POLİTİKA - 15 Kasım 2016 Salı 13:45

Bakan Çavuşoğlu’ndan AB’ye: 'Sen kimsin de Türkiye’yi atıyorsun'

A
A
A
Bakan Çavuşoğlu’ndan AB’ye: 'Sen kimsin de Türkiye’yi atıyorsun'

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, “Her gün bir ülkenin dışişleri bakanı kalkıyor kendi başına, Türkiye’yi müzakerelerden, üyeliklerden atalım, NATO’dan atalım diyor. Sen kimsin de Türkiye’yi atıyorsun. Bu kararı halkımıza sorarız ve halkımız karar verir” dedi.

Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, Almanya Federal Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Frank Falter Steinmeier ile görüşme gerçekleştirdi. Görüşmenin ardından Steinmeier ile ortak basın toplantısı düzenleyen Bakan Çavuşoğlu, görüşmenin detaylarını basın mensuplarına aktardı.

“FETÖ terör örgütüne üye diplomatlar ile ben bu bakanlıkta çalışamam”
15 Temmuz darbe girişimi ile ilgili Çavuşoğlu, “Türkiye’deki 15 Temmuz darbe girişiminden sonra 246 vatandaşımız şehit edildi ve 2 bin 194 vatandaşımız yaralandı. Bunu yapanlar belli. Özellikle asker içindeki FETÖ’ye bağlı teröristler. Halkımız bu darbecilerin ne yaptığını gördü. Doğal olarak da bu kişilerin idam edilmesini istedi. Benim eşim dahil, halkımızın talebi bu. Halkın oyuyla seçilmiş bir Cumhurbaşkanı da, bu talebin adresinin TBMM olduğunu söyledi. ‘Halkın temsilcileri olan milletvekilleri bunu kabul ederse ben de onaylarım’ dedi. Halkın bu duygusunu anlamak yerine, bizim esas tepkimiz Avrupa’dan gelen tehditkar açıklamalar. Niye halk bunu istiyor önce gel bunu bir anla. Siz bu darbeyi yapan kişiyi yapan askeri niye tutukladınız diye sorarsanız, bu da kabul edilir bir şey değil. Bunun tutuklanması gerektiğine dair, darbeye karıştığına dair yargının bize söylediği ellerinde delil var. Senin tutuklanmaması gerektiğine dair senin elinde belge varsa bunu bizimle paylaş, yargıya ilave bir belge olarak verelim. Niye tutuklandı dersen, o zaman ister istemez Türk milleti, darbecileri kim destekliyor görüyorsunuz diyor. Darbe girişiminin içinde olanlar tutuklandı. Hatalar varsa da bunlar düzeltildi. Eğer darbe girişimine aktif bir şekilde katılmayıp, bu terör örgütüne üye ise bunlar da devlet kademelerinde ayıklandı. Bu terör örgütüne üye diplomatlar ile ben bu bakanlıkta çalışamam. Asker hiç çalışamaz, polis de çalışamaz, yargı hiç çalışamaz. Bu teröristler yargıda olduğu sürece yargının bağımsızlığından nasıl bahsedeceğiz. Bunlar Anayasaya ve hukuka göre karar vermiyor. Pensilvanya’daki kendisini tüm kainatın imamı olarak gören hasta adamın talimatı üzerine karar veriyor. Mevcut Anayasa’yı seversin sevmezsin. Biz de eksiklikleri var diyoruz. Yeni Anayasa istiyoruz. Bu askerler ne için tutuklandı diye sorgulamak doğru değil” diye konuştu.

Almanya Cumhurbaşkanı Joachim Gauck'ın, hakkında yakalama kararı bulunan Can Dündar'ı kabul etmesi ile ilgili Çavuşoğlu, “Bir gazeteci kimliği var diye eğer bu kişi casusluk yaptıysa ve yargılandıysa, ceza aldıysa bunu bir kahraman gibi, sadece gazeteci ve ifade özgürlüğü engellenmiş bir kişi gibi Almanya en üst düzeyde bunu kabul ederse elbette o zaman tepki gösteririz. Bu kişinin suçlu olmadığına dair bilgi varsa ver bana. Ama benim elimde bu kişinin suçlu olduğuna dair belge var. İki dost ve müttefik ülkeye bu yakışmaz” açıklamalarında bulundu.

“Vatandaşlarım ve temsilciliklerim güven altında değil”
Almanya’da bulunan PKK’lılar hakkında ise Çavuşoğlu, şunları söyledi:
“4 bin 500 tane PKK’lı hakkında dava varsa, demek ki en az 4 bin 500 tane PKK’lı terörist var Almanya’da. Bunlarla ilgili davaların nasıl sonuçlandığını sorduğumuz halde bilmiyoruz. Bizim iadesini istediğimiz PKK’lılar var. Bugüne kadar sadece 3 tanesi verildi ve diğerleri hiç verildi. Son zamanlarda FETÖ’ye bağlı mensuplar oraya kaçıyor. Geçenlerde İsviçre’deydim. Bir PKK’lı, bir DHKP-C’li ikisini de İsviçre sınır dışı ediyor. İkisi de Almanya’ya gidiyor. İki farklı terör örgütüne bağlı terörist yurt dışı edilirken niye Almanya’ya gidiyor? Biz bunları söyleyince alınıyorsunuz ama söylemek durumundayız. Daha dün PKK’lılar Köln’de en önde gösterileri açık bir şekilde yürütüyor. Benim konsolosluklarıma saldırıyor, arabalarını yakıyor, geçen bir resepsiyonumuzu engellemek için saldırdı. Benim oradaki vatandaşlarım ve temsilciliklerim güven altında değil. Bizim ciğerimiz yanıyor. Terörden dolayı çok insan kaybettik.”

Çavuşoğlu’ndan AB’ye: “Sen kimsin de Türkiye’yi atıyorsun”
Avrupa Birliği’nin söylemleri hakkında da açıklamalarda bulunan Bakan Çavuşoğlu, “Her gün bir ülkenin dışişleri bakanı kalkıyor kendi başına, yok Türkiye’yi atalım, Türkiye’yi müzakerelerden, üyeliklerden atalım, NATO’dan atalım diyor. Sen kimsin de Türkiye’yi atıyorsun. Bir kere senin böyle bir karar verme yetkin yok. Burada konsensus lazım. Biz bu muameleyi hak etmiyoruz. Bu kararı halkımıza sorarız ve halkımız karar verir. İkide bir Türkiye’yi aşağılayıcı tutumlardan bıktık. Bizim şikayet ettiğimiz ikiyüzlülük ve çifte standart. Yerine getirmeyi var ettiğimiz kriterlerden bir şikayetimiz yok. Her türlü fasılı açarız, müzakere ederiz” ifadelerini kullandı.

“Darbe girişimi ve sonrasında yaşanan gelişmeler hakkında endişelerimizi dile getirdik”
Almanya Federal Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Frank Falter Steinmeier, çok zor bir dönemden geçildiğini ve Türkiye’nin de bundan çok etkilendiğini belirterek, darbe girişimi ve sonrasında yaşanan gelişmeler hakkında endişelerini Bakan Çavuşoğlu’na ilettiklerini söyledi. 15 Temmuz darbe girişiminin ardından başlatılan soruşturma kapsamında yapılan tutuklamalar hakkındaki endişelerini ifade ettiklerinin altını çizen Steinmeier, “Binlerce memurun, askerin ve gazetecinin işlerinden atılmaları konusunu ele aldık. Bunu bir tepeden bakarak, bir ders verme olarak algılanmamasını ve Türkiye’nin egemenliğine saygısızlık olarak algılanmamasını rica ediyorum. Uzun bir geçmişe dayanan ilişkilerimiz ve kişisel ilişkilerimizi de göz önünde bulunarak endişelerimizi ifade ettiğimizi anlayış ile karşılamanızı istiyorum. İkili ilişkilerimizde gölgelenen bu alanları yeniden aydınlatılması ve gelecekte düzeltilen gelişmelerin olmasını arzu ediyoruz” dedi.

“AB müzakerelerinin sürdürülüp sürdürülmemesi kararı Türkiye’de verilmesi gereken bir karar”
Avrupa Birliği Dışişleri Bakanları Konferansı’na da değinen Steinmeier, açıklamalarına şöyle devam etti:
“Türkiye’nin iç politikası hakkında konuştuk ve Türkiye ile AB arasındaki ilişkileri de ele aldık. Bazıları artık müzakerelerin sürdürülmemesinin daha uygun olacağını savunanlar var. Ben farklı bir fikri savunuyorum. Bence bu Türkiye’de verilmesi gereken bir karar. Avrupa’ya yakınlaşmanın kriterleri yeni değil. Bunlar yazılı bir şekilde tespit edilmiş ve Türkiye’ye özgü değil. Türkiye’nin daha ziyade Avrupa ve Avrupa Birliği'ne yöne mi gelişeceği veya uzaklaşıp uzaklaşmayacağı, Avrupa’nın herhangi bir başkentinde verilecek bir karar değil, Türkiye’de verilmesi gereken bir karardır.”
Her türlü terörü kınadıklarına dikkat çeken Steinmeier, “IŞİD olsun PKK olsun bu konuda hemfikiriz. Siyasi çözümlerin olması gerekiyor. Sadece askeri önlemler ile terör yok edilemez. Siyasi bir sürecin yeniden başlanması gerektiğini ifade ediyoruz. Bunun için PKK’nın silahlı mücadeleden vazgeçip, silahlarını teslim etmesi gerekir. PKK’nın terör faaliyetleri konusunda Almanya’da bunları yasalarımıza göre takip ediyoruz. 4 bin civarında soruşturma ve birçok yargılama oldu. 4 binden fazla Türkiye’den dosya geldiği hususunda bilgim yok” açıklamasını yaptı.

İlker Turak
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep Gaziantep’te esrarengiz patlama sesi korku ve paniğe neden oldu Gaziantep’in Nizip ilçesine bağlı Suriye sınır hattındaki kırsal mahallelerde şiddetli bir patlama sesi duyuldu. Bölgede yaşayan vatandaşları tedirgin eden patlama sesi ile ilgili geniş çaplı inceleme başlatılırken boş araziye havan mermisi düşmüş olabileceği ihtimali üzerinde durulduğu öğrenildi. Olay, Gaziantep’in Nizip ilçesine bağlı Suriye sınır hattındaki kırsal mahallelerde meydana geldi. İddiaya göre, özellikle bölgedeki kırsal Gökçeli Mahallesi’nde yaşayan vatandaşlar bir anda çok yüksek bir patlama sesi duydu. Duydukları sesle korku ve panik yaşayan vatandaşlar 112 Acil Çağrı Merkezi’ne ihbarda bulundu. İhbar üzerine sesin duyulduğu bölgelere jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. Ölen ya da yaralanan kimsenin olmadığı olay sonrası patlama sesinin kaynağı ile ilgili geniş çaplı inceleme başlatıldı. Olayla ilgili çalışma yapan ekiplerin boş araziye havan mermisi düşmüş olabileceği ihtimali üzerinde durduğu öğrenildi. Korku ve panik yaşayan vatandaşlar o anları anlattı Yaşadıkları korku ve paniği anlatan Çapan Köse ve Adil Yılmaz isimli vatandaşlar, önce kısa süreli keskin bir ışık gördüklerini sonrasında ise şiddetli bir patlama sesiyle irkildiklerini söyledi. Vatandaşlar, Suriye’ye yakın olduklarını ve oradan bir şey düşme ihtimalinin akıllarına geldiğini de ifade etti. Konu ile ilgili geniş çaplı soruşturmanın sürdüğü bildirildi.
Ankara Gazeteci Hande Fırat’ın "Devriamber" sergisi Kültür Bakanlığı desteğiyle açıldı Gazeteci Hande Fırat’ın "Devriamber" isimli resim ve heykel sergisi Kültür ve Turizm Bakanlığının desteği ile Cumhuriyet Müzesi bünyesinde yer alan Sığınak Kültür Sanat’ta açıldı. Gazeteci Hande Fırat’ın “Devriamber” isimli sergisinin açılışı Ankara’da gerçekleştirildi. Sergiye, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Dışişleri Bakan Yardımcısı Yasin Ekrem Serim, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Gökhan Yazgı, TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanı Hulusi Akar, eski TBMM Başkanı Binali Yıldırım, MHP Genel Başkan Yardımcısı İsmail Özdemir, İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Oktay Vural, Dışişleri Bakanı Başdanışmanı Nuh Yılmaz, AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları Başkanı Ayşe Keşir, Yüksek Seçim Kurulu Başkanı Ahmet Yener, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkanı Yıldırım Demirören’in eşi Revna Demirören, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Meltem Demirören Oktay ve çok sayıda davetli katıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise serginin açılışı için mesaj gönderdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın mesajını serginin açılışında gazeteci Hande Fırat okudu. Cumhurbaşkanı Erdoğan mesajında, "Basın ve sanat dünyamızın değerli temsilcileri, kıymetli misafirler, sizleri en kalbi duygularımla, muhabbetle selamlıyorum. Nazik davetiniz için teşekkür ediyorum. Basınımızın önemli isimlerinden Hürriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Sayın Hande Fırat’ın kendi ifadesiyle ’çınarlarını kaybedip kendileri çınara dönen kadınların hikayesini’ anlattığı resim ve heykel sergisinin başarılı geçmesini temenni ediyorum. Başarılı gazeteci kimliğinin yanı sıra, bu sergi vesilesiyle sanatçı yönünü de öğrenme fırsatı bulduğumuz Sayın Hande Fırat’ı tebrik ediyor, kendisine hem meslek hem de sanat hayatında muvaffakiyetler diliyorum. Sizlerin şahsında basın ve sanat camiamızın tüm mensuplarını, sergiye ilgi gösteren tüm sanatseverleri bir kez daha yürekten selamlıyorum” ifadelerine yer verildi. "Bu sergi annemle, kızıma ithaf ediliyor" Fırat, serginin açılışı için Kültür ve Turizm Bakanlığının tüm personeline ve sergiyi açarken kendisine destek olan arkadaşlarına teşekkür etti. Hande Fırat, "Bu sergi, babalarını kaybeden tüm kız çocukları, tüm erkek çocukları ama özellikle kız çocuklarına atfen yapılmıştır. Bu sergi annemle, kızıma ithaf ediliyor" dedi. Devrialem sergisinin farklı bir anlamı olduğunu belirten Bakan Ersoy, "Bir toplumun zenginliği, kültür ve sanatının derinliği ile ölçülüyor. Kültür ve sanat toplumda ne kadar yerleştiyse, toplumda ne kadar kabul gördüyse, o toplumda kültür ve sanat ne kadar iyi üretilebiliyorsa aslında toplum o derece zengin algılanıyor. O açıdan da biz Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak kültür ve sanatı her yönüyle desteklemeyi görev addediyoruz. Sadece sanat üretimi değil, vatandaşlarımızın kültür ve sanata rahat erişimi de çok çok önemli" şeklinde konuştu. Kültür Yolu Festivalleri ile vatandaşların kültür ve sanata rahat ve kolay erişmesini amaçladıklarını belirten Ersoy, "Vatandaşın sanata erişimi yeterli değil. O yüzden kültür ve sanat üretimini artırmak istiyoruz. Kültür sanatın toplumun sadece bir kesiminin ilgilendiği bir etkinlik olmasının dışına çıkmasını, toplumun her kesimlerinin eriştiği bir alan olması için çabalıyoruz. Bu sergide anlamlı bulduğumuz, toplumda bilinirliği yüksek, toplumda yer etmiş kişilerin kültür sanat üretimindeki katkıları, kültür ve sanat üretiminde pay sahibi olmaları aslında sanatın popülaritesini artırıyor" ifadelerini kullandı. Serginin anlamının önemli olduğunu belirten Bakan Ersoy, “Serginizin anlamı da çok önemli. Ben de babamı kaybettim ama sizin gibi genç yaşta kaybetmedim. Genç kızlarımızın 18 yaşına girmeden önce babalarını kaybetmesinin nasıl bir duygu olduğunu, nasıl omuzlara yük getirdiğini kısmen de olsa anlayabiliyorum” diye konuştu. Sergide, tuval üzerine çeşitli malzemeler kullanılarak yapılan tablo ve heykellerden oluşan 40 eser sergileniyor. Sergi 25 Mayıs’a kadar açık olacak.
Bayburt Bayburt’ta 4 kişinin yaralandığı trafik kazası güvenlik kamerasına yansıdı Bayburt’ta iki otomobilin çarpıştığı ve 4 kişinin yaralandığı trafik kazası, güvenlik kamerasına yansıdı. Kaza, Bayburt merkez Tuzcuzade Mahallesi, Sıla Kent Konutları önünde meydana geldi. Kazada ikisi sürücü olmak üzere toplam 4 kişi yaralandı. Camları, aynaları paramparça olan, kaput kısmı tamamen hurdaya dönen iki aracın karıştığı kaza ise etrafta bulunan iş yeri güvenlik kameralarına yansıdı. Bayburt merkez Köprülü Kavşak yönüne seyir halinde bulunan 69 AG 003 plakalı otomobil, şehir merkezi istikametine gelen 69 AS 030 plakalı otomobile dönüş yaptığı esnada çarptı. Çarpmanın etkisiyle yoldan çıkan otomobil etrafta marketin, evlerin bulunduğu yola devrildi. 69 AS 030 plakalı otomobil içerisinde bulunan 1’i sürücü 3 kişi, 69 AG 003 plakalı otomobildeki sürücü yaralandı. Market çalışanlarının ve etraftan geçen vatandaşların ihbarı üzerine olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Devrilen otomobilde sıkışan bir kişi ve diğer 2 yaralı araçtan çıkarıldı, sağlık ekiplerince yaralılara ilk müdahaleleri olay yerinde yapıldı. Yaralılar ambulanslarla Bayburt Devlet Hastanesine tedavileri yapılmak üzere götürüldü. Hurdaya dönen otomobil, olay yerine çağrılan çekici yardımıyla yoldan kaldırıldı. İş yeri güvenlik kameraları tarafından saniye saniye kaydedilen görüntülerde, anayoldan gelen 69 AG 003 plakalı kırmızı aracın, hatalı dönüş yapan 69 AS 030 plakalı araca sert bir şekilde çarptığı görüldü.
Erzincan Erzincan’da tarım bölümü öğrencileri hem öğreniyor, hem üretiyor Erzincan’da meslek lisesi öğrencileri okulun bahçesindeki serada fide yetiştiriciliği yaparak hem öğreniyor hem de ekonomiye katkı sunuyor. Tarım bölümü öğrencileri, serada teorik eğitimlerini uygulama fırsatı buluyor. Erzincan İl Millî Eğitim Müdürlüğü’nün destekleri ile kurulan seralarda sebze fidesi üretim faaliyeti 2020 yılında başlayarak Tarım Alanı öğretmen ve öğrencileri tarafından kurulduğu yıl 30 bin sebze fidesi üretimi gerçekleştirildi. 2021 yılında Covid-19 nedeniyle uzaktan eğitim yapıldığı için, sebze ve aromatik bitki fidesi üretim faaliyetleri öğrencilerin okulda olmaması nedeniyle Tarım Alanı öğretmenleri tarafından yapıldı. Okul serasının üretim kapasitesi, pandemi olmasına rağmen, 2021 yılında iki katına çıkarılarak 60 bin adet fideye ulaştı. 2022 yılında ise mevcut serada tam kapasiteye ulaşılarak 90 bin sebze ve aromatik bitki fidesi üretildi. 2023 yılında da serada 95 bin fide üretimi yapıldı. Bu sene ise 110 bin fide üretimi yapıldı. Serada, domates, biber, hıyar, kabak, kavun, karpuz, lahana, patlıcan ve 3 cins aromatik bitki olarak reyhan, kekik, fesleğen üretimi olmak üzere toplamda 35 farklı tür fide üretimi yapılıyor. Üretimde yerelde halkın lezzet olarak en çok tercih ettiği ata tohumları kullanılmaya özen gösterilirken, ticari anlamda üretim yapmak isteyenler için yüksek verimli hibrit türlerin de üretimi gerçekleştiriliyor. Kullanılan tohumların genelde ata tohumu olması, üretilen fidelerin piyasa fiyatlarına nispeten en az yüzde 30 daha ucuz olması, hastalıklara dayanıklı olmaları, çeşitlerin doğru olarak verilmesi, ticari olarak üretim yapan üreticiler için ise yüksek verimli hibrit türlerin de olması gibi nedenlerden dolayı vatandaşlardan oldukça rağbet görüyor. Erzincan Gül Celal Toraman Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi 11. sınıf öğrencisi Tuba Bakartepe, “Biz derste gördüğümüz teorik işlemleri serada uygulayabiliyoruz. Serada fidelerimizi yetiştiriyoruz. İlaçlaması, gübrelemesi, sulaması hep bizim elimizden geçiyor. Organik gübreyle kendimizin yetiştirdiği fideleri halkımıza sunuyoruz.” dedi. Erzincan Gül Celal Toraman Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Müdür Başyardımcısı Abdullah Çiftçi’de, “Okulumuzun üretim üssü olan seramızdayız. Bu serada öğretmen ve öğrencilerimizle 100 binin üzerinde fide üretilmiş durumda. Kullanılan tohumların genelinin ata tohumu olması, üretilen fidelerin piyasa fiyatlarına nispeten en az yüzde 20 daha ucuz olması, hastalıklara dayanıklı olmaları, çeşitlerin doğru olarak verilmesi, ticari olarak üretim yapan üreticilerimiz için ise yüksek verimli hibrit türlerin de olması gibi nedenlerden dolayı halkımızın talebi fazla olmaktadır. Ayrıca üretilen fideler sosyal projeler dahilinde ihtiyaçlı ailelere ücretsiz olarak verilerek, öğrencilerimiz nezaretinde söz konusu ailelerin üretim faaliyeti yapmaları ve ailelerin geçimlerine katkı sağlamaları hedeflenmektedir." dedi.