GÜNDEM - 28 Nisan 2017 Cuma 09:04

Akın Öztürk utanmadan bu sözleri söylemiş!

A
A
A
Akın Öztürk utanmadan bu sözleri söylemiş!

FETÖ’cü darbe girişiminin bir numarası Akın Öztürk’ün, Akıncı Üssü’nde rehin tutulan komutanları kalkışmanın püskürtülmesinin ardından tutuldukları odada ziyaret ederek “geçmiş olsun” dediği ortaya çıktı. Hiçbir şey olmamış gibi davranan darbeci Öztürk’ün iki yüzlü tavrını, derdest edilen komutanlardan Tümgeneral Erdoğan Akyol ifadesinde anlattı.

15 Temmuz darbe girişimi sırasında Etimesgut Zırhlı Birlikler Okul ve Eğitim Tümen Komutanlığı’nda yaşananlar Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede yer aldı. Sözde atama listesinde pasif görevi olan ve kalkışma sırasında derdest edilerek darbenin merkez üssü Akıncı’ya götürülen Etimesgut Zırhlı Birlikler Komutanı Tümgeneral Erdoğan Akyol’un ifadesinde yer alan ayrıntılar darbecilerin iki yüzlülüğünü bir kez daha gösterdi.

SALDIRI OLDU, ŞEHİTLERİMİZ VAR!

Akyol, darbeciler tarafından yerine atanan cuntacı general Ahmet Bican Kırker’in kendisine, “Komutanım büyük karargahlara büyük saldırılar var. Şehitlerimiz var, şehitlerimiz her geçen saat artıyor. Müdahale için ben görevlendirildim, siz idari izinlisiniz” dediğini aktardı. Akyol, “Ben niye bastırmıyorum, neden sen görevlendirildin” diye sorması üzerine ise Kırker’in “Komutanım durum çok acil gelişti, planlama karargahta bulunan personel tarafından çok acil yapıldı, ayrılmanız gerekiyor, benim de derhal emirler verip harekete geçmem gerekiyor” karşılığını verdiğini söyledi.

GÜLER’İ GÖRDÜM

Akıncı Üssü’ndeki misafirhanenin 17 numaralı odasında tutulduğunu kaydeden Akyol, o gece yaşadıklarını şöyle anlattı: “Yatakların çarşafları sökülmüştü. Bir tane de elbise dolabı vardı, dolabın içerisinde askı dahi hiçbir şey yoktu. Binbaşının ‘ara’ diye bağırması üzerine üsteğmen üzerimi aradı. Bu esnada koridordan elleri önde olacak şekilde bağlı, ağzı beyaz şerit bantla bantlı birisini de derdest edilmiş vaziyette geçerken gördüm. Sonradan bu kişinin Yaşar Güler olduğunu anladım. Daha sonra ellerimi önden plastik kelepçeyle bağladılar ve kapıyı kilitlediler.”

ODALARI GEZİYORDU

Akyol Akıncı Üssü’nden kurtarılma anını ise şöyle anlattı: “16 Temmuz günü saat 16.00 sıralarında kapı açıldı ve bana ‘geçmiş olsun’ diye biri hitap etti. Gözümü açtı, ellerimi çözdü, gelen kişi özel kuvvetlerden kamuflajlı bir albaydı. Yanında da sivil kıyafetli Kara Kuvvetleri Genel Plan Prensipler Başkanı Tümgeneral Atilla Şirin vardı. Beni bu şekilde kurtardılar, koridora çıktığımızda Akın Öztürk (tutuklu), Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Abidin Ünal ve Kara Kuvvetleri Lojistik Komutanı Korgeneral Yıldırım Güvenç (tutuklu) oda oda gezip generallere geçmiş olsun dileklerini iletiyorlardı. Odalardan birinden Orgeneral Yaşar Güler, Eskişehir Hava Kuvvet Komutanı, 4. Kolordu Komutanı gibi generallerin de serbest kaldığını gördüm.”

Öl ama tankları buradan çıkartma

Etimesgut Zırhlı Birliklerin komutasını devralan cuntacılara direnen ve hazırda bekleyen 6 tankı birlikten çıkmasının önüne geçen mağdur Binbaşı İsmail Suvay'ın ifadesi de iddianamede yer aldı. Suvay ifadesinde, Ahmet Bican Kırker’in brifing salonunda darbecilerin bildirisini okuduğunu belirterek, “Bu olay 60 ihtilali gibi mi yoksa 80 ihtilali gibi mi diye sordum. Bican Kırker, ‘her ikisi de değil, sen çok konuşuyorsun’ dedi” diye konuştu. Halkın toplanmaya başlamasıyla nizamiyenin karıştığını dile getiren Suvay o geceyi şöyle anlattı: “Halkı sakinleştirmek için konuşmalar yaptım, halkın tek isteği tankların kışladan çıkmamasıydı. Ben de onlara ‘buradan tank çıkmayacak’ diye söz verdim. Ondan sonra bir vatandaş, ‘komutanım öl ama buradan tankları çıkartma’ dedi. Ben de kendisine, ‘emredersin’ deyip asker selamı verdim."

GZPT’leri Meclis’e göndereceklerdi

Zırhlı Birlikler komutanlığında Bölük Komutanı olarak görev yapan Fırat Yılmaz'in ifadesinde Geliştirilmiş Zırhlı Personel Taşıyıcıların (GZPT) Meclis'e nasıl götürülmek istendiği yer aldı. Yılmaz ifadesinde darbecilerin silahlı teğmenler tarafından kontrol altında tuttuğu Yarbay Erdal Yetim’in kendisini arayarak, “Ne kadar GZPT çıkarabiliyorsan hazırla, yol durumu al, bana haber ver” dediğini aktardı. Nizamiyeye gittiğinde 6-7 tane GZPT’nin hazırlamış beklediğini söyleyen Yılmaz, “Erdal Yetim tekrar aradı ve ‘araçlar hazır mı?’ diye sordu. Ben de ‘Komutanım lojistik sorumlusundan mühimmatı aldım, araçlara dağıttıktan sonra 5-10 dakikaya kadar hazır olurum’ dedim. Telefonda bana bağırıyordu ve sesi titriyordu, ‘Hazır olunca bana haber ver, Meclis’e çıkacaksınız’ dedi. Bu emrin ardından bir saçmalık olduğunu anladım. Ve daha sonra bölük önünde topladığım 27 kişiye, ‘Biz şimdi araçlara bineceğiz, beni takip edeceksiniz ve araçlarımızı garajlar bölgesine park edeceğiz, bu kanunsuz emirleri yerine getirmeyeceğiz. Cephaneliğin önünde silahlı teğmenler dolaşıyor, bunların ne mal olduğu belli değil, dikkat edin’ dedim” ifadelerini kullandı. Yılmaz, ifadesine şöyle devam etti: “Cephanelik nizamiyesine geldiğimde Darbeci Binbaşı Özkan Gürkol bana ‘piyade bölük komutanı nereye gidiyorsun’ diye sordu, ben de ‘Tank Yarbay Erdal Yetim’in emir verdiği yere gidiyorum’ dedim. Bunu duyar duymaz beylik tabancasını çıkardı. Bana ateş etmeye başladı. İlk ateşinden sonra ben GZPT içine yattım. Sanırım 3 el ateş etti.”

Osman Özgan - Yenişafak

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep "Gazi’m Antep” konseri izleyicileri büyüledi Gaziantep Üniversitesi (GAÜN) Türk Musikisi Devlet Konservatuvarı öğretim elemanları ve öğrencileri tarafından hazırlanan "GAZİ’M ANTEP" adlı Türk Halk Müziği Konserini katılımcılar beğeniyle izledi. Gaziantep Üniversitesi (GAÜN) Türk Musikisi Devlet Konservatuvarı öğretim elemanları ve öğrencileri tarafından hazırlanan ve Gaziantep’in düşman işgalinden kurtuluşunun yıl dönümünde yapılması planlan ancak 12 askerin şehit olması nedeniyle iptal edilen "GAZİ’M ANTEP" adlı Türk Halk Müziği Konseri gerçekleştirdi. Konserde, Gaziantep savunmasıyla özdeşlemiş kahramanlık türkülerin söylenmesinin yanı sıra Şehitkamil’in şehit edilişi, Gaziantep savunmasındaki yerel halkın Fransız askerleri karşısındaki direnişi gibi birçok olay yaklaşık 100 kişilik öğrenci grubu tarafından canlandırıldı. GAÜN Türk Musikisi Devlet Konservatuvarı Müdürü Prof. Dr. Zinnur, GAÜN Türk Musikisi Devlet Konservatuvarı mensubu olmasından dolayı gurur duyduğunu ifade ederek, konserde emeği geçenlere teşekkür etti. Konserin Sanat Yönetmeni Öğretim Görevlisi Hakan Tayüz ise konserin ciddi emekler sonrası gerçekleştirdiğini belirterek, katkıda bulunanlara teşekkür etti. Konser sonunda Müzik ve Genel Sanatlar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erhan Özden, GAÜN Türk Musikisi Devlet Konservatuvarı Müdürü Prof. Dr. Zinnur’a, Sivas Bilim ve Teknoloji Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Kul da Konserin Sanat Yönetmeni Öğretim Görevlisi Hakan Tayüz’e çiçek takdim etti.
Antalya Korkuteli’ne 60 öğrenci kapasiteli yeni kreş Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek’in talimatlarıyla 19 ilçeye yayılan Çocuk Kreşi ve Gündüz Bakımevlerine bir yenisi daha eklendi. Büyükşehir Belediyesi’nin Korkuteli’de açtığı Çocuk Kreşi ve Gündüz Bakımevi ilçenin önemli bir ihtiyacını karşılıyor. 4-6 yaş aralığındaki çocukları okul öncesi eğitime hazırlayan Korkuteli Çocuk Kreşi ve Gündüz Bakımevi’nde çocuklar hafta içi günlerde öğretmenler eşliğinde hem öğreniyor hem de oyunlar oynayarak eğlencenin tadını çıkarıyor. Çeşitli etkinliklerle çocukların oyun becerileri gelişiyor, sosyalleşmeleri sağlanıyor. 60 öğrenci kapasiteli kreş, Korkuteli’nin önemli bir ihtiyacını karşılıyor. Korkuteliler, güvenilir kreş hizmetine uygun fiyata ulaşmanın mutluluğunu yaşıyor. Çocuklar için hazırlanan günlük program ve faaliyetler ile ilgili bilgi veren okul öncesi öğretmeni ve kreş sorumlusu Burcu Kızıloğlu, “Kreşimiz sabah 08.30’da başlayıp akşam 17.30 saatleri arasında hizmet veriyor. Kayıtlarımız devam ediyor. Çocuklarımız çeşitli etkinlikler ve oyun saatleri ile güne başlıyorlar. Çocuklarımızın gelişimine katkı sunacak besleyici öğün programlarımızı uyguluyoruz” dedi. Kreşte çocuklar için özenle hazırlanan programlarla onların sıkılmadan eğlenerek keyifli vakit geçirmeleri sağlanıyor. Lego, çeşitli oyuncaklar, drama ritim çalışmaları, bahçe etkinlikleri, oyunlar şarkılar ve danslarla hem zihin dünyalarını besleyecek hem de fizyolojik gelişimlerini sağlayacak aktiviteler gerçekleştiriliyor. Çocuklara farklı çocuklarla arkadaşlıklar kurarak paylaşmaları ve birlikte yaşamaları da öğretiliyor. Gün içerisindeki uyku saatleri ile çocuklar dinlendiriliyor.
Kütahya Anadolu İmam Hatip Lisesi öğrencileri farklı ülkelerde Kütahya’yı tanıtıyor Kütahya Anadolu İmam Hatip Lisesi İngilizce Öğretmeni ve proje koordinatörü Özlem Çalışkan Yoğunlaştırılmış Yabancı Dil Ağırlıklı 5/C sınıfıyla birlikte faklı ülke ve şehirlerden öğretmen ve öğrencilerle bir araya gelerek Kütahya’yı tanıtıyor. Okul Müdürü Rüştü Benli konuyla ilgili yaptığı açıklamada, kuruculuğunu Trabzon Mahmut Celaleddin Ökten Anadolu İmam Hatip Lisesi Fen ve Sosyal Bilimler Proje Okulu’nun üstlendiği, Romanya’nın kurucu ortak olduğu “My History,My Town, My Culture” ( Tarihim,Kasabam,Kültürüm) isimli eTwinning Projesine ortak olarak katılan Kütahya Anadolu İmam Hatip Lisesi öğrencilerinin proje çerçevesinde Kütahya’yı tanıttıklarını ifade etti. Müdür Rüştü Benli, “ Her ülkenin ve şehrin kendi kültürel, tarihi zenginliklerinin öğrenciler tarafından tanıtıldığı proje faaliyetleri çerçevesinde Türkiye’nin kuruculuğunda Romanya, İtalya, İspanya, Azerbaycan, Yunanistan, Polonya, Litvanya ve Arnavutluk’taki okullarla ortak faaliyetler yürütülmektedir. Bu çerçevede Kütahya Anadolu İmam Hatip Lisesi İngilizce Öğretmeni ve proje koordinatörü Özlem Çalışkan “Yoğunlaştırılmış Yabancı Dil Ağırlıklı 5/C sınıfımızla birlikte faklı ülke ve şehirlerden öğretmen ve öğrencilerle bir araya geliyor ve biz de kendi şehrimiz Kütahya’mızı tanıtıyoruz. Efelerimizi ve Efe oyunlarımızı anlatarak başladığımız projemizde, Kütahya’mıza özgü şalvar, çini, iğne oyası, hamam bohçası, bor madeni ve benzeri ürünler ile Kütahya Kültür köşesi oluşturduk. E müzede sergilenecek olan bu çalışmamızdan sonra okulumuzda Kütahya’mıza özgü yemeklerin yer aldığı Kütahya Yöresel Yemek günü düzenledik. Sıkıcık çorbası, dolamber böreği, leblebi, haşhaşlı lokum, gözleme, ılabada dolması gibi pek çok yöresel yemeği yapılış aşamaları ile birlikte ortaklarımızla paylaştık. Bundan sonrası için de proje faaliyetlerimiz çerçevesinde Kütahya’mızı tanıtmaya devam edeceğiz. Kütahya’mızın sahip olduğu tüm bu güzellikleri paylaşmaktan çok mutluyuz. Kütahya Anadolu İmam Hatip Lisesi olarak okulumuzun da adı olan şehrimiz Kütahya’yı tanıtıyor olmanın mutluluğunu yaşıyoruz ve bu süreçte desteklerini esirgemeyen velilerimize de çok teşekkür ediyorum” dedi.