GÜNDEM - 18 Ekim 2017 Çarşamba 11:57

Askeri helikopter sayesinde 5 çocuk annesi kadının hayatı kurtarıldı!

A
A
A
Askeri helikopter sayesinde 5 çocuk annesi kadının hayatı kurtarıldı!

Şanlıurfa’nın Siverek ilçesinde 30 haftalık hamileyken kanaması başlayan ve kaldırıldığı hastanede 5’inci çocuğunu dünyaya getiren annenin imdadına, Diyarbakır Jandarma Hava Grup Komutanlığından kalkan askeri helikopterle giden doktorlar yetişti.

Siverek’te 30 haftalık hamileyken bir anda kanaması başlayan 4 çocuk annesi Cemile Öz, çağrılan ambulansla hastaneye kaldırıldı. 7,5 aylık çocuğu ameliyatla alınan annenin kanaması durdurulamayınca doktorlar müdahale edemedi. Ameliyat masasında kalan anne için Dicle Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ahmet Yalınkaya’dan destek talep edildi. Sevk durumunda olmayan hasta anneye müdahale etmek için İl Sağlık Müdürlüğünden ambulans helikopter talep edildi. Ancak ambulans helikopter gece uçuşuna uygun olmadığı için Jandarma Bölge Komutanı Tümgeneral Halis Zafer Koç’tan yardım talep edildi. Tümgeneral Koç’un talimatıyla Diyarbakır Jandarma Hava Grup Komutanlığından 01.30 sularında kalkan askeri helikopterle 20 dakikada Siverek’e ulaşan Prof. Dr. Yalınkaya ve özel bir hastanede görevli Op. Dr. Yılmaz Özcan, yaklaşık 1,5 süren operasyonla annenin hayata tutunmasını sağladı.

“Gece 01.00’de telefon geldi”
Hastanın durumu ve o gece yaşananlara ilişkin konuşan Prof. Dr. Yalınkaya, “Hasta için gece saat 01.00’de arandım. Siverek’te bulunan arkadaşlar aradı ve çok aşırı kanaması olduğunu, bunun üzerine ameliyata aldıklarını fakat açınca durumun daha kötü olduğunu, rahmi de alamayacaklarını söylediler. Çünkü rahmin çok yapışık olduğunu belirttiler. ‘Kanama durmuyor, gönderemiyoruz, transferi mümkün değil’ dediler. Bunun üzerine ben devreye girerek İl Sağlık Müdürü Sait Avar’ı aradım. ‘Ambulans helikopterle hastanın buraya alabilir misiniz’ dedim ambulans helikopterin gece uçuşuna uygun olmadığını belirtti. Ondan sonra İl Müdürü Avar, Jandarma Bölge Komutanı ile görüştü. Beş dakika sonra beni aradı, ‘Hocam sizi bıraksak olur mu hastayı getirmek yerine?’ diye sordu. O da olur dedim. 5-6 ünite kan alarak Op. Dr. Yılmaz Özcan ile birlikte helikopterle Siverek’e indirildik” dedi.

“Askeriye ve mürettebata teşekkür ederim”
Siverek’e ulaştıklarında hastanın ameliyat masasında kendilerini beklediğini belirten Yalınkaya, “Orada gittik hasta hala ameliyatta bizi bekliyordu. Gerekli müdahaleyi yaptık, kanamayı durdurduk. Müdahale 1-1,5 saat kadar sürdü. Sonra arabayla tekrar Diyarbakır’a döndük. Hastayı da bizim ardımızdan buraya transfer ettik. Çocuk şuan Şanlıurfa’da yoğun bakımda, genel durumu iyiymiş. 1 kilo 600 gram civarında bir bebek. Bebek zaten kurtulmuştu ama annenin hayati tehlikesi vardı. Anne ne transfer edilebiliyordu ne de orada arkadaşlar müdahale edebiliyorlardı. Biz de imdatlarına koştuk. Herkes duyarlı davrandı hem İl Sağlık Müdürlüğü, hem helikopteri sağlayan askeriye, hem helikopter mürettebatı onlara da teşekkür ediyorum. Çünkü onlar da bu konuda duyarsız kalmadılar. Hava ulaşımıyla ilk defa böyle bir şey yaşadık” diye konuştu.

“Doktorlara gelmeseydi şuanda hayatta olmayabilirdim”
Beşinci çocuğunu doğuran ve Dicle Üniversite Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı Yoğun Bakım Ünitesinde tedavi olan anne Cemile Öz, doktorları sayesinde yeniden hayata tutunduğunu ve onlara çok teşekkür ettiğini ifade etti. Öz, şöyle devam etti:

“Beş tane çocuğum oldu Allah’ın izniyle. Ahmet hocaya sevgi ve saygılarımı iletir çok çok teşekkür ederim. Onun sayesinde şuanda ben ayaktayım ve bu durumdayım. Her şey bir anda olup bitti. O gün ben yemeğimi, temizliğimi yaptım hiç ağrım, sancım yoktu. Aniden saat on civarında aniden bir ıslaklık hissettim. Lavaboya gittiğimde kanlar içerisinde kaldım. Hemen ablamı aradım durumu söyledim. Ambulans geldi direkt hastaneye gittik. Orada müdahale ettiler tabi doktorum orada olmadığı için ‘nasıl ameliyat falan olacak’ dedim. Gerekirse doktorunuzu çağırırız dediler. Onlar da ‘Diyarbakır’dan doktorlar gelmeseydi şuanda hayatta olmazdınız’ dediler. Sağ olsun hocama minnettarım, teşekkürler ediyorum." 

Ejder Ediz Işık - Aydın Yorat

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aksaray Aksaray’da nefes kesen polis-hırsız kovalamacası kamerada Aksaray’da inşaat malzemesi deposunu soyan hırsızlar ile polis arasındaki kovalamaca film sahnelerini aratmadı. Elektrikli motosikletle kaçan hırsızlar bir süre sonra motosikletin aküsünün bitmesiyle bu kez de yaya olarak kaçmaya başladı. Gecenin sessizliğini siren seslerine bıraktığı kovalamacada hırsız kardeşler yarım saat süren takip sonucu yakalanırken, nefes nefese kalan şüphelilerden biri yere yatırılıp ters kelepçe yapıldığı esnada polis memurlarına “Kalbim var” diyerek yardım istedi. Olay, gece yarısı Tacin Mahallesi’nde bulunan bir inşaat malzemesi deposunda yaşandı. Edinilen bilgiye göre, depodan oksijen bariyerli yerden ısıtma borusu çalan 2 hırsız, çaldıkları boru paketlerini beraberinde getirdikleri 3 tekerlekli elektrikli motosiklete yükledi. Hırsızlık esnasında çevrede bulunan bir vatandaş durumu fark ederek hemen 112 Acil Çağrı Merkezine ihbarında bulundu. İhbar üzerine olay yerine polis ekipleri sevk edildi. Kısa sürede belirtilen adrese intikal eden ekipler 2 şahsı depodan hırsızlık yaparken suçüstü kıstırdı. Polisleri görünce neye uğradıklarını şaşıran 2 hırsız deponun duvarından atlayarak bahçe dışındaki boruları yükledikleri elektrikli motosiklete binerek kaçmaya başladı. Şahısların kaçması üzerine polis ekipleri telsizden anons ederek diğer ekiplere kaçış istikameti hakkında bilgi verdi. Ekiplerin hırsızların peşine düşmesiyle gecenin sessizliği siren sesleriyle yankılandı. Polis ve hırsızlar arasında yaşanan kovalamaca ise film sahnelerini aratmadı. Bir süre elektrikli motosikletle kaçan hırsızlar kaçarken çaldıkları boruları da motosikletin kasasından aşağıya attı. Polis ekiplerinin bölgeyi abluka aldığı kovalamacada motosikletin aküsünün bitmesi üzerine hırsızlar bu kez de motosikleti bırakıp yaya olarak kaçmaya başladı. Taşpazar Mahallesi’nde ara sokaklara ve apartmanların bahçesine girerek izlerini kaybettirmeye çalışan S.Ç. (21) ve U.Ç. (34) isimli 2 kardeş çok geçmeden yakalandı. Yüzüstü yere yatırılarak ters kelepçe yapılan nefes nefese kalan hırsızlardan S.Ç. ekiplerin ters kelepçe taktığı esnada “Kalbim var” diyerek yardım istedi. Yüzüstü yatırılarak kelepçelenen 2 kardeş gözaltına alınarak polis aracına bindirildi. Şahıslar sorgulanmak üzere İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şubesine götürülürken çaldığı yaklaşık 150 bin TL değerindeki malzemeler sahibine teslim edildi. Olayla ilgili Aksaray Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından tahkikat başlatıldı.
Sakarya Para vermeyen annesini benzin dökerek yakan şahıs tutuklandı Sakarya’nın Akyazı ilçesinde para istediği annesinden ret cevabı aldıktan sonra benzin dökerek kendisini ve annesini ateşe veren şahıs tutuklanarak cezaevine gönderildi. Elleri sargıda adliyeye sevk edilen şahsın, kendisini görüntüleyerek soru yönelten gazeteciye, “Niye çekiyorsun ki bu kadar, ne yaptığımı sen nereden biliyorsun?” ifadeleri de dikkatlerden kaçmadı. Korkunç olay, 18 Nisan Perşembe günü Akyazı ilçesi Erdoğdu Mahallesi’nde meydana geldi. İddiaya göre, geçtiğimiz hafta annesi M.Y.’den (64) geçtiğimiz hafta bir miktar para alan ve tekrar isteyince ret cevabı ile karşılaşan Ö.Y. (42) öfkelendi. Ö.Y., maddi ve ailevi sorunları iddiası ile benzin dökerek annesi ve kendisini yaktı. Durumun haber verilmesi üzerine bölgeye jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. İlk müdahalesi olay yerinde yapılan talihsiz kadın, ilk olarak Akyazı İlçe Devlet Hastanesi’ne buradan da Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı. Vücudunda 2 ve 3’üncü derece yanıklar oluşan ve hayati tehlikesi bulunan M.Y., buradaki müdahalelerinin ardından Kocaeli Şehir Hastanesi Yanık Ünitesi’ne sevk edildi. Elleri sargılı şekilde adliyeye sevk edilen şahıs tutuklandı Her iki elinde de yanıklar oluşan şüpheli Ö.Y. ise olaydan kısa bir süre sonra yakalanarak ilçe jandarma komutanlığına götürüldü. Şahıs, burada tamamlanan işlemlerinin ardından elleri sargılı bir şekilde adliyeye sevk edildi. Ö.Y.’nin kendisini görüntüleyerek soru yönelten gazeteciye, “Niye çekiyorsun ki bu kadar, ne yaptığımı sen nereden biliyorsun?” cevabını vermesi ve ‘Pişman mısınız?’ sorusunu ise yanıtsız bırakması dikkatlerden kaçmadı. Adliyeye sevk edilen Ö.Y., tutuklanarak cezaevine gönderilirken, hastanede tedavi gören M.Y.’nin hayati tehlikesinin devam ettiği öğrenildi.
İstanbul Freni tutmayan otomobil, 14 aracı biçti Ümraniye’de frenlerinin tutmaması sonucu kontrolden çıkan otomobil park halindeki 14 araca çarptı. Olay saat 21.45 sıralarında Ümraniye Armağanevler Mahallesi 23 Nisan Caddesi’nde meydana geldi. Frenleri tutmayan 34 DGK 750 plakalı Fiat marka ticari araç, seyir halindeyken Range Rover marka araca çarptı. Çarpışma sonucu lastiği fırlayan 34 DGK 750 plakalı hızını alamayıp 14 araca çarparak durabildi. Kazada şans eseri ölen yada yaralanan olmazken otomobillerde maddi hasar meydan geldi. Kazayı yapan sürücünün araçtan indikten sonra şok halinde olduğunu gören vatandaşların araması sonucu olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Maddi hasar meydana gelen bazı araçlar çekici yardımıyla götürülürken, kaza sonrası cadde polis kontrolünde trafiğe açıldı. Öte yandan kaza sonrası sürücü ifade için karakola götürüldü. Kazayı gören Zafer Karagül, "Bu yol tehlikeli. Yukarıdan gelen araba geldiği zaman bu aşağıdan yukarı araba çıkamıyor. Bu yolu tek yola çevirdikleri zaman veyahut yan yolla açtıkları zaman sıkıntı biraz azalabilir. Birkaç defa çöp kamyonu viraj alamadığı için oraya yuvarlandı. Gene bu dört yol ağzında 3-4 kere kazalar oldu. ’Ne oldu?’ freni tutmayan araba vura vura aşağı indi. Allah’tan büyük bir kazaya engel oldu" dedi. Başka görgü tanığı Serdar Burak Eker, "Doblo sürücüsü var bizim yaşlarımızda 2 tane çocuk, çok hızlı geliyorlar. Yerler de ıslak olduğu için hakimiyetini kaybetmiş. Önde bir panelvan vardı, ona sürttü. Sonra otomobile çarptı. Sonra jeep kurtulayım derken ona ön sağ kafasından çarptı. Sonra park halindeki araçlara çarparak tır dorsesinin orada durdu. Zaten Doblo’nun tekeri orada kaldı, kıvılcımlar falan çıkıyordu. Çocuk büyük ihtimalle şoktan dolayı sarhoş zannedildi, linç ettiler çocuğu. Polis geldi kaldırdı, ifade vermeye götürdüler. Kaldırıma çıkan araçlar oldu baya büyük maddi hasarlı kaza ama can kaybı yok. Ben 20 yaşındayım çocuk da benim yaşlarımda bir şey ama şoktan dolayı konuşamıyordu. Öyle üzüldüm kendisine" ifadelerini kullandı.