GENEL - 22 Eylül 2018 Cumartesi 11:34

Sanko Sanat Galerisi’nde Dokusal Soyutlamar II sergisi açıldı

A
A
A
Sanko Sanat Galerisi’nde Dokusal Soyutlamar II sergisi açıldı

Akdeniz Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Öğretim Görevlisi Dr.

Akdeniz Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Öğretim Görevlisi Dr. Süleyman Özderin, Sanko Sanat Galerisi’nde “Dokusal Soyutlamalar II” temalı 5’inci kişisel sergisini açtı.


Sergisine ev sahipliği yapan Sanko Sanat Galerisi yönetimine teşekkür eden Dr. Özderin, tuval üzerine yağlı boya tekniğiyle yaptığı farklı boyutlarda 23 eserini Gaziantepli sanatseverlerle buluşturmaktan mutluluk duyduğunu söyledi. Hacettepe Üniversitesinden 1995 yılında mezun olduğunu, profesyonel olarak 25 yıllık bir süreçte resim yaptığını ve uğraştığına vurgu yapan Dr. Özderin, “2004 yılından bu yana Akdeniz Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesinde görev yapıyorum” dedi.


Resimlerimde sosyal yaşamı ilgilendiren çeşitli konularda desen tasarımlarını dikkate alarak soyutlama statüsünde bir anlayış izlediğini belirten Dr. Özderin, “TexturalAbstraction olarak adlandırılan ve Sanko Sanat Galerisi’nde sanatseverlere sunduğum resimleri, 2014 yılından beri yapıyorum” diye konuştu.


“Bu resimlerin temeli dokusal görüntüler ile desen çizimlerinin bir tasarım anlayışı biçiminde ifade edilmesine dayanıyor” diyen Dr. Özderin, “Resimlerde kimi zaman gerçeküstü görüntüler dokulardan oluşan bir bütün içerisinde ortaya çıkabiliyor. Bu anlamda dokusal resimler gerçeküstü bir içeriğe de sahip” ifadelerini kullandı.


Resim yapmanın çok özel bir uğraş ve duygu olduğunu, insanın o duygu ile resme başlayıp bitirdiğini vurgulayan Dr. Özderin, şöyle devam etti:


“Normal günlük işlerimizin dışında bir uğraş. Çok sıkıldığınız anda resim yapamazsınız, çok diretirseniz de o resmi bozarsınız. İşte o zaman resmin özel bir konumda olduğu anlaşılır. Ben resmi tasarlayarak yapıyorum, benim en önemsediğim nokta ve en zorlandığım nokta çizimler sosyal içerikli olabiliyor. Desen tasarlıyorum, tasarlandığından mütevellit gerçeküstü bir anlayış ve statüsü oluşuyor.”


Sanko Sanat Galerisi’nin 2004 yılından bu yana sanatçıların hizmetinde olduğunu anımsatan Sanko Sanat Galerisi Yürütme Kurulu Üyesi Murat Köylüoğlu, programın oluşumunu sağlayan seçici kurul üyesi Aslı Özen’e de teşekkür etti.


Konuşmalardan sonra, Sanko Park AVM Müdürü Niyazi Büyükaksu, SANKO Holding tarafından bastırılan ve Gaziantep Arkeoloji Müzesi’nin bilimsel yayını olan “Belkıs Zeugma ve Mozaikleri” isimli bilimsel yayını, sanatçı Dr. Özderin’e hediye etti.


Açılışına, Sanko Park AVM İşletme Müdürü Taner Neng, sanatçılar ve sanatseverlerin katıldığı sergi, Sanko Sanat Galerisi’nde, 5 Ekim’e kadar her gün 10.00 - 22.00 saatleri arasında gezilebilecek.


Dr. Süleymen Özderin


Dr. Özderin, Nevşehir’in Avanos ilçesinde doğdu. İlk ve orta öğrenimimi Ankara’da tamamladı. 1995 yılında Hacettepe Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi “İç Mimari ve Çevre Tasarımı” Anasanat Dalından başarı ödülü alarak mezun oldu. 1999’da Akbank Sanat Galerisinde ilk kişisel sergisini açtı ve birçok yarışmalı sergiye katıldı.


2002 yılında 13’üncü Tekel Geleneksel Resim Yarışmasında Mansiyon, 2015’te Avustralya’da bulunan GallipoliMemorial Kulübünün Türkiye işbirliği ile düzenlediği Çanakkale Resim yarışmasında birincilik ödülü kazandı. Eser aynı zamanda Avustralya’da özel bir sanat müzesine kabul edildi.


Sanatçı, 2016 yılında, Eskişehir Valiliği’nin düzenlediği “Yunus Gibi” temalı Yunus Emre Resim Yarışmasında da birincilik ödülü aldı.


2003’te Hacettepe Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsünde “Soyut Resimde İçerik ve Biçim” adlı yüksek lisans tez araştırmasını, 2011 yılında Gazi Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsünde Çağdaş Soyut Sanatta Ontolojik Temeller” adlı doktora tezini tamamlayan sanatçı, çağdaş soyut sanatın ontolojik temellerini araştırdığı doktora çalışmasında, “Küresel Eksen Merkezli Çözümsel Hiyerarşik Yapı Sistemi” adıyla, soyut sanatın “ontolojik” temellerini “bilimsel bir teori” olarak yazdı.


Kaynağının tamamı 25 yıllık birikimiyle sanatçının kendisine ait olan ve benzeri bulunmayan bu bilimsel teori; Dünya Sanat Literatürüne “Girebilecek Nitelikte Olup” Henüz Tanıtımı Yapılmamıştır.


Tasarım ve sanat alanındaki çalışmalarına Akdeniz Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesinde devam eden sanatçının, hakemli dergilerde sanat felsefesi, sanat ontolojisi, sanat ve tasarım eleştirisi ve “analitik tasarım teorileri” ile ilgili yayınlanmış çeşitli makaleleri bulunuyor.


Sanatçı, 2014 yılından beri yapmakta olduğu “TexturalAbstractionandDesigningtoDrawing” dokusal soyutlama ve desen tasarımları adını verdiği yeni resim dizisini sanatseverlere sunmanın heyecanını yaşıyor. Resmin oluşumunu çok boyutlu bir tasarım problemi olarak ele alan sanatçı, soyutlama yöntemlerini analitik bir anlayışla kullanıyor. Resimlere verilen “TexturalAbstractionandDesigningtoDrawing” ismi bir “kavram” olarak buradan geliyor.


Resme konu olan desen, soyutlanmış bir bütün içerisinde kimi zaman gerçek üstü, kimi zaman da bir takım oluşturduğu geometrik oluşumlarla tasarlanırken, resim yüzeyinde olan tüm öğeler dokusal etkilerle çözülüp sürpriz değişimler meydana getirebiliyor. Sanatçının ifadesiyle; bir görüntünün resim olarak tanımlanabilecek özellikleri yakalayabilmesi, bu süreçlerin “kavram düzeyine” oluşturduğu bir biçimde yönetilmesine doğrudan bağlıdır.


Sanatçı bu önemli yetiyi yönetebildiği ve doğru tercihler yaparak, resmi plastik özellikler taşıyan bir “görüntü tasarımı” haline getirebildiği sürece eserine değer katabiliyor. Özderin, bu ana sorun temelinde resim sanatını “salt resim” olarak elde etmeyi ilke edinen sanatçılar arasında yer almaktadır.


Sanatçının tek amacı düşünceyi sanata, resim yoluyla çevirebilmektir. Bu yöntem bazen tersine işleyerek; sanatı “resim yoluyla düşünce” haline getirebilmeyi de içermektedir. Bu bağlamda konu veya amaç ne olursa olsun; bir eser gerçek anlamda “resimsel” olabilecek niteliklere mutlak suretle sahip olmalıdır.


Bu noktada, herhangi bir görüntünün boya ile olan ilişkisinde sonuç her zaman “resim” olarak nitelenen bir özelliğe kavuşmaz, kavuşamaz. Bu durumda, resmi “sanat eseri” yapan o sihirli “aurayı” yakalayabilmek adeta zorunludur. Sanatçının oluşturduğu o büyülü fark, salt olarak bu ve benzeri değerleri eser üzerinde ortaya koyabilme hünerinde gizlidir.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Tokat Tokat’ta yaşanan 4,7 büyüklüğündeki deprem anı güvenlik kamerasında Tokat’ta yaşanan 4,7 büyüklüğündeki depremin ardından, Tokat Sulusaray ilçesi Belediye Başkanı Davut Kılıç, ilçede herhangi bir olumsuz durumun bulunmadığını söyledi. Öte yandan deprem anı güvenlik kameralarına yansıdı. AFAD tarafından açıklanan bilgilere göre, saat 01.06’da merkez üssü Sulusaray ilçesi olan 4,7 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Deprem, 9,97 kilometre derinlikte kaydedildi. Sarsıntı Sivas ve Yozgat illerinden de hissedildi. Depremi hisseden vatandaşlar büyük bir panik yaşayarak kendilerini dışarı attı. Deprem anı iş yerlerinin güvenlik kameralarına yansırken Tokat Sulusaray Belediye Başkanı Davut Kılıç, açıklamalarda bulundu. Başkan Kılıç, şu ana kadar herhangi bir olumsuz durumun olmadığını fakat dikkatli olunması gerektiğini söyledi. “Yıkılan, hasarlı bir bina yok” Kılıç, ilçede yıkılan ve hasarlı bir binanın olmadığını ifade ederek, “Saat 01.06’da Sulusaray ilçe merkezli 4,7 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. Şu ana kadar herhangi bir olumsuzluk yok. Yıkılan, hasarlı bir bina yok. Herhangi bir can kaybı ve yaralanma da yok. Köylerimizde de sorun yok. Özellikle vatandaşlarımız bu gece, dikkatli, uyanık olmasını ve mümkünse bu geceyi dışarda geçirmeleri önemli. Vatandaşlarımızı dikkatli olmaları konusunda anons yaparak uyarıyoruz. Deprem ülkemizin gerçeği. İlçemiz de Kuzey Anadolu fay hattına yakın bölgede bulunuyor. Hepimize geçmiş olsun” dedi. Vatandaşlar ise depremi hisseder hissetmez kendilerini evden dışarı attıklarını belirtti.
İstanbul İstanbul’da taksiciler öldürülen meslektaşları için toplandı İstanbul’da yüzlerce taksici Sarıyer’de gasp edilip öldürülen meslektaşları Yaşar Yanikyürek için bir araya geldi. İstanbul’un çeşitli noktalarında bir araya gelen taksicilerin katılımıyla, yol kenarında ölüme terk edilen Yaşar Yanıkyürek’in cenazesi Zincirlikuyu Mezarlığı gasilhanesine getirildi. İstanbul’da taksisine aldığı yabancı uyruklu iki şahıs tarafından öldürülüp Sarıyer’de yol kenarına atılan Yaşar Yanıkyürek için yüzlerce meslektaşı bir araya geldi. İstanbul’un farklı noktalarında toplanan taksiciler bir araya gelerek Yaşar Yanıkyürek’in cenazesinin Zincirlikuyu Mezarlığı’na getirilmesine eşlik etti. Farklı noktalarda toplanan taksiciler Beyoğlu’nda bir araya gelerek konvoy halinde Zincirlikuyu Mezarlığı’na hareket etti. Polis ekipleri çevrede güvenlik önlemleri aldı. Zincirlikuyu Mezarlığı önünde toplanan taksiciler burada basın açıklaması yaptı. Konuyla ilgili konuşan İstanbul Taksi Şoförleri Derneği Başkanı Deniz Dündar, “Bugün 14.30 sularında Anadolu Yakası’ndan aldığı yolcu ile Avrupa Yakası Sarıyer Tarabya, bizim Madenler dediğimiz bölgede yabancı yolcusu tarafından katledilen Yaşar Yanıkyürek abi için bütün meslektaşları olarak, arkadaşları olarak buradayız. Cenazemizi yalnız bırakmadık. Bu bizim ilk cenazemiz değil, görünene göre son cenazemiz de olmayacak. İki üç ay önce İzmir’de Oğuz Erge kardeşimiz, yaklaşık 9-10 ay önce Yıldıztabya, Gaziosmanpaşa’da Samet Kubiloğlu kardeşimiz, ondan 1 sene öncesine kadar Aydın Altun abimiz, bu ne ilk ne de son. Biz bir an önce yetkililerden taksicilerin can ve mal güvenliği için ivedi bir şekilde çalışma yapmalarını arzu ediyoruz. Bugün Yaşar abi için buradayız, cenazemizi gasilhaneye teslim ettik. Yarın Feriköy Mezarlığında öğle namazına müteakip defnedip son görevimizi yerine getireceğiz ama bunun son olup olmadığını bilmiyoruz. Ne yazık ki evden helalleşerek çıkıyoruz. Bir an önce yetkililerden, kabinli araç ya da başka bir çözüm bekliyoruz. Buna yetkililer, İstanbul’da taksiyi yönlendiren UKOME kurulu karar verecek. Bizler dernekler olarak, daha önce büyükşehir belediyesine bunun müracaatını yaptık. Bu ilk değil son değil. Biz helalleşerek çalışmak istemiyoruz. Bizler huzur, güven içinde çalışmak istiyoruz. Bizler STK’lar olarak sizler için her şeyi yapıyoruz. Bu işin hızlanması için sizlerin de bir an önce müracaatta bulunmanız gerekmektedir. Lütfen bizim sesimizi artık duyun. Lütfen bizi ciddiye alın" ifadelerini kullandı. "Azrailimizi yanımızda taşıyoruz" Ölümlerin artık son bulması için yetkililerin önlem almasını isteyen ve evden helalleşerek çıkıyoruz diye belirten Deniz Dündar, "Bugün bu, yarın bir başkası, kimi taşıdığımızı bilmiyoruz. Azrailini yanında taşıyan bir meslek grubu haline geldik. Bütün yetkililere, özellikle taksici dostu cumhurbaşkanımıza sesleniyorum; Sayın Cumhurbaşkanım lütfen bu çığlığımızı, bu haykırışımızı duyun” şeklinde konuştu.
İstanbul İstanbul’da taksiciler öldürülen meslektaşları için eylem yaptılar İstanbul’da bir grup taksici bir araya gelerek, öldürülen taksici Yaşar Yanıkyürek için ve son zamanlarda taksicilere yönelik artan sözlü şiddet ve cinayetleri, kötü şartları protesto etmek için eylem yaptı. İstanbul Sarıyer’de 34 TFY 89 plakalı taksinin şoförü Yaşar Yanıkyürek, otomobilinde önce gasp edildikten sonra bıçaklanarak yol kenarına atılmıştı. Bu duruma tepki gösteren bir grup taksici bir araya gelerek, son zamanlarda taksicilere yönelik artan sözlü şiddet ve cinayetler, kötü şartları protesto etti. Göztepe Köprüsü önünde toplanan taksiciler, Beşiktaş Meydanı önüne kadar konvoy yaptı. Göztepe Köprüsü önünde basın açıklaması yapan taksiciler, ardından Beşiktaş Meydanı’na doğru yolu çıktı, oradan tekrar Göztepe Köprüsü’ne gelen taksiciler protestoyu sonlandırdı. Durumla ilgili konuşan taksici Osman Balıkçı, "Burada bugün toplandık, iyi bir şey için toplanmak isterdik ama maalesef ki kötü bir olay için toplandık. Sevdiğimiz bir taksici ağabeyimiz Yaşar ağabeyimiz bugün hakkın rahmetine kavuştu. Bir vatandaş Ataşehir’den binip Sarıyer tarafına gidiyor ve ağabeyimizi katlediyor. Bu üzücü haberi aldıktan sonra bütün taksi camiası olarak toplandık. Şimdi de güzergahımız olarak buradan çıkacağız, artık sesimizin duyulmasını istiyoruz. Biz senelerdir gece çalışıyoruz, burada arkamda duran bütün abilerim, arkadaşlarımız hepsi evlerine ekmek parası götürmek için gece sabaha kadar çalışıyorlar ve hiçbir güvencemiz yok, bugün de gördük ki bu kadar basit bir şekilde, üstelik gündüz vakti bir abimizi kaybettik. Yaşar abimiz hakkın rahmetine kavuştu ancak bu ne ilk ne de son olacak gibi duruyor, burada toplanmamızın amacı sadece insanlara zarar vermek ya da bir şeyleri engellemek değil, sadece sesimizi duyurmak için buradayız. Buradaki bütün arkadaşlar da bu saatten sonra sadece can güvenliklerini ve Yaşar abimiz gibi bir son olmaması için ellerinden geldiğince birbirlerini kolladıkça da bir şeylerin olmasını istiyorlar ama maalesef olmuyor. Buradan yetkililere sesleniyoruz, bugün bir abimizi daha kaybettik, Yaşar Yanıkyürek ağabeyimiz bıçaklanarak katledildi. Bunların yaşanmaması için yetkilileri de artık göreve bekliyoruz. Şu anda Göztepe köprüsü altından çıkacağız, Beşiktaş güzergahında kimseyi rahatsızlık vermeden sessiz bir protesto yapacağız, bu sessiz çığlığımızı lütfen duyun. Toplamda yaklaşık 600-700 araçlık bir grup olacak" ifadelerini kullandı.