek oluyor.


Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan’ın himayesinde başlatılan okuma yazma seferberliği, yurdun dört bir tarafında ilgiyle karşılandı. Eskişehir’de yaşayan 77 yaşındaki Nezahat Duruer isimli bir vatandaş da, seferberlik başlar başlamaz Ülkü İlkokuluna koştu. Henüz sınıf açılmamışken okul müdürü Hüseyin Çevik ile görüşerek tek kalsa bile kendisine sınıf açılmasını isteyen Duruer, şimdilerde 12 kişilik sınıfta özverisi ile kursun göz bebeği oldu. Üç kızı ve 6 torunu bulunan Nebahat Duruer, haftanın 3 günü 4 saat ders gördüğü okulda hırsı ile takdiri topluyor.



“Sınıfta bir kişi bile olsam bu kursu başlatın”


Okuma yazma seferberliğinin ardından kursların başlamasına adeta önayak olan Nezahat Duruer, okuma yazma bilmemesinin zorluklarını çok sık yaşadığını belirtti. Duruer, “Çocuklarım burada okudu, torunlarım burada okudu. Babam ile annem beni okutmadı. Şimdi sıra bana geldi. 77 yaşındayım okumak istiyorum. Müdürüme çıktım, o da hoşgörülü karşıladı. ‘Beni bir kişi olsam bile okutacaksın’ dedim. ‘Tamam, baş üstüne’ dedi. Allah razı olsun. Geldim, herkese de söyledim, ilan ettim. Arkadaşlarım da toplandı. Nasip kısmet olursa okuyacağız. Babam okutmadı beni, çok zengindi ’benim kızım okuyamaz, oğlanlara mektup yazar büyüyünce’ deyip okutmadı beni. Bir tabela okuyamıyorum. Otobüs geçiyor acaba hangi numaraydı, acaba neydi şaşırıp kalıyorum. Birine soracak oluyorum, utanıyorum. Bu yaştan sonra merak ediyorum okuyacağım inşallah. Çok teşekkür ediyorum. Hocamız da, okulumuz da iyi” dedi.



Kızı, annesini ‘okula gidiyor musun’ diye kontrol ediyor


Son olarak babasına sitem eden ve üniversiteye kadar okumak istediğini söyleyen Duruer, sözlerini şöyle sürdürdü:


“Torunum ve kızım yardım ediyor. ‘Aman anne oku’ diyor. İş yerinden telefon ediyor ‘anne dersine çalıştın mı, okula gidiyor musun’ diye. ‘Hay hay kızım tabi gidiyorum’ diyorum. Nereye kadar giderse okuyacağım. Üniversiteye kadar gideceğim. Okumaktan iyi hiçbir şey yokmuş aman herkes okusun. Bizim zamanımızda yoktu bunlar, babalarımız okutmadı bizi. Altı kardeşiz biz, kardeşlerimi okuttu beni okutmadı. Okul da evimizin bitişiğindeydi.”



“Ülkemizde okur-yazar olmayan insanın bulunması bu çağda üzücü”


Ülkü İlkokulu’ndaki okuma yazma seferberliği kapsamında açılan sınıfın öğretmenliğini yapan Banu Taşkıran ise kendisi için farklı bir ortamın olduğu halde projeyi çok önemsediğini ifade etti. Taşkıran, “Benim için farklı bir ortam oldu. Çocuklarla iletişim tabi daha farklı. Şu an muhatap olduğum kişilerin çoğu yaşça benden büyük. Biraz daha heyecanlı olduğunu söyleyebilirim. Bir de tabii ki en önemli kısmı buradaki azmi, gayreti görmek. Çünkü bu insanlar buraya gönüllü olarak geliyorlar. Ülkemizde okur-yazar olmayan insanın bulunması bu çağda üzücü bir durum. Kendilerinin de bana derste en çok sorun olarak aktardıkları şuydu, ‘hocam nereye gitsek okuma yazma bilmediğimiz için birilerine sormak zorunda kalıyoruz. Hiçbir şekilde kendi işimizi kendimiz halledemiyoruz.’ En basitinden bir otobüse binerken bile numaraları, sayıları bilmiyorlar. Okuyamadıkları için sürekli birilerinden yardım almak durumunda kaldıkları gibi bu tarz sorunlarının olduğunu söylediler. Bu yüzden bunun çok önemli bir proje olduğunu düşünüyorum ve önemsiyorum” şeklinde konuştu.



“Nezahat Teyze ile beraber öğrenci topladık”


Ülkü İlkokulu Müdürü Hüseyin Çevik ise, şunları aktardı:


“Bu kursun başlamasında en büyük etkenlerden birisi de Nezahat Hanımdır. Gelip ‘bir kişi de olsa bu kursa katılmak istiyorum’ diye bize ısrarla belirtmesi ve bizim beraberce öğrenci toplamamız neticesinde kursu başlattık. Hala okuma yazma bilmeyen birileri var ise okulumuza bekleriz. Her zaman bu kursları açmaya hazırız. Biz onlara okuma yazma öğretmek için gerekli çalışmaları yaparız.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Malatya Malatya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nden ‘Dev’ ameliyat Malatya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde 210 kilogram olan obezite hastası başarılı bir ameliyat geçirdi. 26 yaşındaki hastanın hedefi bu ameliyat ile 10 kilo verebilmek. Malatya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde 210 kilogramlık Muhsin Akklınç’a cerrahi operasyon gerçekleştiren Genel Cerrahi uzmanı Prof. Dr. Burhan Hakan Kanat, yıllar önce dramatik sonuçlanan operasyonların günümüzde artık çok daha olumlu sonuçlar doğurduğunu ifade etti. 210 kiloya sahip 26 yaşındaki Muhsin Akkılınç’a mide küçültme operasyonu gerçekleştiren Malatya Eğitim ve Araştırma Hastanesi doktorlarından Prof. Dr. Burhan Hakan Kanat, obezitenin vücutta yağ birikiminin artmasıyla oluştuğunu belirtti. Obezite ile mücadelenin sadece genel cerrahi uzmanlarının değil, multidisipliner yaklaşımla yapılması gereken bir durum olduğunu ifade eden Prof. Dr. Burhan Hakan Kanat, "Tüm hastalara önce bir endokrinoloji dahiliye uzmanlığı eşliğinde diyet tedavisi verilmesi gerekmektedir. Diyet tedavisinin ardından bir de farmakolojik tedavi dönemi var. Bunlara rağmen zayıflayamayan, zayıflamayı başaramayan hastalarımız için cerrahi operasyon önermekteyiz. Yıllar önce obezite cerrahisinden kaynaklanan komplikasyonlar vardı. Bundan dolayı operasyonlar ölümle sonuçlanan çok dramatik ve çok medyatik olabiliyordu. Ancak yıllar içerisinde hem cerrahların tecrübelerinin artmasıyla hem de tıbbi teknolojinin daha ilerlemesiyle komplikasyon alanları ve bunlara bağlı ölüm oranları çok daha azalmış durumda. Bu yüzden hastalar güvenerek tecrübeli merkezlerde ameliyat olabilirler. Ülkemizde kadınların neredeyse yüzde 40’ı erkeklerin ise yüzde 25’i maalesef obez sınıfına girmektedir. Bu yüzden obeziteyle mücadele ülkemiz için çok önem arz ederken, Sağlık Bakanlığımız her geçen gün obezite merkezlerini arttırarak kurmaktadır" dedi. “Hedefim 100 kilogram vermek” Kahramanmaraş’tan Malatya’ya obezite tedavisi için gelen Muhsin Akklınç ise cerrahi operasyon ile mide küçültme ameliyatı olduğunu belirtti. Aşırı kilolarından dolayı hayatında zorluklar yaşadığını ifade eden Akkılınç, "Aşırı kilolar yüzünden yürürken çok zorlanıyordum ve belim ağrıyordu. Günlük işlerimin birçoğunu yapamıyor, önemli toplantılara katılamıyordum. Daha önce birçok kez normal diyet yaptım. Fakat olmadı. Cerrahi operasyonun eskisi gibi başarısız sonuçlanma riskinin az olduğunu ifade eden Prof. Dr. Burhan Hakan Kanat, 210 kilo iken beni ameliyat etti. Kendisine teşekkür ediyorum. Benim için ideal olacak kilo 100 ila 110 arası. Yapılan mide küçültme cerrahi operasyonu ile 100 kilogram verme hedefindeyim” diye konuştu.
Samsun ‘Afrika çöl tozları çocukları daha fazla etkiliyor’ Çöl tozlarının solunum yolu hastalığı olanları olumsuz etkileyebileceğine değinen Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Nurhan Köksal, “Çöl tozlarının yoğun olduğu günlerde özellikle çocuklar ve solunum sistemi rahatsızlığı olanların sağlığı olumsuz etkilenmektedir” dedi. Liv Hospital Samsun Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Nurhan Köksal, Afrika çöl tozları hakkında bilgilendirmelerde bulundu. “Astım hastaları dikkat etmeli” Çöl tozlarının solunum yolu hastalığı olanları olumsuz etkileyebileceğine değinen Prof. Dr. Köksal, “Çöl tozlarının yoğun olduğu günlerde özellikle çocuklar ve solunum sistemi rahatsızlığı olanların sağlığı olumsuz etkilenmektedir. Erişkinlerde özellikle solunum yetmezliği olanlarda, astım, KOAH, bronşiektazi ve solunum yolları rahatsızlığı olanlarda problemler daha belirgin şekilde ortaya çıkar. Ayrıca çocuk yaş grubu da en fazla etkilenen grubunu oluşturmaktadır” diye konuştu. “Solunum yolu enfeksiyonlarına neden olabilir” Çöl tozlarının, solunum yolu enfeksiyonlarına neden olduğunu dile getiren Prof. Dr. Köksal, “Çöl tozlarının havada fazla miktarda bulunması, mukozal yüzeyler ile teması gözde, burunda ve solunum yollarında direk tahriş edici etkisiyle rahatsızlık verebilir. Özellikle alerjik bünyeye sahip kişilerde ve KOAH, astım gibi solunum yolu hastalıkları bulunan kişilerde bu tahriş edici etkisi daha yoğun olarak karşımıza çıkabilir. Toz miktarının arttığı durumlarda normal sağlıklı bireylerin de solunum yolları etkilenmektedir. Bu tahriş edici etkisinden başka, toz partiküllerine bakteri ve virüsler bağlı kalarak solunum yolu enfeksiyonlarına da neden olabilir. Böyle durumlarda solunum yolu enfeksiyonlarının artmasının bir nedeni de artan toz miktarının güneş ışığını ve ultraviyoleyi engelleyerek yine havada mikroorganizmaların uzun süre kalmalarına neden olmalarıdır” şeklinde konuştu. “Zorda kalmadıkça dışarı çıkmayın” Prof. Dr. Köksal, “Tüm bu olumsuz şartlarda akciğer sağlığımızı koruyabilmek için özellikle kronik solunum yolu ve astımı olan hastalarımızın, toz yoğunluğunun fazla olduğu dönemlerde zorunlu kalmadıkça dışarı çıkmamaları, ev havalandırmalarını bu dönemlerde yapmamalarını ve maruziyet olduğu dönemlerde mutlaka maske takmalarını öneriyoruz” ifadelerini kullandı.
Kayseri Başkan Çolakbayrakdar, “Çözüm merkezi, Kayseri’nin en torpilli numarasıdır” Kocasinan Belediyesi Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü bünyesinde hizmet veren Çözüm Merkezi ile vatandaşların talepleri çözüme kavuşturuyor. Çözüm Merkezi’ni en torpilli numara olarak niteleyen Başkan Çolakbayrakdar, “Özellikle başımızın tacı olan vatandaşımızı önemsiyoruz ve beklentilerini hızlı bir şekilde karşılamak için merkezimizle sonuç odaklı çözüm üretiyoruz” dedi. Çözüm Merkezinin tüm belediyecilik hizmetlerini tek bir çatı altında aktaran bir birim olduğunun altını çizen Başkan Çolakbayrakdar, “ 25 Ağustos 2016 yılında hayata geçirdiğimiz Çözüm Merkezi, torpilli telefon numarasıdır. Çünkü vatandaş benden bir talepte bulunduğu zaman bende 0(352) 222 70 00’nolu numarayı arayıp, söylüyorum. Bundan dolayı torpilli hat diyoruz. Herkesin rahatlıkla ulaşabileceği ve herkesin belediyeyle olan taleplerini bu hat üzerinden yönetebileceği bir telefon numarasıdır. Bir telefonla belediyenin tüm birimlerine ulaşabileceğiniz ve hizmeti vatandaşın ayağına götüren bir iletişim hattıdır. Biz diyoruz ki; ‘Kocasinan Belediyesi’ne ve ‘Başkana’ her turlu ulaşabilirsiniz. Aynı zamanda bu uygulama ilçe sakinlerimizle belediyeyi birlikte yönetme tarzıdır. Vatandaşlarımızın beklentilerini isteklerini ve taleplerini yerine getirebiliyorsak, vatandaşlarımızı mutlu edebiliyorsak yönetim tarzı olarak doğru bir yönetim sergiliyoruz demektir. Bu anlayışı da sahaya yansıtma noktasında atmış olduğumuz önemli adımlardan bir tanesidir” ifadelerini kullandı. “ÇÖZÜM MERKEZİYLE TALEPLERE ANINDA YANIT VERİYORUZ” Çözüm Merkezi ile daha hızlı iletişim ve operasyon refleksi daha yüksek belediyecilik yaptıklarına dikkat çeken Başkan Çolakbayrakdar, “Vatandaşımız, bizim baş tacımızdır. Vatandaşımızı önemsiyoruz ve beklentilerini hızlı bir şekilde karşılamak için Çözüm Merkezi ile sonuç odaklı çözüm üretiyoruz. Özellikle pandemi süreci gibi hiç evinden çıkamayan vatandaşımızın yanında olduk. Yani Kocasinan Belediyesi hiç düşünmediğiniz zaman ansızın yanınızda oluyor. Sadece talep değil, zaman zaman vatandaşımızın memnuniyetini ve teşekkürlerini alıyoruz. Ayrıca Çözüm Merkezinin yazılımı tamamen belediye personelimiz tarafından yapılmış olan bir sistemdir. Her türlü iletişim kanalından bizlere ulaşılıyor. İlçe sakinlerimiz, isteklerini yüz yüze iletebilmenin yanı sıra her türlü iletişim kanalı; sosyal medya, Kocasinan Belediyesi’nin web sitesi, mobil uygulamalı cep telefonu ve Watsapp hattı 0(352) 222 70 00’ nolu telefon numarasından her şekilde belediyeye anında ulaşabiliyor. Kocasinan Belediyesi hem 7/24 saat çalışan bir belediye hem de 7/24 saat ulaşılan bir belediyedir” diye konuştu.
Zonguldak ZBEÜ Hemşirelik Bölümü öğrencileri üniformalarını giydi ZBEÜ Rektörü Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer, Hemşirelik Bölümü birinci sınıf öğrencileri için bu yıl ilki düzenlenen 2023-2024 Akademik Yılı Üniforma Giyme Törenine katıldı. Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Hemşirelik Bölümü 2023-2024 Akademik Yılı Üniforma Giyme Töreni gerçekleştirildi. Sezai Karakoç Kültür Merkezi’nde düzenlenen törene ZBEÜ Rektörü Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Bekir Hakan Bakkal, Prof. Dr. Servet Karasu, Genel Sekreter Prof. Dr. Zehra Safi Öz, senato üyeleri, akademisyeneler, öğrenciler ve aileler katıldı. Törenin açılışında konuşan Hemşirelik Bölümü Bölüm Başkanı Doç. Dr. Nurten Taşdemir, üniforma giyme törenin bu yıl ilkini gerçekleştirmenin mutluluğunu yaşadıklarını dile getirdi. Ardından kürsüye çıkan Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sibel Koçak, ilk üniformalarını giyen öğrencilere mesleğe önemli bir adım attıklarını dile getirerek, “Bugün giyeceğiniz üniformalarınızı meslek hayatınız boyunca gururla üzerinizde taşımanızı, üniversitemizi ve ailenizi gururlandırmanızı aynı zamanda meslek hayatına çok iyi hazırlanmanızı temenni ediyorum. Sizler gerek ülkemizde gerekse dünyada bütün sağlık sistemlerine kolaylıkla uyum sağlayabilecek kabiliyette olup bununla beraber günümüzün modern sağlık sistemlerinin farkında olarak bilimin ışığında yetişecek nesillersiniz. Her birinizin kariyerlerinde çok güzel yerlere gelmenizi, ülkemize ve geleceğimize sağlık alanında katkı sağlayan bireyler olacağınıza tüm kalbimle inanıyorum. Yolunuz açık, hemşirelik mesleğine atacağınız ilk adımınız hayırlı ve uğurlu olsun” diye konuştu. ZBEÜ Rektörü Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer, üniversitenin sağlık alanında sunduğu nitelikli eğitimle geleceğin sağlık profesyonellerini donanımlı bir şekilde yetiştirdiklerini belirtti. Pandemi dönemiyle hemşirelik mesleğinin önemine bir kez daha şahit olunduğuna dikkat çeken Özölçer, hemşire adaylarına mesleklerini özveriyle yapmaları hususunda tavsiyelerde bulundu. Öğrencilerin meslek hayatlarına ilk adımlarını atmalarının heyecan verici bir dönem olduğunu vurgulayan Özölçer, tebrik ederek başarılarının devamını diledi. Konuşmaların ardından hemşirelik bölümü öğrencilerine Rektör Özölçer ve Senato Üyeleri tarafından üniformaları giydirildi. Toplu fotoğraf çekiminin akabinde tören sona erdi.