KENT HABERLERİ - 11 Mayıs 2016 Çarşamba 16:38

60 Sihirli Dokunuş sanatseverlerle buluşuyor

A
A
A
60 Sihirli Dokunuş sanatseverlerle buluşuyor

Küçükçekmece Belediyesi, klasik sanatların duayen ve genç ustalarını bir araya getiren "60 Sihirli Dokunuş” sergisi sanatseverlerin beğenisine sunuyor.

Küçükçekmece Belediyesi genç ve usta isimlerin eserlerini 60 Sihirli Dokunuş isimli sergide sanatseverlerle buluşturuyor. Her biri çalıştıkları sanat dallarının ustası olan sanatçıların yeni üretimlerini aynı zeminde buluşturmayı hedefleyen sergi, klasik sanatlar açısından büyük önem taşıyor. Ustalarla buluşma serisinin beşinci sergisi olan “60 Sihirli Dokunuş” sergisinde, minyatür, hat, tezhip, ebru, cilt, katı’, çini, ahşap-sedef oyma gibi köklü sanatlarımızın nadide örnekleri yer alacak.
Klasik sanatların duayen ustalarını bir araya getiren "60 Sihirli Dokunuş” sergisinin organizasyonu Taner Alakuş Minyatür Atölyesi tarafından organize edildi. Küratörlüğünü Ceylan Harmancı’nın yaptığı sergi Küçükçekmece Belediyesi’nin katkılarıyla gerçekleştiriliyor. Ustaları ve genç sanatçı adaylarını, sanat tarihçileri, koleksiyonerler ve sanatseverler ile buluşturacak olan sergi, 15- 22 Mayıs 2016 tarihleri arasında ziyaret edilebilecek.
‘60 Sihirli Dokunuş’ Ustalarla 2016 Buluşması Sergisi'ne eserleriyle katılacak olan sanatçıların isimleri ise şu şekilde: " Abdurrahman Depeler, Ali Toy, Alparslan Babaoğlu, Arda Çakmak, Arzu Tozlu, Asiye Kafalıer Dönmez, Aydın Ergün, Ayşe Özlem Şişman, Ayten Tiryaki, Başak Çoraklı, Betül Bilgin, Davut Bektaş, Deniz Öktem Bektaş, Dilek Yerlikaya, Ebru Gülbahçe Kurban, Emel Nurhan Ogan, Faruk Taşkale, Fatma Şan, Firdevs Çalkanoğlu, Fuat Başar, Gürcan Mavili, Hakan Dağlı, Hasan Türkmen, Hüseyin Gündüz, Hüsrev Subaşı, İslam Seçen, İsmail Yiğit, Latife Aktan Özel, Leyla Arlı, Mahmut Peşteli, Mamure Öz, Memnune Birkan, Menaf Nam, Mustafa Çelebi, Nilgün Gencer, Nilüfer Kurfeyz, Nihal Tezcan, Nurten Ünver, Reza Hemmatirad, Orhan Dağlı, Sacit Açıkgözoğlu, Safiye Morçay, Salih Balakbabalar, Savaş Çevik, Selim Sağlam, Semih İrteş, Serap Bostancı Tuluk, Seyit Ahmet Depeler, Şeyma Okur, Taner Alakuş, Timur Bilir, Turan Sevgili, Yasemin Ergün, Yılmaz Eneş, Yılmaz Turan." 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bolu Bolu’da 7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi düzenlendi Bolu’da "7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi" düzenlendi. Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Fatma Deniz Sayıner modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgileri katılımcılara aktardı. Bolu Koru Otel’de geleneksel hale gelen Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi’nin 7’ncisi düzenlendi. Kongre’nin oluşturulmasında büyük payda sahibi olan Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Deniz Sayıner’in öncülüğünde bir araya gelen doğum hekimlerinin yanı sıra perinatoloji uzmanları, ebeler, hemşireler, yenidoğan hekimleri ve doğuma katkı sağlayan birçok branş uzmanı da kongrede yerini aldı. Kongrede Türkiye’de ve dünyada modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgiler, araştırma sonuçları ve deneyimlerin paylaşıldığı bilimsel oturumlar yapıldı. 3 gün sürecek olan kongrede, doğuma yönelik kurslar ve bilgilendirme toplantıları yapılacak. “Doğum konusu birçok konuya göre az ilgi görüyor” Türkiye’de sadece doğumun ele alındığı en büyük bilimsel toplantı olma özelliğini taşıyan 7. Uluslararası Bolu Koru Gebelik, Doğum ve Lohusalık Kongresi’nin başkanlığını yürüten Prof. Dr. Aydan Biri, “Bu 7’ncisi olmakla birlikte en çok heyecan duyduğum kongre oldu. Her geçen yıl birbirini tekrar etmemek adına zaten çok geniş ve sonsuz olan bu kongrede bir kez daha sizinle olmaktan çok büyük keyif duyuyorum. Konumuz doğum ve içerisinde çok fazla bileşen var. Doğumsal birleşim ya da bir bebeği ilgilendiren bir süreç, toplumun esası temeli ve koruyucu sağlık bakımı. Kongrede çok fazla insanı bir araya getiriyoruz. Ama çok da zor oluyor bu kongreler. Daha önce de söylediğim bir şey var ana işimiz olan doğum, özellikle kadın doğum hekimlerinin polikliniklerinin yüzde 80’i doğum, ancak buna rağmen birçok konuya göre çok daha az ilgi görüyor. Bu yıl ben çok çünkü bu konu doğrultusunda doktor arkadaşlarımızın da ana konumuzun doğum olduğuna dair inancı arttı. Her ne kadar hala akademisyen arkadaşlarımızın ‘Doğum da moda oldu’ demesine rağmen mesleğe bakışımızın çarptırıldığı bir dönemdeyiz” dedi. “Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez” Bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelere ihtiyaç olduğunu söyleyen Prof. Dr. Deniz Sayıner, “Eğitim bizim vazgeçilmezimiz olmalı. Çünkü en büyük güç bilgi gücüdür. Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez. Hiçbir silah, hiçbir teknoloji bilginin karşısında duramaz. O nedenle sürekli bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelerin yetişmesine ve ebelere ihtiyaç duyduğumuzu söylemem lazım. Ve tabii ki böyle bir ebeliği dizayn etmek için de birlik olmaya ihtiyaç vardır. Kurucu üyelerinden biri olmaktan onur duyduğum, gerçekten birlikte yürümekten gurur duyduğum yol arkadaşlarımın olduğu Anadolu Ebeler Derneği. Bu dernekle birlikte örgütlenmek, mesleğine sahip çıkmak mesleki örgütün içinde olmak son derece önemli” diye konuştu.