- 17 Kasım 2017 Cuma 17:36

ESOGÜ’lü genç diş hekimi adayları beyaz önlüklerini giydi

A
A
A
ESOGÜ’lü genç diş hekimi adayları beyaz önlüklerini giydi

Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Diş Hekimliği Fakültesi’ne yeni kayıt yaptıran 6.

Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Diş Hekimliği Fakültesi’ne yeni kayıt yaptıran 6. Dönem (2017-2022) sınıfı öğrencileri, Diş Hekimliği Fakültesi Dekanlığı tarafından ESOGÜ Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlenen “Beyaz Önlük Giyme Töreni” ile diş hekimliği mesleğine ilk adımlarını attılar.


Törende konuşan ESOGÜ Rektör Yardımcısı ve Diş Hekimliği Fakültesi Dekan Vekili Prof. Dr. İlhami Ünlüoğlu, beyaz önlüğün saflık, temizlik, güç, kudret, tecrübe, bilgelik ve daha da önemlisi bir sorumluluk olduğunu kaydetti. Beyaz önlüğün en kutsal anlamının ise hastaların duaları ve hasta yakınlarının minnettarlığı olduğunu belirten Prof. Dr. İlhami Ünlüoğlu, hekimliğin kutsallığı yanında zorluklarının da olduğunu ancak tüm bu zorlukları taşımanın onur, başarı, liderlik ve şifa dağıtmayı da beraberinde getirdiğini ifade etti. Prof. Dr. İlhami Ünlüoğlu anne ve babalara seslenerek, zorlu hayat koşullarına rağmen evlatlarının bu kutsal mesleğin birer elemanı olması için her türlü fedakarlığı yaptıklarını ve artık diş hekimi adaylarının anne ve babaları olarak gurur duymaları gerektiğini söyledi. Öğrencilere de seslenen Prof. Dr. İlhami Ünlüoğlu, Diş Hekimliği Fakültesi’nde 23 öğretim üyesi ve 37 araştırma görevlisinin yanı sıra diğer fakültelerden pek çok öğretim elemanının katılımıyla oluşan ekibin eğitimleri boyunca onlara destek vereceğini belirtirken, yakında ülkemizin modern diş hastanelerinden biri olarak hizmete girecek ESOGÜ Diş Hekimliği Fakültesi Hastanesi’nde çalışarak yetişeceklerini söyledi. Prof. Dr. İlhami Ünlüoğlu, tüm genç diş hekimi adaylarının beyaz önlükleriyle yollarının ve bahtlarının açık olmasını dileyerek konuşmasını tamamladı.


ESOGÜ Rektörü Prof. Dr. Hasan Gönen, diş ve diş eti hastalıklarına dünyada ve ülkemizde sık rastlandığı ve bu hastalıklar genel sağlığın bir parçası olduğu halde, hayatı doğrudan tehdit etmediği düşünüldüğü için gereken önemin verilmediği bu hastalıkların; toplumda görülme sıklığının yüksekliği, genel sağlığa olan etkileri, tedavisinin zaman ve uzmanlık gerektirmesi gibi sebeplerden dolayı önemli bir halk sağlığı sorunu olduğunu kaydetti. Toplum sağlığı açısından böylesine önemli bir mesleği tercih ettikleri için genç diş hekimi adaylarını kutlayan Prof. Dr. Hasan Gönen, onlara mesleklerini icra ederken daima çok çalışmalarını, mesleki gelişmeleri çok yakından takip etmelerini; öğrenmeye açık, kendisini sürekli geliştiren, teknolojiyi takip eden ve araştırmacı diş hekimleri olarak güncel bilgiler ve tedavilerle hastalarına en koruyucu ve en uygun tedaviyi uygulamalarını öğütledi. Diş Hekimliği Fakültesi’nin ESOGÜ’nün en genç fakültelerinden biri olmasına rağmen kısa zamanda çok yol aldığını ve fakültede görev yapan birbirinden değerli öğretim üyelerinin en iyi eğitimi vermek ve ileri teknoloji imkanlarını kullanarak ağız ve diş sağlığı ile ilgili her türlü hizmeti sunmak için var güçleriyle çalıştıklarını ifade etti.


Diş hekimliğinin bir yönüyle usta çırak ilişkisi olduğunu belirten Prof. Dr. Hasan Gönen, genç diş hekimi adaylarına seslenerek fakültelerinde alanlarında yetkin hocalara sahip olduklarını hatırlattı ve hocalarının birikim ve tecrübelerinden faydalanmak için daima istekli olmalarını öğütledi. Beyaz önlüğün bir sorumluluk olduğunu belirten Prof. Dr. Hasan Gönen, hekimliğin ise başka hiçbir özelliğine bakmaksızın karşısındakine sadece insan olarak yaklaşma sanatı olduğunu vurguladı. Prof. Dr. Hasan Gönen genç diş hekimi adaylarına, manevi bir yükümlülüğü de içinde barındıran böylesine ciddi bir meslek için kendilerini zihinsel olarak hazırlamalarını ve beyaz önlüğün anlamını kavrayarak bu bilinçle eğitimlerine başlamalarını öğütledi. Ülkemizin zor günlerden geçtiğini belirten Prof. Dr. Hasan Gönen, genç diş hekimi adaylarına seslenerek ülkemize ve milletimize reva görülen ihanetlerin onları hiçbir zaman yıldırmamasını ve Türkiye’nin geleceği için çok çalışmalarını istedi ve onlara inançlarının tam olduğunu vurguladı.


Töreni izleyen ailelere de seslenen Prof. Dr. Hasan Gönen, öğrencilerini en iyi şekilde yetiştirmek ve tüm ihtiyaçlarını karşılamak için üniversite olarak tüm imkanlarını kullandıklarını ifade etti. Öğretim üyelerine de genç diş hekimlerinin yetişmesi için verdikleri emeklerden dolayı teşekkür eden Prof. Dr. Hasan Gönen, sözlerini genç diş hekimi adaylarına beyaz önlüğün kıymetini çok iyi bilmeleri ve onu uygun şekilde taşımaları çağrısında bulunarak ve hepsine başarılar dileyerek tamamladı.


Konuşmaların ardından genç diş hekimi adaylarına beyaz önlükleri giydirildi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara “Mahzen-30” operasyonlarında elebaşılığını Doğan Güney’in yaptığı (Yurt Dışı Firar) "Odacılar" olarak bilinen Organize Suç Örgütü çökertildi Batman merkezli 8 ilde Jandarma tarafından düzenlenen “Mahzen-30” operasyonlarında elebaşılığını Doğan Güney’in yaptığı (Yurt Dışı Firar) "Odacılar" olarak bilinen Organize Suç Örgütü çökertildi. Operasyonlarda organize suç örgütünün yöneticilerinden Yonca Onat’ın da aralarında bulunduğu 34 şüpheli yakalandı. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Batman merkezli 8 ilde Jandarma tarafından düzenlenen “Mahzen-30” operasyonlarında elebaşılığını Doğan Güney’in yaptığı (Yurt Dışı Firar) "Odacılar" olarak bilinen Organize Suç Örgütü çökertildiğini belirterek Operasyonlarda organize suç örgütünün yöneticilerinden Yonca Onat’ın da aralarında bulunduğu 34 şüphelinin yakalandığını kaydetti. "Aziz Milletimizin Bilmesini İsterim ki; hangi büyüklükte olursa olsun organize suç örgütlerini çökertip, adalete teslim edeceğiz. Şafak sökerken de gün batarken de operasyonlarımız devam edecek" diyen Bakan Yerlikaya operasyonla ilgili şu detayları paylaştı: "Batman Cumhuriyet Başsavcılığı, Jandarma Genel Komutanlığı Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı koordinesinde; Siber Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığının desteğiyle Batman İl Jandarma Komutanlığınca yapılan çalışmalar sonucu; Batman merkezli Adana, Aydın, Mersin, Hakkâri, Van, Mardin ve İzmir’de eş zamanlı olarak düzenlenen “Mahzen-30” operasyonlarında “Bilişim sistemlerini kullanmak suretiyle nitelikli dolandırıcılık” suçunu örgütlü olarak işleyen organize suç örgütü üyesi şüphelilerin; Sosyal medya üzerinden sahte kiralık Bungalov ev ilanı vererek dolandırıcılık yaptıkları, mağdurlardan elde ettikleri gelirleri önce yasal bahis platformlarındaki hesaplara, daha sonra bahisten kazanılmış gibi gösterip kendi banka hesaplarına aktararak paranın izini kaybettirmeye çalıştıkları ve toplam 18 bin 635 vatandaşımızı mağdur ettikleri tespit edildi. MASAK ile koordineli yapılan çalışmalar sonucu; suçtan elde edilen mal varlığı değerlerinin aklanması kapsamında; ilk belirlemelere göre 34 milyon 530 bin TL değerinde işlem hacmine sahip, şüphelilere ait 1.283 banka hesabına el konuldu. Operasyonlarda; ruhsatsız tabanca, çok sayıda cep telefonu, sim kart, banka ve kredi kartı ile çok sayıda dijital materyale el konuldu. Batman Cumhuriyet Başsavcılığımızı ve operasyonları gerçekleştiren Kahraman Jandarmamız ile MASAK çalışanlarını tebrik ediyorum. Allah ayaklarına taş değdirmesin. Milletimizin duası sizinle."
Erzincan Dağlarda çiriş otu bereketi Doğu Anadolu Bölgesinde ve Erzincan’da bu günlerde çarşı pazarda sıkça görülen çiriş otu dağlarda yaban hayvanlarının da ilgisini çekiyor. Bahar ayları ile birlikte Erzincan’ın yüksek kesimlerinde ortaya çıkan çiriş otu vatandaşlar tarafından toplanmaya başlandı. Munzur Dağlarında yerli ve yabancı birçok kişiye rehberlik yapan Murat Aydemir, yaptığı gözlemlerde dağ keçilerinin de çirişi yediğini ifade etti. Dağlarda doğal olarak yetişen çirişten birçok yemek yapıldığını anlatan Aydemir, çirişten yapılan turşunun ayrı bir lezzet olduğunu söyledi. İnsanlar yüzyıllardır yaşamın neredeyse her alanında bitkilerden faydalanıyor. Bazı bitkiler tıbbi faydaları sebebiyle sağlık alanında kullanılırken bazı bitkiler besin bazıları ise boya ya da süs bitkileri olarak kullanılıyor. Çiriş otu da bu bitkilerden bir tanesi. Latincede Asphodelus aestivus L. olarak bilinen ve Zambakgiller familyasına ait olan çiriş otu, çoğu bölgede güllük, dağ pırasası, kirkiş otu, sarı zambak, yabani pırasa ve yeling otu olarak biliniyor. Toplumun büyük bir kısmı bazı hastalıkların tedavisinde tıbbi bitkilere başvuruyor. Bitkisel tedavi yöntemlerinin yan etkilerinin olmadığı ya da daha az olduğu düşünülmesi buna büyük bir etken olarak gösteriliyor. Çiriş otu da bölgede halkın tercih edilen bitkilerin başında yer alır. Çirişten birçok yemek yapılıyor Meryem Badayman, Ekin Dinçel ve Ayla Ünver Alçay tarafından yapılan bir araştırmada çirişin; yabani bir ot olup yenilebilmesinin yanında vitamin, antioksidan, lif ve mineral içerikleri ile vücudu besleyen özelliğe sahip olması sebebiyle yaygın olarak tüketildiği belirtildi. Çiriş otu, Afrika, Arap ülkeleri, Türkiye, Mısır ve Avrupa’nın bazı bölgelerinde görülen bir bitki türü. Türkiye’de Doğu Anadolu, Güneydoğu Anadolu, İç Anadolu Ege ve Akdeniz bölgelerinde yetişiyor. Çiriş otu genel olarak zararsız ve faydaları ile ön planda olan bir bitki olarak biliniyor. Bunun yanında çirişin yaprakları henüz tazeyken de yenilebiliyor. Ayrıca çirişten çorba ve birçok yemek de yapılıyor. Haşlandıktan sonra yumurta ile kavrulması ya da peynirle de karıştırılarak yufka ekmek içinde yeniliyor. Ayrıca kaşila diye adlandırılan bir yemeği de yapılıyor. Sevilen yemeklerden biri olan kaşila, çirişin kaynatılıp, içerisine bulgur katılarak, katılaşıncaya kadar pişirilmesiyle yapılıyor. Katılaştıktan sonra içi çukurlaştırılarak yağ dökülüp ve servis edilip yeniliyor.