POLİTİKA - 27 Ocak 2017 Cuma 11:36

Bakan Özhaseki: Anadolu’da bir deprem olursa altından kalkarız ancak...

A
A
A
Bakan Özhaseki: Anadolu’da bir deprem olursa altından kalkarız ancak...

Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, "Allah korusun Anadolu’da bir deprem olursa bunun altından kalkarız, ancak İstanbul’da bir deprem olursa perişan oluruz " dedi.

Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, Kayseri’de görev yapan gazetecilerle Ankara’da bir otelde bir araya geldi. Toplantıda Şehircilik Şurası hakkında açıklama yapan Bakan Özhaseki, Şura’nın 3 ay süreceğini ifade ederek, "Şura, 4 ana komisyonda çalışmalarını yürütecek. Şehircilik Şurası’nın ana başlıklarını ise Şehirlerimizde Kimlik Planlama ve Tasarım, Kentsel Dönüşüm, Şehirleşme Göç ve Uyum, Şehirleşmenin Yeni Vizyonunda Yerel Yönetimlerin Rolü konuları oluşturacak" dedi.

Şura’da ilk olarak kentsel dönüşüm konusunu masaya yatıracaklarını dile getiren Bakan Özhaseki, "Bakanlık personelimiz ile şehircilik anlayışımız üzerine çalışıyoruz ama istiyoruz ki yetkin kişiler de bu konuda değerli fikirleriyle meseleye katkı sağlasınlar. Çünkü bu fikir, tecrübe ve öneriler geleceğimize ışık tutacaktır. Kamu kurum ve kuruluşları, meslek odaları ve ilgili herkesin bir arada olacağı Şura’da ilk olarak kentsel dönüşüm konusunu masaya yatıracağız."

"İSTANBUL’DA BİR DEPREM OLURSA PERİŞAN OLURUZ"

Deprem konusunda da açıklamalarda bulunan Bakan Özhaseki, "Geçen Anayasa oylaması 16.30 gibi bitti, 17.00’da uçağa bindim, İstanbul’a gittim. Burada belediye başkanlarını topladım. İstanbul’daki riski anlattım, gözümün içine bakıyorlar. Bir fay hattı var 250 senede kırılıyor, 249’uncu senesi. Bir başka fay hattı var 400 sene oluyor kırılalı 462’inci senesi. Allah korusun Anadolu’da bir deprem olursa bunun altından kalkarız, ancak İstanbul’da bir deprem olursa perişan oluruz, ekonomi çöker" dedi.

"Şimdi biz bunu kendimize dert ettik" diyen Bakan Özhaseki, "Bu işin finansman ayağı var milyarlarca dolar. Bunun karşılanması lazım, nereden karşılayacağız? Bunun rezerv alanı sorunu var, rezerv alanını nereden çıkaracağız? İstanbul’un nüfusu 30 milyona çıkacak. Yollar aynı, otoparklar, okullar hep aynı. Peki nüfus 2 misline çıktı, hayat çekilmez bir hal alacak. Bu sorun nasıl çözülecek? İstanbul’da böyle sorular var. Bunu kendinize dert etmezseniz size göre ne var? Ama dert ederseniz uyku yitirecek bir ortam var. "İzmir’de yine kentsel dönüşüm işleri var. Bunun gibi yine birçok alanda bir gayret içerisindeyiz. Uğraşıyoruz, güzel işler de oluyor. Rabbim mahçup etmesin" " ifadelerini kaydetti.

"ASIL TEHLİKELİ OLAN BUNLARIN BÜTÜN ÇİRKİN YÜZÜ GÖRÜLDÜĞÜ HALDE HALA BUNLARA SAHİP ÇIKANLAR"

FETÖ’nün 15 Temmuz darbe girişiminin ardından 100 bin kişinin işten atıldığını dile getiren Bakan Özhaseki, "Bir de biraz kadersiz dönemde Ankara’ya gelmişiz. Kısa dönemde darbe girişimi oldu. Bu girişim sonrası alınan bir sürü karar var, 100 bin kişi işten atıldı neredeyse. Haliyle yeniden yapılanma başladı, gündeme Anayasa değişikliği geldi. Bütün bunlar birkaç ay içerisinde bizi buldu. Yaparken ama vicdani bir kanaat taşıyoruz, doğru işler yapalım istiyoruz. FETÖ’cülerin atılması, hopluyorlar ‘mağduriyet’. Elinizi vicdanınıza koyun, bu cemaati tanımayan kimse yok. Bunların sayısı 100 bin kişi mi? Ne mağduriyeti? Şöyle bir şey var mı? Ben devlette çalışacağım ama başımdaki adam devlete ‘söv’ deyince söveceğim, ‘öldür’ deyince öldüreceğim. O zaman niye devlette çalışıyorsun sen kardeşim? Git nerede çalışırsan çalış, devlet böyle adamları içinde neden tutsun? Asıl tehlikeli olan bunların bütün çirkin yüzü görüldüğü halde hala bunlara sahip çıkanlar, bunların sözcülüğünü yapanlar, bundan medet umanlar. Olacak gibi değil. Kur-an’a ve Hz. Peygamber’in hayatına bağlı alim var ise başımızın üzerinde yeri var, hoca işte odur. Yok ona uymuyorsa, oturup Amerikalıların kucağına oturmuş fetva veriyorsa yüz paralıktır, hiçbir hükmü yoktur. Hocanın değeri İslam’ın bağlılığıyladır. Kur-an’a bağlı olmayan adamdan sapık olur, başka bir şey olmaz. Bunlar fakirin çocuğunu bir de çok parası olan zenginleri sevdiler. Bunların öyle bir huyları varmış. Bir tarafta Doğu’da PKK temizleniyor, bir tarafta FETÖ temizleniyor, bir tarafta DEAŞ çıktı" diye konuştu.

"2 TANE ÜLKE ‘GEÇMİŞ OLSUN’ DİYEMEDİ"

17 Aralık 2016 tarihinde Kayseri’deki bombalı araçla yapılan terör saldırısını hatırlatan Bakan Özhaseki, "Kayseri’de bir buçuk ay önce bir patlama oldu, kim yaptı PKK yaptı. 10-15 gün geçti Rusya elçisi öldürüldü, kim yaptı FETÖ yaptı. 10 gün daha geçti yılbaşında Reina’da kendi başına eğlenen masum insanlar var, biri geldi hepsini taradı. Kim çıktı DEAŞ çıktı. Nasıl oluyor da zamanlamalarda hiç sekme olmuyor, birbirlerinin işine ve zamanlamasına karışmıyorlar? Önce biri yapıyor, sonra diğerine sıra geliyor. Yarın birine daha emir vermişlerdir sıra o namussuzlardadır. Böyle bir sıra içerisinde bu ahlaksızlığı yapıyorlar. Türkiye üzerinde oynanan oyunlarda özellikle 15 Temmuz darbesi olmayınca bunların çok morali bozuldu. 2 tane ülke ‘geçmiş olsun’ diyemedi. Onun şaşkınlığını yaşıyorlar, rezalet. Şükür Allah’a. Bizim dönemimiz de bunlara denk geldi. Altından kalkıyoruz, çözeriz. Allah birliğimizi, dirliğimizi bozmasın" dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aksaray Polisin alkollü sürücü ile imtihanı: Üfleme eğitimi verilen kadın 44. seferde başardı Aksaray-Konya Karayolunda jandarmanın "dur" ihtarına uymayarak kaçan kadın sürücü, jandarma ve emniyeti alarma geçirdi. 53 kilometre kaçan kadın sürücü E-90 Karayolunda kovalamaca sonucu yakalandı. Alkolmetreye üflermiş gibi yapıp üflemeyen ve 3 alkolmetre değiştirerek kadına üfleme eğitimi veren polis, üfletme imtihanına girdiği kadın sürücünün 44. üflemesinde promilini alabildi. 0.97 promil alkollü çıkan kadın sürücüye ceza kesilerek ehliyetine el konuldu. Olay Aksaray - Konya Karayolu Eşmekaya Kavşağı’nda yaşandı. Edinilen bilgiye göre, Aksaray Konya Karayolunda yol kontrolü yapan İl Jandarma Komutanlığı ekipleri durumundan şüphelendikleri kadın sürücünün kullandığı 68 AAN 849 plakalı otomobile ‘dur’ ihtarında bulundu. İhtara uymayan kadın sürücü hızla denetim noktasından kaçtı. Aksaray istikametine kaçan kadın sürücünün plakası jandarma ekipleri tarafından hem jandarma hem de emniyet haber merkezine bildirildi. Bunun üzerine jandarma ve polis ekipleri karayolu ve aracın geldiği istikamete yönelik adeta bölgeyi abluka altına aldı. Jandarma ekipleriyle kısa süre kovalamacaya giren kadın sürücü 53 kilometre kaçtıktan sonra şehir merkezi girişinde polis ekiplerinin de "dur" ihtarına uymadı. Ekiplerin kaza riskine karşı kontrollü bir şekilde takip ettiği kadın sürücü çok gidemeden Tacin Mahallesi E-90 Karayolu üzerinde yakalandı. 44. üflemesinde pes eden kadın sürücü 0.97 promil alkollü çıktı Durdurulduktan sonra araçtan indirilen ve isminin Gülten Nas Y. (49) olduğu belirlenen kadın sürücü rahat tavır ve hareketleriyle dikkat çekti. Ehliyet ve ruhsat kontrolünden geçirilen kadın sürücüye alkol kontrolü yapmak isteyen polis memurlarının üfleme eğitimi ile imtihanı burada başladı. Alkol kontrolünden geçirilmek istenen kadına polis memurlarınca alkolmetre üfletilmek istendi. Alkolmetreyi üflemeye çalışan kadın üflermiş gibi yapıp üflemekten çekinirken, polis memurları kadına adeta üfleme eğitimi verdi. Bir polis memuru ağzıyla kadına üflemeyi gösterirken, bir değir polis memuru da elindeki üfleme çubuğunun poşetiyle üflemeyi anlattı. Eğitimin ardından polis memurlarının üfletme imtihanı başladı. Kadına defalarca alkolmetreyi üfletmeye çalışan polis memurları kadının üflemeyip üflüyormuş gibi göstermesiyle büyük bir sınav verdi. Alkolmetreye de güvenmeyen kadın sürücüye 3 farklı alkolmetre üfletildi. Zaman zaman su içen ve dinlenmeye geçen kadın sürücü 1 saat boyunca polis memurlarına ecel teri döktürdü. 43 kez alkolmetreyi üflemeyerek kandırmaya çalışan kadın sürücü 44. üflemesinde pes ederek normal bir şekilde üfledi. Üflemenin ardından kadının 0.97 promil alkollü olduğu belirlendi. Polis ve kadın arasındaki yaşanan ilginç diyaloglar ise anbean kameralara yansıdı. Alkollü araç kullanmaktan 6 bin 439 TL para cezası kesilen kadın sürücünün ehliyetine de 6 ay süreyle el konuldu. Araç ise olay yerine çağırılan bir yakınına teslim edildi.