SPOR - 14 Şubat 2018 Çarşamba 23:39

Gümüşhane’de dostluk kazandı

A
A
A
Gümüşhane’de dostluk kazandı

TFF 2.

TFF 2.lig, Beyaz grupta mücadele eden Gümüşhanespor’un bugün oynadığı Sakaryaspor A.Ş müsabakası öncesinde her iki takımın taraftar grupları arasında dostluk rüzgarları esti.


Gümüşhanespor’un taraftar derneği Kafadarlar Derneği tarafından Sakaryaspor’un taraftar grubu Tatangalar üyesi sporseverlere müsabaka öncesinde dernek merkezinde kahvaltı ikramında bulundu ardından caddede birlikte hatıra fotoğrafı çekildi.


Derbi müsabakasının oynanacağı Yeni Şehir Stadyumuna gelindiğinde ise Tatangalar grubu tribün liderine Gümüşhanespor taraftarları tarafından çiçek takdim edildi.


Müsabaka boyunca her iki takım taraftarı da zaman zaman birbirilerine yönelik lehte sloganlar atarken, Kafadarlar Derneği Başkanı Miraç Koç, Tatangaları Gümüşhane’de ağırlamaktan son derece mutlu olduklarını söyledi.


Gümüşhane Kafadarlar Taraftar Derneği olarak kurulduklarından bu zamana birçok projeyi hayata geçirdiklerini kaydeden Koç, “Bu hususta bizlerden maddi manevi desteğini esirgemeyen Kaya Başkan, belediye başkanımız Ercan Çimen ve Gümüşhane halkına şükranlarımı sunuyorum. Yıllardır özlemi çekilen iç saha maçlarındaki taraftar özlemine son verdiğimize inanıyorum. Sadece Gümüşhanespor’u değil, Gümüşhane isminin geçtiği tüm takımlarımıza desteğimizi veriyoruz. Bunun yanısıra Gümüşhane deplasmanına gelen Niğde, Zonguldak ve Sakarya takımı taraftarlarına derneğimizde kahvaltı ikram edip, Gümüşhane insanının misafirperverliğini yansıtmaya çalıştık. Yaptıklarımız yapacaklarımızın teminatıdır. Yeter ki Gümüşhane halkı bize güvenmeye devam etsin. Gümüşhane’de yenilikler yapmaya devam edeceğiz. Konser ve gezi gibi organizasyonlarımız çok yakında başlayacak. Bizim meselemiz memleket meselesi. Burada ve gurbette yaşayan Gümüşhaneli bütün hemşehrilerimizin memleketine ve takımlarımıza sahip çıkmalarını rica ediyorum. Biz bir olursak diri oluruz” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bolu Bolu’da 7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi düzenlendi Bolu’da "7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi" düzenlendi. Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Fatma Deniz Sayıner modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgileri katılımcılara aktardı. Bolu Koru Otel’de geleneksel hale gelen Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi’nin 7’ncisi düzenlendi. Kongre’nin oluşturulmasında büyük payda sahibi olan Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Deniz Sayıner’in öncülüğünde bir araya gelen doğum hekimlerinin yanı sıra perinatoloji uzmanları, ebeler, hemşireler, yenidoğan hekimleri ve doğuma katkı sağlayan birçok branş uzmanı da kongrede yerini aldı. Kongrede Türkiye’de ve dünyada modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgiler, araştırma sonuçları ve deneyimlerin paylaşıldığı bilimsel oturumlar yapıldı. 3 gün sürecek olan kongrede, doğuma yönelik kurslar ve bilgilendirme toplantıları yapılacak. “Doğum konusu birçok konuya göre az ilgi görüyor” Türkiye’de sadece doğumun ele alındığı en büyük bilimsel toplantı olma özelliğini taşıyan 7. Uluslararası Bolu Koru Gebelik, Doğum ve Lohusalık Kongresi’nin başkanlığını yürüten Prof. Dr. Aydan Biri, “Bu 7’ncisi olmakla birlikte en çok heyecan duyduğum kongre oldu. Her geçen yıl birbirini tekrar etmemek adına zaten çok geniş ve sonsuz olan bu kongrede bir kez daha sizinle olmaktan çok büyük keyif duyuyorum. Konumuz doğum ve içerisinde çok fazla bileşen var. Doğumsal birleşim ya da bir bebeği ilgilendiren bir süreç, toplumun esası temeli ve koruyucu sağlık bakımı. Kongrede çok fazla insanı bir araya getiriyoruz. Ama çok da zor oluyor bu kongreler. Daha önce de söylediğim bir şey var ana işimiz olan doğum, özellikle kadın doğum hekimlerinin polikliniklerinin yüzde 80’i doğum, ancak buna rağmen birçok konuya göre çok daha az ilgi görüyor. Bu yıl ben çok çünkü bu konu doğrultusunda doktor arkadaşlarımızın da ana konumuzun doğum olduğuna dair inancı arttı. Her ne kadar hala akademisyen arkadaşlarımızın ‘Doğum da moda oldu’ demesine rağmen mesleğe bakışımızın çarptırıldığı bir dönemdeyiz” dedi. “Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez” Bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelere ihtiyaç olduğunu söyleyen Prof. Dr. Deniz Sayıner, “Eğitim bizim vazgeçilmezimiz olmalı. Çünkü en büyük güç bilgi gücüdür. Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez. Hiçbir silah, hiçbir teknoloji bilginin karşısında duramaz. O nedenle sürekli bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelerin yetişmesine ve ebelere ihtiyaç duyduğumuzu söylemem lazım. Ve tabii ki böyle bir ebeliği dizayn etmek için de birlik olmaya ihtiyaç vardır. Kurucu üyelerinden biri olmaktan onur duyduğum, gerçekten birlikte yürümekten gurur duyduğum yol arkadaşlarımın olduğu Anadolu Ebeler Derneği. Bu dernekle birlikte örgütlenmek, mesleğine sahip çıkmak mesleki örgütün içinde olmak son derece önemli” diye konuştu.