GÜNDEM - 22 Ocak 2017 Pazar 10:33

3 bin TL maaşla çalışacak 1000 nitelikli eleman arıyorlar

A
A
A
3 bin TL maaşla çalışacak 1000 nitelikli eleman arıyorlar

Antalya’da 2 bin 500 esnaf ve 15 bin çalışanı bulunan Akdeniz Sanayi Sitesi’ne 3 bin TL maaşla 1000 nitelikli eleman aranıyor. Çırak sıkıntısı da çeken esnaf yetiştirecek personel bulamamaktan yakınıyor.

Antalya'nın en önemli sanayi merkezlerinden birisi olan Akdeniz Sanayi Sitesi esnafları çalıştıracak çırak bulmakta zorluk çekiyor. Akdeniz Sanayi Sitesi'ne günde yaklaşık 50 bin aracın giriş yaptığını söyleyen Akdeniz Sanayi Sitesi Kooperatifi Başkanı Mehmet Öztürk, sanayinin 15 bin çalışanı ile Antalya'nın en büyük toplu iş merkezi, 2 bin 500 esnafıyla ise Türkiye'nin 4. büyük sanayi sitesi olduğunu kaydetti.
Başkan Mehmet Öztürk, sitede 2 bin 500 esnafın 15 bin kişiye hizmet verdiğini söyledi.
Antalya’nın en büyük toplu iş merkezinde otomotiv mobilya ve makine çeşitli işler üzerine faaliyet yürütüldüğünü dile getiren Öztürk, “Turizm ve tarım bölgesinde kullanılan ekipmanların ürün ihtiyaçlarını sanayimizden karşılıyoruz. Otomotiv endüstrisi alanında da geniş yelpazeli bir hizmet veriyoruz” dedi.

"Gençler kolay işe gidiyor"
Türkiye’nin hızlı bir şekilde sanayi toplumuna geçmeye devam ettiğini aktaran Öztürk, “Sanayi toplumuna geçerken de yetişmiş nitelikli insan gücüne ihtiyaç var. Bu konunda biz yeterli değiliz. Yetişmiş insan gücü alanında özellikle sanayide büyük sıkıntı yaşıyoruz. Bu ihtiyacı karşılamak adına son yıllarda meslek liselerinin sayısı arttırılıyor önemli projeler hayata geçiriliyor. Maalesef insanlar sanayi sitesine yönelmiyor. Bu sektörler diğer alanlara göre çok ağır işleri içeriyor. Kalfa, usta, teknisyen beş yılda ancak yetişiyor. Kolay işleri daha çok seviyor toplumumuz. Bu durum sahil kesimlerinde alternatif işlerin yoğun olmasından dolayı daha çok hissediliyor” diye konuştu.

"Atölyelerde 3 kişi çalışıyor"
Akdeniz Sanayi Sitesi’nden en büyük sorunlardan birinin yetişmiş insan gücü sıkıntısı olduğunun altını çizen Öztürk, “İnsan yetişmiyor. Sanayiye şu an çırak, kalfa gelişi yok. Burada en az 10 kişi ile çalışması gereken atölyeler 3 kişi ile çalışıyor. Bu da büyük bir kayıp” dedi.

"Usta yetişmiyor"
Zorunlu eğitimin 12 yıla çıkmasının çırak yetişmesine büyük bir darbe vurduğunu kaydeden Öztürk, “Çırak olayı tamamen bitmiş durumda. Meslek liselerine çocuklar yönleniyor. Oralarda da çocuklar yetişmiyor. Bu okullardan sanayiye gelen çocuklarda verim de olmuyor. Bununla ilgili bakanlıkların çalışmaları var. Önümüzdeki süreçte meslek liseleri ile özel sektör arasındaki sıkıntıların giderilmesi gerekiyor. Meslek lisesinden mezun olan öğrencilerin yüzde 70’i de bölümleriyle ilgili işleri yapmıyor. Burada da sıkıntılar var. Bunların giderilmesi gerekiyor. Bugün en büyük sıkıntımız usta yetişmemesidir. Kaliteli usta olmadığı zaman yapılan işin kalitesi de düşüyor. Ülkemiz için sanayimiz için büyük bir kayıp” ifadelerine yer verdi.

"Acil 1000 nitelikli personel"
Dünyada söz sahibi olmanın kriterinin üretmek olduğunun altını çizen Öztürk, “Gençlerimizin sanayiye yönlendirilmesi gerekiyor. Pahalı bir araç alıyorsunuz ama bunu yapacak ustanız yok. 18 yaşına gelen bir gence iş öğretemiyorsunuz. Meslek liselerindeki öğrencilerin başarılı olması gerekiyor. Bizim sitemize nitelikli olarak 1000’e yakın eleman ihtiyacı var. Her işletmeye gidilse çırak ihtiyacı var. Çırak geliyor mu? Yok. Yeni Çıraklık Okulu düzenlemesi bizi bir nebze rahatlatabilir” dedi.

"1500-3 bin TL arası maaş alır"
Sanayi sitesinde yetişmiş bir personelin meslekten mesleğe değişik ücret aldıklarına değinen Öztürk, “Asgari ücretle 3 bin lira arasında bir kişi ücret alır. Ama nitelikli personel. Nitelikli esnaf bulma yönünden esnafımız büyük sıkıntıda. Ustalar emekli olunca yerine gençlerin takviye olması gerekir. Şimdi herkes memur olmak istiyor. 100 kişilik memur alınacak ilanına 10 bin kişi başvuruyor. Biz 1 ya da 5 işçi alınacak desek kimse başvurmuyor. Kolay iş istiyor herkes. Ülkemizin her şehrinde yetişmiş ustalar altın oldu. İşverenler o noktada zorluk yaşıyor” diye konuştu.

"Ustanın yanında çırak yok"
İşveren Müslüm Kaya, yetişmiş personel sıkıntısı yaşadıklarını vurgulayarak, “Eleman yetişmiyor. Her geçen gün kalfa, çırak sıkıntısı artıyor. Vasıflı elemanı herkes çalıştırmak istiyor. Alttan gelen yetişen eleman yok. 13 teknik personel çalışıyoruz. Her ustanın yanında bir çırak yetişmesi gerekiyor. Ama şu an yok” dedi.

"Oğluyla çalışıyor"
İşveren Cemal Şahin de personel sıkıntılarının hat safhada olduğunu dile getirerek, “Aldığımız personel yetişmiş değil. Çekirdekten yetişen elemana ihtiyacımız var. Çırak zaten yok. Oğlumu yetiştirdim onla çalışıyorum. En az 5 personelim olması gerekir ama biz iki kişi kaldık. Yetişmiş kişi olsa bende işi hazır” ifadelerini kullandı.

"Sevmek gerekiyor"
22 yaşındaki meslek lisesi mezunu Serkan Mete ise, “İşimden memnunum, severek çalışıyorum. Yaz tatillerinde ben çırak olarak çalışıyordum. Stajyerler geliyor ama ortamı görünce çalışmak istemiyor. Genelde tercih etmiyorlar. Ağır işler olduğu için çırak yok. Boş gezmektense bir meslek sahibi olmak iyidir. Ben de ders çalışmak gibi işimi seviyorum” şeklinde konuştu.

İsa Akar-Adem Akalan

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep Gaziantep’te esrarengiz patlama sesi korku ve paniğe neden oldu Gaziantep’in Nizip ilçesine bağlı Suriye sınır hattındaki kırsal mahallelerde şiddetli bir patlama sesi duyuldu. Bölgede yaşayan vatandaşları tedirgin eden patlama sesi ile ilgili geniş çaplı inceleme başlatılırken boş araziye havan mermisi düşmüş olabileceği ihtimali üzerinde durulduğu öğrenildi. Olay, Gaziantep’in Nizip ilçesine bağlı Suriye sınır hattındaki kırsal mahallelerde meydana geldi. İddiaya göre, özellikle bölgedeki kırsal Gökçeli Mahallesi’nde yaşayan vatandaşlar bir anda çok yüksek bir patlama sesi duydu. Duydukları sesle korku ve panik yaşayan vatandaşlar 112 Acil Çağrı Merkezi’ne ihbarda bulundu. İhbar üzerine sesin duyulduğu bölgelere jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. Ölen ya da yaralanan kimsenin olmadığı olay sonrası patlama sesinin kaynağı ile ilgili geniş çaplı inceleme başlatıldı. Olayla ilgili çalışma yapan ekiplerin boş araziye havan mermisi düşmüş olabileceği ihtimali üzerinde durduğu öğrenildi. Korku ve panik yaşayan vatandaşlar o anları anlattı Yaşadıkları korku ve paniği anlatan Çapan Köse ve Adil Yılmaz isimli vatandaşlar, önce kısa süreli keskin bir ışık gördüklerini sonrasında ise şiddetli bir patlama sesiyle irkildiklerini söyledi. Vatandaşlar, Suriye’ye yakın olduklarını ve oradan bir şey düşme ihtimalinin akıllarına geldiğini de ifade etti. Konu ile ilgili geniş çaplı soruşturmanın sürdüğü bildirildi.
Ankara Gazeteci Hande Fırat’ın "Devriamber" sergisi Kültür Bakanlığı desteğiyle açıldı Gazeteci Hande Fırat’ın "Devriamber" isimli resim ve heykel sergisi Kültür ve Turizm Bakanlığının desteği ile Cumhuriyet Müzesi bünyesinde yer alan Sığınak Kültür Sanat’ta açıldı. Gazeteci Hande Fırat’ın “Devriamber” isimli sergisinin açılışı Ankara’da gerçekleştirildi. Sergiye, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Dışişleri Bakan Yardımcısı Yasin Ekrem Serim, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Gökhan Yazgı, TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanı Hulusi Akar, eski TBMM Başkanı Binali Yıldırım, MHP Genel Başkan Yardımcısı İsmail Özdemir, İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Oktay Vural, Dışişleri Bakanı Başdanışmanı Nuh Yılmaz, AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları Başkanı Ayşe Keşir, Yüksek Seçim Kurulu Başkanı Ahmet Yener, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkanı Yıldırım Demirören’in eşi Revna Demirören, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Meltem Demirören Oktay ve çok sayıda davetli katıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise serginin açılışı için mesaj gönderdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın mesajını serginin açılışında gazeteci Hande Fırat okudu. Cumhurbaşkanı Erdoğan mesajında, "Basın ve sanat dünyamızın değerli temsilcileri, kıymetli misafirler, sizleri en kalbi duygularımla, muhabbetle selamlıyorum. Nazik davetiniz için teşekkür ediyorum. Basınımızın önemli isimlerinden Hürriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Sayın Hande Fırat’ın kendi ifadesiyle ’çınarlarını kaybedip kendileri çınara dönen kadınların hikayesini’ anlattığı resim ve heykel sergisinin başarılı geçmesini temenni ediyorum. Başarılı gazeteci kimliğinin yanı sıra, bu sergi vesilesiyle sanatçı yönünü de öğrenme fırsatı bulduğumuz Sayın Hande Fırat’ı tebrik ediyor, kendisine hem meslek hem de sanat hayatında muvaffakiyetler diliyorum. Sizlerin şahsında basın ve sanat camiamızın tüm mensuplarını, sergiye ilgi gösteren tüm sanatseverleri bir kez daha yürekten selamlıyorum” ifadelerine yer verildi. "Bu sergi annemle, kızıma ithaf ediliyor" Fırat, serginin açılışı için Kültür ve Turizm Bakanlığının tüm personeline ve sergiyi açarken kendisine destek olan arkadaşlarına teşekkür etti. Hande Fırat, "Bu sergi, babalarını kaybeden tüm kız çocukları, tüm erkek çocukları ama özellikle kız çocuklarına atfen yapılmıştır. Bu sergi annemle, kızıma ithaf ediliyor" dedi. Devrialem sergisinin farklı bir anlamı olduğunu belirten Bakan Ersoy, "Bir toplumun zenginliği, kültür ve sanatının derinliği ile ölçülüyor. Kültür ve sanat toplumda ne kadar yerleştiyse, toplumda ne kadar kabul gördüyse, o toplumda kültür ve sanat ne kadar iyi üretilebiliyorsa aslında toplum o derece zengin algılanıyor. O açıdan da biz Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak kültür ve sanatı her yönüyle desteklemeyi görev addediyoruz. Sadece sanat üretimi değil, vatandaşlarımızın kültür ve sanata rahat erişimi de çok çok önemli" şeklinde konuştu. Kültür Yolu Festivalleri ile vatandaşların kültür ve sanata rahat ve kolay erişmesini amaçladıklarını belirten Ersoy, "Vatandaşın sanata erişimi yeterli değil. O yüzden kültür ve sanat üretimini artırmak istiyoruz. Kültür sanatın toplumun sadece bir kesiminin ilgilendiği bir etkinlik olmasının dışına çıkmasını, toplumun her kesimlerinin eriştiği bir alan olması için çabalıyoruz. Bu sergide anlamlı bulduğumuz, toplumda bilinirliği yüksek, toplumda yer etmiş kişilerin kültür sanat üretimindeki katkıları, kültür ve sanat üretiminde pay sahibi olmaları aslında sanatın popülaritesini artırıyor" ifadelerini kullandı. Serginin anlamının önemli olduğunu belirten Bakan Ersoy, “Serginizin anlamı da çok önemli. Ben de babamı kaybettim ama sizin gibi genç yaşta kaybetmedim. Genç kızlarımızın 18 yaşına girmeden önce babalarını kaybetmesinin nasıl bir duygu olduğunu, nasıl omuzlara yük getirdiğini kısmen de olsa anlayabiliyorum” diye konuştu. Sergide, tuval üzerine çeşitli malzemeler kullanılarak yapılan tablo ve heykellerden oluşan 40 eser sergileniyor. Sergi 25 Mayıs’a kadar açık olacak.
Bayburt Bayburt’ta 4 kişinin yaralandığı trafik kazası güvenlik kamerasına yansıdı Bayburt’ta iki otomobilin çarpıştığı ve 4 kişinin yaralandığı trafik kazası, güvenlik kamerasına yansıdı. Kaza, Bayburt merkez Tuzcuzade Mahallesi, Sıla Kent Konutları önünde meydana geldi. Kazada ikisi sürücü olmak üzere toplam 4 kişi yaralandı. Camları, aynaları paramparça olan, kaput kısmı tamamen hurdaya dönen iki aracın karıştığı kaza ise etrafta bulunan iş yeri güvenlik kameralarına yansıdı. Bayburt merkez Köprülü Kavşak yönüne seyir halinde bulunan 69 AG 003 plakalı otomobil, şehir merkezi istikametine gelen 69 AS 030 plakalı otomobile dönüş yaptığı esnada çarptı. Çarpmanın etkisiyle yoldan çıkan otomobil etrafta marketin, evlerin bulunduğu yola devrildi. 69 AS 030 plakalı otomobil içerisinde bulunan 1’i sürücü 3 kişi, 69 AG 003 plakalı otomobildeki sürücü yaralandı. Market çalışanlarının ve etraftan geçen vatandaşların ihbarı üzerine olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Devrilen otomobilde sıkışan bir kişi ve diğer 2 yaralı araçtan çıkarıldı, sağlık ekiplerince yaralılara ilk müdahaleleri olay yerinde yapıldı. Yaralılar ambulanslarla Bayburt Devlet Hastanesine tedavileri yapılmak üzere götürüldü. Hurdaya dönen otomobil, olay yerine çağrılan çekici yardımıyla yoldan kaldırıldı. İş yeri güvenlik kameraları tarafından saniye saniye kaydedilen görüntülerde, anayoldan gelen 69 AG 003 plakalı kırmızı aracın, hatalı dönüş yapan 69 AS 030 plakalı araca sert bir şekilde çarptığı görüldü.
Erzincan Erzincan’da tarım bölümü öğrencileri hem öğreniyor, hem üretiyor Erzincan’da meslek lisesi öğrencileri okulun bahçesindeki serada fide yetiştiriciliği yaparak hem öğreniyor hem de ekonomiye katkı sunuyor. Tarım bölümü öğrencileri, serada teorik eğitimlerini uygulama fırsatı buluyor. Erzincan İl Millî Eğitim Müdürlüğü’nün destekleri ile kurulan seralarda sebze fidesi üretim faaliyeti 2020 yılında başlayarak Tarım Alanı öğretmen ve öğrencileri tarafından kurulduğu yıl 30 bin sebze fidesi üretimi gerçekleştirildi. 2021 yılında Covid-19 nedeniyle uzaktan eğitim yapıldığı için, sebze ve aromatik bitki fidesi üretim faaliyetleri öğrencilerin okulda olmaması nedeniyle Tarım Alanı öğretmenleri tarafından yapıldı. Okul serasının üretim kapasitesi, pandemi olmasına rağmen, 2021 yılında iki katına çıkarılarak 60 bin adet fideye ulaştı. 2022 yılında ise mevcut serada tam kapasiteye ulaşılarak 90 bin sebze ve aromatik bitki fidesi üretildi. 2023 yılında da serada 95 bin fide üretimi yapıldı. Bu sene ise 110 bin fide üretimi yapıldı. Serada, domates, biber, hıyar, kabak, kavun, karpuz, lahana, patlıcan ve 3 cins aromatik bitki olarak reyhan, kekik, fesleğen üretimi olmak üzere toplamda 35 farklı tür fide üretimi yapılıyor. Üretimde yerelde halkın lezzet olarak en çok tercih ettiği ata tohumları kullanılmaya özen gösterilirken, ticari anlamda üretim yapmak isteyenler için yüksek verimli hibrit türlerin de üretimi gerçekleştiriliyor. Kullanılan tohumların genelde ata tohumu olması, üretilen fidelerin piyasa fiyatlarına nispeten en az yüzde 30 daha ucuz olması, hastalıklara dayanıklı olmaları, çeşitlerin doğru olarak verilmesi, ticari olarak üretim yapan üreticiler için ise yüksek verimli hibrit türlerin de olması gibi nedenlerden dolayı vatandaşlardan oldukça rağbet görüyor. Erzincan Gül Celal Toraman Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi 11. sınıf öğrencisi Tuba Bakartepe, “Biz derste gördüğümüz teorik işlemleri serada uygulayabiliyoruz. Serada fidelerimizi yetiştiriyoruz. İlaçlaması, gübrelemesi, sulaması hep bizim elimizden geçiyor. Organik gübreyle kendimizin yetiştirdiği fideleri halkımıza sunuyoruz.” dedi. Erzincan Gül Celal Toraman Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Müdür Başyardımcısı Abdullah Çiftçi’de, “Okulumuzun üretim üssü olan seramızdayız. Bu serada öğretmen ve öğrencilerimizle 100 binin üzerinde fide üretilmiş durumda. Kullanılan tohumların genelinin ata tohumu olması, üretilen fidelerin piyasa fiyatlarına nispeten en az yüzde 20 daha ucuz olması, hastalıklara dayanıklı olmaları, çeşitlerin doğru olarak verilmesi, ticari olarak üretim yapan üreticilerimiz için ise yüksek verimli hibrit türlerin de olması gibi nedenlerden dolayı halkımızın talebi fazla olmaktadır. Ayrıca üretilen fideler sosyal projeler dahilinde ihtiyaçlı ailelere ücretsiz olarak verilerek, öğrencilerimiz nezaretinde söz konusu ailelerin üretim faaliyeti yapmaları ve ailelerin geçimlerine katkı sağlamaları hedeflenmektedir." dedi.