Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Volkan Bozkır, Eyüp Ensari Konağı'nda, AK Parti İstanbul Gençlik Kolları tarafından düzenlenen geleneksel sahur programına katıldı. Bozkır, programda genç öğrencilerle bol bol fotoğraf çektirirken, onlarla sohbet etti. Programda konuşma yapan Bozkır,” programa katılan öğrencileri gördüğünde kendi üniversite yıllarını hatırladığını belirterek, o yıllarda Türkiye'de 7-8 üniversite bulunduğunu ve sınava giren 33 bin kişiden 11 bin kişinin sınavı kazandığını hatırlattı.
Bakan Bozkır,” Bu rakamların bugünkü rakamlarla karşılaştığında Türkiye'nin nerelerden nerelere geldiğini belirten Volkan Bozkır, "Gerçekten o yılları hatırlamak lazım. 7 üniversiteden bugün 185'in üzerinde üniversiteye ulaştık. 5 milyon üniversiteli öğrencimiz var. 22 milyon öğrencimzi de eğitim sisteminin içinde. Belki Avrupa'da 10 ülkenin nüfusundan daha fazla. Allah'a bin şükürler olsun, bu kadar güzel ve kaliteli bir eğitimi Allah ülkemize nasip etti. Tabii bunun da kıymetini bilmemiz gerekiyor. Benim üniversite yıllarımda, üniversiteye kayıt olmak kolaydı ama okurken üniversitede çatışmalar vardı. İnsanlar birbirlerini öldürüyordu. O günkü ortamdan bugün böyle huzur içinde, sadece eğitimi hedef alan ve Türkiye'yi düşünen ülkesine nasıl katkıda bulunacağını düşünen gençleri yetiştiriyor olmak hem ülkemizin büyük bir kazancı hem de kıvancı. Tabii ki bilgiye bu kadar kolay uluşmak siz öğrenci arkadaşlarımıza da bazı sorumluluklar yüklüyor. Çünkü bu hem kendini yetiştirme hem de bir rekabet ortamı. Bunlar çok önemli" ifadelerini kullandı.
Yunanistan'da meydana gelen olaylara da değinen Bozkır,” Bugün Türkiye'nin bugünkü haline bakın. İnsanlar Türkiye'ye dönerek 'Yunanistan'ın da borcunu öde kurtulsun' diyorlar. Bugün bu paralar ödenemeyecek paralar değil. Yunanistan'a faydası olsa Türkiye komşu Yunanistan'a bunu sağlar, ama mesele bu değil. Yunanistan'ın bu duruma nasıl düştüğünü görmek, tahlil etmek lazım ki bu duruma biz de düşmeyelim. Türkiye'nin 2000'daki yaşadığı ekonomik kriz, aslında o zamanki hükümetin doğru kararlar alabilmiş olsa yaşanmayacak bir krizdi. 2 bankayı feda edebilseydik o 1998'de 2 sene sonra Cumhuriyet tarihinin en büyük krizi olarak karşımıza çıktı. Ama buradaki en önemli kavram tabii ki istikrar. Bütün bu huzur istikrar kelimesine bağlı.” ifadelerini kullandı.
Bozkır, Türkiye'nin 7 Haziran'da huzur içinde bir seçimin geçirdiğini ve büyük bir demokrasi örneğinin gerçekleştiğini vurgulayarak, "Bu seçim sonucunda maalesef AK Parti'nin 13 yıllık iktidarını takriben tek başına iktidar olamayacağı bir dönem ortaya çıkıyor ama demokraside tabiatıyla bunlar güzelliklerdir ve milletin iradesi her şeyin üzerindedir. Millet böyle bir sonucu öngördüğüne göre siyasi partiler de bunun sonuçlarına göre hareket edeceklerdir" diye konuştu.
AK Parti'nin çok başarılı bir 13 yılın ardından son seçimlerde de 1. parti çıkma başarısı gösterdiğini aktaran Bozkır, "İlk başlarda şöyledir, böyledir bir sürü demeçler verilmesine rağmen bugünkü tabloda da AK Parti'nin içinde olmayacağı bir hükümet kurulmayacağı açıkça ortaya çıkmıştır. Tabiatıyla AK Parti olarak nasıl ki 13 yıldır bu ülkeyi en güzel şekilde yönetmişsek, insanlarımızı huzura kavuşturmuşsak, refah seviyesini artırmışsak biz her zaman iktidara talip olan bir parti olmuşuzdur. Bakın TBMM Başkanı seçilemez dendi, bakın meclis başkanı seçildi. Bugün Meclis başkanını seçebilmiş ve Türkiye'yi hükümetsiz bırakmama yolunda ilerleyen bir tablo oluşmuş durumda. Tabiatıyla AK Parti olarak nasıl ki 13 yıldır bu ülkeyi en güzel şekilde yönetmişsek, insanlarımızı huzura kavuşturmuşsak, refah seviyesini artırmışsak biz her zaman iktidara talip olan bir parti olmuşuzdur. İnşallah en kısa zamanda bir hükümetin kurulmasını temenni ediyoruz. Siz gençler olarak Türkiye'ye çok büyük katkılar sağladınız. Ülkemizi daha iyi bir duruma götürmek için sarf ettiğiniz çabalar da bizim en büyük motivasyonuz ve gücümüz olacak. Bu hislerle inşallah çok daha güzel günlerde, buluşmayı temenni ediyorum. Allah oruçlarımızı kabul etsin. Çok daha müreffeh ve huzurlu günlerde beraber olmayı nasip etsin bir ağabeyiniz olarak. Allah ülkemize kötü günler göstermesin" değerlendirmesinde bulundu.
MURAT SOLAK
