KÜLTÜR SANAT - 24 Nisan 2017 Pazartesi 23:22

Aşık Veysel’in torunu dedesini anlattı

A
A
A
Aşık Veysel’in torunu dedesini anlattı

Beşiktaş Belediyesinin düzenlendiği Aşık Veysel’i anma programında Aşık Veysel’in torunu Çiğdem Özer, dedesini anlattı. Programda sahne alan ünlü popçu Deniz Arcak’ın seslendirdiği Aşık Veysel türküleri ise katılımcılardan tam not aldı.

Beşiktaş Belediyesi tarafından bu yıl 12’ncisi düzenlenen ‘Ustalara Saygı’ etkinlikleri, halk ozanı Aşık Veysel’i anma programıyla devam etti. Akatlar Kültür Merkezinde düzenlenen anma programına Beşiktaş Belediye Başkanı Murat Hazinedar, Aşık Veysel’in torunu Çiğdem Özer ile sanat ve iş dünyasından ünlü isimler katıldı. Halk ozanı Aşık Veysel’in hayatının anlatıldığı kısa bir belgeselle başlayan program, zaman zaman duygusal anlara sahne oldu. Aşık Veysel’in türkülerini seslendiren Beşiktaş Belediyesi Temizlik İşleri Korosu, geceye katılanlardan tam not aldı. Programın sunuculuğunu yapan ünlü popçu Deniz Arcak da programın ilerleyen saatlerinde Aşık Veysel’in ‘Güzelliğin On Para Etmez, Uzun İnce Bir Yoldayım’ gibi türkülerini seslendirdi. Ünlü popçu, anma programına katılan Aşık Veysel hayranlarına unutulmaz bir gece yaşattı.

Programda bir konuşma yapan Beşiktaş Belediye Başkanı Murat Hazinedar, “Veysel sapma sağa sola, sen Allah’tan birlik dile, ikilikten gelir bela, dava insanlık davası.’ Bakın 50 küsür yıl önce yazdığı şiirden bugün ne kadar mesaj var. Aşık Veysel’i sevenler ve buraya kadar onu anlamaya gelen bilir ama bir defa daha tekrar edelim. Alevilik bu topraklara değer katan çok güzel bir inanç sistemini anlatır. Aşık Veysel onun simgelerinden bir tanesidir” dedi.

ÇİĞDEM ÖZER DEDESİ AŞIK VEYSEL’İ ANLATTI

Aşık Veysel’in küçük kızının en küçük kızı olan Çiğdem Özer, programda dedesini anlattı. Özer, “Ben dedemin en küçük kızının en küçük kızıyım. Dedemin Hakk’a yürüdüğü yıllarda ben daha doğmamıştım ama yine de kendimi şanslı hissediyorum. Dedemi ben kitaplardan değil, annemin, babamın, dayılarımın, hatta Gülizar ninemin anlattıklarıyla biliyorum. Dedem şairmiş ama hep bir toprak adamı, bir üretici olmuş. Dedem çokta şakacıymış. Dedem başından geçen bir olayı anlattığı zaman ‘Yalanım varsa iki gözüm önüme aksın’ der, elini dizine vurup gülermiş. Dedem demiş ki, ‘Ben öldükten sonra mezarımın üzerini kapatmayın. Otlar büyüsün, çiçekler açsın. Benim o taşın altında yatmamla hiçbir istifadem yok. Otlardan koyun yesin süt olsun, kuzu yesin et olsun, arı götürsün bal olsun. Benim toprağımda vatanıma, milletime hizmet etsin’. Öldükten sonra da faydalı olmaya çalışan yüce bir dedenin torunlarıyız. Ne mutlu ki Aşık Veysel gibi bir dedeye sahibim, ne mutlu ki Aşık Veysel gibi bir dedeye sahibiz” diye konuştu.

Mehmet Başa

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan Erzincan’da tarım bölümü öğrencileri hem öğreniyor, hem üretiyor Erzincan’da meslek lisesi öğrencileri okulun bahçesindeki serada fide yetiştiriciliği yaparak hem öğreniyor hem de ekonomiye katkı sunuyor. Tarım bölümü öğrencileri, serada teorik eğitimlerini uygulama fırsatı buluyor. Erzincan İl Millî Eğitim Müdürlüğü’nün destekleri ile kurulan seralarda sebze fidesi üretim faaliyeti 2020 yılında başlayarak Tarım Alanı öğretmen ve öğrencileri tarafından kurulduğu yıl 30 bin sebze fidesi üretimi gerçekleştirildi. 2021 yılında Covid-19 nedeniyle uzaktan eğitim yapıldığı için, sebze ve aromatik bitki fidesi üretim faaliyetleri öğrencilerin okulda olmaması nedeniyle Tarım Alanı öğretmenleri tarafından yapıldı. Okul serasının üretim kapasitesi, pandemi olmasına rağmen, 2021 yılında iki katına çıkarılarak 60 bin adet fideye ulaştı. 2022 yılında ise mevcut serada tam kapasiteye ulaşılarak 90 bin sebze ve aromatik bitki fidesi üretildi. 2023 yılında da serada 95 bin fide üretimi yapıldı. Bu sene ise 110 bin fide üretimi yapıldı. Serada, domates, biber, hıyar, kabak, kavun, karpuz, lahana, patlıcan ve 3 cins aromatik bitki olarak reyhan, kekik, fesleğen üretimi olmak üzere toplamda 35 farklı tür fide üretimi yapılıyor. Üretimde yerelde halkın lezzet olarak en çok tercih ettiği ata tohumları kullanılmaya özen gösterilirken, ticari anlamda üretim yapmak isteyenler için yüksek verimli hibrit türlerin de üretimi gerçekleştiriliyor. Kullanılan tohumların genelde ata tohumu olması, üretilen fidelerin piyasa fiyatlarına nispeten en az yüzde 30 daha ucuz olması, hastalıklara dayanıklı olmaları, çeşitlerin doğru olarak verilmesi, ticari olarak üretim yapan üreticiler için ise yüksek verimli hibrit türlerin de olması gibi nedenlerden dolayı vatandaşlardan oldukça rağbet görüyor. Erzincan Gül Celal Toraman Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi 11. sınıf öğrencisi Tuba Bakartepe, “Biz derste gördüğümüz teorik işlemleri serada uygulayabiliyoruz. Serada fidelerimizi yetiştiriyoruz. İlaçlaması, gübrelemesi, sulaması hep bizim elimizden geçiyor. Organik gübreyle kendimizin yetiştirdiği fideleri halkımıza sunuyoruz.” dedi. Erzincan Gül Celal Toraman Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Müdür Başyardımcısı Abdullah Çiftçi’de, “Okulumuzun üretim üssü olan seramızdayız. Bu serada öğretmen ve öğrencilerimizle 100 binin üzerinde fide üretilmiş durumda. Kullanılan tohumların genelinin ata tohumu olması, üretilen fidelerin piyasa fiyatlarına nispeten en az yüzde 20 daha ucuz olması, hastalıklara dayanıklı olmaları, çeşitlerin doğru olarak verilmesi, ticari olarak üretim yapan üreticilerimiz için ise yüksek verimli hibrit türlerin de olması gibi nedenlerden dolayı halkımızın talebi fazla olmaktadır. Ayrıca üretilen fideler sosyal projeler dahilinde ihtiyaçlı ailelere ücretsiz olarak verilerek, öğrencilerimiz nezaretinde söz konusu ailelerin üretim faaliyeti yapmaları ve ailelerin geçimlerine katkı sağlamaları hedeflenmektedir." dedi.