GENEL - 16 Ocak 2018 Salı 16:34

Büyükşehir’den 400 Çiftçiye 200 ton koyun süt yemi

A
A
A
Büyükşehir’den 400 Çiftçiye 200 ton koyun süt yemi

Gaziantep Büyükşehir Belediyesi, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Ahmet Eşref Fakıbaba’nın da katıldığı törenle 400 çiftçiye 200 ton koyun süt yemi dağıttı.

Gaziantep Büyükşehir Belediyesi, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Ahmet Eşref Fakıbaba’nın da katıldığı törenle 400 çiftçiye 200 ton koyun süt yemi dağıttı.


Bir dizi programlara katılmak için Gaziantep’e gelen Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Eşref Fakıbaba, Gaziantep Büyükşehir Belediyesi tarafından Yavuzeli ilçesinde düzenlenen küçükbaş hayvan süt yemi dağıtım töreninde yaptığı konuşmada, kent yöneticilerinin birlik beraberlik ve uyum içerisinde çalışmasıyla Gaziantep’in çok daha iyi yerlere geleceğini söyledi.


“Bardağın dolu tarafını görün“


Fakıbaba, bardağın boş tarafının da farkında olduklarını dile getirerek, "Bardağın dolu yönlerini mutlaka sizler göreceksiniz bizim görevimiz de bu boşluğu kapatmak olacak. Allah’ın izniyle bu konuda hiçbir endişeniz olmasın. Bizler gece gündüz demeden başta Cumhurbaşkanımız, Başbakanımız, bakanlarımız ekip halinde arkadaşlarımız emrinizde olacağız. Sizlere hizmet etmekten gurur duyuyoruz. İnşallah problemleri tek tek halledeceğiz. 15 yıl önceki Türkiye ile şu andaki Türkiye arasında dağlar kadar fark var" dedi.


AK Parti’nin belediyeciliğe de yeni bir anlayış getirdiğini, artık belediyelerin görevinin yol, kaldırım, peyzaj yapmak olmadığını anlatan Fakıbaba, belediyelerin artık vatandaşın refah seviyesini de yükseltmek için çalıştığını belirtti.


“Gaziantep Türkiye’ye bir model olacak“


Bakan Fakıbaba, Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin’in 4 yıldır üreticilere yem desteğinde bulunduğuna dikkati çekerek, "Yediğimiz her lokmada çiftçilerimizin nasırlı ellerinin desteği var, sizlere çok büyük minnettarlık duyuyoruz. Sizlerden Allah bin kere razı olsun. AK Parti’nin bir bakanı olarak Allah’ın izniyle biz hep üreticimizin yanındayız. Çiftçimizin ve üreten insanımızın yanındayız. Bu anlamda hiç kuşkunuz olmasın. Hep acaba çiftçilerimize, üreticilerimize nasıl destek verebiliriz diye gece gündüz çalışıyoruz. Antep’in Türkiye’ye bir model olarak çıkacağına inanıyorum. İnşallah bu modeli tüm Türkiye’de en iyi şekilde temsil edeceğinize inanıyorum. Bakanlık olarak da hükumet olarak da emin olun hastanesinden, eğitiminden, ulaşımından, tarımından, işçisinden, sanayisine kadar her hafta bakanlar kurulunda saatlerce bizler devamlı Türkiye’yi konuşuyoruz. Hiç ayrım yapmadan bütün vatandaşlarımızın refah seviyelerini nasıl artırabiliriz? Onlara nasıl yardımcı olabiliriz? Cumhurbaşkanımız uyumuyor. Kendisinin bir sözü var. Benim bir bakanım 24 saatte 48 saat çalışamıyorsa o bakan başarılı olamaz. Gerçekten biz ona ayak uydurmaya çalışıyoruz. İnşallah hep birlikte Yavuzeli’ni, Gaziantep’i, Şanlıurfa’yı, Mardin’i, Manisa’sı inşallah güzel günler bizi bekliyor. Sizlerin desteğine ihtiyacımız var. Bizim bütün amacımız, bu bölgenin bir bakanı olarak öncelikle GAP’ın bitmesi gerektiğini, artık susuzluğun bir kader olmadığını göstermemiz lazım. Bunu inşallah göstereceğiz" ifadelerini kullandı.


“Bereketli hilalin ortasındayız“


Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin de Gaziantep’in bereketli hilalin ortasında, Akdeniz ve Mezopotamya’nın arasında bulanan birçok kadim medeniyetlere ev sahipliği eden bir şehir olduğun belirtti.


Gaziantep denince insanın aklına sanayisinin geldiğini bildiren Şahin, “Bu şehrin ana damarına indiğimizde tarım şehri olduğunu görüyorsunuz. Toprak olmazsa bu güneşin bereketi olmazsa bereketli hilalin verdiği nimetler olmazsa sanayide de tarımda istediğimiz noktaya gelemezsiniz” şeklinde konuştu.


Şahin, “Belediyecilikte bizden beklenen altyapı, üst yapı, ulaşım, yol su gibi hizmetlerin dışında bir farkındalık oluşturduk. Türkiye’de ilk kez Tarımsal Hizmetler Daire Başkanlığını kurduk. Belediye yasasıyla il özel idaresi kapatılınca bu alan ortada kaldı. Şube müdürlüğü kuruyormuş gibi yapmadık, tarım bizim için önemli çiftçi bizim için değerli bu da tarım bakanlığının işidir demedik. Çok kuvvetli başkanlık kurduk, başına da 10 tarım il müdürlüğü yapmış İbrahim Yılmaz’ı getirdik. Başkanıma ‘toprak, su, canlarımız biz emanet biz bunları koruyamazsak torunlarımıza ne bırakacağız geleceğimizi koruyarak kullanmamız gerek’ dedim. Kendisinden yapılması gerekenlerin neler olduğunu araştırmasını istedim. Tarım için kurulan bu sistem kendiliğinden kurulmadı, burada bir emek, tecrübe ve eli nasırlı çiftçimize verilen önem var. İşçiyi çiftçiden ayırt etmedik. Çiftçi bizim başımızın tacı, onların ellerindeki nasır, ailemize lezzet ülkeye ekonomi olarak dönüyor“ ifadelerine yer verdi.


Üreticilere koyun süt yemi desteğinin yanı sıra çok sayıda destek verdiğine dikkati çeken Şahin, “Küçükbaş hayvancılık bu topraklarda güçlüyken neden zayıfladı. Bir oğlak ölüyorsa ‘nedir bunun derdi’ dedik, arkadaşlarımız bu aylarda süt yemi desteği vermemiz gerektiğini söyledi. Bizim derdimiz geçim ve torunlarımızın geleceğimizdir. Başlattığımız koyun süt yemi dağıtımının bu yıl dördüncüsünü yaptık. Doğruda, iyilikte, güzellikte örnek olacağız. Kadın çiftçilerimiz süt sağarken damarlarında tıkanmalar başlayınca bizden süt sağım makinası istediler. ‘Hijyen, Süt ve Mutlu Kadın Projesi’ kapsamında kadın çiftçilere süt sağım makinesi dağıttık. Gaziantep Arı Yetiştiricileri Birliği bize, ‘bu coğrafyada zahter hiçbir yerde yok. Zahter balını artırmamız gerektiğini bunun için arıcılara kovan vereceksiniz’ dediler. Biz de arıcılara kovan dağıttık, bal ormanı kurduk ve şimdi bal üretim kapasitesini 4 kat arttırdık. Bizim işimiz gelen bilgiyi düzgün bir şekilde yönetmektir. Bu şehir, gastronomi dalında Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü’nün (UNESCO) ‘Yaratıcı Şehirler Ağı’na dahil olduysa bu toprağın verdiği; farklı aromalı salçasından, kurutmalığa kadar olan ürünlerimizin lezzetidir. Bu soframızı çeşitlendirmek için fıstığın önemi bizim için çok kıymetli. Dişi ve erkek fıstık ağacı arasında bir fark var aşılama yapılması gerekiyordu, hemen aşılama yaptık. Gaziantep ilimizde fıstıklıklara zarar veren dal güvesiyle mücadelede çiftçilerimizin yeni teknolojilerden haberdar olması amacıyla çiftçilerimize ’Feromon Tuzak’ verdik. Fıstıkta verimi ve kaliteyi artırmak için de Gübre Fabrikaları Türk Anonim Şirketi ile işbirliğine gittik. Firma tarafından özel olarak hazırlanan ’yeşil altın’ gübresini üreticilerimize dağıtmaya başladık. Genetik yapısı nedeniyle bir yıl bol, ertesi yıl az rekolte veren Antep fıstığında, teknolojiyi de kullanarak ’yok yılı’nı ’var yılı’na çevirdik. Fıstık rekoltesinde çok ciddi yükselme gördük. İslahiye’de üzüm ve biberi desteklerken, Nizip’te zeytini ve fıstığı destekledik. Araban’da sarımsağı destekledik. Şu an Araban sarımsağı Kastamonu sarımsağıyla yarışır bir hale geldi. İşini seversen aşkla yaparsan, çiftçiyi seversen, köylüyü canına bastırırsan, bu toprağa sahip çıkarsan Allah ta bereketini veriyor. Biz Gaziantep modeli oluşturduk. Uçan kuştan, arıdan ve kelebekten sorumluyuz. Çiftçimin cebi rahatladıkça şehir ekonomisi güçlendikçe ülkem çok daha güçlenecek, büyüyecek. Şanlıurfa Gaziantep kardeşliğinde bir ve beraberiz. Fırat’ın çocuklarıyız. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı kabinedeki en önemli bakanlıktır çünkü geleceğimiz için gıda tarım ve hayvancılık son derece önemlidir. Toprağı ve güneşi korumak adına çok çalışıyoruz. Sınırlı bütçeyi böylesi işler çıkıyorsa bir derdimiz var demektir. Onun için Yavuzeli ve bu şehir dimdik arkamızda. Kader birliği yaptık, iyi günde kötü günde kuraklıkta yağmurda kar da biriz ve beraberiz. Bizim medeniyetimizde toprak anadır, toprak yardık. Sadık yârimiz topraksa bizim sadık yârimiz çiftçilerdir” diye konuştu.


Konuşmaların ardından Fatma Şahin, Bakan Fakıbaba’ya Aba hediye etti. Şahin ve Fakıbaba alana getirilen koyunlara yem verdi ve kuzuları sevdi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Fatih’te hareketli gece: Komşusunun kapısına balyoz ve matkapla saldırıp kapıyı ateşe verdi Fatih’te iddiaya göre, psikolojik sorunları olan bir kişi sesten rahatsız olduğu için üst komşusunun kapısını önce balyoz ve matkapla kırmaya çalıştı, başarılı olamayınca 4 kişinin bulunduğu evin dış kapısını ateşe verdi. Polis, itfaiye ve özel harekat polisleri olaya müdahale ederek saldırganı etkisiz hale getirdi. Olay, saat 01.30 sıralarında Fatih İskenderpaşa Mahallesi Feyzullah Efendi Sokak’ta yaşandı. İddiaya göre, 5 katlı binanın 4’üncü katında oturan psikolojik sorunları olan bir kişi, üst komşularının çıkardığı sesten rahatsız olunca eline aldığı balyoz ve matkapla üst komşusunun kapısına vurarak açmaya çalıştı. 5’inci katta oturan komşuları neye uğradıklarını şaşırarak panik içinde polise haber verdi. Kapıyı balyoz ve matkapla açamayan saldırgan başarılı olamayınca kapıyı ateşe verdi. Özel harekat polisleri saldırganı etkisiz hale getirdi Olay yerine gelen polis ve itfaiye ekipleri balyoz saldırgana müdahale etmekte güçlük çekince olay yerine polis özel harekat ekipleri sevk edildi. Özel harekat ekiplerinin çalışmasıyla saldırgan etkisiz hale getirilirken dairede bulunan 4 kişi itfaiye ekiplerince evin camından merdiven aracıyla tahliye edildi. Binadan dışarı çıkmak istemeyen saldırgan polis özel harekat tarafından etkisiz hale getirilerek sedye ile binadan dışarı çıkarıldı. Sedye ile dışarı çıkarılan saldırgan ambulansla hastaneye kaldırıldı. Alt komşularının saldırısına uğrayan 4 kişi, saldırgandan şikayetçi olmak ve ifade vermek için polis merkezine götürüldü. Saldırı anında dairede olan ev sahibi Muhammet Enes, “Alt kattaki komşu eve matkapla içeri girmeye çalıştı, evin kapısını yaktı. Balyozla kapıya vurdu. Polisi aradık polis geldi. Camdan bağırıyorum ben polislere, yardımcı olsanıza adam kapıyı yakıyor. Adamı almıyorlar. Özel harekat geldi, tek bir adam ancak alabildi. Saldırgan benim alt komşum, daha önce hiçbir tartışma yaşamadık. Ruh hastası kendisi kuruluyor. Daha önce de biz polis çağırmıştık. Çevik kuvvet gelmişti kapıyı koçbaşıyla kırmıştı. Kapısını biz mi kırdık zannediyor artık. 2-3 akşamda bir geliyor. Daha önce 4-5 defa şikayetçi olduk. Birinci kattaki komşu onu da rahatsız ediyor, saldırıyor. O da şikayetçi oldu ama almıyorlar” dedi. Yanan kapı içeriden cep telefonu kamerasıyla anbean görüntülendi Görüntülerde, evde yaşayan 4 kişinin yaşadığı panik anları ve dışarıdan yanan kapının dumanlarının daireden içeri girdiği anlar görülüyor. Psikolojik sorunları olduğu iddia edilen saldırganın daha önce de aynı daireye matkapla saldırdığı iddia edildi. Hastaneye kaldırılan saldırganın hastanedeki işlemlerinin ardından ifadesi alınmak üzere polis merkezine götürüldüğü öğrenilirken ekiplerin olayla ilgili çalışmaları sürüyor.
Aksaray Aksaray’da kontrolden çıkan otobüs bahçe duvarına çarptı: 8 yaralı Aksaray’da önüne aniden bir otomobilin geçmesi üzerine fren yapan tıra, arkadan gelen yolcu otobüsü çarptı. Çarpmanın etkisiyle kontrolden çıkan otobüs bir fabrikanın bahçe duvarına çarparak durabildi. Kazada otobüs sürücüsüyle birlikte toplam 8 kişi yaralandı. Kaza saat 02.00 sıralarında Aksaray - Adana Karayolunun 6. kilometresinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Ankara’dan Diyarbakır’a giden Muhammet T. (45) idaresindeki 42 EKB 68 plakalı demir profil yüklü tır, önüne aniden geçen Şammas A. (29) yönetimindeki 68 AE 610 plakalı otomobili son anda fark ederek ani fren yaptı. Ani fren yapmasıyla birlikte tırın arkasından seyreden İstanbul - Adıyaman seferini yapan Murat T. (43) idaresindeki 02 AG 525 plakalı yolcu otobüsü tıra arkadan çarptı. Çarpmanın etkisiyle kontrolden çıkan otobüs bir fabrikanın bahçe duvarına çarparak durabildi. 21 yolcunun bulunduğu otobüs kazasında otobüs şoförü ve 7 yolcu olmak üzere 8 kişi yaralandı. Kazayı gören diğer sürücüler durumu hemen 112 Acil Çağrı Merkezine bildirdi. İhbar üzerine olay yerine çok sayıda sağlık ve polis ekibi sevk edildi. Kısa sürede olay yerine gelen sağlık ekiplerince ilk müdahalesi yapılan 3 yaralı ambulanslarla Aksaray Eğitim ve Araştırma Hastanesi Acil Servisine kaldırılırken, hafif yaralanan 5 yolcuya olay yerinde ayakta müdahale yapıldı. Hastanede tedavi altına alınan otobüs sürücüsü ve 2 yolcunun da durumlarının iyi olduğu öğrenilirken, tır ve otomobil sürücüsü gözaltına alındı. Yaşanan kazayı anlatan tır sürücüsü Muhammet T., “Şahin bir gitti bir geldi derken, ben tanımıyorum sürücüsünü ama önüme durdu. Durunca da ben fren yaptım. Çok sert fren yapmadım aslında yavaştım ben, otobüs de vurmuş arkamdan. Ben Ankara’dan Diyarbakır’a gidiyordum” dedi. Otobüste bunulan yolculardan Kadir Göçer (54) ise “Şahin taksi tırın önünde ani fren yaptı. Tır şoförü de ona vurmamak için ani fren yapıyor. Otobüste ona vurmamak için sağa kırınca duvara vuruyor. İyi ki de duvara vurmuş. Direk tıra vursaydı çok kötü olurdu” diye konuştu. Kazanın ardından yolcular otobüs firması tarafından olay yerine tahsis edilen servis minibüsü ile terminalde bulunan başka bir otobüse taşındı. Kazayla ilgili tahkikat başlatıldı.