KÜLTÜR SANAT - 21 Ocak 2018 Pazar 16:17

Üzelgeçici çiftinin sergisi

A
A
A
Üzelgeçici çiftinin sergisi

Ressam ClaudiaSchmidtÜzelgeçici ve eşi Mustafa Serdar Üzelgeçici’nin SANKO Sanat Galerisi’nde açtıkları sergi, 8 Şubat’a kadar gezilebilecek.

Ressam ClaudiaSchmidtÜzelgeçici ve eşi Mustafa Serdar Üzelgeçici’nin SANKO Sanat Galerisi’nde açtıkları sergi, 8 Şubat’a kadar gezilebilecek.


Gaziantep’te sanatın ve sanatçının buluşma noktası haline gelen SANKO Sanat Galerisi’nde “Geçmişten Bugüne” ismiyle açılan sergide, Mustafa Serdar Üzelgeçici’nin10, ClaudiaSchmidtÜzelgeçici’nin 13 eseri yer alıyor.


Adana’da kendi atölyelerinde resim çalışmalarını sürdürdüklerini belirten Mustafa Serdar Üzelgeçici, resim çizmeye daha önceleri başladıklarını, ancak profesyonel olarak eğitim almaya 2007 yılında başladıklarını söyledi.


“Son 4 yıldan bu yana herhangi bir eğitim almadan, eşimle beraber evimizin alt katına kurduğumuz atölyemizde resim çalışmalarımızı yürütüyoruz” diyen Mustafa Serdar Üzelgeçici, “Resim yapmaya çocuk yaşlarında başladım. 17 yaşındayken babamın portresini yaptım. Resme olan ilgim hiç azalmadı. Resim yapmak benim için mutluluk ve sağlık anlamlarına geliyor. 1996 yılında sol tarafımdan kısmi felç geçirdim. Resim yaparak sağlığıma kavuştum. Resim yapmak aynı zamanda ruhumu besliyor. Genellikle portre ve insan figürleri üzerine çalışmalar yapıyoruz. Eşimle özellikle ortak konular hazırlıyoruz. Resim sanatında farklı teknikler var. Eşim, tuval üzerine akrilik boya tekniği ile çalışmalarını yapıyor. Ben ise tuval üzerine yağlı boya tekniğini kullanıyorum” dedi.


Temaları birbirine yakın olsa da stillerinin birbirinden çok farklı olduğunu anlatan Mustafa Serdar Üzelgeçici, “Her sanatçının kendine has bir tekniği olur. Bizimde tekniklerimiz farklı. Birbirimizden ilham alıyoruz. Aynı ortamda olduğumuz için fikir alışverişlerinde bulunuyoruz. Bu bize daha çok farklı eser ortaya çıkarmamıza yardımcı oluyor” şeklinde konuştu


Mustafa Serdar Üzelgeçici, ekonomik olarak gelişmiş ülkelerde sanata bakış açısının farklı olduğuna vurgu yaparak, “Oradaki sergiler ve galeriler bile çok farklı. Çünkü ekonomisi iyi insanların sanata ayıracak zamanları ve maddi imkanları da oluyor” diye konuştu.


SANKO Sanat Galerisi’nde açılan sergi, 8 Şubat’a kadar her gün 10.00 - 22.00 saatleri arasında gezilebilecek.


MUSTAFA SERDAR ÜZELGEÇİCİ


Adana 1957 doğumlu Mustafa Üzelgeçici,1982 yılında Yıldız Teknik Üniversitesi’nden Elektrik Mühendisi olarak mezun oldu. 1985 - 1986 yıllarında İngiltere Londra City Üniversitesi, 1990-1991 yıllarında İsviçre St. Gallen Üniversitesi’nde yüksek lisans eğitimi aldı.


İstanbul Sanat Fuarı, Floransa İtalya Bienali ve iki kez ArtAnkara Sanat Fuarı’na katılan sanatçı, 2014 ve 2016 yıllarında Adana AÇS Galerisi ve Altınoran Sanat Galerisi’nde kişisel sergi açtı.


Mustafa Serdar Üzelgeçici, 15’inci Şefik Bursalı Resim Yarışmasında sergilenme ödülü aldı, 2009 - 2017 arasında Adana, Eskişehir, Zürih ve Ankara’da 11 karma sergiye katıldı.


CLAUDİA SCHMİDT ÜZELGEÇİCİ


Almanya-Tiengen doğumlu olan sanatçı, babaannesinin resim çalışmalarından etkilenerek küçük yaşta resim yapmaya başladı. Ailesinin desteği ile Zürih Sanat Akademisi yetenek sınavlarına giren sanatçı, yaşı küçük olduğundan amacına ulaşamadı.


Eğitimi nedeniyle gittiği Londra’da eşi Mustafa Serdar Üzelgeçici ile tanışan ve eşinin de sanata duyduğu ilgi nedeniyle bu konuda kendisini geliştirmek isteyen sanatçı, müzeleri gezip, çeşitli sergileri takip ederek bu sanat dalında kendi çizgisini oluşturmak istedi.


Eşinin rahatsızlığı dolayısıyla İsviçre’den 1998 yılında Adana’ya gelen ve eşiyle birlikte farklı resim öğretmenlerinden ders alıp atölye çalışmalarına katılan sanatçı, aile albümündeki kendi kültürünü yansıtan resimlerden etkilenerek, bunları çizgisi doğrultusunda akrilik tekniğiyle tuvale aktardı.


“İki Albüm, İki Kültür” konulu ilk kişisel sergisini eşiyle 2014 yılında Adana’da açan sanatçı, son dört yıldır kendi atölyesinde çalışmalarına devam ediyor. 2015 yılında Zürih-İsviçre’de kendi adını taşıyan galerisini kuran sanatçı, 2013 - 2016 yılları arasında İstanbul, Adana, Çanakkale ve Ankara’da beş resim yarışmasına katılarak ödül kazandı. Sanatçı, 2016 ve 2017 yıllarında ArtAnkara, Floransa ve Artist 2017 fuarlarına katıldı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul ’TAYK-CarrefourSA Kupası’ ile TAYK 2024 Trofesi başladı Türk yatçılığını uluslararası platformlara taşıyan Türkiye Açık Deniz Yarış Spor Kulübü (TAYK), 2024 Trofesi’ne 20-21 Nisan 2024 tarihlerinde CarrefourSA sponsorluğunda "TAYK-CarrefourSA Kupası" adı altında düzenlediği yat yarışı ile başladı. TAYK tarafından, CarrefourSA ana sponsorluğunda gerçekleştirilen TAYK - CarrefourSA Kupası yarışında bu yıl denizlerin sürdürülebilirliğine dikkat çekmek için kaptanlar dümene geçti. Yelkencilerin, değişen deniz ve hava koşullarıyla mücadele ettiği yarış IRC sınıfı tek gövdeli yelkenli tekneler için açık olurken, yat yarışına alt bölümlerde; IRC O, IRC 1, IRC 2, IRC 3 ve IRC 4 divizyonlardan oluşan 41 yat katıldı. 20 Nisan Cumartesi günü Caddebostan açıklarından verilen start ile Türkiye’nin önemli yelken filosunu oluşturan deneyimli yelkenciler, Trofe’nin ilk ayağında birinci gelmek için kıyasıya yarıştılar. 2024 Trofesi’nde ilk defa uzaktan kumandalı robotik şamandıra kullanan TAYK ekibi, Türkiye’nin önemli yat trofesinin ilk ayağında yarışlarda yer alan ekiplere yenilikçi yaklaşımın avantajlarını yaşatabilmek için dünyada meydana gelen yeniliklere hızla uyum sağlamayı amaçlıyor. “Denizlerdeki sürdürülebilir doğal yaşamı destekliyoruz” Etkinliğin ana destekçisi olan CarrefourSA da uzun yıllardır denizlerdeki sürdürülebilir doğal yaşamı gelecek nesillere miras bırakma vizyonuyla, bu yıl ana teması ‘Sürdürülebilirlik’ olan TAYK- CarrefourSA Kupası Yarışı’nda denizlerin geleceği için yerini aldı. CarrefourSA Pazarlama ve Kurumsal İletişim Grup Müdürü Melis Karatay Ebin, “Yarışı ana destekçisi olmaktan mutluluk duyuyoruz. Organize gıda perakende sektörünün bir oyuncusu olarak deniz ve deniz canlılarının korunmasını sağlayan çalışmalara destek vermek sorumluluklarımızdan biri. Bu doğrultuda denizlerin temizliği için hayata geçirilen farkındalık çalışmalarının yanı sıra sürdürülebilir balıkçılık uygulamalarını da destekliyoruz. Sürdürülebilir balıkçılığı teşvik eden ve deniz ürünlerini korumaya yardımcı olan sertifikalı balık ürünlerini satmaya odaklanıyoruz. Su altı yaşam döngüsünün bozulmaması için tedarikçilerde de MSC (Marine Stewardship Council) ve ASC (Aquaculture Stewardship Council) gibi sertifikasyon programlarına katılanlarla çalışıyoruz. Önümüzdeki dönemlerde doğa ve deniz yaşamını korumak ve sürdürülebilir balıkçılığı desteklemek adına çalışmalarımızı sürdüreceğiz.” dedi. TAYK - CarrefourSA Kupası Yat Yarışı görülmeye değer performanslar ve özel görüntülerle gerçekleşti. TAYK- CarrrefourSA Kupası’nın sahipleri IRC-O ‘da Atabay - Orient Express 6, IRC 1’da Akpa Chemicals, IRC 2’de ANT Yapı Team Sensei - Baby Dracula, IRC 3’de Yılkar Sailing Team Alchera ve IRC4’te Sebago Alize G 28 takımı oldu. Yat yarışında dereceye girenlerin ödülleri ise 21 Nisan 2024 tarihinde Kalamış Marina’da düzenlenen törenle takdim edildi.
Samsun Genç motokuryenin ölümüne sebep olan ehliyetsiz sürücüye verilen ’ev hapsi’ne motosikletlilerden tepki Samsun’da 17 yaşındaki ehliyetsiz sürücünün çarptığı 23 yaşındaki motokurye hayatını kaybetti. Olaydan sonra ehliyetsiz sürüye verilen ev hapsi cezasına onlarca motosiklet sürücüsü tepki gösterdi. Kaza, 20 Nisan Cumartesi günü gece saatlerinde Atakum ilçesi Kamalı Mahallesi’nde meydana geldi. 55 AAH 229 plakalı otomobili kullanan ehliyetsiz sürücü 17 yaşındaki M.B., kuryelik yapan Sefa Şerif Efe’nin kullandığı motosiklete, ardından da elektrik direğine çarptı. Kaza sonrası Sefa Şerif Efe kaldırıldığı Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde hayatını kaybetti. Kaza sonrası ehliyetsiz sürücü ev hapsine çarptırıldı. İlkadım ilçesinde bulunan Batıpark etkinlik alanında toplanan Samsun Motosikletli Kuryeler Derneği üyeleri ve diğer motosiklet sürücülerinden oluşan yaklaşık 100 kişilik grup bu duruma tepki gösterdi. "Bu olay, motosikletli kuryelerin trafikte maruz kaldığı tehlikeleri bir kez daha gözler önüne serdi" Açıklama yapan Samsun Motosikletli Kuryeler Derneği Yönetim Başkanı Aydın Artan, "Sefa Şerif Efe kardeşimizin kaybetmemize yol açan trafik kazasıyla ilgili derin üzüntümüzü ve öfkemizi dile getirmek istiyoruz. Kardeşimiz Sefa Şerif Efe, paket teslimatı sırasında, ehliyetsiz ve aşırı hızla hatalı sollama yapan bir sürücünün aracıyla kafa kafaya çarpışarak hayatını kaybetmiştir. Bu trajik olay, motosikletli kuryelerin trafikte maruz kaldığı tehlikeleri bir kez daha gözler önüne sermiştir. Pandemi döneminde kahramanca çalışarak vatandaşların ihtiyaçlarını karşılayan, fakat ne yazık ki birçok defa görmezden gelinen ve saygısızlık gören motosikletli kuryelerimiz, her geçen gün artan trafik kazalarının kurbanı olmaktadır. Sefa Şerif Efe’nin ölümü, sadece bir kazadan öte, bir mesleğin yok sayılmasının ve ihmalkarlığın sonucudur. Bizler, her daim çok tehlikeli bir meslek yaptığımızın bilinciyle, trafikte daha dikkatli ve bilinçli olmak için elimizden geleni yapıyoruz. Ancak, ne kadar dikkatli olursak olalım, trafik magandaları ve ehliyetsiz sürücüler gibi sorumsuzlar, canlarımızı tehlikeye atmaya devam ediyor. Sefa Şerif Efe’yi bizlerden ve acılı ailesinden ayıran elim kazanın davasında, adaletin sağlanacağına inanıyor ve adaletin gerçekleşen tecellisini görmek istiyoruz Bu vesileyle yetkilileri, motosikletli kuryelerin trafikte daha güvenli şekilde seyahat edebilmeleri için gerekli önlemleri almaya çağırıyoruz. Trafikte motosikletli sürücülere karşı daha dikkatli ve saygılı olunmasını istiyoruz. Motosikletli kurye mesleğinin önemini anlamalarını ve saygı göstermelerini bekliyoruz. Sefa Şerif Efe’yi unutmayacağız ve adalet için sesimizi yükseltmeye devam edeceğiz" dedi. "Her gün bir kurye arkadaşımız kaza geçiriyor" Samsun Motosikletli Kuryeler Derneği Avukatı Arslan Bolat, "Bir kurye dostumuz, kardeşimiz Sefa Şerif Efe, 17 yaşında ehliyetsiz bir sürücü tarafından katledildi. 142 günde neler oldu-neler olmadı dostlar hatırlatmak isterim. Tespit edebildiğimiz 9 kurye dostumuz iş-trafik kazalarında hayatını kaybetti. Onlarcası ise bu kazalar neticesinde bir aydan fazla rapor almak zorunda kaldılar ve bazıları bu kazalardan sonra eski sağlıklarına kavuşamadılar ve hiç kavuşamayacaklar. Kaza ve ölümler yetmezmiş gibi her birinizin cep telefonlarında bulunan yemek sipariş ve market uygulamalarındaki milyon dolarlık firmalar kuryelerin kazandığı iki kuruşu çok görerek bir nevi yarış sistemi olan paket başı sistemine geçerek kuryelerin hayatlarını daha büyük tehlikelere atmaya karar verdiler. Yine bu uygulamalarda binlerce ’siparişim soğuk geldi’ ’hızlı olmazsa ödeme yapmam’ ’15 dakikaya gelirse bahşiş hazır’ yorumları yapıldı. Sefa bir kazaya kurban gitmemiş canice katledilmiştir. Bu cinayetin sorumluları başta 17 yaşında ehil olmayan bir sürücüye araç teslim eden ebeveynler ardından ise eyleminin sonuçlarını gayet net şekilde anlayabilecek olan ehliyetsiz araç sürücüsüdür. Ehliyetsiz bir şekilde trafik kurallarını hiçe sayarak birisinin evladının, kardeşinin ölümüne sebep olduğunuzda size hiçbir şey olmayacak, göstermelik de olsa bir ay dahi cezaevinde kalmayacaksınız. Tutuklanmayacaksınız. Karşınıza çıkacak tek şey anne babanızın yanında, tüm sevdikleriniz ile sıcak yuvanızda bir ’ev hapsi.’ Ölümüne sebep olduğunuz çocuk soğuk mezarda toprak altında, abisi kardeşsiz, anne-babası evlatsız. Artık Gazi Meclisimiz gerekeni yapmalı öncelikle bu ve benzeri olaylar için öngörülen cezalar ağırlaştırılmalı ki caydırıcı olabilsin ve gün kaybedilmeden kuryelik tehlikeli iş statüsüne alınmalı. Allah Aşkına bir işin tehlikeli olması için daha ne olması gerekiyor? Her gün bir kurye arkadaşımız kaza geçiriyor. Her hafta biri sakat kalıyor sürekli bir kurye dostumuzun ölüm haberi ile uyanıyoruz. Bir iş daha ne kadar tehlikeli olabilir. Biliyoruz Sefa son olmayacak ama İnanıyoruz ki değişimin başlangıcı olacak" diye konuştu. Olayı gören bir kişi ise şok yaşadığını ve bu durumu karşısında çok üzüldüğünü söyledi.
Adıyaman Minik eller mesleki kurslarla hayal ettiklerini üretti Adıyaman’ın Sincik ilçesinde Halk Eğitimi Merkezi Müdürlüğü tarafından ana okul ve ilkokul öğrencilerine, “Minik eller büyük hayaller" etkinlikleri kapsamında etkinlik odaklı tanıtım çalışmaları yapıldı. Sincik ilçesinde geleneksel sanatlar ile kültürel mirasın tanıtılması, öğrencilerde yeni ilgi alanları oluşturulması ve yeteneklerini keşfetmeleri amacıyla Hayat Boyu Öğrenme Kurumları, “Minik eller, büyük hayaller” adlı etkinlik kapsamında Sincik Halk Eğitimi Merkezi Müdürlüğü tarafından ana okul ve ilkokul öğrencilerine yönelik etkinlik düzenlendi. Sincik Halk Eğitimi Merkezi plastik çamur ve alçı şekillendirme mesleki kursu Usta Öğreticisi Mehmet Özbek, Sincik Anaokulu öğrencileri ile buluştu. Öğrencilere çamurdan nasıl eşya ve figürler yapabileceklerini anlattı. Öğrenciler önce dinledi sonra da uygulamalı olarak hayal ettikleri figürü çamurdan yapmaya çalıştılar. Doyasıya eğlendi, sıralarının kendilerine gelmesi için sabırsızlıkla beklediler. İlk defa seramik özel çamuru ile tanışan öğrenciler minik elleri ile güzel çalışmalar yaptı. El Sanatları mesleki kursu Usta Öğreticisi Seval Altıntel, Sincik İlkokulu öğrencileri ile buluştu. Çocukların ilgisini çekecek kitap ayracı yapımını çocuklara gösterdi. Daha sonra ise ellerine malzemelerini alan çocuklar parçaları birleştirerek çok güzel kitap ayraçları yaptı. Giyim Teknolojileri mesleki kursu ve aynı zamanda El Sanatları kursu Usta Öğreticisi Ülkiye Taner ise, Sincik Çatbahçe İlkokulu ana sınıfı öğrencileri ile buluştu. Çocuklar ile birlikte ay yıldızlı bayrağımızı simgeleyen toka ve rozet yapımı aşamaları tek tek anlattı. Makası eline alan çocuklar öğreticilerinin yönlendirmeleri ile böyle güzel bir çalışmaya ortak oldular. Sincik Halk Eğitimi Merkezi Müdürlüğü ile beraberindeki idareciler Sincik ilçesinin en uzak noktası olan Aksu Köyünde yer alan 2 ilkokulda okuyan öğrenciler ile piknik yaptı. Aksu köyünde yapılan piknikte çocuklar yöresel oyunlarını oynadılar, ip atladılar ve yakan topu oynadı. Çocuklara bu tür oyunlarda oynamaları için çeşitli hediyeler verildi, ikramda bulunuldu. Öğrenciler bu eğlenceli zaman zarfında bol miktarda hatıra fotoğrafı çekti.