GÜNDEM - 18 Temmuz 2018 Çarşamba 06:56

32 milyar dolar geliyor

A
A
A
32 milyar dolar geliyor

Temmuz, ağustos ve eylül aylarında otellerde doluluk oranı yüzde 90’ın üzerinde seyrediyor. Yılın tamamında 40 milyon turistin Türkiye’ye gelmesi hedefleniyor.

Türkiye’de, cari açığın yükseldiği ve döviz kurlarının arttığı bir dönemde, turizm sektörü imdada yetişiyor. AK Parti Ekonomi İşleri Başkanlığı tarafından hazırlanan raporda; temmuz, ağustos ve eylül aylarında otellerde doluluk oranının yüzde 90-95 altına düşmesinin beklenmediği, ziyaretçi sayısı anlamında son 20 yılın en iyi turizm sezonunun yaşanacağı belirtildi. Turizm gelirleri incelendiğinde, 2014 yılında zirve yaparak 34,3 milyar dolara erişilmişti. 2015 ve 2016 yıllarında bölgede yaşanan olaylara bağlı olarak düşüş gösteren turizm gelirleri, 2017 itibariyle tekrar yükselmeye başladı. Bu yıl da otellere olan yoğun talep ve doluluk oranları göz önünde bulundurulduğunda, 32 milyar dolarlık bir turizm geliri bekleniyor. 2018 yılının ilk beş ayında Türkiye’ye gelen turist sayısı, 11 milyon 462 bin kişi... Senenin tamamında ise 40 milyon turistin Türkiye’ye gelmesi hedefleniyor.

CARİ AÇIĞI KAPATIR
AK Parti Ekonomi İşleri Başkanlığının hazırladığı raporda “Ülkeler için ihracat kadar önemli olan bu sektörün, cari açığı kapatmada ciddi etkisi bulunuyor. Turizmin aynı zamanda istihdam artırıcı ve uluslararası arenada tanınırlığını artırıcı özelliği var. Turizm tamamen ülkemizin kendi imkanları, ürünleri, varlıklarıyla hizmet üretiyor. Bu da turizm faaliyetleriyle ortaya çıkan kaynağın ülkemize katkısını, gücünü ve değerini artırıyor. Turizm alanında potansiyelimizi geliştirecek politikaları uygulamaya devam edeceğiz” denildi.

TURİZMDE HEDEF İLK 3
Türkiye, dünyada turizmde ilk 3’e girmek için çabalıyor. Bu hedefe ulaşmak için bir yandan turizm yatırım ve teşvikleri uygulamaya konuyor. Bir taraftan da turizm pazarı ve destinasyonları çeşitlendiriliyor. Türkiye’de turizm çeşitleri, bu kapsamda son yıllarda artıyor. Özellikle doğa-macera, gastronomi, kış, spor, kongre, sağlık-terminal, müze, kültür, inanç, kruvaziyer turizm çeşitleri, alternatif olarak göze çarpıyor. Son dönemde verilen en büyük teşvikler arasında uçaklara yakıt desteği bulunuyor. Türkiye’nin dünya turizm pastasından aldığı pay 2002’de yüzde 1,9 iken, bu oran 2017’de yüzde 2,8’e yükseldi. Bu yıl daha da artması bekleniyor.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Teknoloji ve Yetkinlik Buluşmaları’nın ikincisi gerçekleştirildi Savunma Sanayii Akademi koordinasyonunda ve ASELSAN’ın destekleriyle gerçekleşen Teknoloji ve Yetkinlik Buluşmaları’nın ikincisi, savunma sanayiinde çevik dönüşüm teması ile gerçekleştirildi. Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanlığı (SSB) koordinasyonunda kurulan Savunma Sanayii Akademi tarafından düzenlenen etkinlik, Savunma Sanayii Başkanı Prof. Dr. Haluk Görgün, Savunma Sanayii Başkan Yardımcıları Prof. Dr. Hakan Karataş, Prof. Dr. İhsan Kaya, Mustafa Murat Şeker, Hüseyin Avşar, SSB Daire Başkanları ve sektör temsilcilerinin katılımları ile Bilkent Otel’de gerçekleştirildi. SSB Başkanı Görgün, etkinlik kapsamında gerçekleştirdiği konuşmasında şunları kaydetti: “Savunma sanayiimizdeki insan kaynaklarının sürdürülebilirliği açısından başlattığımız olduğumuz ‘Millî Yetkinlik Hamlesi’ ile sektörümüzün yeni dönemdeki gelişiminde salt rekabetten ziyade ekosistemimizdeki tüm paydaşlarımızın yetenek, yetkinlik, performans, potansiyel ve kapasite olarak birbirlerini tamamlamalarını hedefliyoruz." Bu yeni yaklaşımla; verimsizlik, mükerrerlik, yanlış önceliklendirme, yetenek birikmesi, odak kayması, uzmanlık açığı gibi temel problemleri de en aza indirmeyi hedeflediklerini belirten Görgün, "Bu yetkinlik hamlesi ile birlikte; savunma sanayii ekosistemindeki çalışanların, aday çalışanların ve üniversite öğrencilerinin yetenek mimarisi, yetkinlik inşası, uzmanlaşma, kritik deneyim ve beceri transferi konularında geliştirilmesini önemsiyoruz" ifadesini kullandı. ‘Milli Yetkinlik Hamlesi’ kapsamında tüm firmalarımızın; stratejik planında beslenen, teknoloji yol haritası ile hizalanan, yetenek yönetimini inşa eden, performans yönetimini kurgulayan, yetkinlik geliştiren ve değişimi yöneten insan kıymetleri fonksiyonlarının oluşturulmasını amaçladıklarını aktaran Görgün, "Bugün tüm yönleriyle ele alacağımız çevik proje yönetim yaklaşımı ve insan kaynakları süreçlerinde çevik yaklaşımlar, bu alanda etkin bir network (iletişim ağı) oluşumunu tetikleyecektir" diye konuştu. Görgün çalıştay sonrası ortaya konacak olan fikirleri ve saptamaları yakından takip edeceklerini de ifade etti.
Antalya Çöl tozu 30 Nisan’a kadar temizlenecek Çevre Mühendisleri Odası Antalya Şubesi, Antalya, Burdur ve Isparta’da etkisini gösteren Çöl tozu taşınımı konusunda uyarıda bulundu. Çöl tozu taşınımının bölgede olan yoğunluğuna dikkat çekilen açıklamada, “Çöl tozunun solunum yolu, kalp ve akciğer hastalıkları olan bireyler başta olmak üzere hassas ve alerjik tepki veren vatandaşlarımızda olumsuz etkiler gösterebilir. Ayrıca, görüş mesafesinde düşmeye sebep olabilir. 25 Nisan 2024 tarihinden itibaren çöl tozu etkisinin azalması beklenirken, yere çöken tozun tekrar havalanarak olumsuz etki oluşturması muhtemeldir” denildi. Bugün, Antalya, Isparta ve Burdur çevrelerinde yoğun bir şekilde gözlenen çöl tozu taşınımı ile ilgili Çevre Mühendisleri Odası Antalya Şubesi, yazılı bir açıklama yayınlayarak uyarıda bulundu. Çöl tozu taşınımının çeşitli sağlık, çevre ve ekonomik etkilere neden olabileceğine dikkat çekilen açıklamada, oda olarak kamuoyunu bilgilendirme ve önlemlerin alınması gerekliliği konusunda uyarı yaptıkları belirtildi. Çöl tozunun solunum yolu, kalp ve akciğer hastalıkları olan bireyler başta olmak üzere hassas ve alerjik tepki veren vatandaşlarda olumsuz etkiler gösterebileceği aktarılan açıklamanın devamında, “Ayrıca, görüş mesafesinde düşmeye sebep olabilir. 25 Nisan 2024 tarihinden itibaren çöl tozu etkisinin azalması beklenirken, yere çöken tozun tekrar havalanarak olumsuz etki oluşturması muhtemeldir. Genellikle çöl tozu geçtikten en geç 2 gün içerisinde yağış ile birlikte atmosferden temizlenirken, bu sefer 30 Nisan 2024’e kadar bölgemizde yağış beklenmemektedir” denildi. Bu süreçte çöl tozu taşınımının etkilerini en aza indirmek için vatandaşlara önlem olarak önerilerin de belirtildiği açıklamanın sonunda, şu ifadelere yer verildi: "Çocuklar ve kronik sağlık sorunları olan bireyler dış ortamda uzun süre vakit geçirmemelidir. Göz yanması gibi rahatsızlıkların yanı sıra mevcut hastalıkların tetiklenme riski bulunmaktadır. Görüş mesafesinin aniden azalabileceği göz önünde bulundurulmalıdır. Karayolunda seyahat ederken çöken toz sebebiyle takip mesafeleri uzatılmalıdır. Vatandaşlarımızın T.C. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından işletilen hava kalitesi izleme istasyonları verilerini takip ederek gerekli önlemleri almalarını rica ederiz (https://sim.csb.gov.tr/Services/AirQuality). Çevre Mühendisleri Odası olarak, çöl tozu taşınımının etkilerini azaltmak ve halkın sağlığını korumak için tüm ilgili kurum ve kuruluşların işbirliği içinde hareket etmesi gerektiğini vurgulamaktayız.”