- 11 Ekim 2018 Perşembe 09:43

(Özel) Minik Aysima hem kalp hem de akciğer nakli bekliyor

A
A
A
(Özel) Minik Aysima hem kalp hem de akciğer nakli bekliyor

Gaziantep’te yaşayan 3 yaşındaki Aysima’ya ağır kalp ve akciğer yetmezliği nedeniyle aynı anda iki organ nakli yapılması gerekiyor.

Gaziantep’te yaşayan 3 yaşındaki Aysima’ya ağır kalp ve akciğer yetmezliği nedeniyle aynı anda iki organ nakli yapılması gerekiyor. Her an ölüm tehlikesi bulunan ve pulmoner hipertansiyon teşhisi konulan minik kızın ailesi, yurt dışında tedavi olması gerek çocukları için devlet yetkilileri ve hayırseverlerden yardım bekliyor.


Şehitkamil ilçesi Merveşehir Mahallesi’nde oturan Yusuf-Hatice çifti, 3 yaşındaki kızları Aysima’nın sağlık sorunları nedeniyle diken üstünde yaşıyor. Doğumundan bir yıl sonra ağır kalp ve akciğer yetmezliği teşhisi konulan minik kızın her an ölüm tehlikesi bulunurken, aynı anda iki organ naklinin yapılamaması durumunda ölebileceği ifade edildi.


Hastalığı nedeniyle yaşıtları gibi koşup oynayamayan ve nefes almakta bile zorluk çeken Aysima, iki saatte bir uygulanan oksijen cihazı seanslarıyla bir nebze de olsa hayata tutunuyor. Minik kız bir günde onlarca ilaç kullanıyor.


Sağlığına kavuşabilmesi için aynı anda hem kalp hem de akciğer nakli olması gereken Aysima’nın tedavisi doktorların söylediğine göre Türkiye’de mümkün değil. Bu yüzden çocuklarının gözlerinin önünde eriyip gittiğini belirten ve Aysima’yı yurt dışında tedavi ettirmek istediklerini söyleyen ailesi, maddi durumlarının iyi olmadığını vurgulayarak devlet büyüklerinden ve hayırseverlerden yardım beklediklerini söyledi.



"Kızımın tedavisi için Cumhurbaşkanımızdan yardım bekliyoruz"


İnşaat işçiliği yapan ve kızının günden güne gözünün önünde eridiğini söyleyen baba Yusuf Ekinci, "Çocuğumun durumu iyi değil. Doktorların bize söylediği; ağır kalp ve akciğer yetmezliği olduğu ve bir an önce nakil olması gerektiği. Yani biz anne ve baba olarak maddi ve manevi elimizden gelen her şeyi yaptık, yapmaya da devam ediyoruz ancak maddi gücüm daha fazlasına yetmiyor. Devlet büyüklerimizden, hayırsever vatandaşlardan bize yardım etmelerini bekliyorum. Tedavi imkanı yurt dışında olduğu için özellikle Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ve Sağlık Bakanlığımızdan yardım bekliyoruz. Çünkü kızım gün geçtikçe gözümün önünde eriyip bitiyor ve biz beklemekten başka bir şey yapamıyoruz" dedi.



"Kızımda pulmoner hipertansiyon ile ağır kalp ve akciğer yetmezliği var"


Minik Aysima’nın rahatsızlığı hakkında da bilgi veren baba Ekinci, "Kızımda akciğer tansiyonu var, Yani tıbbı adıyla pulmoner hipertansiyon hastası. Bu hastalık nedeniyle akciğer kirli kanı kabul etmediği için kalbe geri gönderiyor. Kalp de bu fazla kanı taşıyamadığı için zorlanıp büyüyor. Aysima’nın kalbi şu an normal bir insanın kalbinin dört katı büyüklüğünde. O nedenle kalp yetmezliği artarak gelişmeye devam ediyor. O yüzden doktorlar rahatlaması için kalbini deldi. Şu an tek çare yurt dışında kalp ve akciğer nakli olması lazım. Nakil yapılırken ikisinin beraber yapılması gerekiyor. Sadece kalp nakli yapılırsa akciğer onu da öldüreceği için ikisinin beraber yapılması lazım" ifadelerini kullandı.



"Kızımın gözümün önünde eriyip gitmesine artık dayanamıyorum"


Kızının hastalığı nedeniyle çok üzüldüğünü ve zor günler geçirdiğini belirten anne Hatice Ekinci şöyle konuştu:


"Kızımın gözümün önünde eriyip gitmesine artık dayanamıyorum. Yaşıtları gibi koşup oynamasını istiyorum. Zaten kendisi de diğer çocukları oynarken, koşarken görünce üzülüyor, sinirleniyor kendisi onlar gibi oynayamadığı için. Dışarı çok çıkaramıyoruz diğer çocukları görünce etkileniyor. Eve çocuklu kimseyi çağıramıyoruz kızımız üzülmesin diye. Yani artık beklemekten başka elimizden bir şey gelmiyor. O yüzden Cumhurbaşkanımızdan, devlet büyüklerimizden, hayırsever vatandaşlardan yardım bekliyoruz. Kızımın daha çok eriyip gitmesine dayanamıyorum. Her an her şeye hazırlıklı olmak çok zor acı."

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Başkan Topaloğlu: “Herkes kendi evinin önünü süpürürse daha güzel bir görünüm ortaya çıkar” Kemer Belediye Başkanı Necati Topaloğlu, Kemer sahil bandında yer alan otellerin yöneticileri ile bir araya gelerek otellerin çevre düzenlemeleri ile ilgili fikir alışverişinde bulundu. Kemer Belediyesi’nde yapılan toplantıda, her yıl çok sayıda misafiri ağırlayan Kemer’deki sahil bandında yer alan otellerin çevre düzenlemeleri, bazı yerlerde kuruyan çimlerin yenilenmesi, aydınlatmalar, sulama sistemleri ve turizmcilerin istekleri hakkında görüş alışverişinde bulunuldu. Toplantıda konuşan Kemer Belediye Başkanı Necati Topaloğlu, “Kemer dünyanın göz bebeği. İlçemize gelen misafirlerimize Kemer’imizi en iyi şekilde göstermemiz ve tanıtmamız gerekiyor. Herkes kendi evinin önünü süpürürse daha güzel bir görünüm ortaya çıkar. Kemer Belediyesi olarak otellerimizle her zaman iş birliği içerisinde olduk ve olmaya devam edeceğiz. Otellerimizin çevre düzenlemeleri konusunda elimizden gelen desteği vereceğiz. Yürüyüş bandında yer alan aydınlatmaları yenileyeceğiz. Kemer’imizi, ilçemize gelen misafirlerimize ilçemizi daha renkli ve canlı göstermek için çalışmalarımız artarak devam edecek” dedi. Turizmciler ise Kemer Belediyesi ile iş birliği içerisinde Kemer’e hizmet etmeye devam edeceklerini belirterek, verdiği desteklerden dolayı Başkan Topaloğlu’na teşekkür ettiklerini söyledi. Kemer Belediyesi’nde yapılan toplantıda, Kemer Belediyesi Meclis Üyesi Cansın Efir de yer aldı.
İstanbul Küçükçekmece’de kuyumcu soygunu kamerada Küçükçekmece’de bir kuyumcu dükkanı, maskeli 3 şahıs tarafından soyuldu. Kuyumcunun havaya ateş amasıyla soygunculardan biri vatandaşlar, tarafından yakalandı. Şüphelilerin kaçması ve bir soyguncunun yakalanma anı kameraya yansıdı. Olay, saat 10.30 sıralarında Küçükçekmece Atatürk Mahallesindeki bir kuyumcuda yaşandı. Edinilen bilgiye göre kimliği henüz belirlenemeyen kar maskeli 3 kişi, kuyumcuya girerek altınları istedi. Vitrindeki altınları çuvalları alan şüpheliler iş yeri sahibi tarafından engellenmek isteyince soygunculardan biri silah kabzası ile kuyumcuyu başından yaraladı. Şüpheliler daha sonra kapının camını kırarak dışarı kaçtı. Kuyumcuların peşinden dışarı çıkan işyeri sahibi, silahıyla havaya ateş açtı. Şüphelilerden ikisi altınlar ile birlikte kayıplara karışırken, bir tanesi ise çevredeki esnaf tarafından yakalandı. Yakalanan zanlı, esnafa tarafından tekme tokat dövüldü. İhbar üzerine olay yerine gelen Küçükçekmece İlçe Emniyet Müdürlüğüne bağlı polis ekipleri, yakalanan şüpheliyi gözaltına alarak karakola götürdü. Ardından olay yerinde inceleme yaptı. Yapılan incelemenin ardından olay yerinde 2 adet boş kovan bulundu. Ekipler kaçan iki şüphelinin yakalanması için geniş çaplı çalışma başlattı. Kuyumcu soygunu güvenlik kamerasında Yaşanan kuyumcu soygunu, güvenlik kamerasına da saniye saniye yansıdı. Görüntülerde dükkandan çıkan 3 zanlı kaçmaya çalışıyor. Bir tanesi vatandaşlar tarafından tekme tokat yakalanırken, diğer ikisi ise kaçıyor.
Ankara Bakan Tunç: "Aynı yolu izlerse eğer DEM Parti, o zaman aynı muameleyle karşılaşır" Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, DEM Parti’ye "terörle aranıza mesafe koyun" çağrısında bulunarak, "Şu an devam eden davalar da var. Aynı yolu izlerse eğer DEM Parti, o zaman da aynı muameleyle karşılaşır. Demokratik siyaset yapın" dedi. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Ankara’da katıldığı "Türkiye Yüzyılında Çocuk Hukuku" konulu panelin ardından basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin DEM Parti’ye kapatma davası açılması çağrısıyla ilgili konuşan Bakan Tunç, Türkiye’de teröre ve şiddete geçit verilmeyeceğini belirterek, demokratik hukuk devletlerinde şiddet ve şiddeti teşvikin suç sayıldığını ifade etti. 40 yıla aşkın süredir Türkiye’nin terör belası ile mücadele ettiğini hatırlatan Bakan Tunç, demokratik siyaset yaptıklarını iddia eden partilerin terörle de arasına mesafe koyması gerektiğini kaydetti. "Millet size oyu terörü destekleyin diye vermiyor" Terörle arasına mesafe koyamayan partilerin geçmişte kapatıldığına işaret eden Bakan Tunç, "Böyle bir hukuki süreçle karşı karşıya kalmak istemiyorsanız terörle aranıza mesafe koyun. Terörü ve şiddeti reddedin. Demokratik siyasetinizi yapmak istiyorsanız özgürce siyasetinizi yapın. Millet size oy verirken hizmet etsin diye oy veriyor. Terörü desteklesin diye oy vermiyor" ifadelerini kullandı. "Devlet büyüklerine hakaret edilmesi kabul edilebilir değil" Terörü ve şiddeti destekleyen açıklamalarda bulunan partilere hiçbir hukuk devletinin müsaade etmeyeceğini dile getiren Bakan Tunç, "Yetkili makamlar devreye girer. Diyarbakır Sur’da gerçekleşen olay ile ilgili adli soruşturma başlatılmıştı. Devlet büyüklerine hakaret edilmesi kabul edilebilir değil. Soruşturma devam ediyor, buna benzer olaylar olmamalı" dedi. "Milletten aldığınız yetkiyi kötüye kullanmayın" Terörle irtibat ve iltisak nedeniyle partilere kapatılma davalarının her zaman açılabileceğini belirten Bakan Tunç, "Şu an devam eden davalar da var. Aynı yolu izlerse eğer DEM Parti, o zaman da aynı muameleyle de karşılaşır. Demokratik siyaset yapın. Milletten aldığınız yetkiyi kötüye kullanmayın" diye konuştu. DEM Parti’nin 78 belediyesi olduğunu söyleyen Bakan Tunç, teröre destek verilen uygulamalar ile karşılaşması noktasında gerekli soruşturmaların başlatılacağını belirterek, şunları kaydetti: "Eğer bu 78 belediye terörü destekleyen bir uygulama gerçekleştirirse eğer ne olacak? Anayasamızın 127’nci maddesi ile Belediyeler Kanunu’nun 45’inci maddesini okudunuz. Yasal mevzuat içerisinde terörü destekliyorsa belediye yönetimi, geçmişteki uygulamaları da gördük. Hiç kimse bir partinin kapatılmasını ister mi? Milletin kaynaklarını devlet düşmanlarına aktarma gayreti içerisinde olursanız -geçmişte oldu, bunların uygulamaları gerçekleşti- yine bunlar tekrar ederse verilen yetkiler kullanılır."
Ankara Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan Ermeni Patrikliği’ne taziye mesajı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Ermenileri Patriği Sahak Maşalyan’a gönderdiği mesajında ,"Tek bir Ermeni vatandaşımızın dahi ötekileştirilmesine, dışlanmasına, kendini vatanında ikinci sınıf hissetmesine müsaade etmedik, etmeyiz. Tarihte yaşananları, radikal söylemlere, ötekileştirmeye, nefret diline geçit vermeden, aklın, vicdanın ve bilimin rehberliğinde ele almamız önemlidir" dedi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Ermenileri Patriği Sahak Maşalyan’a gönderdiği mesajında,” Birinci Dünya Savaşı’nın ortaya çıkardığı olumsuz şartlarda hayatını kaybeden Osmanlı İmparatorluğu vatandaşı Ermenileri bugün bir kez daha saygıyla anıyor, torunlarına taziyelerimi iletiyorum. Çatışmalar, isyanlar, çete hareketleri ve tedhiş eylemleri nedeniyle vefat eden, şehit edilen Osmanlı toplumunun tüm mensuplarına da Allah’tan rahmet niyaz ediyorum. Birinci Dünya Savaşı’nın Osmanlı topraklarında yol açtığı yıkım, hafızalarımızda derin izler bırakmıştır. Ecdadımızdan bize miras kalan huzur ve barış ikliminin devamı, ancak müşterek gayretlerimizle mümkün olabilir” dedi. Ürettikleri kültürel ve beşerî eserlerle Anadolu topraklarını zenginleştiren Ermeni vatandaşların emniyeti, refahı ve mutluluğunun bugün de teminat altında olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan,” Tek bir Ermeni vatandaşımızın dahi ötekileştirilmesine, dışlanmasına, kendini vatanında ikinci sınıf hissetmesine müsaade etmedik, etmeyiz. Tarihte yaşananları, radikal söylemlere, ötekileştirmeye, nefret diline geçit vermeden, aklın, vicdanın ve bilimin rehberliğinde ele almamız önemlidir. Milli belleğimize kazınan hadiseler arasında ayrım yapmaksızın, empati kurulması, ekilen nefret tohumlarının kök salmasını da engelleyecektir. Dünyayı çepeçevre saran şiddet ve savaş sarmalından gelecek kuşakları korumanın yolunun, ortak acılarımızdan çıkaracağımız dersler ışığında, geleceğimizi birlikte inşa etmekten geçtiğine inanıyoruz. Bu düşüncelerle, Ermeni Toplumu’nun kıymetli mensuplarını en kalbi duygularımla bir kez daha selamlıyorum” ifadelerini kullandı.