8
Ankara’daki Erdoğan-Putin buluşması dünyanın gözünü ve kulağını ayıramadığı bir zirve oldu. İki liderin ağzından çıkan her cümle dünyada yankılandı. Türkiye’nin nükleer lige adım atmasına uluslararası ajanslar özellikle dikkat çekti. Dünya basınının vurguladığı noktalardan biri de Türkiye’nin sadece nükleer teknoloji müşterisi olmayacağı ve kullanmakla kalmayacağı yönündeydi... İngiliz, Alman ve Amerikan basını “Türkiye, nükleer lige girmekle yetinmeyecek. Ankara, yıllar önce yaptığı yatırımlar sayesinde geleceğin nükleer Türk işgücü ordusunu da kuruyor. Türkler, nükleer ligde kalıcı olacağını dünyaya gösteriyor” diye yazdı. Uzmanların yaptığı yorumlara göre, Türkiye sadece Nükleer Enerji tesisi kurmak değil, bu alanda yetişmiş eleman ve iş gücüne de sahip olmak istiyor. Bu hedef doğrultusunda 2010 yılından bu yana toplamda 237 genç Nükleer Mühendislik eğitimi için Rusya’ya gönderilmişti. Bu öğrencilerden 35’i mezun oldu. Akkuyu Nükleer Santrali’nin temel atma törenine katılanlar arasında, Türkiye’nin nükleer enerji alanında uzman bir kadro oluşturmak üzere Rusya Nükleer Araştırma Merkezine (MEPhl) gönderdiği bu öğrencilerden 6,5 yıllık zorlu eğitimi tamamlayanlar da vardı. Anadolu’da yetişen bu gençler, yakın gelecekte hem Türkiye’nin nükleer geleceğini inşa edecek hem de yeni bir iş gücünün yolunu açacak. Nükleer santralin inşaat aşamasında da binlerce Türk işçi ve mühendis boy gösterecek. İnşaat aşamasında bin 700 Rus personel, 6 bin 200 de Türk personel çalışacak. İnşaat, üretim, montaj işleri dahil olmak üzere en yoğun zamanda 12 bin personelin çalışması bekleniyor.