GÜNDEM - 27 Mayıs 2015 Çarşamba 22:18

Bakan Çelik Mersin’de 16 tesisin temelini attı

A
A
A
Bakan Çelik Mersin’de 16 tesisin temelini attı

Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik, çözüm sürecinin başarıya ulaşacağını belirterek, “Biz sizin bize teslim ettiğiniz milli iradeyi hiçbir çeteye, hiçbir gruba kaptırmadık ve kaptırmayacağız. Sonuna kadar sahip çıkacağız” dedi.

Kültür ve Turizm Bakanı Çelik, bugün akşamüzeri Mersin’e gelerek, Devlet Su İşleri (DSİ) Genel Müdürlüğü’nün, aralarında Aksıfat Barajı’nın da bulunduğu biri baraj, biri içme suyu isale hattı, biri yer üstü sulaması, 8’i gölet ve sulaması, 5’i taşkın koruma tesisi olmak üzere 16 tesisin temelini attı. Mersin Marina Amfi Tiyatro’da gerçekleştirilen temel atma törenine, Mersin Valisi Özdemir Çakacak, DSİ Genel Müdür Yardımcısı Ömer Özdemir, AK Parti Mersin milletvekilleri ile vatandaşlar katıldı.

Bakan Çelik, toplam bedeli 303 milyon TL olan tesislerin temelini atmadan önce yaptığı konuşmada, bugün Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun açıkladığı projelerle Türkiye’nin artık milli tankını, milli gemisini yaparken, aynı zamanda da kendi savaş uçağını yapabilecek kapasiteye geldiğini söyledi. Gazete manşetlerine göz atarken, gördüğü manşetlere değinen Çelik, "2001 yılında bir gazetenin manşetinde şu yazıyordu; 'Türkiye'de ekonomi iflas etti.' Altında da 'Devlet iflas etti, yurt dışına büyükelçi gönderecek paramız yok. Hatta büyükelçi göndermeyi boş verin, yurt dışında bir tane büyükelçi vefat etse, onu Türkiye'ye getirecek paramız yok' diyor. İşçi 6 aydır para alamıyordu, Bağ-Kur ve SSK iflas etmişti. Bugün Sayın Başbakanımız öyle projeler açıkladı ki, artık Türkiye milli tankını, milli gemisini yaparken, aynı zamanda kendi savaş uçağını yapabilecek kapasiteye ulaştı. Hep birlikte göreceğiz, 2023'e yaklaştığımızda inşallah kendi muharip savaş uçağımızı da yapacağız. Bütün bu yatırımları, hizmetleri var eden bizler değil, millettir. Çünkü millet bu istikrarı yaratmasa, bu istikrara destek vermese, Türkiye'nin güçlenmesi için bu imkanları ortaya koymasaydı, biz taş üstüne taş koyamazdık. Son 10 yılda bir ülkenin 100 yılda yürüyebileceği yolu yürüdük. 2001'de IMF memuru, burada 1 milyon, 2 milyon doları serbest bıraktığında Türkiye'de bayram oluyordu. O yüzden şimdi yeni Türkiye'den bahsediyoruz. Benim öğrenciliğim zamanında devlet ders kitabı basamazdı. Bassa bile paranız olsa da bulamazdınız. Peki, ne oldu da ders kitabı basamayan devlet, öğrencilere ücretsiz ders kitabı verir hale geldi ve üstelik tablet ve akıllı tablet verir hale geldi? Bu arada ne değişti? Petrol mu bulduk? Hayır. Dünyada hiç keşfedilmemiş maden mi çıktı Türkiye'de? Hayır. Bir başka ülkeyi mi sömürdük? Hayır. Yapılan tek iş şu; Türkiye iyi yönetilmeye başlandı, iyi kadrolar tarafından yönetilmeye başlandı. Türkiye'ye istikrar geldi" diye konuştu.

“BİR GÜN BU TOPRAKLARDAN SİLAHLI UNSURLARIN TAMAMEN ARINDIĞI TÜRKİYE’Yİ EL ELE İNŞA EDECEĞİZ”

Türkiye’nin yurt dışında yaptığı yardımlardan da örnekler veren Bakan Çelik, bütün bu örneklerin, Türkiye’nin içerisinde yapılan bütün bu yatırımların tek bir sırrı olduğunu, o sırrın da milletin istikrarı koruyarak Türkiye’de demokrasiye bu gücü vermesi olduğunu vurguladı. Konuşmasında çözüm sürecine de değinen Çelik, “Biz Türkiye’deki her bir vatandaşımızın hayat hakkına saygı duyuyoruz. Kim nasıl yaşamak isterse öyle yaşasın. Terör olmadan, şiddet olmadan, kimse kimseye baskı yapmadan bütün bu meseleleri çözeriz biz. Biz iktidara geldiğimizde vatandaşlarımız üzerinde büyük baskı vardı. Kimisi inancından dolayı, kimisi dininden dolayı, kimisi hayat tarzından dolayı büyük bir baskı görüyordu. Sadece bir cümle yazdığı için içeride yıllarca yatan yazarlar, düşünürler vardı. Biz Türkiye’ye bu özgürlüğü getirdik. Şimdi utanmadan birileri, ‘Bu günler 12 Eylül’den beter’ diyor. Tabi onların yaptığı nankörlük, sadece siyasi istimrar aracı olarak kullanmak için yapıyorlar. Türkiye’de göreceksiniz, nasıl ret, inkar ve asimilasyon politikalarını bitirdiysek, Türkiye’de vatandaşın dili, dini, hayat tarzı, nasıl bir düşünceye sahip olması gerektiği hakkındaki bütün baskıları kaldırdıysak, hep beraber göreceğiz, çözüm süreci de başarıya ulaşacak ve bir gün bu topraklardan silahlı unsurların tamamen arındığı, artık silahlı unsurların hiçbir şekilde bulunmadığı bir Türkiye’yi de sizlerle beraber el ele inşa edeceğiz” ifadelerini kullandı.

“BİZE TESLİM ETTİĞİNİZ MİLLİ İRADEYİ HİÇBİR ÇETEYE, HİÇBİR GRUBA KAPTIRMADIK VE KAPTIRMAYACAĞIZ”

AK Parti’nin Cumhuriyetin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ten bu güne büyük bir çizginin, Osmanlı ve Selçuklu gibi büyük bir mirasın devamı olduğunun ve bütün bu mirasa sahip çıktığının altını çizen Çelik, “Geçmişte Türkiye’de çok meşhur olan bazı siyasi laflar var. Nedir o? ‘6 kere gittim, 7 kere geldim.’ Yani, ‘ben milletin bana verdiği iradeyi 6 kere kaptırdım’ demektir. Bu bir marifet değil. Biz sizin bize teslim ettiğiniz milli iradeyi hiçbir çeteye, hiçbir gruba kaptırmadık ve kaptırmayacağız. Sonuna kadar sahip çıkacağız. Kamuoyuna yansıyan veya yansımayan bir sürü siyasi suikast girişimi olmuştur, bir sürü darbe tertibi olmuştur. Bir sürü oligarşik grup bu hükümetlerimizi devirmeye kalkmıştır. Bir sürü belaya, bir sürü meşakkate karşı mücadele etmişizdir. Bunların bir kısmı kamuoyu tarafından bilinir, bir kısmı bilinmez. Ama bütün bunlar karşısında dimdik dururken yaptığımız neydi? İki şeye güveneceksin ve gerisini umursamayacaksın. Önce Allah diyeceksin, sonra millet diyeceksin ve yolunda yürüyüp gideceksin. Gerisinin hiçbir önemi yok” ifadelerini kullandı.

“ONLARI BİR KATLİAM ŞEBEKESİ KATLETTİ”

27 Mayıs ihtilalinin yıl dönümüne de vurgu yapan Çelik, Başbakan Adnan Menderes ve dönemin bakanlarını bir katliam şebekesinin katlettiğini belirterek, şunları söyledi:
“Geçen günlerde Sayın Cumhurbaşkanımızın fikir mimarı olduğu şekilde Yassıada’nın ‘Özgürlükler ve Demokrasi Adası’ olarak temelini attık Sayın Başbakanımızla birlikte. İlk defa o idamlardan sonra bir başbakan Yassıada ve Sivriada’ya gitti. Bugüne kadar Demokrat Parti’nin mirasını pek çok kesim istismar etti ve ama hiçbiri oraya gitmedi. Şimdi o darbenin yıl dönümündeyiz. Şehit Başbakanı ve şehit Bakanları bir kez daha rahmetle anıyoruz. Onlar bizim seleflerimiz. Onları bir katliam şebekesi katletti. Şimdi bugün bu millet şehit Başbakanını, şehit bakanları rahmet ve minnetle anarken, onları katledenlerin isimlerini bile hatırlamıyor, sadece lanet edip geçiyor. Dolayısıyla bu Türkiye’de hizmet edenin, milletle birlikte yürüyenin başına gelenlere biz zaten hazırlıklıyız. Ama artık o eski Türkiye geride kaldı. Eskisi gibi bazıları siyaset yaparken, iktidara gelirken millete kulak verir, milletin sesini dillendirir ama iktidara geldikten sonra millete kulağını kapatır, milletin sesini dillendirmeyi bırakırdı. Şimdi sadece ve sadece millete kulağını veren, iktidara gelirken kulak verdiği gibi iktidardayken de kulak veriyor.”

“TÜRKİYE BİR DAHA ‘HASTA ADAM’ OLMASIN”

Türk tarihinde devletin iki kere büyük çöküş yaşadığına dikkat çeken Çelik, ilk olarak Osmanlı İmparatorluğu zamanında büyük bir çöküş yaşadığını kaydederek, “Ve batılılar devletimize ‘hasta adam’ dediler. O çöküşten Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün liderliğinde Cumhuriyetimizi kurarak çıktık. Yeni bir devlet kurduk, yeniden dirildik. İkinci çöküşü ise 2001 yılında, 2000’li yılların başında yaşadık. Dünyada hiç ekonomik kriz yokken, Türkiye’yi o kadar kötü yönettiler ki, artık Türkiye’ye 2000 yılında ‘hasta adam’ denilmeye başlandı. Ve 2001 yılında öylesine büyük bir krizle karşı karşıya kaldık ki, Osmanlı’nın son dönemleri gibi devlet bir anda çöküverdi. İşçisine, memuruna maaş ödeyemiyor, en temel ihtiyaçlarını karşılayamayan bir devlet haline geldi. İşte bu ikinci çöküşten de Cumhurbaşkanımızın liderliğinde ehil kadrolarla hep beraber çıktık, sizin verdiğiniz destek sayesinde. Bizim arzu ettiğimiz şey şudur; Türkiye bir daha ‘hasta adam’ olmasın, Türkiye her zaman zinde kuvvet olsun. Bir daha IMF’den borç dilenen bir ülke olmasın. Bir daha bu yatırımları başka ülkelerde görünüp de özenen nesiller değil, bu yatırımların daha fazlasını gerçekleştiren nesillere sahip olsun. Türkiye, Cumhuriyetimizin 100. yılında 2023’e geldiği zaman şimdikinden çok daha kuvvetli olsun ve sizin çocukların o zaman bu ülkeyi yönettikleri zaman bizim gibi hasta bir ülkeyi devralmış olmasınlar, çok daha kuvvetli, çok daha dinamik, çok daha zinde bir ülkeyi devralmış olsunlar. İşte bizim Türkiye davamız budur. Bizim yaptığımız Türkiye milliyetçiliği budur” şeklinde konuştu.
Bakan Çelik, konuşmasının ardından, Vali Çakacak ve diğer protokol üyeleri ile birlikte butona basarak 16 tesisin temelini attı. Temel atma sırasında Aksıfat Barajı ve Aydıncık Göleti’nin yapılacağı bölgelere de canlı yayınla bağlanan Çelik, tesislerin hayırlı, uğurlu olmasını diledi. 

HÜSEYİN KAR - KIYMET GÖKÇE
MERSİN

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Adana Baharda sık görülen cilt hastalıklarına dikkat Dermatoloji Uzmanı Dr. Nalan Kükürt, ilkbahar mevsiminde bazı cilt hastalıklarının görülme sıklığının arttığını söyledi. Medline Adana Hastanesi Dermatoloji Uzmanı Dr. Nalan Kükürt, özlemle beklenen bahar aylarında dikkatli olunmaz ise gelişebilecek kimi cilt sorunlarının yaşam konforunu düşürecek seviyelere gelebildiğini ifade ederek, bu dönemde en sık görülen cilt hastalıklarını ve koruma yollarını anlattı. Dermatoloji Uzmanı Dr. Nalan Kükürt, bahar aylarında görülebilecek cilt hastalıklarını şu şekilde sıraladı: Kurdeşen (Ürtiker) Araştırmalar, her dört kişiden birinin yaşamı boyunca en az bir kez ürtiker geçirdiğini gösteriyor. Ürtikere en çok baharla birlikte polenlerin artması sebep olduğundan maruziyetten kaçınmak büyük önem kazanıyor. Deriden kabarık, basmakla solan, etrafı kızarık, sınırları belirgin ve kaşıntılı döküntüler ürtikerin belirtileri olarak öne çıkıyor. Bu döküntüler bir günden fazla geçmeden kayboluyor ve vücudun başka yerlerinde tekrar çıkıyor. Belirtiler hastaları özellikle geceleri daha çok rahatsız ediyor ve yaşam kalitelerini olumsuz etkiliyor. Şiddetli kaşıntılar kimi zaman dayanılmaz boyutlara ulaşabiliyor. İleri durumlarda göz kapağı ve dudaklarda şişlikler bile meydana gelebiliyor ve bunun sonucunda da acil müdahale edilmesi zorunlu bir hal alıyor. Güneş alerjisi Güneş alerjisi, cildin güneşin zararlı ışınlarına gösterdiği bir reaksiyon. Belirtileri genellikle kaşıntılı kızarıklık, kabarıklık ve isilik şeklinde ortaya çıkıyor. Ancak şiddetli güneş alerjisi; kurdeşen, sulu kabarcıklar, şişlik şeklinde de kendini gösteriyor. Polimorf ışık reaksiyonu, iltihaplı ve kaşıntılı cilde neden olan aktinik prurigo, kronik aktinik dermatit ve güneş ürtikeri (solar ürtiker) olarak birçok çeşidi bulunuyor. Etkin bir şekilde güneşten korunmak alınacak ilk ve en önemli tedbir oluyor. Alerjik deri hastalıkları Bahar aylarında atopik egzama, alerjik rinit (saman nezlesi) ve astım hastalığı olan kişilerde alerjik cilt hastalıklarının gelişme ihtimali oldukça artıyor. Bu dönemde özellikle polenlerden, alerji yapıcı gıdalardan, ev tozu ve stresten mümkün olduğunca kaçınılmasının yanı sıra uzman bir hekimden de yardım alınması da gerekebiliyor. Mantar enfeksiyonları Bulaşıcı bir deri enfeksiyonu olan ve yaygın olarak görülen mantar, vücuda giren organizmaların yerleştiği bölgelerde sulu veya kuru deri, kaşıntı ve kızarıklık şeklinde kendini belli ediyor. Özellikle şeker hastalarının ayaklarında ortaya çıkan mantar hastalığının ihmal edilmemesi gerekiyor. Mantarlara bağlı deri hastalıkları sıcak ve nemli ortamlarda daha fazla görüldüklerinden kişisel temizliğe özen göstermek, hasta kişilerle temastan kaçınmak, sentetik olmayan ayakkabılar giyinmek ve kıyafet seçiminde pamuklu giysileri tercih etmek önem taşıyor. Güneş lekeleri Baharın gelişiyle birlikte artan güneş ışınlarına maruz kalan bölgelerdeki deride döküntüler, koyu lekeler ve güneş yanıkları görülebiliyor. Bunun yanı sıra ciltte kırışıklık oluşumunun bir sonucu olarak erken cilt yaşlanmasına da kapı aralanmış oluyor. Bu nedenle bahar aylarında zararlı güneş ışınlarına maruz kalmamak için güneşin cilde ulaşmasını engelleyecek kıyafetler giymek ve gerekirse çok faktörlü güneş kremi kullanmak gerekiyor.
Bayburt Başkan Şentürk’e mazbatası verildi Yeniden Aydıntepe Belediye Başkanı seçilen Haşim Şentürk, bugün mazbatasını Bayburt Adliyesi’nde aldı. Aydıntepe Belediye Başkanlığını ilk olarak 2014 yılında MHP adayı olarak kazanan Haşim Şentürk, 2019 yılında ikinci, 2024 yılında ise üçüncü kez kazandı. 31 Mart 2024 tarihinde yapılan seçimlerde yeniden güven tazeleyen ve MHP adayları arasında Bayburt’ta tek kazanan isim olan Başkan Şentürk, yeni görev dönemine başladı. Şentürk, AK Parti’nin YSK’ya başvurusunun sonuçlanmasının ardından bugün Aydıntepe MHP İlçe Başkanı Eyüp Kardeş ve partililer ile Bayburt Adliyesi’nden mazbatasını aldı. Başkan Şentürk, kendisine verilen destekten dolayı ilçe halkına teşekkür ederek açıklamalarda bulundu. Başkan Şentürk açıklamasında şu ifadeler yer verdi: "Sevgili hemşehrilerim, 31 Mart’ta gerçekleştirdiğimiz yerel seçimleri sonrasında sizlerin teveccühü ile Aydıntepe Belediye Başkanı görevine yeniden seçilerek güven tazeledik ve bugün mazbatamızı teslim aldık. İlk günden itibaren, büyük bir gayret ve özveri ile çalışan, bizlere desteğini esirgemeyen tüm hemşehrilerimize sonsuz şükranlarımı sunuyorum. Dürüstlük, samimiyet ve gayretle yürüdüğümüz bu yolda bundan sonraki süreçte de aynı şekilde yürümeye devam edeceğiz. Sorumluluğumuzun ve yükümüzün ağırlığının farkındayız, bizler yeni bir imtihan sürecine girdik. Bu süreçte ayırmadan ve ayrışmadan tüm vatandaşlarımızın başkanı olacağız. Ancak, şahsi menfaatleri ve çıkarları uğruna toplumda kaotik bir ortam oluşturmaya çalışanlara karşı bilmeniz gereken tutumumuz şudur: ’Bizim teslimiyetimiz yalnızca Cenab-ı Allah’adır’. Ayrıca şunu da ifade etmek gerekir. Seçim, halkın iradesine güvenmek, inanmak ve sonuca saygı duymak, halkımıza saygı duymak demektir. Seçim sürecinin ardından, kırgınlıkları ve küskünlükleri bir kenara bırakarak ilçemiz için çalışmaya devam etmemiz gerektiğine inanıyorum. Ayrışmayı değil bütünleşmeyi, farklılaşmayı değil kucaklaşmayı, kutuplaşmayı değil kaynaşmayı, hep birlikte sağlayalım. Son olarak, memleketimize hayırlı ve uğurlu olmasını temenni ediyor, hepinizi sevgi, saygı ve hürmetle selamlıyorum." Öte yandan Aydıntepe Belediye Başkanlığı seçimlerinde MHP adayı Haşim Şentürk 571 oy, AK Parti adayı Ahmet Aktaş 521, İyi Parti adayı Aziz Şimşek ise 468 oy almıştı.
Adana Yüreğir Belediyesi, Portakal Çiçeği Karnavalı’nda yerini aldı Yüreğir Belediyesi, 2024 Uluslararası Portakal Çiçeği Karnavalı’nda yerini aldı. Merkez Park’taki stantta misafirlerini ağırlayan Yüreğir Belediye Başkanı Ali Demirçalı, karnavalın Adana’ya çok yakıştığını söyledi. Adana’da bu yıl 12’ncisi düzenlenen Uluslararası Portakal Çiçeği Karnavalı ziyaretçilerini ağırlamaya devam ediyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Yolu Festivalleri kapsamında düzenlenen karnaval her yaştan katılımcıya hitap edecek etkinlikleriyle 21 Nisan’a kadar sürecek. 30’dan fazla noktada konserler, sergiler, söyleşiler ve her yaşa uygun etkinliklerin düzenleneceği karnavalda yerini alan Yüreğir Belediyesi, Merkez Park’ta açtığı standında misafirlerini ağırlıyor. Şehir içi ve şehir dışından gelen misafirlerini çay, kahve ve çeşitli ikramlarla karşılayan Yüreğir Belediyesi’nin standına vatandaşlar yoğun ilgi gösteriyor. Karnavalda Adanalılarla buluşan Yüreğir Belediye Başkanı Ali Demirçalı, Yüreğir Belediyesi standını ziyaret eden misafirleriyle sohbet ederek bol bol fotoğraf çektirdi. Karnavalın Adana’ya çok yakıştığını belirten Başkan Demirçalı, “Adanalılık ruhunu en güzel şekilde yansıttığımız karnavalımıza katılımın yoğun olması çok güzel. Adana yine muhteşem bir etkinlikle portakal çiçeği kokusu eşliğinde en güzel günlerini yaşıyor. Bu yıl 12’ncisi düzenlenen Uluslararası Portakal Çiçeği Karnavalı Türkiye’de artık bir marka oldu. On binlerce misafirimizi şehrimizde ağırlamanın mutluluğunu yaşıyoruz. Misafirlerimizi standımıza da bekliyoruz” dedi.
Bayburt Hüseyin Şahin Bayburt İl Genel Meclisi Başkanı seçildi İl genelindeki 8 meclis üyenin 7’sini AK Parti kazanmıştı. İlk toplantıda seçim yapıldı. Yapılan seçimler sonucunda Bayburt İl Genel Meclisi Başkanı Hüseyin Şahin oldu. Bayburt İl Genel Meclisi Üyesi seçilen Ayhan Köprücü, Murat Göktaş, Mahmut Birgül, Hayri Kalkan, Serdal Kıroğlu, Ersin Başkan ve Feyruz Yıldırım ise Plan Bütçe, İmar ve Bayındırlık, Eğitim, Kültür ve Sosyal Hizmetler, Çevre ve Sağlık, Tarım, Hayvancılık, Orman, Sanayi ve Ticaret komisyonlarında görev aldılar. Bayburt İl Genel Meclisi Başkanı Hüseyin Şahin toplantıda yaptığı konuşmada, "31 Mart Yerel Yönetimler Seçimlerinin ardından halkımızın takdirleriyle bu görevlere seçildik ve bugün ilk toplantımızı gerçekleştiriyoruz. İlk gündem maddemiz başkanlık seçimi oldu ve sizlerin desteği ile başkan seçildim. Öncelikle beni bu şerefli ve ulvi göreve layık gördüğünüz için hepinize teşekkür ederim. Milletin sandığa yansıyan iradesiyle oluşan; demokrasiyi, siyasi katılımı temsil eden bu meclise seçilen tüm arkadaşlarımı ayrı ayrı tebrik ediyorum. Bizden önceki dönemlerde bu mecliste görev yapan değerli Meclis Başkanlarına ve Meclis üyesi arkadaşlara bugüne kadar ki yapmış oldukları hizmetlerinden dolayı teşekkür ediyorum. Yeni Meclis olarak teslim aldığımız emaneti tüm arkadaşlarımızla birlikte azim ve gayret içerisinde daha üst noktalara taşıma mücadelesi içerisinde olacağız inşallah. Bu vesile ile yeni göreve seçilen İl Genel Meclis Üyesi arkadaşlara görevlerinde üstün başarılar diliyorum.”
Adana Portakal Çiçeği Karnavalı coşkusu Kozan’ı da sardı Adana’da bu yıl 12.’si düzenlenen Portakal Çiçeği Karnavalı için şehre gelenler Kozan ilçesinin doğa güzelliklerine hayran kaldı. 13 Nisan’da 12. Ulusalarası Portak Çiçeği Karnavalı Adana’da başladı. Bu yıl ilk kez Kültür ve Turizm Bakanlığının "Kültüryolu Festivali" kapsamına alınan karnavala ilgi yoğun oldu. Kent merkezi kadar Adana’nın yakın ilçeleri de gelen vatandaşlar tarafından gezilmeye başlandı. Adana’ya gelen vatandaşlar en başta narenciyesi ile ünlü Kozan ilçesini gezip hayran kaldı. Portakal bahçeleri ve doğasıyla büyüleyen Kozan’a gelen vatandaşlar Bucak vadisine de gezmeyi ihmal etmedi. Doğanın bin bir türlü güzelliği ve kuş sesleri misafirleri mest etti. Kozan’a gelen Şeyma Gül, "Muhteşem bir doğa var. Nisan ayı Adana’da çok güzel geçiyor. Bucak Mahallesinde doğa ile iç içe muhteşem bir yer. Her yer portakal çiçeği kokuyor” dedi. Aydından ilçeye gelen Fatih Çakıcı ise, “Dün Karnaval alanını gezdik. Bugün Kozan doğal güzelliklerini gezmeye geldik. Çok güzel bir yer. Bucak Mahallesini çok anlatılırdı bugüne kadar gelmediğimiz için pişman olduk. Çok güzel bir yer” diye konuştu. Afyon’dan ilçe geldiğini söyleyen Mufide Uzun ise, kızının öneresiyle ilçeye geldiğini ve tarihi doğal güzelliklerini gezdiklerini ifade ederek, “Kozan’ı ve Bucak bölgesini çok beğendik. Muhteşem bir doğası var. Hayran kaldık. Afyon’da böyle yerler yok maalesef. Çok mutlu olduk çok beğendik” dedi.