GÜNDEM - 26 Mayıs 2016 Perşembe 15:52

‘ABD, PYD'yi destekleyerek Suriye'de daha çok kaosa yol açıyor’

A
A
A
‘ABD, PYD'yi destekleyerek Suriye'de daha çok kaosa yol açıyor’

Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu Eş Başkanı Halid Hoca, ABD'nin Rakka Operasyonu'nda PYD'yi destekleyerek Suriye'de daha çok kaosa yol açtığını belirterek, "Eğer ABD IŞİD ile gerçekten ciddi bir mücadele etseydi, Özgür Suriye Ordusu'na yardımını devam ettirirdi. Bir terör örgütünü başka bir terör örgütüyle değişmesi, kaosun devam etmesi anlamına geliyor" dedi.

Halid Hoca, Uludağ Üniversitesi'nde düzenlenen Uluslararası İlişkiler Topluluğu 21.Hariciye Haftası Söyleşisi'nde İHA'nın sorularını cevaplandırdı. Suriye'de ateşkesi ve Viyana Anlaşması'nı Rusya'nın bozduğunu, buna karşı güçlü oyuncuların caydırıcı mekanizmayı ortaya koyamadığını anlatan Halid Hoca, "Hiç bir zaman malesef saldırılar durmadı. Ateşkes anlaşmaları halinde dahi gerek rejim, gerekse Rus uçakları tarafından sürekli sivil yerler bombalanıyor. Bunun sebebi; anlaşmayı uygulatmak için caydırıcı mekanizmanın olmaması. ABD'nin Rusya'nın arkasına saklanıyor olması, gerek siyasi gerek askeri insiyatifin Rusya'nın güdümünde olması çözümü nihai sonuca ulaştırmıyor. Bir sürü müzakere, anlaşma yapıldı. İhlal eden hep rejim tarafı oldu. Rejimden sonra Rus uçakları sivil yerleri bombaladı. Uluslararası siyasi iradenin olması, Suriye krizi bölgesel kriz değil, global kriz haline geldi. Terör ve mülteci sorunu bölgeyi değil tüm dünyayı etkilyor. Yaklaşımın gereğinde de caydırıcı mekanizmaların bulunması gerekiyor. BM Güvenlik Konseyinin kararlarını ihlal eden taraf hep rejim oldu. Cezalandırıcı yaklaşım hiç bir zaman olmadı. En büyük oyuncu olarak ABD'nin gerek seyirci kalması, gerekse teröre karşı mücadelede terör araçları kullanması, sorunu daha da körüklüyor. IŞİD'e karşı terör organizasyonuyla işbirliği, Suriye'de PYD ile işbirliği yapıyor. İkisi de Işid'den geri kalmayan davranış ve ihlalleri olmuştur. ABD; Özgür Suriye Ordusu'nu görmeyerek sadece PYD'yi görerek çözüm değil, daha çok kaosa yol açıyor" dedi.

Sorunun kökünün Şam'da hala hüküm süren Esad rejiminin kendisi olduğunu hatırlatan Halid Hoca, "Gerek Işid ile olan işbirliği gerek PYD ile olan işbirliği deşifre olmuştur. Rejimin iki kolu PYD ve Işid, Suriye'de olduğu sürece, güçlü olduğu sürece bu sorun devam edecektir. Dünya buna seyirci kaldığı sürece de malesef çözüme ulaşmak mümkün değildir. Baştan beri ihtiyaç duyduğumuz şey, Özgür Suriye Ordusu'nun donatılması ve gerek IŞİD, PYD, İran güçleri ve rejim güçleriyle mücadele etmesini sağlamak. Türkiye'nin direkt müdahale etmesi talebimiz olmamıştır. Bizim istediğimiz uçuşa yasak bölgenin oluşturulması, bu oluşturulamıyorsa, Suriye halkına savunma hakkının verilmesi, aynı şekilde Işid ve PYD'ye karşı mücadelede Özgür Suriye Ordusu'nun iş ortağı haline gelmesidir" diye konuştu.

"KOBANİ TİYATROSUYLA YPG DİYE BİR ÖRGÜT LANSE EDİLDİ".
Işid ile ilk mücadele eden örgütün Özgür Suriye Ordusu olduğunu ifade eden Halid Hoca, "ÖSO Işid'i Halep'ten kovdu onlar da Rakka'ya doğru gitti. Ancak ÖSO'ya gelen yardım kesildi. "Ypg" diye bir örgüt yoktu, icat edildi. Kobani tiyatrosuyla YPG diye Işid ile mücadele eden bir ordu lanse edildi. Bundan sonraki bütün ABD yardımları YPG'ye gitti. Özgür Suriye Ordusu'na giden yardım minimal düzeye indirildi. ÖSO, Halep ve İdlib'te mahsur kaldı. Işid ile gerçekten ciddi bir mücadele olsaydı, ABD'nin böyle bir niyeti olsaydı Özgür Suriye Ordusu'na gelen yardımı devam ettirirdi. Onun yerine Işid'in büyümesini bekleyip YPG'yi hazırlama yoluna girdi. Bu da bir terör örgütünü başka bir terör örgütüyle değişmesi, kaosun devam etmesi anlamına geliyor. Rusya hep Suriye'lilerin eliyle yönetimin değişmesi gerektiğini, Anayasanın değişmesi gerektiğini söylüyor. Anayasa çalışmalarını Rusya kendisi yapıyor. Bu Suriye halkı tarafından kabul edilebilecek bir durum değildir" şeklinde konuştu. 

ONUR AKTAŞ - UĞUR USLUBAŞ

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Tokat Tokat’ta yaşanan 4,7 büyüklüğündeki deprem anı güvenlik kamerasında Tokat’ta yaşanan 4,7 büyüklüğündeki depremin ardından, Tokat Sulusaray ilçesi Belediye Başkanı Davut Kılıç, ilçede herhangi bir olumsuz durumun bulunmadığını söyledi. Öte yandan deprem anı güvenlik kameralarına yansıdı. AFAD tarafından açıklanan bilgilere göre, saat 01.06’da merkez üssü Sulusaray ilçesi olan 4,7 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Deprem, 9,97 kilometre derinlikte kaydedildi. Sarsıntı Sivas ve Yozgat illerinden de hissedildi. Depremi hisseden vatandaşlar büyük bir panik yaşayarak kendilerini dışarı attı. Deprem anı iş yerlerinin güvenlik kameralarına yansırken Tokat Sulusaray Belediye Başkanı Davut Kılıç, açıklamalarda bulundu. Başkan Kılıç, şu ana kadar herhangi bir olumsuz durumun olmadığını fakat dikkatli olunması gerektiğini söyledi. “Yıkılan, hasarlı bir bina yok” Kılıç, ilçede yıkılan ve hasarlı bir binanın olmadığını ifade ederek, “Saat 01.06’da Sulusaray ilçe merkezli 4,7 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. Şu ana kadar herhangi bir olumsuzluk yok. Yıkılan, hasarlı bir bina yok. Herhangi bir can kaybı ve yaralanma da yok. Köylerimizde de sorun yok. Özellikle vatandaşlarımız bu gece, dikkatli, uyanık olmasını ve mümkünse bu geceyi dışarda geçirmeleri önemli. Vatandaşlarımızı dikkatli olmaları konusunda anons yaparak uyarıyoruz. Deprem ülkemizin gerçeği. İlçemiz de Kuzey Anadolu fay hattına yakın bölgede bulunuyor. Hepimize geçmiş olsun” dedi. Vatandaşlar ise depremi hisseder hissetmez kendilerini evden dışarı attıklarını belirtti.
İstanbul İstanbul’da taksiciler öldürülen meslektaşları için toplandı İstanbul’da yüzlerce taksici Sarıyer’de gasp edilip öldürülen meslektaşları Yaşar Yanikyürek için bir araya geldi. İstanbul’un çeşitli noktalarında bir araya gelen taksicilerin katılımıyla, yol kenarında ölüme terk edilen Yaşar Yanıkyürek’in cenazesi Zincirlikuyu Mezarlığı gasilhanesine getirildi. İstanbul’da taksisine aldığı yabancı uyruklu iki şahıs tarafından öldürülüp Sarıyer’de yol kenarına atılan Yaşar Yanıkyürek için yüzlerce meslektaşı bir araya geldi. İstanbul’un farklı noktalarında toplanan taksiciler bir araya gelerek Yaşar Yanıkyürek’in cenazesinin Zincirlikuyu Mezarlığı’na getirilmesine eşlik etti. Farklı noktalarda toplanan taksiciler Beyoğlu’nda bir araya gelerek konvoy halinde Zincirlikuyu Mezarlığı’na hareket etti. Polis ekipleri çevrede güvenlik önlemleri aldı. Zincirlikuyu Mezarlığı önünde toplanan taksiciler burada basın açıklaması yaptı. Konuyla ilgili konuşan İstanbul Taksi Şoförleri Derneği Başkanı Deniz Dündar, “Bugün 14.30 sularında Anadolu Yakası’ndan aldığı yolcu ile Avrupa Yakası Sarıyer Tarabya, bizim Madenler dediğimiz bölgede yabancı yolcusu tarafından katledilen Yaşar Yanıkyürek abi için bütün meslektaşları olarak, arkadaşları olarak buradayız. Cenazemizi yalnız bırakmadık. Bu bizim ilk cenazemiz değil, görünene göre son cenazemiz de olmayacak. İki üç ay önce İzmir’de Oğuz Erge kardeşimiz, yaklaşık 9-10 ay önce Yıldıztabya, Gaziosmanpaşa’da Samet Kubiloğlu kardeşimiz, ondan 1 sene öncesine kadar Aydın Altun abimiz, bu ne ilk ne de son. Biz bir an önce yetkililerden taksicilerin can ve mal güvenliği için ivedi bir şekilde çalışma yapmalarını arzu ediyoruz. Bugün Yaşar abi için buradayız, cenazemizi gasilhaneye teslim ettik. Yarın Feriköy Mezarlığında öğle namazına müteakip defnedip son görevimizi yerine getireceğiz ama bunun son olup olmadığını bilmiyoruz. Ne yazık ki evden helalleşerek çıkıyoruz. Bir an önce yetkililerden, kabinli araç ya da başka bir çözüm bekliyoruz. Buna yetkililer, İstanbul’da taksiyi yönlendiren UKOME kurulu karar verecek. Bizler dernekler olarak, daha önce büyükşehir belediyesine bunun müracaatını yaptık. Bu ilk değil son değil. Biz helalleşerek çalışmak istemiyoruz. Bizler huzur, güven içinde çalışmak istiyoruz. Bizler STK’lar olarak sizler için her şeyi yapıyoruz. Bu işin hızlanması için sizlerin de bir an önce müracaatta bulunmanız gerekmektedir. Lütfen bizim sesimizi artık duyun. Lütfen bizi ciddiye alın" ifadelerini kullandı. "Azrailimizi yanımızda taşıyoruz" Ölümlerin artık son bulması için yetkililerin önlem almasını isteyen ve evden helalleşerek çıkıyoruz diye belirten Deniz Dündar, "Bugün bu, yarın bir başkası, kimi taşıdığımızı bilmiyoruz. Azrailini yanında taşıyan bir meslek grubu haline geldik. Bütün yetkililere, özellikle taksici dostu cumhurbaşkanımıza sesleniyorum; Sayın Cumhurbaşkanım lütfen bu çığlığımızı, bu haykırışımızı duyun” şeklinde konuştu.
İstanbul İstanbul’da taksiciler öldürülen meslektaşları için eylem yaptılar İstanbul’da bir grup taksici bir araya gelerek, öldürülen taksici Yaşar Yanıkyürek için ve son zamanlarda taksicilere yönelik artan sözlü şiddet ve cinayetleri, kötü şartları protesto etmek için eylem yaptı. İstanbul Sarıyer’de 34 TFY 89 plakalı taksinin şoförü Yaşar Yanıkyürek, otomobilinde önce gasp edildikten sonra bıçaklanarak yol kenarına atılmıştı. Bu duruma tepki gösteren bir grup taksici bir araya gelerek, son zamanlarda taksicilere yönelik artan sözlü şiddet ve cinayetler, kötü şartları protesto etti. Göztepe Köprüsü önünde toplanan taksiciler, Beşiktaş Meydanı önüne kadar konvoy yaptı. Göztepe Köprüsü önünde basın açıklaması yapan taksiciler, ardından Beşiktaş Meydanı’na doğru yolu çıktı, oradan tekrar Göztepe Köprüsü’ne gelen taksiciler protestoyu sonlandırdı. Durumla ilgili konuşan taksici Osman Balıkçı, "Burada bugün toplandık, iyi bir şey için toplanmak isterdik ama maalesef ki kötü bir olay için toplandık. Sevdiğimiz bir taksici ağabeyimiz Yaşar ağabeyimiz bugün hakkın rahmetine kavuştu. Bir vatandaş Ataşehir’den binip Sarıyer tarafına gidiyor ve ağabeyimizi katlediyor. Bu üzücü haberi aldıktan sonra bütün taksi camiası olarak toplandık. Şimdi de güzergahımız olarak buradan çıkacağız, artık sesimizin duyulmasını istiyoruz. Biz senelerdir gece çalışıyoruz, burada arkamda duran bütün abilerim, arkadaşlarımız hepsi evlerine ekmek parası götürmek için gece sabaha kadar çalışıyorlar ve hiçbir güvencemiz yok, bugün de gördük ki bu kadar basit bir şekilde, üstelik gündüz vakti bir abimizi kaybettik. Yaşar abimiz hakkın rahmetine kavuştu ancak bu ne ilk ne de son olacak gibi duruyor, burada toplanmamızın amacı sadece insanlara zarar vermek ya da bir şeyleri engellemek değil, sadece sesimizi duyurmak için buradayız. Buradaki bütün arkadaşlar da bu saatten sonra sadece can güvenliklerini ve Yaşar abimiz gibi bir son olmaması için ellerinden geldiğince birbirlerini kolladıkça da bir şeylerin olmasını istiyorlar ama maalesef olmuyor. Buradan yetkililere sesleniyoruz, bugün bir abimizi daha kaybettik, Yaşar Yanıkyürek ağabeyimiz bıçaklanarak katledildi. Bunların yaşanmaması için yetkilileri de artık göreve bekliyoruz. Şu anda Göztepe köprüsü altından çıkacağız, Beşiktaş güzergahında kimseyi rahatsızlık vermeden sessiz bir protesto yapacağız, bu sessiz çığlığımızı lütfen duyun. Toplamda yaklaşık 600-700 araçlık bir grup olacak" ifadelerini kullandı.