POLİTİKA - 29 Mart 2017 Çarşamba 09:20

Bak şu Öksüz'ü arayana!

A
A
A
Bak şu Öksüz'ü arayana!

İhlas Haber Ajansı ve TGRT Haber Ankara Temsilcisi Batuhan Yaşar, Türkiye Gazetesi'ndeki köşesinde "Darbe gecesi ABD Konsolosluğundan Öksüz’ü kim aradı?" sorusuna cevap aradı...

İşte Batuhan Yaşar'ın o yazısı...

Biz aslında kuzeyinden güneyine, batısından doğusuna yerinde duramayan, kanı kaynayan, ‘her şey bir anda olup bitsin, sonuçlansın’ diyen bir milletiz.
Beklemeye hiç tahammülümüz yok..
15 Temmuz sonrasında, iddianamelerin hızlıca hazırlanmasını, davaların açılmasını bekledik.
Bir taraftan da yurt dışında, FETÖ’yü aklamak için ciddi hamleler yapılmaya başlandı.
Yabancı istihbarat şefleri deyim yerindeyse bülbül kesildi.
O yüzden bütün gözler ana iddianamedeydi.
15 Temmuz darbesinin ana iddianamesi büyük ihtimalle bu hafta sonuna kadar açıklanacak.
Bir defa hemen hakkını verelim..
Yüksel Kocaman’ın Ankara Cumhuriyet Başsavcısı olmasının ardından işler hızlandı..
Ana iddianame gerçekten çok gecikmişti..
Özellikle de FETÖ’yü yurt dışında aklama çabalarının hız kazandığı şu günlerde..

FETÖ çözüldü...

İddianame konusuna geçmeden, FETÖ’yü koruyup kollayan girişimlere sekte vuracak sevindirici gelişmeler yaşanıyor. İstihbarat birimleri FETÖ’nün tüm yapısını deşifre etti. Örgüt tamamen çözüldü. Bilgi ve belgeler ilgili birimlere/kurumlara ulaştırıldı.

FETÖ çözüldükçe PKK da çözülüyor...

FETÖ’ye indirilen darbeler ve özellikle de bürokrasiden ayıklanması PKK ile mücadelede de başarıları artırdı. FETÖ, alanda kıpırdayamaz hâle gelen PKK’dan ümidini kesti. Bombalar ellerinde patlamaya başladı. FETÖ’nün, referandum öncesi bombalı saldırı talimatlarına son yılların en büyük darbesini yiyen PKK artık cevap veremiyor.

Akıncılar iddianamesi ile yer yerinden oynayacak...

15 Temmuz darbesinin tüm hazırlıkları Akıncılar Üssü’nde yani nam-ı diğer Mürted’de yapıldı.
Darbe buradan yönetildi.
Akıncılar iddianamesi 15 Temmuz darbesinin çatı iddianamesini oluşturacak.
Açıklandıktan sonra emin olun, günlerce bu kan dondurucu bilgileri, talimatları ve ses kayıtlarını konuşacağız.

15 Temmuz gecesi Türkiye’nin direkten nasıl döndüğüne inanamayacağız...

Darbenin yönetildiği Akıncı Üssü’ndeki bütün detayları öğreneceğiz..
Yurt dışı, özellikle ABD ile yapılan telefon temaslarından haberdar olacağız.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı Allah nasıl korudu, uçağı F-16’lardan nasıl kurtuldu dakika dakika duyacağız.

Erdoğan’ın uçağı için 6 F-16 kalktı...

Akıncılar iddianamesi FETÖ’ye ve FETÖ’nün algı operasyonlarına büyük darbe vuracak. Aldığımız bazı bilgileri paylaşalım.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Dalaman’dan kalkan uçağını vurmak için Balıkesir, Mürted ve Diyarbakır’daki üslerden ful yüklü olarak toplam 6 F-16 kalktı.
Darbeci FETÖ’cüler Cumhurbaşkanı Erdoğan ve onu İstanbul’a götüren uçağı hedef gösteriyordu.
F-16’ların telsizlerine ulaşan talimat çok açıktı ve birkaç kez tekrarlanıyordu:
-“Hedef Erdoğan, hedef Erdoğan...”
Cumhurbaşkanının “THY 8456 yolcu uçağı” kodunu kullanan TC-ATA, F-16’lar yakıt ikmali yaparken ışıkları kapalı bir şekilde İstanbul’a iniyordu.

Erdoğan’ın uçağının kapısını açan darbeciler ne ile karşılaştı?..

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı öldürme emri alan ve Marmaris’e doğru yola çıkan Sikorsky helikopterlerinden biri Dalaman Havaalanına indi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın uçağının kapısını açan FETÖ’cü hainler içerisinin boş olduğunu gördüler. Havaalanının kameralarını da kapattıran hainler aradıklarını bulamayınca alandan ayrıldılar. O sırada Erdoğan’ı taşıyan helikopter ise ışıkları kapalı olarak uçuyordu. Radara yakalanmamak için de alçaktan uçarak Dalaman’a yaklaşıyordu.
Kendilerince hiçbir şeyi şansa bırakmak istemeyen darbecilerin 13 ve 14 Temmuz tarihlerinde Marmaris ve çevresinde keşif uçuşu yaptıkları da belirlendi.

Adil Öksüz’e gelen telefon…

Akıncılar iddianamesi, Obama yönetiminin “hani nerede delil” gibi sürekli tekrarladıkları söylemleri de boşa düşürecek gibi görünüyor.
Sadece itiraflar, bilgi ve belgeler değil, görüntüler ve ses kayıtlarından oluşan iddianamede çok dikkat çekici bilgiler de yer alıyor.
15 Temmuz gecesi darbeyi Akıncılar Üssünden yöneten Adil Öksüz, Kemal Batmaz, Nurettin Oruç ve Hakan Çiçek’in yaptığı tüm telefon görüşmeleri de deşifre edildi.
Adil Öksüz’ün ABD konsolosluk santral numarasından aranması ise çok dikkat çekici. Herhâlde bu konuda ABD Büyükelçiliğinden bir açıklama yapılacaktır.
Ayrıca Öksüz’ün gece boyunca ABD ile yaptığı tüm telefon görüşmeleri de tespit edildi, kimlerle görüştüğü de kayıtlara alındı.
Deyim yerindeyse Akıncılar iddianamesi açıklandığında yer yerinden oynayacak.
Darbenin ardında hani nerede FETÖ diyenlerin gözleri fal taşı gibi açılacak..
Örgütün Türkiye’ye ihaneti tüm kanıtlarıyla ortaya konacak..
Yazdık, yine yazıyoruz..
Bakarsınız, FETÖ’ye “dinî ve seküler eğitim için çalışan sivil bir cemaat” diyenler özür dilemek zorunda kalır..
Biraz daha sabır...

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Trabzon Başkan Ekim meyve fidesi dağıttı Akçaabat Kaymakamlığı, Akçaabat Belediyesi. DOKAP ve Akçaabat İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü işbirliğinde Meyveciliğin Geliştirilmesi Projesi kapsamında Akçaabat’taki çiftçilere ücretsiz meyve fideleri dağıtıldı. Meyveciliğin Geliştirilmesi Projesi kapsamında Akçaabat’ta tarımsal kalkınmayı sağlamak, ürün çeşitliliğini arttırmak, çiftçileri ve üretimi desteklemek amacıyla proje bazında belirlenen kriterlere uyum sağlayan çiftçilere Isebella Üzümü, Trabzon Hurması, Kızılcık, Ahududu ve Böğürtlen meyve fidesi dağıtıldı. Meyve fidanı dağıtımı programında konuşan Akçaabat Belediye Başkanı Osman Nuri Ekim, “Önceden Akçaabat’ımızda tütün yetiştiriliyordu. Zamanla tütün yerini fındığa bıraktı. Şimdi ise çiftçilerimiz fındığa ve Akçaabat’ta yetiştirilen diğer tarım ürünlerine alternatif olabilecek, ekonomik getirisi daha fazla olan ürünler yetiştirmek istiyor. Biz de çiftçilerimize destek oluyoruz. Akçaabat’ımızın iklimi elverişli, toprakları verimli. Şehrimizin bu avantajını kullanarak Akçaabat’ımıza uygun meyve fideleri yetiştiriciliğini destekliyoruz. Akçaabat’ta alternatif olarak meyve yetiştiriciliğine Süper Meyve Aronya ile başladık. Şimdi de Isebella Üzümü, Trabzon Hurması, Kızılcık, Ahududu ve Böğürtlen gibi meyve fideleri ile devam ediyoruz. Akçaabatımızın tarımsal potansiyelini sonuna kadar en verimli ve en doğru tarım uygulamalarıyla kullanmakta kararlıyız” dedi. Buzağı tohumlama ücretsiz olacak Başkan Osman Nuri Ekim, konuşmasında İl Tarım ve Orman Müdürlüğü ile Akçaabat Belediyesi arasında yapılacak olan protokol neticesinde Akçaabat’taki hayvancılığa destek vermek amacıyla buzağı tohumlama uygulamasının da ücretsiz bir şekilde yapılacağını da duyurdu. Protokol için Trabzon İl Tarım ve Orman Müdürlüğü ile gerekli hazırlıkların devam ettiğini belirten Akçaabat Belediye Başkanı Osman Nuri Ekim, “Tarım ve Orman Bakanlığı ile Trabzon İl Tarım ve Orman Müdürlüğümü ve belediyemiz işbirliğinde Akçaabat’ımızda hayvancılığı destekleyecek bir protokol hazırlıyoruz. Çiftçilerimize şimdiden müjdesini vermek istedim. 2 bin Türk Lirası civarında olan buzağı tohumlama uygulaması protokolün imzalanması ile birlikte ücretsiz olacak. Uygulama aşamasında ilk olarak pilot köyler ve mahalleler seçilecek. Allah’ın izniyle de Ramazan bayramından sonra bu uygulamaya başlayacağız. İlerleyen süreçlerde tüm bu uygulamalardan verimli sonuçların alınmasıyla birlikte Akçaabat’ımızdaki tüm çiftçilerimiz yararlanacak. Söz verdiğimiz gibi her zaman çiftçimizin yanındayız“ diye konuştu.
İstanbul Bahçelievler’de korkunç olay: İş yerinden çıkan yanmış cesedin kimliği belirlendi Bahçelievler’de bir iş yerinde çıkan yangın söndürüldüğünde elleri arkadan bağlanmış bir erkeğe ait yanmış ceset bulundu. Çalışma başlatan polis, yanmış cesedin 39 yaşında Mustafa Bayraktar’a ait olduğunu belirledi. Bıçaklanarak öldürüldükten sonra bağlanıp iş yerinin kundaklandığı düşünülen olayla ilgili 1 şüpheli gözaltına alındı. Olay, dün saat 10.00 sıralarında Bahçelievler Kocasinan Merkez Mahallesi’nde hurda deposu olarak kullanılan iş yerinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre iş yerinden dumanların çıktığını gören çevredekiler itfaiyeye haber verdi. Olay yerine gelen itfaiye ekipleri iş yerinde çıkan yangını söndürdü. İçeride inceleme yapan ekipler bir kişinin cesedini fark etti. Elleri arkadan bağlanmış bir erkeğe ait olan cesedin baş ve el kısımlarında kesikler olduğunu tespit etti. Savcı ve olay yeri inceleme ekiplerinin incelemesinin ardından üzerinden kimlik çıkmayan ceset, Adli Tıp Kurumuna götürüldü. Yanmış cesedin kimliği belirlendi Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekipleri konuyla ilgili çalışma başlattı. Yapılan çalışmalarda cesedin 39 yaşındaki Mustafa Bayraktar’a ait olduğu belirlendi. Bayraktar’ın önce bıçaklandığı ardından elleri bağlandıktan sonra iş yerinin ateşe verilmiş olacağını değerlendiren Cinayet Büro Dedektifleri incelenen kamera görüntülerinin ardından 1 şüpheliyi tespit etti. Polis 1 şüpheliyi gözaltına aldı Cinayet Büro Amirliği ekipleri şüpheliyi Bahçelievler’deki bir adreste gözaltına aldı. 22 yaşındaki şüpheli B.D. sorgulanmak üzere Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliğine götürüldü. Polisin olayla ilgili incelemesi çok yönlü olarak sürüyor.
Bolu Burası Afrika değil, Bolu Bolu’nun Mengen ilçesinde belediyenin eski çöp döküm alanındaki çöp yığınlarına senelerdir kimse önlem almayınca bölge adeta felaketi yaşıyor. 2 kez yaşanan selin ardından üzeri toprak ile kapatılan çöpler yeniden ortaya çıktı, atıklar sel suları ile Filyos çayına bağlanan Mengen deresine karıştı. Bolu’nun Mengen ilçesinde bulunan Mengen Çayı’nın hemen yanı başında bulunan Mengen Belediyesi’nin bir dönem çöp döküm alanı olarak kullandığı bölüm suya karıştı. 2018 yılına kadar çöp döküm alanı olarak kullanılan alanın kapatılmasıyla yeni çöp döküm alanı oluşturuldu. Edinilen bilgiye göre, ilçe çöplüğünün taşınmasının ardından eski alanda kalan atıkların üzeri de kum ve toprak yığınıyla kapatıldı. İlçede, 2 yıldır arka arkaya yaşanan su taşkınları nedeniyle kum ve toprak yığınlarının sularla birlikte gitmesiyle çöp yığınları tekrar ortaya çıktı. Dere kenarını kaplayan çöp yığınları son yağmurlarla birlikte ilçeden geçen Mengen Çayı’na da karıştı. "Hayvanları hasta olanlar, ölenler oluyor" Çöplerin bulunduğu alana otlamaya gelen büyükbaş hayvanların içtikleri sudan ve çöpün etrafından otlamasıyla hastalandığını belirten ilçe sakini İsmail Durmaz, “Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’ndan uyarılar gelmesine rağmen bu çöplük buradan kaldırılmıyor. 2 kez sel oldu ve çöplerin bir kısmı sel suyu ile ilçe merkezine yayıldı. Köylerde hayvanlarımız var mera olarak buraya geliyorlar ve çöplerin arasına giriyorlar. Hayvanları hasta olanlar, ölenler oluyor. Bu çöpler dere suları ile birlikte 13 kilometre uzaklıktaki Gökçesu beldesine kadar yayılmış durumda. Kötü görüntü ayrı sıkıntı, sağlığı tehdit etmesi açısından da bambaşka bir sıkıntı var. Belediye ile de ilçe kaymakamlığı ile de görüştük. ‘Çöplük kaldırıldı’ deniliyor ama halen kaldırılmadı. Bunun kaldırılmasını yetkililerden rica ediyoruz” dedi. Oluşan kirlilik dronla görüntülendi.