EKONOMİ - 22 Ocak 2018 Pazartesi 16:43

GSO-MEM’de Arge ve tasarım merkezinin önemi

A
A
A
GSO-MEM’de Arge ve tasarım merkezinin önemi

Gaziantep Sanayi Odası Mesleki Eğitim ve Danışmanlık Merkezi (GSO-MEM) Yönetim Kurulu Başkanı ve GSO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Adnan Ünverdi, Ar-Ge ve inovasyonun günümüzde rekabetin vazgeçilmez unsurlarından birisini haline geldiğini belirterek, “Etkin Ar-Ge teşvikleri ile sanayisi desteklenen ülkeler Dünya rekabet sıralamasında en üst seviyelerde yer alıyor” dedi.

Gaziantep Sanayi Odası Mesleki Eğitim ve Danışmanlık Merkezi (GSO-MEM) Yönetim Kurulu Başkanı ve GSO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Adnan Ünverdi, Ar-Ge ve inovasyonun günümüzde rekabetin vazgeçilmez unsurlarından birisini haline geldiğini belirterek, “Etkin Ar-Ge teşvikleri ile sanayisi desteklenen ülkeler Dünya rekabet sıralamasında en üst seviyelerde yer alıyor” dedi.


GSO-MEM’de AR-GE ve tasarım merkezi kurulmasında yapılacak işlemler ve başvuru süreçleri ile ilgili bilgilendirmenin yapıldığı seminer düzenlendi.


Seminere, GSO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Cevdet Akınal, GSO Genel Sekreteri Kürşat Göncü, Sistem Global Danışmanlık Bağımsız Denetim ve Yeminli Mali Müşavirlik A.Ş. CEO’su Yeminli Mali Müşavir Hüseyin Karslıoğlu, Sistem Global Danışmanlık Bağımsız Denetim ve Yeminli Mali Müşavirlik A.Ş. Gaziantep Şubesi Koordinatörü Yeminli Mali Müşavir Erol Çember ile firma temsilcileri katıldı.


Konuşmasına Türk Silahlı Kuvvetlerimizin Suriye’de, “dost ve bölge halkını baskı ve zulümden kurtarmak" amacıyla “Zeytin Dalı” ismiyle başlattığı harekata değinerek başlayan Ünverdi, “Bugün, her türlü siyasi ve ekonomik değerlendirmeyi bir kenara bırakıp, milletçe bir ve beraber olma, dayanışma, kucaklaşma ve kenetlenme günüdür.


Allah kahraman ordumuzu muzaffer eylesin. Yüreğimiz kahraman ordumuzun her bir ferdinin burnu kanamadan harekatı tamamlaması için atıyor” şeklinde konuştu.


Ünverdi, Ar-Ge çalışmalarıyla, ileri teknoloji içeren, katma değerli ürünler üreterek uluslararası pazarda rekabet gücümüzü daha üst seviyelere çıkartarak ülke ekonomimize olumlu katkı sağlamamızda herkese sorumluluk düştüğünü belirterek, “Sanayiciler olarak bu anlayışla çalışmaya ve üretmeye, istihdam sağlamaya devam ediyoruz. Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, özel sektörde, Ar-ge merkezi ve tasarım merkezi kuran firmaları vergi indirimi, sigorta pirimi desteği, gelir vergisi desteği, damga vergisi istisnası, gümrük vergisi istisnası, tekno girişim sermayesi desteği, vb. desteklerle teşvik etmektedir” ifadelerini kullandı.


Gaziantep’in, 6 Organize Sanayi Bölgesi ve kent içerisindeki diğer üretim tesisiyle üretmeye devam ettiğini kaydeden Ünverdi, “Üretimi daha kaliteli hale getirmek, katma değer sağlamak ve yüksek teknoloji ile üretim yapmak için Ar-ge merkezleri çok önemli bir yer tutuyor. Ar-ge ve tasarım merkezlerine hükumetimiz çok ciddi destekler veriyor. Bugün Gaziantep’te 6 adet Ar-ge merkezi mevcut olup, sayı bakımından Türkiye’de 17. sırada yer alıyor. Türkiye geneli toplam Ar-ge merkezi sayısına bakacak olursak bu rakam 770’dir. Bunun yanında kentimizde 3 adet tasarım merkezi mevcut olup, sayı bakımından Türkiye’de 11. sırada bulunuyoruz. Türkiye geneli toplam tasarım merkezi sayısına bakacak olursak bu rakam 142’dir. Kentimizde Ar-ge merkezi ve tasarım merkezlerinin sayısını arttırmak için bu eğitimlerin verilmesi çok önemli” ifadelerine yer verdi.


Üretim tesislerinin ve çalışanların sanayi 4.0’a göre planlanması gerektiğine vurgu yapan Ünverdi, “Mevcut üretim modellerinin yanında mutlaka yüksek teknolojide üretim metotları geliştirmeliyiz. İşte o zaman bütün olumsuzluklara rağmen yılda 6,5 milyar dolarlık ihracat yapan kentimiz daha fazla ihracat yapacak ve ülkemize değer katmaya devam edecek” sözlerini kullandı.


GSO-MEM’de yapılan eğitimlere de değinen Ünverdi, “Kentimize ve ülkemize değer katmak için İpekyolu Kalkınma Ajansı ve Organize Sanayi Bölgemizin destekleriyle 11 bin metrekare alanda yaptığımız bu merkezde birçok alanda mesleki eğitimler veriyoruz. Özellikle herhangi bir mesleği olmayan, ilimize göçle gelen ve Suriyeli kardeşlerimize dil eğitimi ve mesleki eğitimler veriyoruz. Eğitimlerini tamamlayanları doğrudan kalifiye olarak sanayiye yönlendiriyoruz. İnşallah önümüzdeki dönemlerde Ar-ge ve tasarım merkezlerinin sayısının artmasıyla kentimizin marka değeri, üretimi, ve katma değerli ürün sayısı hızla artacak. Bizim işimiz çalışmak ve üretmek. Sanayiciler olarak yapacak başka bir şeyimiz yoktur. Bizim istediğimiz sadece önümüzdeki bürokratik engellerin kaldırılmasıdır. İşte o zaman hedeflerimize koşarak ulaşacağımızdan kimsenin şüphesi olmasın” sözcüklerini kullandı.


Sunum eşliğinde, AR-GE ve tasarım merkezi kurulmasında yapılacak işlemler ve başvuru süreçleri ile ilgili bilgiler veren, Sistem Global Danışmanlık Bağımsız Denetim ve Yeminli Mali Müşavirlik A.Ş. CEO’su Yeminli Mali Müşavir Hüseyin Karslıoğlu da, “Ülkemizin uluslararası rekabet gücünün geliştirilmesi, inovasyon yeteneklerinin ve teknoloji pastasından payının artırılması, bu konuda istihdamın artırılarak kaliteli iş gücünün geliştirilmesi arzusu, Ar-Ge faaliyetlerinin desteklenmesi konusunda önemli yasal düzenlemelerin yürürlüğe girmesiyle uygulamaya konmuştur. İşletmeleri Ar-Ge faaliyetlerine daha çok yatırım yapmaya özendirmeyi hedefleyen bu düzenlemelerin en çekici tarafı, barındırdığı teşvik ve desteklerdir. Ar-ge destekleri kimi zaman işletmeye fon girişi, kimi zaman ise işletmeden fon çıkışının azaltılması uygulamalarıyla şekillenmiştir” diye konuştu.


Seminer katılımcıların sorularının cevaplanmasıyla sona erdi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir Hamza Dağ: “Bıkmadan, usanmadan heyecanımı tüm İzmir’le paylaşacağım” Cumhur İttifakı İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Hamza Dağ, “‘Gelin projelerle tartışalım’ dedik. Onlar anlamıyorlar, başka işlerle uğraşıyorlar. Ancak ben bıkmadan, usanmadan, sokak sokak, meydan meydan projelerimi anlatmaya, heyecanımı tüm İzmir’le paylaşmaya devam edeceğim” dedi. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Cumhur İttifakı İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Hamza Dağ, Selçuk’ta düzenlenen mitinge katıldı. Dağ’a binlerce hemşehrisinin yanı sıra, AK Parti İzmir milletvekilleri Şebnem Bursalı ve Mehmet Muharrem Kasapoğlu, MHP İzmir Milletvekili Tamer Osmanağaoğlu, Cumhur İttifakı Selçuk Belediye Başkan Adayı Dahi Zeynel Bakıcı, MHP İzmir İl Başkanı Veysel Şahin, AK Parti Selçuk İlçe Başkanı Hakan Bayraklı ve MHP Selçuk İlçe Başkanı Nuri Yılmaz da eşlik etti. “İzmir kararını vermiştir” Hamza Dağ, 2 ayı aşkın süredir İzmir’in her yerinde hemşeriyle kucaklaştığını belirterek, “Ben, İzmir’imizde artık şunu net bir şekilde görüyorum. 31 Mart için İzmir kararını vermiştir. Bugün de görüyorum ki Selçuk kararını vermiş. Hemşehrim İzmir’in, Selçuk’un her sokağına hizmet istiyor, proje istiyor. İnşallah biz bu hizmetleri de projeleri de şehrimize kazandıracağız” ifadeleri kullandı. “Tek gündemimiz İzmir” Bugüne kadar hiç kimseyi ötekileştirmediğini vurgulayan Dağ, “Bundan sonra da ötekileştirmeyeceğiz. Hiç kimse bizim nezdimizde ayrımcılığa maruz kalmamıştır, kalmayacaktır. Kimse bildiği işin dışında başka bir iş yapmak zorunda kalmayacaktır. Belediye başkanına ne için oy verilir? ‘Eser üretsin, hizmet getirsin, yatırım yapsın, sorunları çözsün.’ Evet; bizim tek gündemimiz İzmir, mesaimizin tamamı bin 294 mahallemiz her sokağında, hanesinde geçecek. İzmir’de istişareyi, ortak aklı merkeze alacağız. İzmir’de tüm projelerimi beraber hazırladık, beraber hayata geçireceğiz. Sorunlara anlık değil sürdürülebilir çözümler üreteceğiz” diye konuştu. “Bıkmadan, usanmadan heyecanımı tüm İzmir’le paylaşacağım” Seçim çalışması süresince 4 önemli lansman yaptığını vurgulayan, Selçuk için yapacaklarına da değindi. Hamza Dağ, konuşmasında şu ifadeleri kullandı: “Gelin projelerle tartışalım’ dedik. Onlar anlamıyorlar, başka işlerle uğraşıyorlar. Ancak ben bıkmadan, usanmadan, sokak sokak, meydan meydan projelerim anlatmaya, heyecanımı tüm İzmir’le paylaşmaya devam edeceğim. İzmir’in, Selçuk’un tarihi dokusunu, kültürel mirasını, asırlara sari olan medeniyet birikimini koruyacağız. Selçuk tarımıyla, turizmiyle bereketli ilçelerimizdendir. Bizler de oluşturacağımız eser ve hizmet ekosistemiyle destek olarak parlayan bir yıldız olmasını sağlayacağız.” Miting, Selçuk Belediye meclis üyesi adaylarının tanıtımıyla sona erdi.
Edirne Edirne’de gastronomi yolculuğu başladı Edirne Valiliği, gastronomi turizminin gelişimine katkı sağlamak amacıyla Osmanlı Saray Mutfağı lezzetlerini kitaplaştırılarak gelecek nesillere aktarılacak. Edirne Valiliği tarafından “Topraktan Tabağa Edirne Yöresel Yemekleri Kitabı” tanıtımı iftar programı düzenlendi. Edirne’de valilik öncülüğünde önemli bir projeye imza atıldı. Proje çerçevesinde "Topraktan Tabağa Edirne Yöresel Yemekleri" kitabı oluşturulacak. İftariyelikler, ara sıcaklar, çorbalar, ana yemek, tatlı ve içecekler geçmiş lezzetlere göre sunumla hazırlandı. Tabaklar süslendi, masalar hazırlandı. Ezanın okunmasının ardından oruçlar açıldı. Yemeğin ardından ise duaya geçildi. Devecihan Kültür Merkezi’nde düzenlenen iftar menüsünde geçmişten günümüze gelen lezzetler arasında yer alan bademli terbiyeli tavuk çorbası, ballı gemici böreği, taş kebabı- sarımsaklı pilav, zerde ve ayva şerbeti yer aldı. Geçmişten günümüze gelen ve unutulmaya yüz tutmuş Rumeli, Balkanlar ve Osmanlı Saray Mutfağında yer alan lezzetlerin gelecek kuşaklara aktarılması ve tanıtılması için önemli bir proje çalışmasına imza atıldı. Proje çerçevesinde 87 farklı çeşidin yer alacağı bir kitap oluşturulacak. Edirne’nin kadim ve Osmanlı’ya başkentlik yapmış sultanlar şehri olduğunu söyleyen Vali Yunus Sezer, aynı zamanda balkanlardan gelen insanların yerleştiği ve kendi kültürlerini yaşattığı da bir şehir olduğuna değindi. "Hem Balkan hem de Osmanlı saray mutfağı lezzetleri yaşatılacak" Hem Balkan hem de Osmanlı saray mutfağının yaşatıldığı Edirne’de çok anlamlı bir ilke imza atıldığını söyleyen Vali Yunus Sezer, "Gelecek nesiller Edirne mutfağında neler var diye baktığı zaman ellerinde bir kitap ve kaynak olacak. Bizim somut varlıklarımızın yanı sıra kültürel zenginliklerimiz de çok önemli. Çok büyük emek var. Hem Rumeli hem de saray mutfağına ait 87 çeşit farklı lezzet var. Bunların bir kitapta buluşması çok önemli. Şeflerimiz kendi illeri için farklı bir şey yapmak istiyorlar. Yaklaşık 1 buçuk aydır çalışmalar devam ediyor" dedi. Gastronomi anlamında çok önemli faaliyetler yürütmüş parmakla gösterilen iller olduğunu söyleyen Vali Sezer, "Biz büyük bir hazine üzerinde duruyoruz. Ama kendimizi anlatmakta zorluk çekiyoruz. Bizim bir tava ciğerimiz, bir de ciğer sarmamız var. Dışarıdan insanlara sorduğumuzda neyimiz var diye ’Bir gelip ciğerinizi yeriz’ diyorlar. Bu güzel bir şey aslında. Ama bunun yanına ne koyabiliriz? Bunun üzerinde çalışıp Rumeli Saray ve Osmanlı mutfağını günümüzle uyarlayıp nasıl yaşatabiliriz bunun peşindeyiz" şeklinde konuştu. "Edirne’nin parlayan yıldız olmasını istiyoruz" Edirne’nin her konuda balkanların ve Türkiye’nin parlayan bir yıldızı olmasını istediklerini belirten Vali Sezer, "Bunu da sanayide, ticarette, turizmde, gastronomide eğitimde aktivitelerle birlikte başarmamız lazım. İçinde saray ve Rumeli mutfağının da olduğu birkaç yemeği ve menüyü tava ciğerin yanına ekleyebilirsek zenginleştirebiliriz" ifadelerine yer verdi. Festivallerin yanı sıra marka aday olabilecek lezzetleri de sunabilecekleri bir yerin olmasının çok önem taşıdığını belirten Vali Sezer, "Bunu başarırsak herkes restoranında alternatif bir ürün sunmak isteyecek. Bunu da hazırlanan projelerle hayata geçireceğiz. Valilik olarak bunu yapıp özel sektöre devrederiz. Buna biz öncü oluruz" diye konuştu. "3 hedefe inşallah hep birlikte ulaşacağız" Önlerinde 3 hedef olduğunu ve buna şeflerle birlikte ulaşacaklarını belirten Vali Sezer, birincisinin bu kitabı hazırlamak ve basıp yayınlamak, ikincisinin gastronomi festivalleri düzenlemek üçüncüsünün de bu markalaştırılan yemeklerin daimi sunulacağı tarihi bir yer yapmak olduğunu ifade etti. "Edirne gastronomide de büyük zenginliğine sahip" Edirne’nin tarihi ve kültürel mirasının yanı sıra gastronomi anlamında da büyük zenginliğe sahip olduğunu söyleyen İl Kültür ve Turizm Müdürü Kemal Soytürk, düzenlenen iftarda saray, Rumeli ve Balkan mutfağından lezzetlerin yer aldığı bir menü hazırladıklarını aktardı. İftar programına, Vali Sezer ve eşi Canan Sezer, Vali Yardımcıları Erdoğan Beypınar ve Eyyüp Batuhan Ciğerci ile eşleri, İl Kültür ve Turizm Müdürü Kemal Soytürk, şefler, gastronomi yazarları ve basın mensupları katıldı. Devecihan Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen iftar programı toplu fotoğraf çekiminin ardından sona erdi.