GÜNDEM - 19 Mart 2018 Pazartesi 03:38

57'nci Alay sancağı yıllarca Denizli'de bir camide saklanmış

A
A
A
57'nci Alay sancağı yıllarca Denizli'de bir camide saklanmış

Çanakkale Deniz Zaferi’nde destanlaşan ünlü 57. Alay’ın sancağı kendisine dedesinden kalan 77 yaşındaki Süleyman Çalışır, yıllarca bir camide saklanan sancağı 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’e nasıl ulaştırdığını yaşlı gözlerle anlattı.

Denizli'nin Pamukkale ilçesinde yaşayan 77 yaşındaki Süleyman Çalışır, 57. Alay’ın sancaktarlarından Süleyman Tatlıcı’nın torunu olduğunu söyleyerek, dedesinin Çanakkale Savaşı’nda büyük destan yazan 57. Alay’ın çoğunluğu ölüp dağıldıktan sonra sancağı düşmanın eline geçmemesi için alarak Denizli’ye getirdiğini iddia etti. 57. Alay’da savaşan dedesinin sancağı İngilizler’den kaçırmayı başardığını söyleyen Çalışır, sancağın 1918’den 1990’lı yıllara kadar dedesinin vasiyeti üzerine Kurtluca Camii'nde saklandığını ifade etti. Sancağın ortaya çıkması öyküsünü de anlatan Çalışır, kendisine ait tarlanın kamulaştırma yapılmasına kızdığını ve dedesinin ‘sancaktar’ olduğunu dönemin yetkililerine söylemesi ile sancağın ortaya çıktığını, sancağı dönemin Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'e eski Doğru Yol Partisi (DYP) Denizli Milletvekili Haluk Müftüler, muhtar ve gazeteciler eşliğinde Çankaya Köşkü’nde teslim ettiklerini ifade etti.

57. Alay sancağının Çankaya Köşkü'ne teslimi sırasında fotoğraf çekildiklerini belirten Süleyman Çalışır, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile de görüşmek istediğini ifade etti. Annesinden dedesi hakkında hep anılar dinlediklerini anlatan Çalışır, "Annemiz bize anlatırdı, annem çocukmuş sancak geldiğinde. Annemin babası tarafından getirilen sancak camiye bırakıldı. Ordu (alay) dağılmış, İngilizlerin elinden kaçırıyorlar. Sancak yere düşünce İngilizler'in eline geçmemesi için sancağı alıp köyümüze kadar getiriyor. Annem hep bize anlatırdı, dedem ona ‘Kızım Buldan dağlarında çarıklarımı attım, yalınayak geldim’ diyerek sancağı getirdiğini anlatırmış. Biz küçüğüz bilmiyoruz tabii, anlamıyoruz. Benim tarla hazineye geçtiğinde gelen yetkililere ben ‘şehit torunuyum’ dedim. Dedem sancak getirdi deyince basın peşimize takıldı. O zamanlar Denizli'de tugay yoktu. Sonra beni aradılar ‘hazır ol Çankaya Köşkü'ne gideceksin’ dediler. Ne işim var orada dedim? ‘Sancağı Demirel istiyormuş’ dediler” şeklinde konuştu.

Davet üzerine dönemin milletvekili, muhtarı ve 2 basın mensubu ile Süleyman Demirel’in yanına gittiklerini kaydeden Çalışır, sancağı teslim sırasında Demirel’in kendilerine bir ihtiyaçlarının da olup olmadığını sorduğunu ve onların da köylerine yol istediklerini söylediklerini belirtti. Çalışır, “Bana ilk sorduklarında yani sancağı camide demiştim. Ertesi gün jandarma geldi, sancağı çıkardı. Annemin babası tekrar geri cepheye gidince bir daha geri dönmemiş. Künyesini getirivermişler dedemin. Kaç seneler o camide direğe sarılı durdu sancak, 57'nci Alayın sancağı. Annem hep anlatırdı ‘O sancağı babam’ getirdi, camide sarılı sancağı’ diye ama biz hiç kaale almadık. Böylelikle bizi götürdüler Demirel'in yanına, yoksa biz köylüyüz Demirel'in yanına sokarlar mı bizi? Sancağın hürmetine gittik, dedem getirdiği için bana teslim ettirdiler. ‘Senin bu sancak dedenden sana intikal etmiş’ dediler. Bu yüzden sancağı götürenler arasında ben de vardım” dedi.
Öte Süleyman Çalışır, kahraman dedesinin isminin kendisine de verildiğini sözlerine ekledi.  

Bayram Coşkun

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara AK Parti Grup Başkanvekili Akbaşoğlu: “Bugünün önemine uygun olarak bir görüşme oldu ve bayramlaşıldı” AK Parti Grup Başkanvekili Muhammet Emin Akbaşoğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel’in TBMM’de görüşmesi hakkında “Bugünün önemine uygun olarak bir görüşme oldu ve bayramlaşıldı” dedi. AK Parti Grup Başkanvekili Muhammet Emin Akbaşoğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve CHP Genel Başkanı Özel’in görüşmesi hakkında gazetecilerin sorularını cevapladı. Akbaşoğlu görüşme ile ilgili, “Bu konuyla ilgi tabi ki daha önceden de kamuoyuna yansıyan bir talep söz konusuydu. Bu sene inşallah yerine gelmiş olacak. Karşılıklı olarak görüşüp netleştirilecek. Bugüne ilişkin bir resepsiyon. Milli egemenliğin tecelligahı olan meclisimizin 104’üncü yaşında hep beraber burada güzel bir ambiyans oluşturduk. Bütün milletimizin temsilcileri bu birlikteliği ortaya koydu. Cumhurbaşkanımızın resepsiyona teşrifleri ile hep beraber, bütün milletvekilleri ve davetliler ile Cumhurbaşkanımız bir araya geldiler. Daha sonra da içerideki odada değerli siyasi partilerimizin genel başkanları ve temsilcileri ile görüştü. İçeride milletvekillerimiz, CHP Genel Başkanı, Hüda-Par Genel Başkanı, DSP Genel Başkanı AK Parti Grup Başkanı, Meclis Başkanvekillerimiz ve Meclis Başkanımız tabi ki, MHP Grup Başkanvekili vardı. Bugünün önemine uygun olarak bir görüşme oldu ve bayramlaşıldı” şeklinde konuştu.
Çorum Trafik kazası, 4 yaşındaki Zeynep’i ailesinden ayırdı Çorum’un Alaca ilçesinde iki otomobilin çarpışması sonucu meydana gelen trafik kazasında 1 çocuk hayatını kaybederken, 4 kişi de yaralandı. Kaza, Çorum-Yozgat karayolunda meydana geldi. Edinilen bilgilere göre, Yozgat istikametinden Çorum’a seyir halinde olan Mustafa Fansa (51) yönetimindeki 31 U 3003 plakalı otomobil ile Muhammed Y. idaresindeki 19 ACH 630 plakalı otomobil Boğaziçi köyü kavşağında çarpıştı. Çarpışmanın etkisiyle Fansa yönetimindeki otomobil yol kenarında bulunan tarlaya uçtu. Yoldan geçen sürücülerin ihbarı üzerine olay yerine polis ekiplerinin yanı sıra 112 ve itfaiye ekipleri sevk edildi. Kazada sürücü Mustafa Fansa ve araçta bulunan Muhammed Emin Fansa (17), Emine Fansa (42), Yunus Emre Fansa (10) ve Zeynep Fansa (4) yaralandı. Yaralılardan 4 yaşındaki Zeynep, sağlık ekiplerinin tüm müdahalelerine rağmen kurtarılamayarak hayatını kaybetti. Olay yerinde ilk müdahalesi yapılan yaralılar Alaca Devlet Hastanesi’ne kaldırılarak tedavi altına alındı. Yaralılardan Emine Fansa, Erol Olçok Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne sevk edildi. Kazanın ardından Muhammed Y., araçla olay yerinden kaçtı. Bölgedeki kameraları inceleyen polis ekipleri kaçan sürücüyü Yıldızhan Mahallesi Edebali Sokak’ta terk edilmiş halde buldu. Yaptıkları çalışmalar sonucu Muhammed Y.’ye ulaşan polis ekipleri sürücüyü gözaltına aldı. Depremzede olduğu öğrenilen Fansa ailesinin Çorum’da görev yaptığı öğrenildi. Kazayla ilgili başlatılan soruşturma sürüyor.
Ankara Emre Belözoğlu: “Sosyal medya lağım çukuru” MKE Ankaragücü Teknik Direktörü Emre Belözoğlu, “Sosyal medyanın benim için hiçbir anlamı yok. Gerçek olduğunu düşünmüyorum. Hiçbir karşılığı olmadan bir lağım çukuru olduğunu düşünüyorum” dedi. Ziraat Türkiye Kupası Yarı Final ilk maçında MKE Ankaragücü, konuk ettiği Beşiktaş ile golsüz berabere kaldı. Maçın ardından düzenlenen basın mensuplarına açıklamalarda bulunan MKE Ankaragücü Teknik Direktörü Emre Belözoğlu, bütün futbolcuları ile gurur duyduğunu belirterek, “Bugün Beşiktaş’a net bir üstünlük kuran oyuncu grubum vardı. İnşallah finale çıkan takım oluruz. Bu takımın çok daha iyi yerleri hak ettiğini düşünüyorum” ifadelerini kullandı. Üzgün olduğu tarafları açıklayan Belözoğlu, sezon genelini değerlendirerek, “Skorlar gelmedi. Çok fazla beraberlik var. Ama yine de oyuncu arkadaşlarıma teşekkür ediyorum” diye konuştu. "Bu takımın ligde sıkıntı yaşayacağını düşünmüyorum" Sarı-lacivertlilerin teknik patronu, skor üretemediklerinden dolayı üzgün olduklarını kaydederek, şunları söyledi: “Lige hemen döneceğiz. Ligde de kendimizi sağlam pozisyona alacak skorlara ihtiyacımız var. Bu takımın sıkıntı yaşayacağını düşünmüyorum. Taraftarlarımıza, oyuncularıma teşekkür ederim. Skor gelmedi ama oyun anlamında çok yüksek bir dominasyon vardı.” "İnşallah Morutan’ın büyük bir sakatlığı yoktur" Maçta sakatlanarak oyundan çıkmak zorunda kalan Morutan ile ilgili konuşan Belözoğlu, "İnşallah Morutan’ın büyük bir sakatlığı yoktur. Tendonda bir kopma varsa o zaman altı ayı bulur. Ümit ediyorum öyle bir haber almayız. Böyle bir şey inşallah yaşamaz. Ama yaşarsa da çok iyi dönebilecek karaktere sahip bir oyuncu" dedi. “Sosyal medya lağım çukuru” Bir basın mensubunun, ‘MKE Ankaragücü futbolcularının sosyal medyada eleştirildiğini’ söylemesi üzerine, Belözoğlu, şu ifadelere yer verdi: “Sosyal medyanın benim için hiçbir anlamı yok. Gerçek olduğunu düşünmüyorum. Hiçbir karşılığı olmadan bir lağım çukuru olduğunu düşünüyorum sosyal medyanın. Alex bugün elinden geleni yapmaya çalıştı. Ben bir oyuncu transfer ederken, ondan bir performans bekleyerek ediyorum. Bugün performansında eleştirilecek bir şey bulamıyorum. Benim adıma sosyal medyanın hiçbir karşılığı yok. Bizim ailemize küfür edecekler, biz şikayetçi olduğumuzda bize yalvaracaklar yok öyle bir dünya. Bu ülkede, bu düzelmedikten sonra benim oyuncum ve ben mücadele etmek zorundayız. Sonuna kadar mücadele etmeye devam edeceğiz.”