EĞİTİM - 12 Eylül 2018 Çarşamba 10:45

Amerika’da yüksek öğrenimde Trump etkisi devam ediyor

A
A
A
Amerika’da yüksek öğrenimde Trump etkisi devam ediyor

ABD’ye eğitim için giden öğrenci sayısı Trump’ın seçilmesi sonrası düşüyor.

Amerika’da Uluslararası Eğitim Enstitüsü’nün yapmış olduğu bir araştırmaya göre ülkeye eğitim almaya giden uluslararası öğrenci sayısı özellikle 2017 yılından itibaren ile giderek azalmakta. Bunda Amerikan Başkanı Trump’ın yabancı vizelerine yönelik izlediği politikanın büyük etkisi mevcut. New York Times’ın yazdığına göre Trump’ın göçmen yasaları ile ilgili saldırgan tavrı ülkeye deniz aşırı ülkelerden gelen yetenekli öğrencilerin önünü kesmekte ve hem ekonomik hem de akademik açıdan ülkeyi zayıflatmakta. Öyle ki ülkedeki yüksek öğrenim kurumlarının tamamına yakını bu politikalardan şikâyet etmekte. 

Geçen yıllarda her yıl ortalama 175 bin öğrenci eğitimini bitirdikten sonra OPT (optional practical training) olarak bilinen staj programından faydalanmaktaydı. Ancak, başkanlık seçimlerinden sonra bu sayı yüzde 3 geriledi. Öte yandan, önceki yıllarda ülke bütçesine yıllık 39 milyar dolar katkı sağlayan orta ölçekli okullar da bulundukları durumdan memnun olmadıkları kaydedildi.

Öğrenciler alternatif olarak Kanada’yı tercih ediyor
Uluslararası Eğitim Enstitüsü Başkanı Allan E. Goodman öğrencilerin bu politikaların etkisiyle Amerika’ya alternatif olarak Kanada, İngiltere ve Avustralya’yı tercih ettiklerine işaret etti.
Nafsa Halkla İlişkiler Müdürü Jill Welch ise “Bunların kamu güvenliğini artırmaya yönelik olduğu aşikâr; ancak hükumet danışmanları akademik yeteneklere kapıları kapatıcı politikalar peşinde koşuyor. Bunlar, Amerika Birleşik Devletlerini yetenekli uluslararası öğrencilere ve akademisyenlere daha az cazip hale getirecek politikalar” diye ekledi.

Akare Yurtdışı Eğitim Fuarları Direktörü Rahmi Mesud Yılmaz ise konu ile ilgili değerlendirmesinde, “Elbette Türk öğrenciler de mevcut durumu göz önünde bulundurarak Kanada, İngiltere/İrlanda ve Avustralya’daki üniversitelere yönelmeye başladılar. Özellikle, geçtiğimiz yıllardan beri yurtdışı eğitim konusunda Amerika’nın en büyük alternatifi olarak görülen Kanada, o bölgede eğitim almak isteyen öğrencilerin tercihlerinde birinci sırada. Bu durum aynı zamanda Kanada’nın yurtdışı eğitimde daha büyük ataklar yapmasına ve eğitim ağlarını genişletmesine de yol açtı. Biz de bunun bir sonucu olarak 11-18 Ekim’de düzenleyeceğimiz Akare Yurtdışı Eğitim Fuarları'nda Kanada’dan çok daha fazla üniversite ve dil okulunu Türk öğrencilerle buluşturmayı planlıyoruz” ifadelerini kullandı.

“Yabancı okulların Türkiye’ye güveni devam ediyor”
Yılmaz, ayrıca Türkiye’deki fuarlara gelen yabancı üniversite ve diğer okulların sayısında herhangi bir azalma olmadığını ve yabancı ilgisinin artarak devam ettiğini beliterek, “Türkiye’den yurtdışına lise ve yüksek öğrenim için giden öğrenci sayısında devalüasyona rağmen önemli bir azalma yok” şeklinde konuştu.  

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Hatay Naci Görür: "Çağdaş toplumlarının yaptığı gibi depreme dirençli yerleşim alanlarını oluşturmak zorundayız" Hatay’ın İskenderun ilçesinde söyleşiye katılan jeolog ve deprem bilimci Prof. Dr. Naci Görür, depreme dirençli yerleşim alanların oluşturulması gerektiğine dikkat çekti. Prof. Dr. Naci Görür, depremin vurduğu Hatay’ın İskenderun ilçesinde vatandaşlarla bir araya geldi. Görür, İskenderun Ticaret ve Sanayi Odası tarafından düzenlenen ‘İskenderun’un Depremselliği ve Deprem Dirençli İskenderun’ söyleyişine katıldı. Türkiye’de 13,6 milyon önce deprem mekanizmaların oluştuğunu ifade eden Prof. Dr. Görür, depremleri durdurmanın mümkün olmadığını, toplum olarak depreme dirençli yerleşim alanlarını oluşturmak zorunda olduğunu söyledi. “Her depremde de 10 bin ve 50 bin insanı dün olduğu gibi toprağa veremeyiz" Deprem mekanizmasının Türkiye’de 13,6 milyon önce oluştuğunu söyleyen Prof. Dr. Görür, “Bizim ülkemizde bu faylar 13,6 milyon seneden beri deprem oluşturmaya devam ediyor. Biz depremleri durduramayız, bu mümkün değil çünkü bu mümkün değil. Her depremde de 10 bin ve 50 bin insanı, dün olduğu gibi toprağa veremeyiz. O halde yapılacak bir şey bilgi, aydın ve çağdaş toplumlarının yaptığı gibi depreme dirençli yerleşim alanlarını oluşturmak zorundayız. Bunları yaparsak deprem sorununu büyük ölçüde hallederiz” dedi. “İskenderun tarafına gelen kıta biraz büküldüğü ve eğildiğinde o bölgenin belli ölçüde gömülmesi ve batması anlamına geliyor” Deprem sonrası İskenderun sahilindeki çökme konusuna değinen Prof. Dr. Görür, “İskenderun’da bazı yerler çökmüş ve batıyor. Neden batıyor konusu fayla ilgili bir durumdur. Bin yıl önce Bingöl ilinin Karlıova’dan gelen doğu fayı, yanal hareket ederken İskenderun’daki fay biraz eğiliyor. İskenderun tarafına gelen kıta biraz bükülüyor ve eğiliyor. O kısımda bir duvar ve diklik oluşturuyor. Burada düşey atılım meydana geliyor ve fay niteliği doğuruyor ve batıyor. Bu nedenle de bir bölgenin belli ölçüde gömülmesi ve batması anlamına geliyor. Deniz seviyesinin göreceli olarak işlenmesi anlamına gelir” ifadelerini kullandı. İskenderun ilçesinde düzenlenen ’İskenderun’un Depremselliği ve Deprem Dirençli İskenderun’ temalı konferansa yer bilimci Naci Görür’ün yanı sıra; İskenderun İlçe Kaymakamı Murat Sefa Demiryürek, İskenderun Belediye Başkanı Mehmet Dönmez, Belen İlçe Belediye Başkanı İbrahim Gül ve İskenderun Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Levent Hakkı Yılmaz katıldı.
İstanbul Sadettin Saran: "Göreve gelirsek Fenerbahçe’yi şampiyon yapacağız" Fenerbahçe Başkan Adayı Sadettin Saran, 48 saat içinde 500 imza toplayabildiklerini belirterek, "Göreve gelirsek ne sabır ne de süre istiyoruz. Fenerbahçe’yi şampiyon yapacağız" dedi. Fenerbahçe Başkanlığına adaylığını açıklayan İş İnsanı Sadettin Saran, Faruk Ilgaz Tesisleri’nde düzenlediği lansmansa kongre üyeleriyle bir araya geldi. Fenerbahçe Yüksek Divan Kurulu eski Başkanı Vefa Küçük de toplantı da yer alarak Saran’a destek verdi. Fenerbahçe’yi şampiyon yapmak için çalışacaklarını aktaran Saran, adaylık süreci ile ilgili bilgiler vererek, "Kasım ayında Ali Koç ile buluştum. Maddi manevi çok büyük emek verdiniz, bu işi öğrendin, devam edeceksen biz arkandayız ancak devam etmeyecekseniz biz bu işi çok iyi yaparız ve göreve talibiz dedim. O da, ’Çok iyi yapacağına ben de inanıyorum’ dedi. Kulüp bilançolarına, defterlere bakmamız için resmi olarak aday olmamız gerekiyordu. Takım şampiyonluğa gidiyor, kongre sürecine de sokmak istemiyoruz ama madem öyle dedik 48 saatte büyük teveccühle 500 imzayı topladık. Bunun için de çok teşekkür ediyoruz. Göreve gelirsek ne sabır ne de süre istiyoruz. Fenerbahçe’yi şampiyon yapacağız. Hem saha içinde hem saha dışında mücadele ediyoruz. Oyuncularımıza uzanan elleri kırmasını biliriz" ifadelerini kullandı. "Fenerbahçe hepimizindir" Fenerbahçe için birlik beraberlik mesajı beren 59 yaşındaki iş insanı, "Fenerbahçe hiçbir şahsa ait değildir. Fenerbahçe sizindir Fenerbahçe bizimdir. Fenerbahçe hepimizindir" diyerek sözlerini noktaladı. Saran’ın konuşmasının ardından Kongre Üyeleri yoğun alkışlarla destek verdi.