ASAYİŞ - 01 Aralık 2011 Perşembe 00:14

ANTALYA`DA SİLAHLI SOYGUN

A
A
A
ANTALYA`DA SİLAHLI SOYGUN

Antalya’da, bir markete giren silahlı soyguncu, kasadan yaklaşık 4 bin lira çalarak kayıplara karıştı.
Edinilen bilgiye göre olay, saat 21.00 saatlerinde Kepez ilçesi Yeni Mahalle Sakarya Bulvarı üzerindeki bir market zincirinin şubesinde meydana geldi. Marketin kapanmasına yakın alışverişe gelen 30-35 yaşlarındaki bir kişi, sepetini doldurduktan sonra kasaya geldi. Yanında getirdiği silahı çıkaran soyguncu, market personeli O.Ü.’nün sağ elini plastik kelepçe ile bağlayarak etkisiz hale getirdi. Zanlı, ardından kasadaki yaklaşık 4 bin lirayı alarak kaçtı. Bu arada diğer market personeli B.K. ise polisi
aradı. Kısa sürede olay yerine gelen polis, zanlının eşkalini alarak, arama başlattı. Market çalışanlarının ifadesini alan polis, soyguncunun sepetine doldurduğu fakat götüremediği ürünler üzerinde parmak izi çalışması yaptı.
Polis, marketin güvenlik kamerasını da incelemeye aldı. Görüntülerde soyguncunun, marketin içinde kafasında kapşon bulunduğu ve alışveriş yaptığı gözlendi. İki kez kasaya yaklaşan zanlı, kasanın dolu olduğunu görünce marketin içinde dolaşmaya devam ediyor. Kasada kimsenin olmadığı anda zanlının market çalışanının etkisiz hale getirdiği görülüyor.
Polis, eşkali belirlenen zanlıyı yakalamak için çalışmasına devam ediyor.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan Aylık ortalama iş gücü maliyeti 11 bin 602 TL oldu Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) 2022 yılına ait İşgücü Maliyeti İstatistiklerini açıkladı. 2022 yılında aylık ortalama işgücü maliyeti 11 bin 602 TL olarak gerçekleşti. Finans ve sigorta faaliyetleri sektörü, 28 bin 790 TL ile aylık ortalama işgücü maliyetinin en yüksek olduğu sektör oldu. 2022 yılında aylık ortalama işgücü maliyeti 11 bin 602 TL olarak gerçekleşti. En yüksek işgücü maliyeti finans ve sigorta sektöründe. Finans ve sigorta faaliyetleri sektörü 28 bin 790 TL ile aylık ortalama işgücü maliyetinin en yüksek olduğu sektör oldu. Bu sektörü, 23 bin 29 TL ile bilgi ve iletişim ve 18 bin 774 TL ile kültür, sanat, eğlence, dinlence ve spor sektörleri izledi. İnşaat sektörü ise 6 bin 621 TL ile aylık ortalama işgücü maliyetinin en düşük olduğu sektör oldu. Bu sektörü 7 508 TL ile konaklama ve yiyecek hizmeti faaliyetleri ve 8 bin 89 TL ile gayrimenkul faaliyetleri sektörleri takip etti. Ekonomik faaliyete göre aylık ortalama brüt ücret, brüt kazanç ve işgücü maliyeti şöyle: İşgücü maliyeti içinde brüt kazancın payı yüzde 86,8, sosyal güvenlik ödemelerinin payı yüzde 13,0 ve diğer işgücü maliyeti ödemelerinin payı yüzde 0,3 olarak gerçekleşti. En yüksek pay maaşlara Çalışılan süreler için yapılan düzenli ödemeler yüzde 79,3’lük oranla kazanç bileşenleri içinde en büyük paya sahip oldu. Çalışılan süreler için yapılan düzensiz ödemelerin payı yüzde 9,8 olarak gerçekleşirken çalışılmayan süreler için yapılan ödemelerin payı yüzde 8,2 oldu. 2020 yılında yüzde 0,5 olan ayni ödemelerin kazanç içindeki payı 2022 yılında yüzde 2,3 olarak gerçekleşti. Tasarruf sandıklarına yapılan ödemelerin payı ise yüzde 0,4 oldu. Sosyal güvenlik ödemeleri içinde en büyük payı yüzde 85,7 oranıyla zorunlu sosyal güvenlik ödemeleri alırken, gönüllü sosyal güvenlik ödemelerinin oranı yüzde 0,6 gerçekleşti. 2020 yılında yüzde 10,7 olan kıdem ve ihbar tazminatı ödemelerinin oranı ise 2022 yılında yüzde 13,8 olarak gerçekleşti.
İstanbul Aylık ortalama işgücü maliyeti 2022 yılında 11 bin 602 TL oldu İşgücü Maliyeti İstatistikleri sonuçlarına göre 2022 yılında aylık ortalama işgücü maliyeti 11 bin 602 TL olarak gerçekleşti. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2022 yılı İşgücü Maliyeti İstatistikleri’ni açıkladı. İşgücü Maliyeti İstatistikleri sonuçlarına göre 2022 yılında aylık ortalama işgücü maliyeti 11 bin 602 TL olarak gerçekleşti. İşgücü maliyetinin en yüksek olduğu sektör finans ve sigorta faaliyetleri oldu Finans ve sigorta faaliyetleri (K) sektörü, 28 bin 790 TL ile aylık ortalama işgücü maliyetinin en yüksek olduğu sektör oldu. Bu sektörü, 23 bin 29 TL ile bilgi ve iletişim (J) ve 18 bin 774 TL ile kültür, sanat, eğlence, dinlence ve spor (R) sektörleri izledi. İnşaat (F) sektörü ise 6 bin 621 TL ile aylık ortalama işgücü maliyetinin en düşük olduğu sektör oldu. Bu sektörü 7 bin 508 TL ile konaklama ve yiyecek hizmeti faaliyetleri (I) ve 8 bin 89 TL ile gayrimenkul faaliyetleri (L) sektörleri takip etti. İşgücü maliyeti bileşenleri içinde brüt kazancın payı yüzde 86,8 oldu İşgücü maliyeti içinde brüt kazancın payı yüzde 86,8, sosyal güvenlik ödemelerinin payı yüzde 13,0 ve diğer işgücü maliyeti ödemelerinin payı yüzde 0,3 olarak gerçekleşti. Çalışılan süreler için yapılan düzenli ödemelerin kazanç içindeki payı yüzde 79,3 oldu Çalışılan süreler için yapılan düzenli ödemeler yüzde 79,3’lük oranla kazanç bileşenleri içinde en büyük paya sahip oldu. Çalışılan süreler için yapılan düzensiz ödemelerin payı yüzde 9,8 olarak gerçekleşirken çalışılmayan süreler için yapılan ödemelerin payı yüzde 8,2 oldu. 2020 yılında yüzde 0,5 olan ayni ödemelerin kazanç içindeki payı 2022 yılında yüzde 2,3 olarak gerçekleşti. Tasarruf sandıklarına yapılan ödemelerin payı ise yüzde 0,4 oldu. Sosyal güvenlik ödemeleri içinde zorunlu ödemelerin payı yüzde 85,7 oldu Sosyal güvenlik ödemeleri içinde en büyük payı yüzde 85,7 oranıyla zorunlu sosyal güvenlik ödemeleri alırken, gönüllü sosyal güvenlik ödemelerinin oranı yüzde 0,6 gerçekleşti. 2020 yılında yüzde 10,7 olan kıdem ve ihbar tazminatı ödemelerinin oranı ise 2022 yılında yüzde 13,8 olarak gerçekleşti.
Rize Bu köyün başı elektrik direkleri ile dertte Rize’nin Güneysu ilçesi Gürgen köyünde vatandaşlar elektrik direği yıkılınca ağaca bağlanan kablolardan şikayet ederken, bir vatandaşta evine yakın dikilen elektrik direği nedeniyle nöbet tutuyor. Güneysu ilçesi Gürgen köyünde 8 ay önce rüzgardan ötürü elektrik direği devrildi. Devrilmesinin ardından köy sakinleri durumu AKSA-Çoruh Elektrik Dağıtım A.Ş. (ÇEDAŞ) ekiplerine bildirdi. Gelen ekipler üzerinden geçen elektrik hattını ağaca bağladı. 8 aydır ağaca bağlı olan elektrik kablolarına bir insan uzanarak ulaşabildiğinden ötürü köy halkı bu durumdan ötürü sürekli ÇEDAŞ ekiplerine şikâyette bulunuyor. Ağaca bağlanan elektrik direğinin çocukların da ulaşabileceği bir noktada olduğuna vurgu yapan köy sakinlerinden Necati Pehlivan, “Bu direk 8 ay önce rüzgardan yıkıldı. Yeni yapılmıştı. Yıkılmasının ardından da 8 aydır yerde duruyor. Biz ne kadar müracaat ettiysek hiçbir cevap alamadık. Para almaya sıra geldiği zaman 8 ay değil, 8 gün gecikse gelip elektriği keserler. Bu direği biz 8 aydır diktiremedik. Tehlike arz ediyor. Çünkü kablolar dışarıda duruyor. Bir çocuk gelip ona dokunsa sıkıntı olur. Bunun hesabını kim soracak. Direk yıkıldıktan sonra ağaca bağladılar. Bir çocuğun dokunabileceği bir mesafede. 8 aydır gelip yapacaklar. Hala bekliyoruz” şeklinde konuştu. Kendilerinin bildirmesine rağmen gelip yeni direk dikilmediğini ifade eden Cihan Pehlivan, “Direk yıkılmış elektrik kabloları da ağaca bağlanmış. Söylememize rağmen gelip yapılmadı. Ağaca bağlanması bir sıkıntı” ifadelerini kullandı. “Çoruh Elektrik bize evde nöbet tutturuyor” Köyde 2023 yılında Servet Pehlivan’ın evinin yakınlarına ÇEDAŞ tarafından bir elektrik direği dikildi. Fakat elektrik direği yanlanmasından ötürü Pehlivan’ın evine 160 santimetre yakınlıkta tekrardan dikildi. Eve çok yakın dikilen elektrik direği yüzünden Pehlivan’ın ailesiyle beraber yaşadığı evine hırsız girdi. Aile bu durumdan ötürü ÇEDAŞ’a başvuru yaptı. Yapılan başvuru olumlu çıksa da herhangi bir düzeltme gerçekleştirilmedi. Pehlivan, evine tekrardan hırsız girme tehlikesi bulunduğundan ötürü evini bırakıp gidemiyor. Eve hırsız girme tehlikesi bulunduğundan ötürü evde nöbet tutuklarını belirten Servet Pehlivan, “Ben TEDAŞ’a 2023 yılında dilekçe verdim. İstanbul’da iken beni aradılar. Dilekçeniz kabul edildi, gereken işlemler yapılacak diye. 2023 yılında 3 defa şikayet dilekçesi verdim. CİMER’e de yazdım. Bana Trabzon bölge müdürlüğünden bir yazı geldi. 2023 yılında programa alınmış onarım yapılırken direkte değişecek. Gelen olmadı giden olmadı. Elektrik hattımda böyle bir sıkıntı var. Burada yeni bir direk diktiler. Direği yerinden aldılar. Eve 160 santim mesafede direği tekrar diktiler. Benim evim için tehlike arz ediyor. Her hafta Rize Merkez’de TEDAŞ’a uğruyorum. Her zaman geleceğiz diyorlar ama oyalıyorlar. Biz elektrik parasını ödemediğimiz zaman 24 saat geçmeden gelip elektriğimizi kesiyorlar. Bu ev yaklaşık 9 sene önce yapıldı. Bu elektrik hattı da yapılalı 3-4 yıl oldu. İlk yaptıklarında direkte yanlık vardı. O yanlıktan dolayı o direği buradan alıp eve yakın diktiler. Benim burada evime hırsız bile girdi. Direkten tırmandı kalası balkona koydu. Hırsız içeri girdi. ÇORUH A.Ş.’nin yaptığı yanlış elektrik direği dikiminden dolayı biz evde gece nöbetteyiz. Gündüz de evi bırakıp gidemiyoruz. Mutlaka evde birini bırakıyoruz. ÇORUH bize evde nöbet tutturuyor” dedi.
İstanbul Fen ve Teknoloji Lisesi öğrencileri uzay için çip tasarladı Fen ve Teknoloji Lisesinde eğitim gören dört öğrenci, SpaceTech projeleri kapsamında Türkiye’de ilk kez lise düzeyinde tasarladıkları çip ile uzaya gönderilmesi hedeflenen küp uydusunun görevlerini yönetebilecek bir bilgisayar oluşturdu. Bahçeşehir Koleji 2006 yılında, Bahçeşehir Uğur Eğitim Kurumları Başkanı eğitimci Enver Yücel’in hayali olan Türkiye’nin ilk Fen ve Teknoloji Liselerini eğitim sektörüne kazandırdı. STEM, Yapay Zekâ Okuryazarlığı, robotik gibi güncel eğitim modelleri, son teknoloji laboratuvarlar, akademisyen düzeyinde öğretmenleri ile büyük bir ilgi gören Fen ve Teknoloji Liseleri, akademik başarının yanı sıra mezunlarının dünyanın en prestijli üniversitelerine kabulleriyle de öne çıktı. Türkiye’de 17 kampüste eğitime devam eden Fen ve Teknoloji Liselerinden her yıl çıkan farklı başarı hikayeleri kamuoyunda takdir görürken son olarak Kemerburgaz Kampüsü Fen ve Teknoloji Lisesi 9. sınıf öğrencileri Ali Can Çalışkan, Devrim Rüzgar Türkmen, Arya Ergin ve Ömer Süner’in genç yaşlarına rağmen tasarladıkları çip, aldıkları donanımlı eğitimin farkını ortaya koydu. Liseli öğrenciler, büyük emek vererek geliştirdikleri projede, küp uydunun görevlerini yönetecek bir bilgisayar oluşturarak uzay araştırmalarında aktif rol oynamak için kolları sıvadı. Öğrenciler çalışmaları sonucu, Türkiye’de ilk kez lise düzeyinde ürettikleri çip sayesinde uzayda hava durumu ve mikroplastik ölçümleri, televizyon yayını ve diğer bilimsel çalışmalara yönelik deneyler yapabilme fırsatını yakaladı. “Amacımız, küp uyduyu uzaya göndermek” Uzaya ve teknolojiye olan ilgisini okulda aldığı eğitimle hayallerin ötesine taşıyabildiğini söyleyen 15 yaşındaki lise öğrencisi Ali Can Çalışkan, “Küçüklükten beri uzaya ve teknolojiye çok ilgiliydim. Okulumda uzaya bir küp uydu gönderileceğini duyunca çok heyecanlandım. Projenin parçası olabilmek için çip tasarım dersine katıldım ve çip üretiminde yer aldım. Dünya yüzeyinden yaklaşık 400 kilometre yukarıda, atmosferimizde binlerce uydu bulunuyor. Bu uydular bilimsel araştırmalar gibi birçok amaç ile insanlığa hizmet ediyor. Bizim de amacımız boyutları 20x20x20 santimetre ve 3 kilogramı aşmayan bir küp uydu geliştirip bu küp uyduyu uzaya göndermek. Bu kapsamda birkaç fazdan oluşacak projemizi başlattık. Tasarımı yapmayı sağlayan verilog dilini öğrendik ve işlemcimizin çekirdek bölümünü tasarladık ve doğruladık. Uzay ortamında çalışabilecek güvenlik kritik özelliklere sahip bir işlemci tasarımı sürecine başladık. Yaklaşık bir yıldır sürdürdüğümüz çalışmanın sonunda bu işlemci ile uzay ortamında bile stabil çalışabilecek bir görev bilgisayarımız olacak’’ diye konuştu. ‘’Küp uydumuzun ilk prototip şase tasarımını başarıyla tamamladık’’ Bu projeden edindiğimiz deneyimler sayesinde ileride uzay ve havacılık alanlarında eğitimini sürdürmeyi istediğini söyleyen Devrim Rüzgâr Türkmen ise ‘’Çipin fiziksel hale dönüşmesi için çip tasarımı fabrikalarına gönderip bastırmamız gerekiyordu ancak bu işlem milyon dolarlardan başlıyordu. Biz cipi fiziksel olarak bastırmak yerine düşük adetlerde çip tasarımında tercih edilen FPGA isimli bir yapıyı kullanmaya karar verdik. Şu anda ilk prototipimizi geliştirdik. Kendi yaptığımız işlemci ve bu işlemciye bağlı sıcaklık ve açı ölçer sensörlerinin entegrasyonunu yaparak küp uydumuzun ilk prototip şase tasarımını başarıyla tamamladık’’ dedi. ‘’Uluslarası yarışmalara katılıp derece kazanmak istiyoruz’’ 15 yaşındaki lise öğrencisi Arya Ergin de ülkemizdeki uzay ve savunma sanayi alanındaki gelişmeleri yakında takip ettiğini ve arkadaşlarıyla uzayda araştırma yapabilecekleri içinde son derece gururlu olduğunu söyledi. Ömer Süner ise “İlk küp uyduyu 29 Ekim 2024 tarihinde göndermeyi hedefliyoruz. Uydumuz atmosfer ölçümleri yapacak ve en önemlisi de mikroplastik kirlenme oranını da ölçebilecek. Sürecin her aşamasında sonsuz bir gurur ve heyecan doluyduk. Ülkemizi bu alanda uluslararası yarışmalara katılıp uluslararası dereceler kazanmak istiyoruz’’ şeklinde konuştu. “Her yeni başarı, doğru yolda olduğumuzu gösteriyor” Öğrencilerin üniversitede düzeyinde aldıkları eğitimle hazırladıkları projeler ve hedefleriyle geleceğin dünyasında fark oluşturacak bireyler olarak yetiştirdiklerini anlatan Bahçeşehir Koleji Genel Müdürü Özlem Dağ ise Fen ve Teknoloji liseleriyle her zaman büyük gurur duyduklarını dile getirdi. Dağ, ’’Bahçeşehir Koleji Kemerburgaz Kampüsü Fen ve Teknoloji Lisesi, Türkiye’nin ilk Fen ve Teknoloji Lisesi olma özelliğini taşımaktadır. 18 yıl önce fen eğitimine yeni bir boyut kazandırmak amacıyla kurduğumuz Fen ve Teknoloji Liseleri, dünya çapında bilim ve teknoloji konusunda hazırladıkları projeler ve katıldıkları turnuvalardaki başarılarla ülkemiz ve geleceğimiz olan öğrencilerimiz adına ne kadar doğru bir yatırım yaptığımızı gözler önüne sermektedir” açıklaması yaptı. ‘’Geleceğin liderleri ve bilim insanlarını yetiştiriyoruz’’ Öğrencilerin eleştirel düşünen geleceğin problemlerine çözüm üreten bireyler olarak yetiştirdiklerini söyleyen Dağ, “Eğitim ve öğretimimizi de öğrencilerimizi farklı düşünebilen, fark oluşturan bireyler olarak yetişmeleri için şekillendiriyoruz. Dolasıyla Bahçeşehir Koleji Fen ve Teknoloji Liselerimizde geleceğin liderleri ve bilim insanları olmak üzere eğitim görecek öğrencilerimizi de yine farklı bir sistemle seçme gereği duyduk ve yine Türkiye’de ilk kez çok yönlü bir değerlendirme ile öğrenci seçilmesi gerektiği için Apply FenTek modelini hayata geçirdik. Apply FenTek modeliyle öğrenci olmak isteyenler girecekleri kabul sınavının yanı sıra ApplyFenTek uygulamasıyla kendilerini, hedeflerini, başardıklarını ve başarmak istediklerini anlatarak Fen ve Teknoloji lisesi öğrencisi olmaya hak kazanıyor” şeklinde konuştu. “Ülkemizi temsil edecekler” Fen ve Teknoloji Lisesi öğrencilerinin bilimsel yazıları takip edebilme, dil becerileriyle projelerle Türkiye’yi temsil edebilme ve fikirlerini hayata geçirebilme yeteneklerine sahip olduklarının altını çizen Dağ, öğrencilerin dünya çapında saygın üniversitelere burslu olarak kabul aldıklarını ve mezunların da dünyanın önde gelen kurumlarında çalışma fırsatı elde ettiklerinin altını çizdi. Bugüne kadar birçok projeyi hayata geçiren fen ve teknoloji lisesi öğrencilerinin her alanda başarılara imza atmaya devam ettiğini belirten Dağ, şimdi de çip geliştirerek yakın uzaya gönderilecek bir küp hazırlayan ve çip tasarımı tecrübelerini ‘’Yonga Tasarımı’ olarak müfredata dönüştürdüklerinin ve Milli Eğitim Bakanlığı Talim Terbiye Kuruluna sunduklarının müjdesini verdi. Türkiye’de ilk kez lise düzeyinde uzay meraklısı dört gencin hazırladıkları bu proje ile NASA ve M.I.T. Üniversitesi’nin düzenlediği prestijli küp uydu yarışmalarında ülkemizi temsil edeceklerini dile getirdi.