KÜLTÜR SANAT - 18 Aralık 2017 Pazartesi 10:49

3 bin yıllık tarih gün yüzüne çıktı

A
A
A
3 bin yıllık tarih gün yüzüne çıktı

İzmit'in 3 bin yıllık tarihini gün yüzüne çıkartan 'Tarih Koridoru Projesi' kapsamında Bizans, Roma, Osmanlı ve Cumhuriyet dönemlerine ait yapılar gün yüzüne çıktı. Proje havadan da görüntülendi.

Kocaeli’nin İzmit ilçesinde İzmit Belediyesi tarafından Roma, Bizans ve Osmanlı dönemlerine ait yapılar ‘Tarih Koridoru Projesi' kapsamında yeniden restore edildi. Yaklaşık 50 milyon TL’ye mal olan proje içerisinde han, hamam, çeşme, konak gibi 71 tane tarihe ışık tutmuş yapı bulunuyor. Türkiye’de sanayinin en önemli şehirlerinden biri olan İzmit’in 'Tarih Koridoru Projesiyle' beraber turizm de de bir marka haline gelmesi hedefleniyor. İzmit Belediye Başkanı Nevzat Doğan, 9 yıldır sürdürdükleri proje kapsamında restore edilen yapılar sayesinde İzmit’te tarih turizminin de canlanacağını belirtti. İzmit’in tarihini gün yüzüne çıkaran projede restore edilen yapılar havanda da görüntülendi.

“Biz biliyoruz ki kökleri, tarihi bilinen güçlü bir milletiz''

Proje hakkında bilgi veren İzmit Belediye Başkanı Nevzat Doğan, “Yaklaşık 3 bin yıllık tarihe sahip bir şehirde yaşıyoruz.Nikomedya adı ile bir dönem Roma İmparatorluğuna başkentlik yapmış bir şehrimiz İzmit. İzmit’te o dönemden bu döneme Roma, Bizans Osmanlı ve Cumhuriyet dönemi uygarlıklarını içeren tarihi yapılar var. Biz biliyoruz ki kökleri, tarihi bilinen güçlü bir milletiz. Çocuklarımızın bu gücü hissederek yarınlara yürümesi ülkemizin geleceği açısından da büyük önem taşıyor. Onun için Tarih Koridoru projesi adı altında bu dört uygarlığı içeren yapıtları birer birer gün yüzüne çıkarmaya çalıştık. Tam 9 yıl dantel dantel İzmit’in tarihi yapılarını restore ettik. 71 tane yapıtı Tarih Koridoru adı altında bir çizgide buluşturduk” dedi.

"İstanbul’a gelen turistler bir gününü İzmit’e ayırsınlar. İnanın çok memnun kalacaklar''

“Kocaeli yıllardan beri bir sanayi kenti olarak biliniyordu” diyen Başkan Doğan, “ Ayrıca Türkiye’nin de sanayisinin kalbi İzmit’tir. Biz bu gerçeği devam ettirerek ama bununla birlikte böyle büyük bir tarihi olan bir şehir sanayi gibi tarihinde başkentti olsun. Dolasıyla da turizm çalışmalarını da başlattık. Turizm alanındaki duayen isimleri ve firmaları davet ettik, buraları tanıttık. İnşallah turizm rehberleri kataloklarına İzmit’te eklesinler. İstanbul’a gelen yerli ya da yabancı turistler bir gününü İzmit’te ayırsınlar. İnanın çok memnun kalacaklar” ifadelerini kullandı.

İzmit’tin turizm açısından da bir marka olması için çaba sarfediyoruz”

Yapacak daha çok işleri olduğunu söyleyen Başkan Doğan, “Bir yandan bu dediğimiz restarasyonlara devam edeceğiz. Hedefimiz İzmit nasıl sanayi ile anılan bir şehir haline gelmişse, bir de bu söylediğim alanlardaki turizm açısından da bir marka olması için çaba sarfediyoruz. Tarih Koridoru projesi için 50 milyon civarında bir para harcadık” diye konuştu.

Uğur Konuk - Refik Fidan
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Çorum Taşkından korkan köylülerden ıslah talebi Çorum’un Dodurga ilçesindeki Obruk köyünde yaşayan vatandaşlar, Karadeniz’de son dönemde yaşanan seller sebebiyle korktuklarını belirterek, köy merkezinden geçen derenin ıslah edilmesini talep etti. Çorum’un Dodurga ilçesine bağlı Obruk köyünde yaşayan vatandaşlar, köyden geçen 1,5 kilometrelik dere sebebiyle taşkın korkusu yaşıyor. Karadeniz’de son dönemde yaşanan seller sebebiyle korktuklarını söyleyen vatandaşlar, köylerinden geçen derenin taşkına karşı ıslah edilmesini istedi. ’Karadeniz’de yaşanan sel baskınları korkutuyor’ Sel tehlikesi ile karşı karşıya kalmak istemediklerini belirten Köy Muhtarı Ali Ekber Sever, “Dere yatağı ile ilgili sıkıntılarımız var. Köyümüz büyük tehlike altında. Dere yatağı yok, yağmur yağdığı zaman sel gelecek diye köylü dışarıda bekliyor. Karadeniz’de sellere neden olan ani dere taşkınlarının köyümüzde yaşanmamasını istiyoruz" dedi. "Korkuluk, üzerine de yeni yaya köprülerinin yapılması konusunda yardım istiyoruz" Muhtar azası Mustafa Ertaş ise, köylüler tarafından yapılan geçitlerin de tehlike saçtığını belirterek, “Köyümüzde yaşayan 300 kişi için dere yatağı tehlike arz ediyor. Dere yatağının köyden geçen bölümünün ıslah edilmesini kalan bölümün ise temizlenmesi gerekiyor. Dere üzerinde bulunan yaya geçitleri köy halkımız ve önceki muhtarlar tarafından yapılmış. Ahşap olan köprüler de tehlike arz ediyor. Her an birileri düşebilir. Dere kenarına korkuluk, üzerine de yeni yaya köprülerinin yapılması konusunda yardım istiyoruz. Mevcut araç köprülerinin de dayanıklı olup olmadığını incelemesini, derenin ıslah edilmeyen kısmının üzerine de en az bir köprü daha yapılmasını talep ediyoruz” diye konuştu. "Ahşap köprüler sağlam değil" Derenin üzerinde bulunan yaya köprülerinin sağlam olmadığını belirten köy sakinlerinden Arif Doğar da, “Dereden sel geldiği zaman mağdur oluyoruz. Çocuklarımız taşımalı olarak servis ile okula gidiyor. Sel geldiği zaman ya yolda kalıyor eve geçemiyor ya da evden okula gönderemiyoruz. Yağmur yağdığında sel gelir diye korkuyor, evde kalamıyoruz. Acil bir durum olsa, hastamız olsa evde kalıyor, dereden atlatamıyoruz. Bu sıkıntıların giderilmesini istiyoruz" şeklinde konuştu.
Samsun ‘Afrika’nın tozu Karadeniz Bölgesi’ni de etkileyecek’ Astım, KOAH ve kanser hastalarının çöl tozlarına nefes yoluyla maruz kalmalarının hastaneye başvuruları ve yatışları arttıracak düzeyde şikayetlere neden olabileceği uyarısında bulunan Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Şevket Özkaya, “Yarın dışarı çıkmak zorunda kalan tüm vatandaşlarımız maske ile tedbir almaları gerekmektedir” dedi. Samsun başta olmak üzere kuzey Afrika üzerinden rüzgârla gelen toz bulutu Türkiye’yi etkiliyor. VM Medical Park Samsun Hastanesi Göğüs Hastalıkları Kliniği’nden Prof. Dr. Şevket Özkaya, Samsun’u ve Karadeniz Bölgesi’ni de yakından etkileyecek Afrika tozları hakkında uyarılarda bulundu. “Yarın dışarı çıkmak zorunda olan tüm vatandaşlarımız maske takmalı” Prof. Dr. Şevket Özkaya, “Sıcak hava ile gelen bu çöl tozları özellikle Karadeniz bölgesinde nem ile birleşince yeryüzüne daha yakın seyredecek ve çamur yağmuru gibi etkisini gösterecek. Bu tozları soluyan vatandaşlarımızda öksürük, burun tıkanıklığı ve nefes darlığının yanı sıra gözlerde tahribat yapma riski var” açıklamasında bulundu. “Astım, KOAH ve kanser hastaları için daha tehlikeli olabilir” Bazı hasta gruplarının çöl tozlarından daha fazla etkilenebileceğini belirten Prof. Dr. Şevket Özkaya, “Özellikle astım, KOAH ve kanser hastalarımızın bu tozlara nefes yoluyla maruz kalmaları hastaneye başvuruları ve yatışları arttıracak düzeyde şikâyetlere neden olabilir. Yarın dışarı çıkmak zorunda kalan tüm vatandaşlarımız maske ile tedbir almaları gerekmektedir. Çocuklar ve okula giden çocuklar risk altındadır. Toz fırtınasında teneffüslerde bahçeye çıkmamalıdırlar. Astım ve KOAH hastaları nefes darlığı atağı geçirebilirler. Mümkün olduğunca dışarı çıkmamaları gerekir. Kanserli hastalarda vücut direnci düşük olduğu için öksürük olabilir onlar daha özenli olmalıdır” diye konuştu.
Tokat Türkiye’de tek olan kampüste engelli öğrenciler 23 Nisan’ı kutladı Türkiye’de tek olan Tokat’taki Sosyal Hizmetler Kampüsü’nde eğitim alan engelli öğrenciler, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı çeşitli etkinliklerle kutladı. Tokat’ta 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı etkinlikleri çerçevesinde Türkiye’de ilk ve tek olan Sosyal Hizmetler Kampüsü’nde eğitim gören engelli çocuklar bugün program düzenledi. Şiir okuyup şarkı söyleyen öğrenciler, İzmir Marşı ile birlikte gökyüzüne balonlar bıraktı. Programın sonunda engelli öğrenciler, aileleri ve öğretmenleriyle birlikte oyun havası oynayarak gönüllerince eğlendiler. Kampüs hakkında bilgi veren Yavuz Selim Özel Eğitim Meslek Okulu Müdürü Mustafa Aydoğan, “Burası Türkiye’de nadir tesislerden bir tanesidir. Özel Eğitim Kampüsü olarak geçiyor. Tokat’ta Eylül 2023 tarihinde hizmete girdi. Bünyemizde 4 tane okul müdürlüğü bulunuyor. Özel Eğitim Uygulama Okulu, Meslek Okulu, Anaokulu ve Görme Engelliler Okulu olarak tam bir tesis şeklinde özel eğitim öğrencilerinin tüm ihtiyaçlarını giderecek, onlara hizmet edecek bir şekilde planlandı. Bugün de öğrencilerimizin eğlenmelerine yönelik ve onların el becerilerini geliştirmeye yönelik program düzenledik. Hem ritim gösterisi hem de şiirler olan, sonunda da konser olan eğlence programı düzenledik” dedi. Programa katılan öğrenciler ise düzenlenen etkinlikte çok eğlendiklerini ifade ettiler.