ASAYİŞ - 13 Eylül 2017 Çarşamba 15:12

Atatürk Havalimanı’nda cenazeler karıştı

A
A
A
Atatürk Havalimanı’nda cenazeler karıştı

Şanlıurfa’da defnedilmek üzere İzmir’den gönderilen kardeşinin cenazesini son kez görmek isteyen Bakır Asal, morgda hayatının şokunu yaşadı. Abisini defnetmeye hazırlanan acılı kardeş, morgda bir kadına ait cenazeyle karşılaştı. Kısa süre sonra cenazenin Atatürk Havalimanı'nda karıştırıldığı ortaya çıktı.

Edinilen bilgiye göre, Aydın’ın Söke ilçesinde tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybeden 50 yaşındaki Halil Asal'ın cenazesi THY Kargo ile önce İstanbul’a daha sonra ise memleketi olan Şanlıurfa’ya gönderilmek istendi. Ancak bu sırada Asal’ın cenazesi Erzincan’a gönderilmek istenen bir kadın cenazesi ile karıştırıldı. Kadına ait cenaze Erzincan yerine Şanlıurfa’ya gönderildi. Şanlıurfa’da cenazeyi teslim alan aile bireyleri ise yanlışlığı cenaze namazı öncesi cami morgunda fark etti.

Ağabeyi Halil Asal’ın cenazesini son kez görmek isteyen Bakır Asal, kefenin yüz kısmını açtığında cenazenin bir kadına ait olduğunu fark etti. Durumu yakınlarına haber veren Asal, hemen THY Kargo ile irtibata geçti. Olayı inceleyen yetkililer aileden özür dileyerek cenazelerin karıştığını belirtti. Yapılan araştırma sonunda Halil Asal’ın cenazesinin İstanbul Atatürk Havalimanı’nda olduğu, Erzincan’a gönderilmesi gereken cenazenin ise Şanlıurfa’ya gönderildiği ortaya çıktı.

“Ağabeyimi görmek istemeseydim ne olacaktı?”

Yaşanan karışıklığa ilişkin İhlas Haber Ajansı muhabirine açıklamalarda bulunan kardeş Bakır Asal, “Bu sabah saat 07.15’te Şanlıurfa Havalimanı’ndan ağabeyimin cenazesini aldık. Öğle namazını müteakiben cenazemizi defnedecektik. Öğle namazına kadar beklemesi için cenazeyi morga götürdük. Ben son kez ağabeyimin yüzünü görmek istedim. Yanlışlık orada ortaya çıktı. Ben son kez ağabeyimi görmek istemeseydim ne olacaktı? Ağabeyimin cenazesi Erzincan’a gömülecekti. Kadıncağızın cenazesi de burada defnedilecekti. Biz THY’yi aradık. Bize ‘Özür dileriz bir karışıklık oldu. Maddi manevi zararınızı karşılamak isteriz” dediler. Bizim parayla pulla işimiz yok. Burada insanlara haber verdik. Herkes cenazeye geldi. Ama bize yanlış cenaze gönderdiler” diyerek tepki gösterdi.

THY ambulans kiraladı

Yaşanan karışıklığı düzeltmek için harekete geçen Türk Hava Yolları, Şanlıurfa’da ambulans tahsis ederek kadına ait cenazeyi Erzincan’a gönderdi. Atatürk Havalimanı’nda bekleyen Halil Asal’ın cenazesi ise Türk Hava Yolları’nın saat 14.00’teki tarifeli uçağıyla Şanlıurfa’ya gönderildi. 

Ferhat Yasak - Tuncer Cengiz
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Konya Toplu ulaşımda örnek şehir Konya Konya Büyükşehir Belediyesi, toplu ulaşımda hizmet kalitesini artırmak amacıyla teknolojik imkanlardan yararlanarak harita tabanlı uygulamalar geliştiriyor. Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, Konya’da toplu ulaşımın güçlenmesi için bir taraftan 181 yeni otobüsü Büyükşehir Belediyesi’nin filosuna dahil ettiklerini, bir taraftan da yeni köprülü kavşaklar ve caddeler açtıklarını hatırlattı. Justice Projesi Avrupa’da Konya ile birlikte 3 şehirde uygulanıyor Şehir içi toplu ulaşım hizmetlerinde hayata geçirdikleri uygulamalarla Türkiye’ye model olmaya devam ettiklerini kaydeden Başkan Altay, “Avrupa Birliği’nin desteklediği ve TÜBİTAK tarafından finanse edilen Justice Projesi’ne Konya Büyükşehir Belediyemiz ortak olarak katılıyor. Proje kapsamında toplu ulaşım erişilebilirliğini ve kapsayıcılığını artırmaya yönelik geliştirilen uygulamalardan biri de harita tabanlı analiz çalışmaları. Avrupa’da Brüksel ve Strazburg’la birlikte projenin uygulandığı şehirlerden birisi de Konya’mız. Hazırlanan yazılımla şehir merkezlerinde toplu ulaşım araçları kullanılarak belirli noktalara ulaşımla alakalı analizler gerçekleştiriliyor. Projede harita üzerinde oluşturulan ulaşım süreleri ile kişinin bulunduğu noktadan gitmek istediği yere Büyükşehir’e ait toplu ulaşım araçlarıyla ne kadar sürede ulaşabileceği tespit ediliyor. Çalışmada ayrıca fiziksel ve görme engellilere yönelik de analizler bulunuyor” dedi. Projenin şehir içi ulaşımın verimliliğini artıracağını ve trafik yoğunluğunun azalmasında etken olacağını vurgulayan Başkan Altay, “Proje şehrin toplu taşıma ağının daha etkin ve erişilebilir hale gelmesine de katkıda bulunacak” ifadelerini kullandı. Avrupa Birliği destekli Justice Projesi Proje çerçevesinde harita üzerinde ulaşım süreleri farklı renk tonları ile gösteriliyor. 0-10 dakika, 10-20 dakika, 20-30 dakika gibi 10 dakikalık ulaşım sürelerine göre oluşturulan harita çalışmalarında, kişinin bulunduğu noktadan gitmek istediği yere Konya Büyükşehir Belediyesi’nin toplu ulaşımda kullanılan otobüs ve tramvayları ile ne kadar bir sürede ulaşabileceği gösteriliyor. Bu çalışma, hem mevcut durumun daha da iyileştirilmesi hem de yeni yapılacak toplu ulaşım yatırımlarının, şehir ulaşımında nasıl bir etki oluşturacağına dair projeksiyonlar ortaya koyması açısından önem arz ediyor. Proje, dezavantajlı grupların toplu ulaşıma erişilebirliğini artıracak Üç şehirde 36 ay sürecek Justice Projesi, temelde dezavantajlı grupların toplu ulaşım imkanlarına erişilebilirliğini artırmak ve daha kapsayıcı bir yaklaşımla toplu ulaşım sisteminin dizaynını amaçlıyor. Bu sebeple katılımcı bir anlayışla sivil toplum kuruluşlarının da katkıları ile fiziksel engelli, görme engelli, yaşlılar ve düşük gelir sahipleri ile birlikte toplu ulaşım yolculukları yapılarak onların da görüşleri proje çalışmalarının önemli bir kısmını oluşturuyor.
Ankara Dışişleri Bakanlığından ABD Dışişleri Bakanlığınca Yayımlanan 2023 İnsan Hakları Raporu’na tepki Dışişleri Bakanlığı, ABD Dışişleri Bakanlığınca Yayımlanan 2023 İnsan Hakları Raporu hakkında “Asılsız iddialara, gerçek dışı bilgilere ve önyargılı yorumlara yer verilmektedir” açıklamalarında bulundu. Dışişleri Bakanlığı, ABD Dışişleri Bakanlığınca Yayımlanan 2023 İnsan Hakları Raporu hakkında açıklama yaptı. Açıklamada, ABD Dışişleri Bakanlığının 22 Nisan 2024 tarihinde yayımladığı ve 200’e yakın ülke hakkında bölümler içeren “2023 İnsan Hakları Raporu”nda, geçmiş yıllarda olduğu gibi, Türkiye’ye yönelik asılsız iddialara, gerçek dışı bilgilere ve önyargılı yorumlara yer verildiği belirtildi. Bu yıl da kaynağı belirsiz iddialar ile terör örgütleriyle iltisaklı çevrelerin söylemleri temelinde hazırlanmış olan bu rapora itibar etmediğimizin bir kez daha vurgulandığı açıklamada, “Ülkemiz, demokrasi, insan hakları ve hukukun üstünlüğü ilkelerine bağlılığını, karşı karşıya bulunduğu çok yönlü ve ağır terör tehditlerine rağmen kararlılıkla sürdürmektedir. Meşru müdafaa hakkımız temelinde yürüttüğümüz terörle mücadele operasyonları tamamen terörist unsurlar ile bunların terör faaliyetlerinde kullandıkları yeteneklere yöneliktir. ABD’nin, terörün her türüne karşı sürdürdüğümüz haklı ve meşru mücadelenin kapsamını iyi bilen bir müttefik olarak gerçekleri çarpıtan tutarsız iddialarda ısrarını anlamak mümkün değildir” ifadelerine yer verildi. Ayrıca raporda, Gazze’de devam eden ve yalnızca Filistin halkının asli haklarına değil aynı zamanda tüm insanlığın ortak değerlerine büyük bir darbe vuran insanlık dışı saldırılara layıkıyla yer verilmemesini büyük endişeyle karşılandığı ifade edildiği açıklamada, sözkonusu raporun tarafsızlık ve objektiflikten uzak bir şekilde, siyasi saiklerle hazırlandığını açıkça gösterdiği aktarıldı. Açıklamada, ABD’nin insan hakları konusunda kendi siciline odaklanması ve terör örgütleriyle kurduğu ortaklıklar ile insan hakları konusunda izlediği çifte standartlı politikayı sonlandırması çağrımızı yinelendiğinin altı çizildi.