GÜNDEM - 24 Şubat 2017 Cuma 13:52

2. Abdülhamid Han kimdir? Hayatı ve eşleri

A
A
A
2. Abdülhamid Han kimdir? Hayatı ve eşleri

2. Abdülhamid Han kimdir, 2. Abdülhamid Han’ın hayatı ve eşleri merak ediliyor. TRT 1’de Payitaht Abdülhamid başlıyor. Başrollerini Bülent İnal ve Özlem Conker’in paylaşacağı dizide neler anlatılacak? İşte 2. Abdülhamid Han ile ilgili bilmeniz gerekenler…

TRT 1’de Payitaht Abdülhamid başlıyor. 2. Abdülhamid Han’ın hayatını anlatacak olan dizide neler olacak merak ediliyor. Diziseverler 2. Abdülhamid Han’ın hayatını ve eşlerini merak etmeye başladı. Peki 2. Abdülhamid Han kimdir? 2. Abdülhamid’in eşleri kimlerdir? TRT 1’de yayınlanacak olan Cennet Mekan Sultan Abdülhamid Han dizisinde Abdülhamid’in 33 yıllık padişahlık döneminin son 13 yılı anlatılıyor. Dizinin başrollerinde Bülent İnal, Özlem Conker, Selen Öztürk, Akın Akınözü, Ezgi Eyüboğlu, Hakan Boyav, Saygın Soysal, Umut Kurt yer alıyor. Payitaht Abdülhamid’de 1896 yılından itibaren Abdülhamit Han’ın yaşadığı olaylar izleyici ile paylaşılacak. Peki 2. Abdülhamid Han kimdir, hayatı ve eşleri kimlerdir?

2. Abdülhamid Han kimdir? Hayatı ve eşleri

2. ABDÜLHAMİD HAN KİMDİR?

Sultan Abdülmecid'in oğludur. Henüz 10 yaşındayken annesi Tirimüjgan Sultan ölünce, bakımını Abdülmecid Han'ın diğer çocuksuz eşi Piristû Kadın Efendi üstlendi. Piristû Kadın Efendi, Abdülhamid Han'ı kendi çocuğu gibi büyüttü. Babasının ölümünden sonra yerine geçen amcası Abdülaziz diğer şehzadelerle birlikte Abdülhamid Han'ın eğitimiyle de yakından ilgilendi. 1867 yılında çıktığı Avrupa gezisine Abdülhamid Han'ı da beraberinde götürdü. Abdülhamid Han, Osmanlı İmparatorluğu'nun 34. padişahı ve 113. İslam halifesidir. Bunalımlı bir dönemde tahta çıkan Abdülhamid Han, Batı'ya karşı dengeci, Doğu'ya karşı İslamcı politikalar izlemiş, ülke içinde monarşiyi güçlendirmiştir.

2. Abdülhamid Han kimdir? Hayatı ve eşleri

2. ABDÜLHAMİD HAN’IN EŞLERİ

Kızı Ayşe Sultan'a göre, babası II. Abdülhamid Han'ın 13 eşi olmuştur. Kabul gören diğer kaynaklara göre ise, bu sayı 16'dır.

Nâzikedâ Başkadınefendi: 1863'te Dolmabahçe Sarayı'nda evlendiği Birinci eşi (d. 1850 - ö. 11 Nisan 1895, Yıldız Sarayı) 3 Ağustos 1876'dan itibaren Baş Kadın Efendi

Safi-Naz Nur-Efzun Kadınefendi: 1868'de Dolmabahçe Sarayı'nda evlendiği İkinci eşi (d. 1851 - ö. 1915)İkinci evliliğini Saffet Bey ile yapan Sultan Abdülaziz'in eşi Yıldız Hanımın kız kardeşi ve İkinci Kadın Efendi

Bedrifelek Kadınefendi: 15 Kasım 1868'de Dolmabahçe Sarayı'ında evlendiği Üçüncü eşi (d. 4 Ocak 1851; Poti, Kafkasya - ö. 6 Şubat 1930; Serencebey, Yıldız)1876'dan itibaren Üçüncü Kadın Efendi, 1878'den itibaren İkinci Kadın Efendi, 11 Nisan 1895'ten itibaren Baş Kadın Efendi ve Mehmet Selim Efendi'nin annesi

Bîdar Kadınefendi: 2 Eylûl 1875'de Yıldız Sarayı'nda evlendiği Dördüncü eşi (d. 5 Mayıs 1858, Kafkasya - ö. 1 Ocak 1918, Erenköy), Yahya Efendi Camii'ne defnedildi. Tuğ General Çerkes Hüseyin Paşa'nın kız kardeşi; 1877'den itibaren Üçüncü Kadın Efendi ve 1893'ten itibaren de İkinci Kadın Efendi

2. Abdülhamid Han kimdir? Hayatı ve eşleri

Dil-Pesend Kadınefendi: 10 Nisan 1883'te Yıldız Sarayı'nda evlendiği Beşinci eşi (d. 16 Ocak 1865, Tiflis - ö. 17 Haziran 1901, Yıldız Sarayı) 10 Nisan 1883'den itibaren Dördüncü Kadın Efendi ve 11 Nisan 1895'ten itibaren de Üçüncü Kadın Efendi

Mezîde Mestan Kadınefendi: Önceden V. Murad'ın Hareminde görevli bulunan 2 Şubat 1885'de Yıldız Sarayı'nda evlendiği Altıncı eşi (d. 5 Mart 1869, Gence, Kafkasya - ö. 12 Ocak 1909, Yıldız Sarayı), Yahya Efendi Camii'ne defnedildi 2 Şubat 1885'ten itibaren Baş İkbâl, 11 Nisan 1895'ten itibaren Dördüncü Kadın Efendi ve 17 Haziran 1901'den itibaren de Üçüncü Kadın Efendi

Emsal-i Nur Kadınefendi: 20 Kasım 1885'te Yıldız Sarayı'nda evlendiği Yedinci eşi (d. 2 Ocak 1866, Tiflis - ö. 1950, Nişantaşı), Yahya Efendi Camii'ne defnedildi. 20 Kasım 1885'den itibaren İkinci İkbâl, 11 Nisan 1895'ten itibaren Baş İkbâl, 17 Haziran 1901'ten itibaren Dördüncü Kadın Efendi, ve 21 Ocak 1909'dan itibaren de Üçüncü Kadın Efendi

Müşfika Kadınefendi(Kayıhan/Kayısoy) Kadınefendi: 12 Ocak 1886'da Yıldız Sarayı'nda evlendiği Sekizinci eşi (d. 10 Aralık 1867, Hopa - ö. 16 Temmuz 1961, Serencebey Yokuşu No: 53, Yıldız), Yahya Efendi Camii'ne defnedildi. Gazi Şahid Ağır Muhammed Bey ile eşi Emine Hanım'ın kızı ve Ayşe Sultan'ın annesi; 12 Ocak 1886'dan itibaren Üçüncü İkbâl, 11 Nisan 1895'ten itibaren İkinci İkbâl, 17 Haziran 1901'ten itibaren Baş İkbâl, ve 21 Ocak 1909'dan itibaren de Dördüncü Kadın Efendi

2. Abdülhamid Han kimdir? Hayatı ve eşleri

Sazkâr Hanımefendi: Dokuzuncu eşi (d. 8 Mayıs 1873, İstinye, İstanbul - ö. 1945, Beyrut), Şam'daki Sultan Selim Camii'ne defnedildi. 31 Ağustos 1890'den itibaren Dördüncü İkbâl, 11 Nisan 1895'den itibaren Üçüncü İkbâl, 17 Haziran 1901'den itibaren İkinci İkbâl, 21 Haziran 1909'den itibaren Baş İkbâl, ve daha sonra da Baş Hanım Efendi

Peyveste Hanımefendi: 24 Ocak 1893'te Yıldız Sarayı'nda evlendiği Onuncu eşi (d. 10 Mayıs 1873, Kafkasya - ö. 1944, Paris) Şehzade Abdürrahim Efendi'nin annesi; 24 Ocak 1893'den itibaren Baş Gözde, 11 Nisan 1895'ten itibaren Dördüncü İkbâl, 17 Haziran 1901'ten itibaren Üçüncü İkbâl, ve 21 Ocak 1909'dan itibaren de İkinci İkbâl

Fatma Pesend Hanımefendi: 1896'da Yıldız Sarayı'nda evlendiği Onbirinci eşi (d. 1876, Kafkasya - ö. 1925, Paris) Hatice Sultan’ın annesi; 1896'dan itibaren Baş Gözde, 17 Haziran 1901'den itibaren Dördüncü İkbâl, ve 21 Ocak 1909'dan itibaren de Üçüncü İkbâl

2. Abdülhamid Han kimdir? Hayatı ve eşleri

Behice (Maan) Hanımefendi: 10 Mayıs 1900'te Yıldız Sarayı'nda evlendiği Onikinci eşi (d. 10 Ekim 1882, Batum, Kafkasya - ö. 22 Ekim 1969, İstanbul), İkinci evliliğini Celâl Maan Bey ile 1919'da yaptı ve 1923'te de ayrıldı. 10 Mayıs 1900'den itibaren İkinci Gözde, 17 Haziran 1901'den itibaren Baş Gözde, 21 Ocak 1909'dan itibaren de Dördüncü İkbâl

Saliha Naciye Hanımefendi: 4 Kasım 1904'te Yıldız Sarayı'nda evlendiği Onüçüncü eşi (d. 1887, Batum - ö. 4 Aralık 1923, Erenköy) Mehmet Abid Efendi'nin annesi; 4 Kasım 1904'ten itibaren İkinci Gözde

Dürdane Hanımefendi: On dördüncü eşi (d. 1867 - ö. Ocak 1955, İstanbul) - Baş Gözde

Calibos Hanımefendi: Onbeşinci eşi (d. 1890, İstanbul - ö. 1955'ten sonra) İkinci Gözde

Nazlı Yâr Hanımefendi: Onaltıncı eşi - Üçüncü Gözde

2. Abdülhamid Han kimdir? Hayatı ve eşleri

2. ABDÜLHAMİD HAN’IN ÖLÜMÜ

2. Abdülhamid Han, 3 yıl Selanik'teki Alatini Köşkü'nde ev hapsinde tutulduktan sonra 1912'de İstanbul'daki Beylerbeyi Sarayı'na getirildi. 10 Şubat 1918'de İstanbul'da vefat etti. Mezarı, büyük babası için Divanyolu'nda yaptırılmış Sultan II. Mahmut Türbesi'nde bulunmaktadır.

2. Abdülhamid Han kimdir? Hayatı ve eşleri

2. Abdülhamid Han kimdir sorusunun cevabını sizler için haberimizde derledik. 2. Abdülhamid'in eşlerini ve hayatını haberimizde özetledik. TRT 1 dizisi Payitaht Abdülhamid bu akşam saat 20.00'de ekranlarda olacak. 

2. Abdülhamid Han kimdir? Hayatı ve eşleri

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Arkadaşının öldüğü feci kazada kopan ayağı zorlu operasyonla dikildi: “Ayaklarımın koptuğunu gördüm, umudum yoktu” TEM Otoyolu’nda geçirdiği feci kazada arkadaşı vefat eden, ayak bilekleri üzerinden kopma meydana gelerek ağır yaralanan 28 yaşındaki Orhan Sarısoy’u yaşama bağlamak için adeta seferberlik yaşandı. Sağ ayağı yaklaşık 7 saatlik zorlu operasyonla dikilen Sarısoy, “2 ayağımı kaybettiğimi düşünürken bir ayağım tekrardan bana umut olacak, kaza anında ayaklarımın koptuğunu görmüştüm, umudum yoktu. İlk müdahaleyi kendim yapmıştım, daha beteri de olabilirdi, vazgeçmek yok” derken operasyonu gerçekleştiren El Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Egemen Ayhan, “En kritik dönemi atlattık, ayağını sorunsuz şekilde kullanacağını düşünüyoruz” diye konuştu. TEM Otoyolu Gaziosmanpaşa mevkii Ankara istikametinde 25 Mart’ta akşam saatlerinde meydana gelen kazada iddiaya göre seyir halindeki otomobil, kontrolden çıkınca bariyerlere ok gibi saplandı. Kazada araç sürücüsü vefat ederken 2 ayak bileği üzerinden kopma meydana gelerek ağır yaralanan 28 yaşındaki Orhan Sarısoy’u yaşama bağlamak için adeta kaza yerinde seferberlik yaşanmıştı. 112 ekipleri genç adam ve olay yerinde parçalı halde olan kopan uzuvlarını titizlikle alarak kritik sürede hastaneye yetiştirebilmek için zamanla yarıştı. Sağlık neferleri genç adamı, Çam ve Sakura Şehir Hastanesi’ne götürmek üzere yola çıktığındaysa hastane ekibi de yaralıyı beklemeye başladı. Hastaneye transferin sağlanmasının ardından hemen kopan uzuvların sterilliği sağlanırken genç hasta, ameliyata alındı. 7 saatlik zorlu operasyon, titiz takip süreci Çam ve Sakura Şehir Hastanesi El Cerrahisi Kliniği Eğitim ve İdari Sorumlusu Doç. Dr. Egemen Ayhan ve ekibinin akşam saatlerinde girdiği zorlu operasyon sabaha karşı tamamlanırken sol tarafta kopan uzvun çok parçalı olması nedeniyle uyum sağlanamadı, sağ tarafta ise kopan uzuv başarıyla dikildi. Yaklaşık 7 saatlik ameliyatın ardından tedavi süreci titizlikle takip edilen Sarısoy da sağlık ekibinin tüm uyarına dikkatle uydu. Çam ve Sakura Şehir Hastanesi El Cerrahisi Kliniği Eğitim ve İdari Sorumlusu Doç. Dr. Egemen Ayhan, Uzm. Dr. Kadir Çevik ve Dr. Kağan Çevlik, hastalarının zorlu tedavi sürecine yönelik bilgi verirken Sarısoy ise yaşadığı dehşet anlarını anlattı. Öte yandan tedavisi tamamlanan genç adam, kontrollerini sürdürmek üzere taburcu edildi. “Kaza anında 2 ayağımın koptuğunu görmüştüm, umudum yoktu” Kaza sonrası yaşadıklarını anlatan 28 yaşındaki Orhan Sarısoy, “Talihsiz bir kaza sonucu hastaneye geldim, 2 ayağımı kaybettiğimi düşünürken doktorların sayesinde bir ayağımı tekrardan bana umut olacak şekilde kurtardılar. Şu an iyi durumdayım. Kaza anında baygınlık geçirmediğim için 2 ayağımın koptuğunu görmüştüm, umudum yoktu. Tabi ki ameliyat sürecinde bunlar nasıl gelişti, oldu, bilmiyorum ama hastaneye geldiğimde 2 ayağım yoktu, çok iyi biliyordum. Orada ilk müdahaleyi kendim yapmıştım, sonrasında buradaki arkadaşlar, doktorlar gerçekten çok ilgilendiler. Hem ameliyat hem sonrasındaki ilgi, çok memnun kaldım, o yüzden de bir ayağım gerçekten bana umut oldu. İlk yardım eğitimleri alarak müdahale etmek çok önemli. Ben bunları biliyordum bir şekilde kendimde uygulamayı başarabildim, bir de tabi ki olayın şoku da vardı. Soğukkanlılıkla bunları başarabildim. Yoğun bakımdan çıktığımdan beri psikolojimi kendim yönetiyorum. Haliyle buradan çıktıktan sonra da tabi ki insanların, kendimin üzgünlüğü söz konusu ama psikolojimizi yöneteceğiz. Daha beteri de olabilirdi, sabredeceğiz, sabrın mükafatını göreceğiz inşallah. Daha güzel bir hayat bizleri bekliyor, vazgeçmek yok, devam" dedi. “Hastanın tamamen basması 2 ay ile 6 ay arasında değişebiliyor” Uzuv kopmalarında hızlı davranılmasının çok büyük önem taşıdığına dikkat çeken El Cerrahisi Kliniği Eğitim ve İdari Sorumlusu Doç. Dr. Egemen Ayhan şöyle konuştu: “Hasta bir kaza sonrası her 2 bacaktan ampütasyon yani diz altından kopma sonrası geldi. Soldaki ampütasyon yerine koyma için uygun değildi, güdük kapamayı tercih etmek durumunda kaldık. Sağdaki ampütat replantasyon için uygundu. Bunların hastaneye gelmesi, acil servise geldikten sonra ameliyathaneye çekilip kanlandırılması ve ampütatın kurtarılması lazım, gerçekten bir an önce olması gereken şeyler. Hastanın olay yerinden alınıp ameliyathaneye girmesi arasındaki o sürecin çok hızlı ve organize ilerlemesi gerekiyor. Replantasyonu yapan biziz ama arkasında birçok sağlık emekçisi var. Ambulanstaki doktorundan, teknisyenine, hastayı getiren personele, hastayı karşılayan arkadaşlara, ameliyathaneye çeken hemşiresine, personeline dolayısıyla bunu sadece bir cerrahi işlem başarısı olarak görmek doğru olmaz. Cerrahi 6-7 saat aralığında sürdü, öncelikle kemikleri tespit ediyoruz sonra yumuşak dokuları, tendon, damar, sinir bütün dokuları teker teker onarıyoruz. İlk 5 gün hatta bir hafta diyebiliriz çok kritik, bu süreçte yakından takip ediyoruz. En kritik dönemi atlattık, bundan sonraki süreçte kemiğin kaynaması önemli, yumuşak dokuların aynı dönemde iyileşmesi, sinirin, hislerin geri gelmesi, hepsi bir süreç. Genellikle kemik kaynaması 6-8 hafta kadar sürebilir, bazen bu tip durumlarda daha uzun da olabiliyor. Hastanın tamamen normal hissedip basması, bütün yükünü vermesi 2 ay ile 6 ay arasında değişebiliyor. Tamamen normale dönmesini, bu ayağı sorunsuz şekilde kullanacağını düşünüyoruz. Taburculuk sonrası en önemli şey; kontrollerine düzenli gelmesi, herhangi bir sorun olduğu zaman mutlaka bize başvurması. Enfeksiyon riski her zaman var, özellikle ilk başta var. Ampütat, parça temiz bir şekilde getirilemiyor, ister istemez mikroplar bulaşıyor. Ameliyathanede çok detaylı temizliyoruz ve o şekilde yerine koyuyoruz. Hastanın bir şekilde iyileşmeyi istemesi de çok önemli, bu anlamda şanslıydık, Orhan Bey bizimle iyi ilişkiler kuran bir hastamızdı, bu sonucun olmasında önemli katkısı olduğunu düşünüyorum” “Sigara içmemesi lazım" Hastanın bir sigara kullanıcısı olduğu ancak bu süreçte bırakması gerektiğini söyleyen El Cerrahisi Uzmanı Dr. Kadir Çevik, hastanın da kendilerine uyumlu olmasının tedavi için büyük kazanım sağladığını belirtti. Uzm. Dr. Çevik, kopan uzuvların olay yerinden alınması, hastaneye nakil basamaklarının başarılı olmasının kendileri için çok önemli olduğunu belirterek, “O basamaklar sağlıklı geçilemeseydi çok fazla yapacak bir şeyimiz olmazdı. Acilde iyi bir müdahale yapıldı, ameliyathanede hızlı şekilde bize teslim edildi. Bu tip yaralanmaların tedavisi için multidisipliner bir hastane olması lazım, gayet güzel bir bakım oldu. Hastanın da uyumuyla bir problem yaşamadık. Yaralanma esnasında hangi mikroplara maruz kaldı bilmiyoruz, uzvu gelir gelmez ameliyata başlamadan önce temizlemek lazım. Hastamız sigara içicisiydi, içmedi, sonrasında da içmemesi lazım, ağrı kontrolü olması, çok soğuktan biraz uzak kalması lazım” şeklinde konuştu.
Erzurum Başkan Sekmen; “Ortak akıl ve istişareye önem veriyoruz” Erzurum Ticaret ve Sanayi Odası (ETSO) Yönetimi, 31 Mart 2024 Mahalli İdareler Genel Seçimi’nde yeniden Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanlığına seçilen Mehmet Sekmen’e hayırlı olsun ziyaretinde bulundu. Ziyarete, ETSO Yönetim Kurulu Başkanı ve Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Yönetim Kurulu Üyesi Saim Özakalın’la birlikte; Meclis Başkanı Gökhan Yılmaz, Yönetim Kurulu Başkan Yardımcıları; Muharrem Özdemir ve Serhat Kılıç, Yönetim Kurulu Üyeleri; Celalettin Çetinkaya, Abdurrahman Şakiroğlu, Tamer Sırmacı, Sedat Selim Barakalı, Haşim Koç, Yusuf Çizmelioğlu ve Fırat Karakaya, Meclis Başkan Vekili Serkan Daş, TOBB İl Genç Girişimciler Kurulu (GGK) Başkanı ve Meclis Üyesi İsmail Suci ile TOBB İl Kadın Girişimciler Kurulu (KGK) Başkanı Kübra Alioğulları iştirak etti. Yeni dönemde Başkan Sekmen’e başarı dileğinde bulunan ETSO Yönetim Kurulu Başkanı ve TOBB Yönetim Kurulu Üyesi Saim Özakalın, Erzurum’a hizmet etme gayesiyle yola çıkan şehrin her idarecisine, bürokratına ve sivil toplum kuruluşuna ETSO olarak destek vermeyi sürdüreceklerini söyledi. Konuşmasında, ilin ekonomik, sosyal ve kültürel hayatına katkı sunacak ve şehrin vizyonunu güçlendirecek yeni projelerde yerel yönetimlerle birlikte çalışmaktan memnuniyet duyacaklarının altını çizen Başkan Özakalın, “Odamız, Erzurum’da üretimin ve istihdamın artmasına katkı sağlayacak, göçü önleyecek, insanların doğdukları topraklarda yaşamasını teşvik edecek her çabaya katkı sunacak, bu anlamda Büyükşehir Belediyesi ve Sayın Sekmen’le daha güçlü bir işbirliği içerisinde olacaktır.” dedi. Ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getiren Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen de, yeni dönemde Erzurum’a değer katacak birçok yeni projeyi hayata geçirmeyi planladıklarını belirterek, belediye hizmetlerinde her zaman ortak akıl ve istişareye önem vereceklerini vurguladı. Büyükşehir Belediyesi olarak Erzurum’un geleceği ve insanların mutluluğu için yapılan her türlü çalışmada ETSO’nun desteğini gördüklerini dile getiren Başkan Sekmen, yeni dönemde de işbirliği içerisinde çalışmaya devam edeceklerini söyledi. Başkan Özakalın ziyarette, ETSO tarafından yayımlanan ve Erzurum Teknik Üniversitesi (ETÜ) Öğretim Üyesi Prof. Dr. Murat Küçükuğurlu’nun kaleme aldığı, “Osmanlı’dan Cumhuriyete Erzurum Ekonomisinin Kısa Öyküsü ve ETSO Tarihi” isimli kitabı Başkan Sekmen’e hediye etti.