GENEL - 07 Aralık 2016 Çarşamba 11:12

Minik bedeninde hem down sendromunu hem de kanseri taşıyor

A
A
A
Minik bedeninde hem down sendromunu hem de kanseri taşıyor

Eskişehir’de henüz 10 yaşında olan Emirhan Gürgen, minik bedeninde hem down sendromunu hem de kanser hastalığını taşıyor.
Dünyaya down sendromlu olarak gelen minik Emirhan, annesinin iddiasına göre eski evlerinin çatısında bulunan baz istasyonundan dolayı da kanser hastalığına yakalandı. Eski adresten bu yüzden taşınmak zorunda kaldıklarını anlatan çaresiz anne, şu anda oturdukları evde ise kiralarını ödeyemediklerini söyledi. Eski evlerinin çatısında bulunan baz istasyonunun kaldırılması ve başka çocukların zarar görmesini istemeyen anne Nimet Atılgan, hukuk savaşı veriyor.
Önceden Ziya Paşa caddesi üzerinde ikamet ettiklerini anlatan anne Nimet Atılgan, çocuğunun hemen çatıda bulunan baz istasyonu yüzünden kanser olduğunu iddia etti. Evin tavanından baz istasyona ait sıvılarının içeri aktığını öne süren Atılgan, "Benim önceki oturduğum evin sahibi bana bu baz istasyonundan bahsetmedi. Daha sonra bir süre orada oturduk. Orada oturduğumuz sırada oğlumun kulağına, oradaki baz istasyonundan bazı maddeler aktı ve bunlar kanser hastalığına yol açtı. Ev sahibi buradan bir miktar para alıyor, insanların hayatını hiçe sayıyor" dedi.

"Şuanda oğlumun hayatı söz konusu"
Yaşadığı sıkıntıları da dile getiren Nimet Atılgan, şimdilerde ev kirasını ödemekte zorlandığını belirtti. Mahkemelerde baz istasyonu sahibi şirketin değerleri düşük göstermesinden dolayı hep davaları kaybettiğini ifade eden Atılgan, "Ben baz istasyonunun oradan kaldırılmasını istiyorum. Şuanda oğlumun hayatı söz konusu. Ben bir anneyim, benden başka hiçbir anne ağlamasın, böyle acılar çekmesin. Başka çocukların da zarar görmemesi için bunun yapılması gerekiyor. Benim oğlum gibi birçok evladın canı yanmasın, anneler ağlamasın. Benim oğlum hem engelli, hem de kanser hastası. Benim maddi sıkıntılarım da var. Bu yüzden bir sürü paralar harcadım. Defalarca mahkemelere dava açtım, bunları bir şekilde önlediler, kendilerini haklı çıkarttılar ama şu anda haksızlar. Ev sahibi beni evden atacak. Borçlarımı ödeyemiyorum, gerçekten zor durumdayım. Bana bir insanlık olarak yardım etsinler. Artık dayanamıyorum" şeklinde konuştu.
Anne Nimet Atılgan, şimdilerde kendilerine uzanacak bir yardım eli bekliyor. Önceden sözü verilen bir çok yardımın yapılmadığını da sözlerine ekleyen Atılgan, eşinden boşandığı için iki çocuğu ile birlikte yalnız kaldığını ve yaşam mücadelesi verdiğini aktardı.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Hatay Naci Görür: "Çağdaş toplumlarının yaptığı gibi depreme dirençli yerleşim alanlarını oluşturmak zorundayız" Hatay’ın İskenderun ilçesinde söyleşiye katılan jeolog ve deprem bilimci Prof. Dr. Naci Görür, depreme dirençli yerleşim alanların oluşturulması gerektiğine dikkat çekti. Prof. Dr. Naci Görür, depremin vurduğu Hatay’ın İskenderun ilçesinde vatandaşlarla bir araya geldi. Görür, İskenderun Ticaret ve Sanayi Odası tarafından düzenlenen ‘İskenderun’un Depremselliği ve Deprem Dirençli İskenderun’ söyleyişine katıldı. Türkiye’de 13,6 milyon önce deprem mekanizmaların oluştuğunu ifade eden Prof. Dr. Görür, depremleri durdurmanın mümkün olmadığını, toplum olarak depreme dirençli yerleşim alanlarını oluşturmak zorunda olduğunu söyledi. “Her depremde de 10 bin ve 50 bin insanı dün olduğu gibi toprağa veremeyiz" Deprem mekanizmasının Türkiye’de 13,6 milyon önce oluştuğunu söyleyen Prof. Dr. Görür, “Bizim ülkemizde bu faylar 13,6 milyon seneden beri deprem oluşturmaya devam ediyor. Biz depremleri durduramayız, bu mümkün değil çünkü bu mümkün değil. Her depremde de 10 bin ve 50 bin insanı, dün olduğu gibi toprağa veremeyiz. O halde yapılacak bir şey bilgi, aydın ve çağdaş toplumlarının yaptığı gibi depreme dirençli yerleşim alanlarını oluşturmak zorundayız. Bunları yaparsak deprem sorununu büyük ölçüde hallederiz” dedi. “İskenderun tarafına gelen kıta biraz büküldüğü ve eğildiğinde o bölgenin belli ölçüde gömülmesi ve batması anlamına geliyor” Deprem sonrası İskenderun sahilindeki çökme konusuna değinen Prof. Dr. Görür, “İskenderun’da bazı yerler çökmüş ve batıyor. Neden batıyor konusu fayla ilgili bir durumdur. Bin yıl önce Bingöl ilinin Karlıova’dan gelen doğu fayı, yanal hareket ederken İskenderun’daki fay biraz eğiliyor. İskenderun tarafına gelen kıta biraz bükülüyor ve eğiliyor. O kısımda bir duvar ve diklik oluşturuyor. Burada düşey atılım meydana geliyor ve fay niteliği doğuruyor ve batıyor. Bu nedenle de bir bölgenin belli ölçüde gömülmesi ve batması anlamına geliyor. Deniz seviyesinin göreceli olarak işlenmesi anlamına gelir” ifadelerini kullandı. İskenderun ilçesinde düzenlenen ’İskenderun’un Depremselliği ve Deprem Dirençli İskenderun’ temalı konferansa yer bilimci Naci Görür’ün yanı sıra; İskenderun İlçe Kaymakamı Murat Sefa Demiryürek, İskenderun Belediye Başkanı Mehmet Dönmez, Belen İlçe Belediye Başkanı İbrahim Gül ve İskenderun Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Levent Hakkı Yılmaz katıldı.
İstanbul Sadettin Saran: "Göreve gelirsek Fenerbahçe’yi şampiyon yapacağız" Fenerbahçe Başkan Adayı Sadettin Saran, 48 saat içinde 500 imza toplayabildiklerini belirterek, "Göreve gelirsek ne sabır ne de süre istiyoruz. Fenerbahçe’yi şampiyon yapacağız" dedi. Fenerbahçe Başkanlığına adaylığını açıklayan İş İnsanı Sadettin Saran, Faruk Ilgaz Tesisleri’nde düzenlediği lansmansa kongre üyeleriyle bir araya geldi. Fenerbahçe Yüksek Divan Kurulu eski Başkanı Vefa Küçük de toplantı da yer alarak Saran’a destek verdi. Fenerbahçe’yi şampiyon yapmak için çalışacaklarını aktaran Saran, adaylık süreci ile ilgili bilgiler vererek, "Kasım ayında Ali Koç ile buluştum. Maddi manevi çok büyük emek verdiniz, bu işi öğrendin, devam edeceksen biz arkandayız ancak devam etmeyecekseniz biz bu işi çok iyi yaparız ve göreve talibiz dedim. O da, ’Çok iyi yapacağına ben de inanıyorum’ dedi. Kulüp bilançolarına, defterlere bakmamız için resmi olarak aday olmamız gerekiyordu. Takım şampiyonluğa gidiyor, kongre sürecine de sokmak istemiyoruz ama madem öyle dedik 48 saatte büyük teveccühle 500 imzayı topladık. Bunun için de çok teşekkür ediyoruz. Göreve gelirsek ne sabır ne de süre istiyoruz. Fenerbahçe’yi şampiyon yapacağız. Hem saha içinde hem saha dışında mücadele ediyoruz. Oyuncularımıza uzanan elleri kırmasını biliriz" ifadelerini kullandı. "Fenerbahçe hepimizindir" Fenerbahçe için birlik beraberlik mesajı beren 59 yaşındaki iş insanı, "Fenerbahçe hiçbir şahsa ait değildir. Fenerbahçe sizindir Fenerbahçe bizimdir. Fenerbahçe hepimizindir" diyerek sözlerini noktaladı. Saran’ın konuşmasının ardından Kongre Üyeleri yoğun alkışlarla destek verdi.