GENEL - 15 Kasım 2017 Çarşamba 09:55

Askıda geçen hayat

A
A
A
Askıda geçen hayat

Eskişehir’de bir kahvehanede çalıyan ve çevre esnafa çay dağıtarak hayatını idame ettiren askıcı Turgut Topaçlı, görenleri hayrete düşürüyor.

Eskişehir’de bir kahvehanede çalıyan ve çevre esnafa çay dağıtarak hayatını idame ettiren askıcı Turgut Topaçlı, görenleri hayrete düşürüyor. Topaçlı, sabah erkenden başladığı mesaisinde çay dağıtarak günde 40-42 bin arasında n adım atıyor. Kahvaltısını, öğle ve akşam yemeklerini askıda çay dağıtarak yapan 48 yaşındaki Topaçlı, iş gayretiyle çevreden de takdir topluyor.


Eskişehir’de İstiklal Mahallesindeki bir kahvehanede askıcı olarak çalışan Turgut Topaçlı yaptığı işle adeta hayrete düşürüyor. 48 yaşındaki Topaçlı sabah, 7.30’dan akşam 21.00’a kadar çay dağıtarak gün içinde 42 bin adım atıyor. Kahvaltısını, öğle ve akşam yemeklerini esnafa çay dağıttığı esnada yürüyerek yapan Turgut Topaçlı, gayret ve azmiyle müşterilerinin de takdirini topluyor. 300 metrekarelik alandaki 70 esnafa çay dağıtan askıcı, her gün deyim yerindeyse yürüyerek şehirlerarası yol yapıyor.



“40 bin olduğu zaman 28 kilometreye tekabül ediyor”


Askıda geçen hayatı hakkında konuşan Turgut Topaçlı, çay servislerinin hiç durmadığını dile getirerek, “Sabah geliyoruz, dükkanımızı açıyoruz. 24 saat kazan kaynıyor zaten. Servis başlıyor işte esnafa çay dağıtıyoruz. Aşağı yukarı 70 tane esnafımız var. Bu 70 esnafa sabah ilk servisleri yapmak zorundayız. Veriyoruz çaylarını daha sonra rutin bir şekilde çay servisimiz devam ediyor. Hiç durmaksızın servislerimiz devam ediyor. Aşağı yukarı 300 metrekarelik bir alana bakıyoruz. Hafta sonları 40 ile 42 bin, hafta içi 30 bin civarı adım atıyorum. Gün içerisindeki normal müşterinin potansiyeline de bağlı. Esnafın müşterisi gelirse 4 çay istiyor sonra 4 çay daha istiyor bir daha gidiyorsun mecbur. Aşağı yukarı 1 adım 70 santimetre, 40 bin olduğu zaman 28 kilometreye tekabül ediyor. Günlük ortalamaya vurursan 25 km rahat yapıyorum” ifadelerini kullandı.



“Sabah kahvaltısını kesinlikle oturup yapamıyorum”


Günlük ortalama yürüdüğü mesafeden de bahseden Topaçlı, “Sabah kahvaltısını kesinlikle oturup yapamıyorum. Elimizde kahvaltılık, çayımız askıda zaten o şekil kahvaltımızı yapıyoruz. Öğlen yemeği 15 dakika sürüyor. Esnaftan müsaade istiyoruz. Bazen adam diyor ki, “Ağabey müşterim geldi. Acil 2 çay verir misin?” yemeği bırakıp gidiyoruz. Geliyoruz yemek soğumuş bir daha gidiyoruz yemek ısıtılıyor ocak var burada. Sonra bir daha müşteriye gidiyoruz yemek yine soğumuş. Bu sefer yemek yiyesimiz de gidiyor. Sabah 7.30 başlıyorum akşam 9’a kadar çalışıyorum. Yazın, yaz saati uygulaması olunca 9’u da geçiyor. Hiçbir sıkıntım yok. Hatta iyi gelir diyorlar. Spor yapıyorum, sağlık açısından da iyiymiş bu yürümek. Yaş 48, çok şükür yeri geliyor gençleri beşe katlıyorum mesela. Askıcı tutuyoruz o bir yere gidip gelene kadar ben 3 kere gidiyorum” şeklinde konuştu.


Kahvede müşteri olarak bulunan Mehmet isimli müşteri, “Arkadaş gerçekten çok çalışıyor. Günde 30 km yürüyor. Arı gibi vızır vızır. Elinde çay tepsisi, yakalayamıyoruz. Çay içeceğiz, çay söyleyemiyoruz bile kendisine. Durmadan esnaflara çay dağıtıyor” diye konuştu.



“Ağabeyimin bu performansına hayret ediyorum”


Aynı kahvehanede çalışan askıcı Turgut Topaçlı’nın kardeşi Tahir Topaçlı ise, ağabeyinin çalışma şekliyle ilgili konuşarak, ağabeyini gördükçe hayret ettiğini belirtti. Tahir Topaçlı, “Ben onu çözemiyorum. Yalnız başıma çalışırken ben de epey bir kilometre yapıyordum ama ağabeyimin bu performansına hayret ediyorum. Yaş 45-46 oldu sabah 8’de bir diyor bismillah akşam sekiz buçuğa kadar hiç durmaz. Yemeğini bil ayakta yer. Poğaçasını ayakta yiyerek gider. Günlük 12 13 saat hiç durmadan koşar. Yürümekten öte koşuyor artık. Tek başına 4 tane askıcının işini yapıyor. Biz köy çocuğuyuz. 7-8 yaşında çobanlığa başladık. O zamandan beri hep ayaktayız. Masa başı işimiz yok hep yürüyerek koşarak hareket ettik. Normalde turizm otelcilik okudum. Uçak motoru teknisyeniyim ama bu işi yapıyorum. Çünkü bir yerde oturarak durarak iş yapmak bana göre değil. Resepsiyonist olarak otelde işe başladım. Hadi otur bakalım. Birkaç ay çalıştıktan sonra ben ömür boyu oturarak çalışamam dedim ve bıraktım. Bizim genlerimizde çalışmak koşturmak var. Durarak çalışamıyoruz biz. Masa başı çalışamayız. Ağabeyim durarak çalışamaz. O illa hareket edecek. Bazen iki dakika servis çıkmadığı zaman “Ben çıkayım boş toplayayım, ben bir dolanayım” diyor. Servis yokken bile çıkıp yürüyor. Adamda artık bağımlılık olmuş” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bolu Orman yangınlarıyla mücadele için ormancılara İHA pilot eğitimi verildi Bolu’da orman personeline, orman yangınlarıyla mücadele için kullanılacak olan İnsansız Hava Aracı (İHA) pilot eğitimi verildi. Bolu Orman Bölge Müdürlüğü sınırları içerisinde başta orman yangınlarıyla mücadele çerçevesinde kullanılacak olan, orman alanlarındaki dumanın, orman yangınlarında tehlike arz eden noktaların tespitini ve yayılış yönünü görme imkanı sunan İnsansız Hava Aracı (İHA) pilot eğitimi orman personeline verildi. Orman suçları ile mücadele ve orman koruma çalışmalarında, kaçak hafriyat döken araçların veya şahısların koordinatını hassas şekilde veren, belirlenen hedefleri 8 kilometre yarı çapında takip edebilen ve en önemlisi termal kamerası ile gece net görüş sağlayan İnsansız Hava Aracı (İHA) kullanımına yönelik eğitim alan ormancılar, artık ormanlarda İHA’ları kullanacak. Bursa Teknik Üniversitesi Orman Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ali İhsan Kadıoğulları tarafından verilen eğitime Aladağ Orman İşletme Müdürü Ahmet Toklu ve Mengen Orman İşletme Müdürü Emre Koçak ile tüm işletme müdürlüklerinden işletme müdür yardımcıları ve işletme şefleri ile Bolu Orman Bölge Müdürlüğü teknik personeli katıldı. Özellikle maden ve izin saha kontrolleri, kaçak hafriyat dökümlerinin takibi, açma ve işgal suçlarının tespiti, kaçakçılık ile mücadelede gece korumaları, orman yangınları, kadastro çalışmaları, arama-kurtarma çalışmaları, ağaçlandırma çalışmaları, fidan sayımları, teras ve yol ölçümleri görüntüleme, tespit ve sayısallaştırma çalışmaları olmak üzere birçok konuda kullanım alanına sahip olan İHA ve entegre kamera sistemlerinin aktif olarak daha verimli kullanımına yönelik eğitimlere devam edileceği öğrenildi.
Afyon ‘Geçmişe Yolculuk’ isimli tiyatro oyunu büyük beğeni topladı Afyonkarahisar’da Sandıklı Gönüllü Hanımlar Derneği, İçişleri Bakanlığı desteğiyle ’Sandıklı’dan Türkiye’ye açılan kültürel miras kapısı’ projesi kapsamında İstanbul’da tiyatro oyunu sergiledi. Sandıklı Gönüllü Hanımlar Derneği’nin ’Sandıklı’dan Türkiye’ye açılan kültürel miras kapısı’ projesi İçişleri Bakanlığı tarafından kabul gördü. Proje kapsamında 16 kişilik ekip 5 skeçten oluşan “Geçmişe Yolculuk” isimli tiyatro gösterisini İstanbul Pendik Yunus Emre Kültür Merkezinde sahneledi. Tiyatro gösterimlerinde kayınvalide-gelin ilişkisi, Afyon gastronomisi ve davet kültürü, düğün gelenekleri, şifalı su tanıtımı ve kadına şiddet konuları ele alındı. Gönüllü Hanımlar Derneği Başkanı Fulya Bolcal, "Gerçek bir tiyatrocu nasıl olur, kimdir, bu soruların cevapları bizlerde yok aslında. Doğuştan yetenekli ya da ömrümüzü bu işe adamış da değiliz. Öğrenmeye çalıştık, gönül verdik. En önemlisi, her ayrıntısı gizemle dolu bu sanat dalını çok sevdik. Ocağımızdaki yemeğimizin altını kısıp koştuk eğitimlere, kekimizi fırından çıkarıp sıcağıyla paketleyip geldik provalara. Bu yaştan sonra ne çok alışkanlığımızdan vazgeçtik sahnelerde sesimiz daha gür çıksın diye. Kimimiz anne, kimimiz anneanne, kimimiz babaanne, kimimiz ev hanımı, kimimiz iş kadını olan bir avuç kadınız" dedi.
Adana Hisarcıklıoğlu: “Adana, yüksek dönüşüm kapasitesine sahip iller arasında” Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu, Adana’nın yüksek dönüşüm kapasitesine sahip iller arasında olduğunu belirterek, “Sürdürülebilir olması için iş birliği içinde, stratejik planlarla gelecek vizyonu oluşturulmalıdır” dedi. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu, Adana Sanayi Odası’nı ziyaret ederek, Adana Sanayi Odası Meclis Başkanı İsrafil Uçurum, Yönetim Kurulu Başkanı Zeki Kıvanç, Yönetim Kurulu Üyeleri ve Meclis Üyeleri ile bir araya geldi. TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Adana Sanayi Odası’nı ziyaret ederek, kentin sanayi potansiyeli ve geleceği hakkında değerlendirmelerde bulundu. Hisarcıklıoğlu, Adana’nın sadece bölgesel değil, aynı zamanda ulusal ve uluslararası düzeyde önemli bir sanayi merkezi olduğunu vurguladı. Kendisinin ve TOBB’un Adana’nın sanayi alanındaki gelişimini yakından takip ettiğini belirten Hisarcıklıoğlu, şehrin sanayi altyapısının güçlendirilmesi ve yenilikçi projelerle desteklenmesi gerektiğini ifade etti. Hisarcıklıoğlu, “Adana, Anadolu’nun sanayileşmesinin lokomotif illerinden biridir. Adana, yüksek dönüşüm kapasitesine sahip iller arasında yer alıyor. Ancak, bu başarı sadece bugüne ait değil, aynı zamanda gelecekte de sürdürülebilir olmalıdır. Bunun için, sanayi odaları, yerel yönetimler ve iş dünyası iş birliği içinde olmalı ve stratejik planlarla gelecek vizyonu oluşturmalıdır” dedi. Ayrıca, teknolojik dönüşümün öneminin altını çizen Hisarcıklıoğlu, Adana’nın dijitalleşme ve yenilikçilik konularında da öncü bir rol üstlenmesi gerektiğini vurguladı. TOBB Başkanı ayrıca, Adana’nın sahip olduğu coğrafi konumun ve lojistik altyapısının, uluslararası ticarette önemli bir avantaj olduğunu belirtti. Hisarcıklıoğlu, Adana Sanayi Odası’nın üyelerinin yaşadığı sektörel sıkıntıları ve taleplerini dinleyerek, çözüm odaklı yaklaşımların benimsenmesi gerektiğini ifade etti. Üyelerin karşılaştığı sorunların çözümü için iş birliği ve dayanışma içinde olunması gerektiğini vurgulayan Hisarcıklıoğlu, Türkiye ekonomisinin güçlenmesi için Adana’nın öneminin giderek artacağını belirtti. Adana olarak büyük bir değişimin ve dönüşümün eşiğinde olduğunu belirten Adana Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Zeki Kıvanç, “Adana’mız, yüzyılı aşkın bir süredir edindiği sanayi kültürü ile kentimizde çok çeşitli üretimin gelişimini desteklemiştir. Bugün, otomotivden elektronik karta, makineden mobilyaya, gemiden, tekstilde, yemeklik yağdan, kimya ürünlerine kadar yüzlerce farklı alandaki üretimiyle dünya pazarlarında yer almaktadır. TEPAV tarafından yapılan çalışmada Adana, Türkiye’de gelişim potansiyeli yüksek iki ilden biri olarak gösterilmiştir. Bu ilin gelecekteki konumu açısından önemli bir mesaj niteliğindedir. Adana’mız, toplam 5 yeni organize sanayi bölgesi, 15’e yakın küçük sanayi sitesinin kurulmasıyla Cumhuriyetimizin yeni yüzyılında ülkemiz ekonomisine katkı sağlayacak en önemli illerin başında yer alacaktır. Şimdilik 100 milyon metrekarenin üzerinde alanı sanayiye açıyoruz. Adana’mız bu yatırım alanların faaliyete geçmesiyle Türkiye’nin ikinci bir Marmara bölgesi olacaktır” dedi.