SAĞLIK - 01 Aralık 2015 Salı 13:03

Apuhan: 'Ofis çalışanı olmak kolay değil'

A
A
A
Apuhan: 'Ofis çalışanı olmak kolay değil'

Baş Boyun Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Tayfun Apuhan, plazalarda çalışan kişileri bekleyen hastalıkları ve korunma yöntemlerini açıkladı.

Hisar Intercontinental Hastanesi Kulak Burun Boğaz Hastalıkları, Baş Boyun Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Tayfun Apuhan, plaza çalışanlarını bekleyen hastalıkları ve korunma yöntemlerini açıkladı. Mesleki ve çevresel faktörlerin en çok solunum yollarını etkilediğine dikkat çeken Doç. Dr. Apuhan; "Kış aylarında kapalı alanlarda fazla vakit geçirmek zorunda olan ofis çalışanlarında görülen solunum yolları enfeksiyonları dünyada en sık rastlanan ve en fazla iş gücü kaybına yol açan hastalıklardır. Bağışıklık sistemi düşük, kronik hastalığı olanlar, yaşlılar, özellikle çocuklar, üst ve alt solunum yolu ile ilgili kronik sinüzit ve bronşiti olanlar tehlike altındadır. Klimatize işyerleri, büyük otellerde çalışanlar ve havalandırma işçileri de riskli grup içerisinde yer alır. Bakteriyi alan kişinin vücut direnci de çok önemlidir. Bebek, çocuk ve yaşlılar, şeker hastaları, alkolikler, kortizon tedavisi alanlar, kemoterapi görenler, böbrek yetmezliği ve kronik akciğer hastalığı bulunanlarda hastalığın oluşumu daha yüksek orandadır. En yaygın kolaylaştırıcı faktör ise sigara içilmesidir" dedi.

OFİS ORTAMI ALERJİK HASTALIKLARA ZEMİN HAZIRLIYOR
Hisar Intercontinental Hastanesi Kulak Burun Boğaz Hastalıkları, Baş Boyun Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Tayfun Apuhan, alerjik hastalıkların sıklığı, teknolojinin gelişimine paralel olarak arttığı için ofis ortamında kullanılan havalandırma ve ısıtma sistemleri, bilgisayar ve fotokopi makineleri tehlike saçar hale geldiğini söyledi.
Kişilerin kapalı ve dar alanlarda topluca bulunmaları, halı kaplanmış zeminler, sigara alışkanlığının yayılması, katkı maddesi içeren hazır gıdaların tüketilmesi, ofislerde kullanılan havalandırma ve ısıtma sistemleri gibi faktörler sonucu alerjik hastalıklar, endüstrileşmiş yöre ve kentlerde daha sık görülmeye başladığını belirten Apuhan, "Alerjik hastalıklar bazen bir meslek hastalığı şeklinde ve işyeri ortamında bulunan bir alerjenle temasa bağlı olarak ortaya çıkabilir. Bu açıdan özellikle ofis ortamları risk taşır. Şikayetlerin işe girdikten sonra başlaması, tatil zamanlarında azalması, mesleğe bağlı alerjileri düşündürür. Ofis ortamlarında çalışanlarda binanın yapımında kullanılan malzemeler, kapalı ortamda içilen sigara, yer döşemelerinde kullanılan halılar, bilgisayar tozları, klimalarda kolonize olan bir takım mikroorganizmalar ve tozlar alerji açısından risk taşır. Ayrıca bu alanlarda bulunan yapı malzemeleri, eşya ve insanlardan çıkan tanecikler, sigara dumanı, radon gazı ile formaldehit gibi kirleticiler de ortam havasında bulunabilirler." ifadelerini kullandı.
Bir enfeksiyonun hastalığa neden olacak şekilde kişiye iletilmesindeki faktörlerin; enfeksiyona maruz kalan bireyin bağışıklık sisteminin hassasiyeti, maruz kalma süresi, mikroorganizmanın öldürme gücü, nefes alma oranı, enfeksiyonun geçme yolu (nefes alma, gözler ve burun gibi) olduğunu açıklayan Doç. Dr. Tayfun Apuhan, "Bu faktörler tek başına hastalığa neden olamaz. Kişinin sağlık durumu ve bağışıklık kabiliyeti gibi özellikleri de en az alınan mikroorganizma dozu ve süresi kadar önemlidir.
Ofis çalışanlarında alerjik hastalıklar, kas iskelet sistemi rahatsızlıkları, toz ya da diğer kimyasallara bağlı akciğerler ve diğer organlarda kronik rahatsızlıklar, hareket azlığına bağlı obezite ve diğer metabolik problemler, uzun süreli hareketsizliğe bağlı varis ve hemoroid gibi damar problemleri görülebilir" diye konuştu.
Doç. Dr. Tayfun Apuhan, plaza çalışanlarının hastalıklardan korunmaları için yapması gerekenleri şöyle sıraladı:
"Pencere ve kapıları açarak ortamdaki nem miktarının artması için zaman zaman doğal havalandırma yapın.
Açık havaya çıkmayı ihmal etmeyin.
Hasta olan kişilerden uzak durun. Elle-yanakla tokalaşmak yerine uzaktan selamlaşma riski azaltır.
Bol su için: Şekersiz bitki çayı ve en önemlisi de su tüketimimizi artırın. Günde yaklaşık 2,5-3 litre su için.
Vücut direncinizi artırmak için beslenme ve sıvı tüketiminize özen gösterin.
Grip aşısı olun.
Burnunuzun içinde yapısal bozukluk (deviasyon, büyümüş konkalar ve konjenital anomali, polip vs) varsa gidermeye çalışın.
Ellerinizi sık sık yıkayın.
Bilgisayarlar hijyenik bilgisayar ve elektronik donanım temizleyicileri tarafından temizlenmelidir.
Ortak kullanım eşyalarını en aza indirin.
İyileşene kadar birkaç gün ortamdan uzaklaşın.
Hijyen koşullarının, özellikle su ve gıdaların takibinin düzenli yapılmasına dikkat edin.
Tüm bunlara rağmen genel durumunuz bozulduysa en yakın sağlık merkezine veya hekime müracaat edin". 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul İBB Başkan Adayı Kurum: "5 yılda İstanbul liyakatsizliğin kurbanı oldu" AK Parti İBB Başkan Adayı Murat Kurum, "Geride bıraktığımız 5 yılda İstanbul, liyakatsizliğin kurbanı oldu. Beceriksizliğe mahkum edildi. Bu şehri depreme hazırlayacağız dediler, tek bir çivi çakmadılar. Reklama, algıya ayırdıkları bütçeyi depreme ayırmadılar. Ulaşım sorununu çözeceğiz dediler, tam bir çileye dönüştürdüler" dedi. AK Parti İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Murat Kurum, Sancaktepe mitinginde vatandaşlara hitap etti. Sancaktepe mitinginde Murat Kurum’a, AK Parti İl Başkanı Osman Nuri Kabaktepe, Sancaktepe Belediye Başkanı ve adayı Şeyma Döğücü, MHP Sancaktepe İlçe Başkanı Arzu Karaalioğlu, AK Parti Sancaktepe İlçe Başkanı Turgay Akpınar, Büyük Birlik Partisi Sancaktepe İlçe Başkanı Abdulkadir Karel ve diğer ilgililer eşlik etti. "Biz İstanbul’umuzu asla kendi kaderine terk etmeyeceğiz" İstanbul’a dair hayalleri olduğunu belirten Kurum, "Ancak samimi hayaller muradına kavuşur. Şimdi bu kardeşinizin, bir hayali var. Öyle bir İstanbul hayal ediyoruz ki, hiçbir hanemizde deprem endişesi kalmayacak, bütün yuvalarımız güvenli hale gelecek. Öyle bir İstanbul hayal ediyoruz ki, trafik çile olmaktan çıkacak. Öyle bir İstanbul hayal ediyoruz ki, sokaklarının huzur ve güvenle dolduğu, gençlerin geleceğe umutla baktığı, kimsenin kendini yalnız hissetmediği bir İstanbul. Size söz veriyoruz. Biz İstanbul’umuzu asla ve asla kendi kaderine terk etmeyeceğiz. Milletimizin her anında hep yanında olacağız. Bu söz, onların verip de tutmadıkları sözlere benzemez. Bu söz, eser adamlarının sözüdür. Bu söz, sağlam adamların sözüdür, bu söz Murat Kurum sözüdür. Bu söz liderimiz, Cumhurbaşkanımız, Recep Tayyip Erdoğan’ın sözüdür" şeklinde konuştu. "5 yılda İstanbul, liyakatsizliğin kurbanı oldu" İstanbul’un iş bilmez belediye yönetiminin elinde huzursuz olduğunu söyleyen Kurum, "Çünkü geride bıraktığımız 5 yılda İstanbul, liyakatsizliğin kurbanı oldu. Beceriksizliğe mahkûm edildi. Bu şehri depreme hazırlayacağız dediler, tek bir çivi çakmadılar. Reklama, algıya ayırdıkları bütçeyi depreme ayırmadılar. Ulaşım sorununu çözeceğiz dediler, tam bir çileye dönüştürdüler. Bu aziz milletin kaynaklarını kendi partilerini dizayn etmek için çarçur ettiler. İstanbul’un kaynaklarını, yetimin hakkıdır demeden balya balya kendi ikballeri için dağıttılar. Üstelik bunu da yüzleri kızarmadan savundular. Yetmedi. İsrafı bitirdik dediler, en büyük israfı yaptılar. İstanbullu hemşerilerimizi ötekileştirdiler. Kadınlarımız arasında bile ev hanımları ve çalışan kadınlar diye ayrımcılık yaptılar. Binlerce kadın emekçimizin ekmeğiyle oynadılar, işlerine son verdiler. Verdikleri hiçbir sözü yerine getirmediler. 100 bin konutu, metro hatlarını, megabüsleri, Hızray’ı unuttular. Bu millete yalan söylediler" diyerek mevcut İBB yönetimini eleştirdi. "31 Mart’ta sandık gelecek, hesap kesilecek" CHP’li İBB yönetiminin milleti kandırdığına ve aldattığına dikkati çeken Kurum, "Hala milleti aldatmaya devam ediyorlar. 2019’daki kampanyalarında geldiler, konuştular, vadettiler, oyunuzu isteyip gittiler. Yüzlerce vaat verdiler; makamlarına oturur oturmaz da hepsini unuttular. Biz deprem bölgesinde kardeşlerimiz için sağlam ve huzurlu yuvalar yaparken, bunlar balya balya para kuleleri yaptılar. Devlete, millete mal beyanlarını açıkladılar, sonra bir baktık, 1,5 milyar liralık yepyeni mallar ortaya çıktı. Yani, biz afet bölgelerindeki kardeşlerimizin yaralarını sararken, onların derdiyle dertlenirken, bunlar kendi konforları için villalar yapma derdine düştüler. Ama hiç endişe etmeyin. Biz onların savurduğu paraları, İstanbul’un projelerinde kullanacağız. Onların siyasi kariyeri için ayırdıkları kaynakları biz İstanbul’a harcayacağız. İstanbul’un hakkını, İstanbul’a teslim edeceğiz. Bu millet kendini unutanlara, kaybolan yıllarının hesabını sandıkta soracak. Sandık milletin mahkemesidir. Sandık günü hesap günüdür. İşte o gün, 31 Mart’ta sandık gelecek, hesap kesilecek. Tüm bunların hesabını sandıkta sormaya hazır mıyız?" dedi. "İstanbul artık bu algı siyasetinden yoruldu" "Hiç 82 gündür bizim projelerimizi eleştirdiklerini gördünüz mü? Hep algı, hep iftira" diyen Kurum, şöyle konuştu: "Bizim projelerimiz için diyor ki, bu projelerin yapılmaması lazım, gereksizmiş. Hiç 82 gündür bizim projelerimizi eleştirdiklerini gördünüz mü? Hep algı, hep iftira, hep dedikodu, hep gündemi farklı yere çekme çabası. 5 yıldır İstanbul artık bu algı siyasetinden yoruldu, bıktı. Algıyla depremi çözebilir misin? Algıyla İstanbul’daki trafik çilesi çözülür mü? Sen İstanbul’u kara kışa teslim edip büyükelçilerle balık yerken; biz İstanbul’un 39 ilçesinde 80 bin yuvayı Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde vatandaşlarımıza kazandırıyorduk. Sen kendi genel başkanını devirmek için gizli gizli toplantılar yaparken; biz İstanbul’a 365 milyar liralık yatırım yapıyorduk. Sen cumhurbaşkanı yardımcısı adayı olup 80 ilde mitingler düzenleyip, İstanbul’u kaderine terk ederken; biz asrın felaketinde 3 ayda 11 ilimizde 180 bin konutun temelini atıyorduk. Buradan İstanbul’un güzel insanlarına sesleniyorum. Gelin 2 gün sonra gerçek belediyecilikten yana olun. 31 Mart’ta İstanbul’un geleceğinden yana olun. Sağlam İstanbul’dan yana olun. Her oy bir tohumdur. Görürse yeşerir, emek verirsen fidan olur, karşılık bulursa orman olur. Haydi İstanbullu şehrine oy ver. Şehrine oy ver ki, İstanbul hizmet bulsun, huzur bulsun, mutluluk bulsun. Sen yaparsın. Sen İstanbul’sun, çünkü sen İstanbullusun." "Laf değil, iş yapacağız, eser yapacağız" Büyük ve güçlü Türkiye hedefi doğrultusunda projelerini teker teker yapacağını söyleyen Murat Kurum, "Sayın Cumhurbaşkanımızın ortaya koymuş olduğu vizyon için, ülkemiz için, İstanbul’umuz için hemşerilerimiz için, gece gündüz çalışacağız. Büyük ve güçlü Türkiye hedefini ve bu hedef doğrultusunda projelerimizi teker teker yapacağız. Biz hiçbir zaman algı polemikleri tarafında olmayacağız. Bizi arayanlar, milletimizin yanında bulacaklar. Bizi arayanlar Sancaktepe’nin metrosunu yaparken bulacaklar. Bizi arayanlar çocuklarımıza güzel bir gelecek hazırlarken bulacaklar ve biz hep çalışacağız. Laf değil, iş yapacağız, eser yapacağız. Gerçek belediyecilik yapacağız" diyerek konuşmasını sonlandırdı.
Bartın Her gün bir iftara katılıyor Bartın Belediye Başkanı ve Cumhur İttifakı’nın Belediye Başkan Adayı Hüseyin Fahri Fırıncıoğlu, Ramazan ayına rağmen hız kesmeden seçim çalışmalarını sürdürürken her gün bir iftar davetine katılıyor. Başkan Fırıncıoğlu, iftar öncesi gerçekleştirdiği mahalle ziyaretlerine teravih sonrası da devam ediyor. 31 Mart yerel seçimlerine iki gün kala yoğun bir şekilde çalışmalarını sürdüren Başkan Fırıncıoğlu, Bartın Belediyesi Ulaşım Hizmetleri Müdürlüğü Personellerine, Bartın’da yaşayan Serdaroğlu ve Çevre Köyleri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği’ne ve son olarak da öğrenci evine misafir oldu. Programlar sonrası açıklama yapan Başkan Fırıncıoğlu “Ramazan’ın rahmet ve bereketini hemşehrilerimizle birlikte paylaşıyoruz. Belediyemiz Ulaşım Hizmetleri Müdürlüğü Personelimize, Bartın’da yaşayan Serdaroğlu ve Çevre Köyleri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği’ne, son olarak da öğrenci kardeşlerimize misafir olduk. Gönül sofralarında bizlere yer açan, birlik ve beraberliğin en güzel göstergesini sundukları için hemşehrilerimizle teşekkür ediyorum” dedi. ’’Var gücümüzle çalışmaya devam ediyoruz’’ İftar öncesinde seçim gezilerini sürdüren Bartın Belediye Başkanı Hüseyin Fahri Fırıncıoğlu, teravih namazı sonrasında ise Çaydüzü, Gecen ve Cumhuriyet Mahallelerinde vatandaşlarla bir araya geldi. yapılması planlanan vizyon projelerinden bahseden Başkan Fırıncıoğlu, talep ve önerileri dinledi. Değerli fikirleri için vatandaşlara teşekkür eden Başkan Fırıncıoğlu, “Teravih Namazı sonrası Çaydüzü, Gecen ve Cumhuriyet Mahallelerinde vatandaşlarımızla bir araya geldik. Yapılması planlan vizyon projelerimizden bahsettik. Vatandaşlarımızın görüş ve önerilerini dinledik. Bartın’ımız için var gücümüzle çalışmaya devam ediyoruz. Gönüllerini bizlere açan, destek ve dualarıyla yanımızda olan tüm hemşehrilerime teşekkür ediyorum” diye konuştu.