POLİTİKA - 06 Haziran 2018 Çarşamba 18:09

Bakan Kurtulmuş: 'Play off oynuyoruz, süper lige çıkacağız'

A
A
A
Bakan Kurtulmuş: 'Play off oynuyoruz, süper lige çıkacağız'

Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş 24 Haziran seçim sonuçları ile ilgili bir risk görmediklerini söyledi. Muhalefetin “yaptırmayacağız” kampanyasını eleştiren Kurtulmuş, “Erdoğan düşmanlığından Türkiye’ye hayır gelmez” dedi. Türkiye’nin dünyada süper lige çıkmak için çabaladığını vurgulayan Kurtulmuş, “Play off oynuyoruz, şampiyon olup süper lige çıkmak istiyoruz” dedi.

Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş, Türkiye Gazetesi Yazı İşleri toplantısına katıldı. Gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulunan Kurtulmuş, 24 Haziran’da Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en önemli seçiminin yapılacağını vurguladı.

“Cumhurbaşkanlığı modelinden asla geriye dönüş olmayacak” 

Muhalefet partilerinin parlamenter sisteme dönüş ile ilgili söylemlerine karşı çıkan Kurtulmuş, “Bu seçimin konusu tekrar eskiye dönelim mi dönmeyelim mi tartışması değildir. Eskiye rağbet olsaydı bit pazarına nur yağardı. Millet iradesi yokmuş gibi davranıyorlar. Siyasi tarihimiz boyunca Türkiye hiç geri gitmedi. Hep ilerlemeye doğru gidiyor. Bu Cumhurbaşkanlığı yönetim modelinden de asal geriye dönüş olmayacak. Bu geçiş belki bir müddet sonra anayasal bazı değişikliler de getirecektir” diye konuştu.

“Türkiye için Cumhurbaşkanlığı sistemine geçiş bir zorunluluk” 

Türkiye için Cumhurbaşkanlığı sistemine geçişinin bir zorunluluk olduğunu belirten Kurtulmuş, “Yenide konuşulmadı bu. Türkiye geçmiş dönemlerde bu demokratik olgunluğu sağlamak bakımından çok ağır bedeller ödedi. Türkiye 10 yıllar kaybetti. Uzun aylar boyunca kurulamayan hükümetleri yaşadı. Bunların hepsiyle koalisyon pazarlarıyla hatta hükümetler kurduktan sonrada iş bitmiyordu. Hükümetteki A partisi anyaya, B partisi Konya'ya gidiyordu. Temel bütün konularda ekonomik konularda, dış politika konularda bir çok alanda hükümet partileri arasında da anlaşmazlıklar çıkıyor. Onun sonun sonucunda da hükümetler düşüyordu. Bakıyordunuz 4 sene 5 Sene geçmiş. Türkiye bir daha asla bu kayıplarla karşılaşmayacak. 24 Haziran akşamı inşallah milletimiz Recep Tayyip Erdoğan'ı hükümetinin başı olarak seçtiği anda seçimler netleştikten sonra hükümetini ilan edecek. Türkiye 1 dakika bile vakit kaybetmeyecek” şeklinde konuştu.

“Her Cumhurbaşkanlığı seçiminde bir takım güçler kendi adayını seçtirmek için basık kurardı” 

Türkiye’de uzun yıllar demokratikleşme mücadelesi verildiğini söyleyen Kurtulmuş, “Maalesef bu mücadelenin en sancılı olduğu alanlardan birisi de Cumhurbaşkanlığı seçimi idi. Her Cumhurbaşkanlığı seçiminde bir takım güçler devreye girer Cumhurbaşkanını kendi istedikleri adamı seçtirmek için siyaset üzerinde baskı kurarlardı. Rahmetli Ali Fuat Başgil Cumhurbaşkanı adayı dahi olmamıştı. Aday olmak niyetiyle Ankara’ya gitmişti. Ensesine silah dayadılar. Tanıdığı bir generalin huzuruna çıkardılar. Generalin söylediği şudur ‘Seni çok severiz ama aday olursan kemiklerini bile bulamayız. Sakın aday olma’. Cumhurbaşkanı adayı dahi olunmasını bazı eli silahlı güçlerin karar verdiği Türkiye’de Allaha çok şükür halkın oyuyla seçilebilen Cumhurbaşkanlığı seçimine geldik” açıklamalarında bulundu.

“Milletvekili transferi alınlarında leke olarak kaldı” 

Muhalefete milletvekili transferi eleştirisinde bulunan Kurtulmuş, “Ayıp alınlarında bir leke olarak kaldı. 15 kişinin gidip başka partiden transfer edilmesi aklı kime aitse kötü bir akıldı, eski bir akıldı, çağ dışı bir akıldı. Güneş Motel’de kalmış olan bir akıldı, 28 Şubat şemsiye partisinden mülhem bir akıldı. 28 Şubat’ta hükümet çoğunluğunu düşürmek için DYP’den adayları zorla, baskıyla, parayla aldılar. Gittiler şemsiye partisine üye olun dediler. Aynı şeyi birileri burada yapmaya çalıştılar. Giden milletvekillerine de yazıktı” ifadelerini kullandı.

“Seçim sonuçları ile ilgili bir risk görmüyorum” 

Seçim anketleri ile ilgili sorulara da yanıt veren Kurtulmuş şunları söyledi: 

“Anketlerde sıkıntımız yok. Hiçbir seçim masada kazanılmıyor. Bütün gücümüzle, teşkilatlarımızla, bakanlarımızla halkın içerisinde olarak onların gönlünü kazanmaya çalışıyoruz. Aktif bir seçim kampanyası geçiriyoruz. Siyasi tecrübem yanıltmıyorsa her gün üstüne koyarak büyüyoruz. Yeterince vakit var oyların çok daha yukarı çıkacağını düşünüyorum. Seçim sonuçları ile herhangi bir risk görmüyorum”

“Muhalefet ‘yaptırmayacağız’ üzerinden kampanya yapıyor” 

Bakan Kurtulmuş muhalefetin seçim kampanyalarındaki söylemlerini de eleştirerek, konuşmalarını şöyle sürdürdü: 

“Muhalefetin seçim kampanyalarında konuştukları belli. Mümkün olduğu kadar kampanyada tansiyonu yükselterek, sayın Cumhurbaşkanımız kendisine cevap vermesini sağlamaya çalışıyor. Bu seçimde görmediğimiz bir şey görüyoruz. Normalde bir parti çıkar şunları yaptım ve bunları yapacağım der. Her gün bütün adaylarımız bundan sonra neler yapacağını anlatıyorlar. Ne yazık ki CHP özellikle ‘yaptırmayacağım’ hatta ‘yıkacağım’ üzerinden kampanya yapıyor. Mesela anlamsız bir şeklide topa girdikleri ‘biz yerli araba yaptırmayacağız’ diyor. Bu diyor 1970’leri işi. Doğru ama senin feriştahın 1960’larda Türkiye’ye araba yaptırmadı. Devrim arabaları filmini hatırlıyoruz. CHP genetiğinde Türkiye’nin sanayileşmesine, büyümesine mani olma alışkanlığı vardır. Çıkıyor diyor ki ‘Çanakkale köprüsünü yaptırmayacağım’. Öteki diyor ki ‘falanca yere hızlı tren gelmesin’. Biz bunların hepsini yapacağız. Yerli otomobil, hızlı tren, Türkiye’nin 30 yıl önce yapması gereken ilerdi ama maalesef Türkiye’nin teknoloji tarihi aynı zamanda bir ihanet tarihidir. Karanlık bir el Türkiye’nin ileri gitmesine mani oldu. En son yaşadığımız İHA olayı. Müttefikimiz olan ülkeden almak içini kaç sene kapısında bekledik. Şimdi kendi yeri imalatımız İHA ve SİHA’larımızı yaptık. Terörle mücadelede etkin sonuçların nedenlerinden biri de budur. Bu kampanyanın halkta hiçbir karşılığı yok”

“Erdoğan düşmanlığından Türkiye'ye hayır gelmez” 

Kurtulmuş Erdoğan karşıtlığı üzerinden yürütülen bir kampanyanın da kimseye yarar sağlamayacağını savunarak, “Çok açık söyleyeyim Erdoğan düşmanlığından Türkiye'ye hayır gelmez. Yani şuan fiilen cumhurbaşkanı olmasının ötesinde halkın çok büyük bir kısmının sevdiği, sempati duyduğu bir isim ve sürekli icraatlarıyla gündeme gelmiş olan bir isim. İster Türkiye'nin ekonomisindeki bu kalkınma hamleleriyle, isterse dünya beşten büyüktür diyerek Amerika'ya posta koyan tavrıyla, tarzıyla milletin önemli bir kısmının sempatisini kazanmış olan bir lider ve siz bütün stratejinizi Erdoğan karşıtlığı üzerine koyuyorsunuz”

“Menbiç konusunda bir uzlaşma noktasına gelindi” 

Menbiç’te Amerika ile belirli bir uzlaşma noktasına gelindiğinin altını çizen Kurtulmuş, “Menbiç’te çok söz verildi. Bu sözleri Türkiye hükümeti unutur, söylediklerimize alışır dediler. İnşallah bir sonuç alınır. Orada başka bir şey olacak. Menbiç konusunda belli bir uzlaşma noktasına gelindi. İnşallah uygulaması da doğru olur. Bizim kimsenin toprağına gitmek gibi bir derdimiz yok. Ama kusura bakmayın 10 bin kilometre uzaktan gelenlerin oraya yerleşme derdi olmasın. Biz kendimize tehdit olan alanları teker teker temizliyoruz. Bu kararlılığımızı Amerikalılar da gördükleri için Menbiç konusunda bir adım atmak zorunda olduklarını görüyoruz” diye konuştu. 

Olası bir Kandil operasyonunu da değerlendiren Kurtulmuş, “Kandil Türkiye için rahatsız edici bir yerdir. Sürekli bir takım tehditler geliyor. Türkiye hassasiyetini de gündeme getiriyor. Bu şu anda Kuzey Irak’ta devam eden operasyonlar var. Bu nasıl olur ne şeklide olur. Türkiye şunu söylüyor sınır bölgelerinde ülkemizin güvenliğini tehdit edecek bir terör eylemine Türkiye müsaade etmeyecektir. Kandil meselesini de böyle görmemiz lazım” şeklinde konuştu.

“Operasyonların seçimle ilgisi yok” 

Operasyonların bilerek seçim öncesi planlandığı yönündeki eleştirilere de yanıt veren Kurtulmuş, “Seçimle hiçbir ilgisi yoktur. Afrin meselesinin seçimle ne ilgisi var. Afrin başladığında seçim daha yoktu. Aynı şekilde Türkiye’nin Kandil’i yıllardır konuşuluyor. Bunlar çok hassa konulardır. Türkiye bütün operasyonlarını hem kendi ulusal menfaatlerini en iyi şekilde karşılayarak yapmak zorunda. Türkiye Fırat Kalkanı ve Afrin’de diplomatik operasyonlar yaptı. Dikkat ederseniz her iki operasyona da dünyadan kayda değer bir tepki gelmedi. Çünkü Türkiye yüzde yüz haklıydı” dedi.

“Ne Amerika, ne Rusya ne Çin, ne Avrupa Türkiye’nin güçlü bir ülke olduğu gerçeğini inkar edemez” 

Dünyada bazı ülkelerin Türkiye’nin önemini unuttuğunu vurgulayan Kurtulmuş, “ABD’li dostlarımız şuna karar versin. Türkiye gibi kilit bir ülke ile ilişkilerine bir devam edecekler, yoksa birkaç bin kişilik eli silahlı terör örgütleri ile mi işbirliklerini arttıracaklar. Bu anlamda Amerika ne kadar aksi politika izlerlerse izlesinler ihmal edemeyecekleri, Ortadoğu barışının kilidi olan ülke Türkiye’dir. Aynı şekilde Avrupa ülkeleri içinde söylemek isterim. Türkiye’ye cüzzamlı muamelesi yapan bazı siyasetçiler var Avrupa’da. Birçok alanda Avrupa’nın ilacı Türkiye’dir. Son dönemde ilişkilerin gerginliklerin sebebi biz değiliz. Ne Amerika ne Rusya ne Çin, ne Avrupa Türkiye’nin büyük ve güçlü bir ülke olduğu gerçeğini inkar edemez, bunu yok sayarak hareket edemez. Sanki böyle düşünmüyorlarmış gibi davranabilirler ama bunun bir politik tavır olduğunu biliyoruz” ifadelerini kullandı.

“Play off oynuyoruz, şampiyon olup süper lige çıkmak istiyoruz” 

Türkiye’nin henüz dünyada süper lige çıkamadığını anlatan Kurtulmuş, “Türkiye henüz süper lige çıkmadı. Şu an play off oynuyoruz. Dünyanın en büyük 10 ekonomisinden birisi olamadık. Ama Türkiye büyük mesafe kat etti. Türkiye bir çok ülkeye artık ihtiyaç duymayacak kadar kendi teknolojisini üretme kapasitesine ulaştı. Türkiye şu an da playoff oynuyor. Şampiyon olup süper lige çıkacağız. Bazıları da bizi alt lige geri göndermeye çalışıyor” dedi.

“40 milyon turist olacak” 

Türkiye’nin turizmde takım oyunu oynadığını vurgulayan Kurtulmuş, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Turizmde takım oyunu oynuyoruz. 2015-2016 çok kötüydü. Dip noktadaydık. 2017’de muhteşem bir geri dönüş sağladı. 2018 rakamları ilk 4 ay bütün yılların rekoru kırıldı. Böyle devam ederse 40 milyon turist sayısı olacak, 32 milyar dolar da gelir elde edeceğiz.”  

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Adana Portakal Çiçeği Karnavalı renkli görüntülere sahne oluyor Adana’da bu sene 12’ncisi düzenlenen Uluslararası Portakal Çiçeği Karnavalı renkli görüntüleri sahne olmaya devam ediyor. Karnavalda kimisi yöresel kıyafetler kimisi de kral kostümüyle dolaşıyor. Portakal çiçeği kokusunun insanlar üzerinde oluşturduğu mutluluk, heyecan, sevgi ve aşk duygusunu tüm Türkiye’nin yaşaması fikriyle ortaya çıkan 12’nci Uluslararası Portakal Çiçeği Karnavalı 13 Nisan’da başladı. 21 Nisan tarihine kadar sürecek karnaval bu yıl ilk kez Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın Türkiye Kültür Yolu Festivalleri iş birliğiyle daha zengin içerikle oluşturuldu. Her yıl büyüyen karnaval kapsamında stantların da sayıları artırılarak Atatürk Parkı ve Merkez Park’a yayıldı. Yiyecek stantları Atatürk Parkı’nda, hediyelik eşyalar ise Merkez Park’ta yer aldı. Vatandaşlar akın etti Çok sayıda ziyaretçi, stantları gezip hatıra fotoğrafı çekildi. Dron ile görüntülenen festival alanında kimisi yöresel kıyafetler kimisi de kral kostümüyle dolaşıp renkli görüntüler oluşturuyor. Esnaf da, vatandaş da mutlu Karnavalda stant açan esnaf mutlu olurken, karnavala katılanlar da doyasıya eğleniyor. Karnavalda stant açan esnaftan Zafer Geyik İhlas Haber Ajansı’na konuştu. Geyik, “Karnaval çok güzel ve keyifli geçiyor. İnsanlar çok mutlu, esnaf çok mutlu. Herkes sürekli oynuyor ve yurt içi ve yurt dışından binlerce insan alana akın ediyor. Çok güzel ve huzurlu bir karnaval geçiriyoruz” dedi. “Herkesi bekliyoruz” Gökhan Kaya isimli vatandaş ise karnavalın çok güzel geçtiğini belirterek, “İnsanlar çok güzel eğleniyor. Herkesi buraya bekliyoruz” ifadelerini kullandı. Karnavalda kral kostümüyle gezen Hüseyin Şen, “Kral kostümüyle gezdiğimi görenler gelip fotoğraf çekiliyor. Festival çok renkli geçiyor. Yurt içi ve yurt dışından binlerce insan şimdiye kadar geldi. Hafta sonu bu yoğunluğun daha da artacağına inanıyoruz” diye konuştu. Kebapçı esnafından Sezar Yiğit ise karnavalda en çok tüketilen yemeğin Adana Kebap olduğunu ve herkesin kebaba rağbet gösterdiğini söyledi.
Mersin Çocuklar, 23 Nisan Uluslararası Çocuk Festivali’nde buluşacak Mersin Büyükşehir Belediyesi, çocukları 23 Nisan Uluslararası Çocuk Festivali’nde buluşturacak. Büyükşehir Belediyesi, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla 20-23 Nisan arasında gerçekleştirilecek etkinlikler kapsamında spor, kültür, sanat ve eğlence dolu bir dizi etkinliğe imza atacak. Çocuklar, festival boyunca spora, sanata, kültüre ve eğlenceye doyacak. Tarsus, Silifke ve Anamur’un yanı sıra kent merkezinde bulunan Özgecan Aslan Barış Meydanında binlerce çocuğun buluşacağı etkinliklere 21 Nisan’da alışveriş merkezlerinde yapılacak lansmanla start verilecek. Konserler, dans gösterileri, çocuk atölyeleri ve sahne etkinliklerinin yanı sıra çocuk koşusu ve Tarsus’ta çocuk bisiklet şenliği de düzenlenecek Uluslararası Çocuk Festivali 23 Nisan’a kadar sürecek. "Çocuklara unutulmaz bir 3 gün yaşatmayı hedefliyoruz" Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanlığı Koordinatörü Bengi İspir Özdülger, çok arzu ettikleri festivali gerçekleştirmekten dolayı mutlu ve heyecanlı olduklarını belirtti. Mersin’in dört bir yanında 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı coşkuyla kutlayacaklarını ifade eden Özdülger, "Uluslararası Çocuk Festivalimize 14 ülkeden 350 çocuğumuz gelecek. Aynı zamanda ülkemizden de özellikle deprem bölgelerinden çocuk halk dansları toplulukları gelecek" dedi. Planlanan program hakkında da bilgi veren Özdülger, danslarla, spor faaliyetleriyle ve kültürel etkinliklerle çocuklara unutulmaz bir 3 gün yaşatmayı hedeflediklerini kaydetti. "Spor ve sanat, vatandaşların en önemli tutkalıdır" Amaçlarının halkı kültür, sanat ve sporla bir araya getirmek olduğunu dile getiren Özdülger, "Spor ve sanat, vatandaşların en önemli tutkalıdır. Onları bir araya getirip sadece bir duygu üzerinden yoğunlaşmasını sağlayan, izledikleri spor karşılaşması veya sanat çalışmasıyla bir araya gelmesini sağlayan en önemli unsur. Bunu bilinciyle çalışmalarımızı şekillendiriyoruz. Hedefimiz halkımızı, sporla, sanatla ve kültür etkinlikleriyle daha fazla buluşturarak güzelliğimizi, paylaşmak ve tüm dünyaya sunmak" diye konuştu. Çocukların enerjisinin ve güzelliğinin yansıyacağı festivali pek çok etkinlikle taçlandıracaklarını vurgulayan Özdülger, Mersin’e yaraşır bir festival olacağını belirtti. İlkini gerçekleştirecekleri festivalin devamını getirmek istediklerini vurgulayan Özgülder, gerçekleştirecekleri şenliğe tüm vatandaşları davet etti.
Hatay Depremzede vatandaşlar TOKİ konutlarına taşındılar HATAY (İHA) – Depremin vurduğu Hatay’ın Payas ilçesinde yapımı tamamlanan TOKİ konutlarına taşınan afetzede Abik ailesi, yeni yuvalarında yaşamanın heyecanını hissediyorlar. Asrın felaketinde Hatay’da 25 bine yakın insan vefat etmiş, on binlerce konut yerle bir olmuştu. Deprem sonrası bölgenin yeniden ayağa kalkması için çalışmalara kısa sürede başlanmıştı. TOKİ tarafından yapımına geçtiğimiz yıl depremin hemen ardından başlanan afet konutları, hak sahiplerine teslim edilmeye başlanmıştı. Payas ilçesinde çevre düzenlemeleri tamamlanan konutlarda vatandaşlar yaşamaya başladı. Afet konutlarının ilk sakinlerinden olan Abik ailesi, yeni evlerinin heyecanını yaşıyorlar. Depremzede Hatice Abik, "Yeni evime yerleşerek ilk gün kurban kestim ve ailemi ağırladım. Devletimizden, milletimizden Allah razı olsun" dedi. "Allah’a çok şükür hamdolsun yapanlardan, emeği geçenlerden" 83 yaşındaki Mustafa Abik, yeni yuvasında emeği olanlara teşekkürlerini dile getirerek, "Allah o günleri göstermesin gerçekten çok büyük bir felaket oldu. Evlerimiz böyle gitti geldi. Merdivenin bütün şeyleri yere düştü. Kontrole gelip ağır hasarlı bu binanın yıkılması lazım sonra geldiler yıktılar. Allah’a çok şükür hamdolsun yapanlardan emeği geçenlerden. Devletimizden Allah razı olsun gerçekten. Büyük bir mükafat bu bizim için Allah razı olsun" dedi. "Yerleşince hemen gittim bayramın birinci günü, kurban aldım geldim kestirdim" Evine bayramın birinci günü yerleştiğini ve ardından kurban kestiğini dile getiren 70 yaşındaki Hatice Abik, "Gece sahura kalktık, oturduk ancak bir gürültüyle mübarek geldi. Kapıya zor kalkıp gittim, kapıdan tutundum. Kapıdan tutundum böyle elimi vura vura elim kırılmış başka yerde bitmiş, sabahtan kalktım elim böyle şişmiş. Takside kaldık 2-3 gece, takside kaldık sonra oğlan geldi bizi Ankara’dan aldı gitti. Ankara’ya götürdü, 1 ay orada kaldık. Hamdolsun Allah’a binlerce şükürler olsun yüce Mevla’ma. Devletimizden, milletimizden ya Rabbim yapanlardan Allah razı olsun. Yerleşince hemen gittim bayramın birinci günü, kurban aldım geldim kestirdim. Yemek yaptım çoluğu çocuk hepsini çağırdım, bayramın 1. günü hepsine burada yedirdim. Belki 50 kişi erkek, 25 kişi de kadın vardı. Memnun oldum Allah razı olsun oğlum, yapanlardan, edenlerden, emeğe geçenlerden Allah razı olsun hepsinden de” ifadelerini kullandı.
İstanbul Taksim’de test sürüşüne çıkan akülü nostaljik tramvaya vatandaşlar yoğun ilgi gösterdi Taksim ve İstiklal Caddesi’nin simgelerinden biri olan tramvayın yerine yapılan akülü nostaljik tramvay test sürüşüne çıktı. Vatandaşlar akülü tramvaya yoğun ilgi gösterdi. Beyoğlu’nda 1990 yılından beri Taksim - Tünel arasında hizmet veren nostaljik tramvaylar yerine kullanılacak akülü nostaljik tramvay test sürüşüne çıktı. Sabah saatlerinde başlayan test sürüşü sefer saati bitene kadar devam etti. Yeni akülü tramvayın, elektrik telleriyle teması bulunan eski tramvayların yerini alacağı öğrenildi. Akülü nostaljik tramvay test sürüşünde vatandaşlar tarafından yoğun ilgi gördü. Yenilenen nostaljik tramvayın ilk yolcularından olan Hayri Taş, “Güzel olmuş, eskisi güzeldi ama bu daha güzel, orijinal olmuş. Etrafı kapalı olmuş, gerçekten güzel. Değişime uymak zorundayız, değişiklik her zaman iyidir. Gerçekten çok güzel olmuş, Beyoğlu’na yakışmış” dedi. Akülü nostaljik tramvayı beğenmediğini belirten Mahmut Genç, “Nostaljik tramvayı birçok sefer kullandım. Bu şekilde akülüye geçmesi belki eski formundan birazcık değişiklik, inovatif olmuş olabilir. Ama bazı şeylerin orijinal formunda kalması gerekiyor. Çevreci falan ama üstten o tellerin gidiyor olmasını takip etmek de garip bir heyecan katıyordu. Biraz da böyle binelim bakalım nasıl olacak. Trenin yeni formunda ön tarafta insanların ayaklarını koyup asılabilecekleri yerleri kaldırmışlar. Keza kapıların oradaki merdivenleri de kapatmışlar. Bu bence hoş bir şey değil. Çünkü bu birazcık aslında bu tramvayın kültürüne ait olan bir şeydi. Ben defalarca kez burada sallanarak Şişhane’ye inmişimdir, Şişhane’den Taksim tarafına çıkmışlığım var. Aslında akbil kullanan birisiyim ama bunun keyfi bambaşka oluyordu. Bunu kaldırıyor olmaları bence tamamıyla kültürü yok etti. Çünkü insanlar burada sadece tramvayın fotoğrafını çekmiyorlardı, buraya asılan insanların da fotoğraflarını çekiyordu. Bu belki birazcık tehlikeli tarafları kesinlikle var bunun ama bazı şeyler simgeseldir. Bu simgesel şeylere dokunmak birazcık orijinalliği yine bozan şeylerden birisi. Ben bunu kesinlikle hiç beğenmedim, hiç hoşlanmadım buraya insanların tutunabilecekleri yerlerin yapılmasını yeniden istiyorum” diye konuştu.