POLİTİKA - 14 Ekim 2016 Cuma 23:21

Bakan Özlü’den 'başkanlık sistemi ve yeni anayasa' açıklaması

A
A
A
Bakan Özlü’den 'başkanlık sistemi ve yeni anayasa' açıklaması

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, Türkiye’nin darbe anayasası ile yönetilmeyi hak etmediğini belirterek, “Mevcut anayasayla, önyargılı zihinlerle, modası geçmiş düşüncelerle, şu an aksamakta olan, şu an tıkanmış olan mevcut parlamenter sistem ile inşa etme şansımız yoktur” dedi.

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, iş adamları ile yemekte bir araya geldi. Ticaret ve Sanayi Odası ev sahipliğinde düzenlenen yemeğe Vali Necmeddin Kılıç, AK Parti Çorum Milletvekili ve TBMM İdare Amiri Salim Uslu, AK Parti Çorum Milletvekili Ahmet Sami Ceylan, Belediye Başkanı Muzaffer Külcü, Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Çetin Başaranhıncal, TSO Meclis Başkanı Erol Karadaş, iş adamları katıldı. İş dünyasının temsilcilerine seslenen Bakan Özlü, yeni anayasa ve başkanlık sistemi hakkında açıklamalarda bulundu.

Anayasa ve başkanlık sistemiyle ilgili tartışmaların yeniden gündeme geldiğini hatırlatan Bakan Özlü, her iki konudaki tartışmaları ve gelişmeleri olumlu gördüğünü belirterek, anayasa ve sistemin, ülkenin bilim, sanayi ve teknoloji politikaları üzerinde muazzam etkileri olacağını düşündüğünü söyledi. Özlü, “Anayasa metinleri, devlet ve millet arasındaki ilişkileri belirleyen temel hukuk metinleridir. 1982 anayasasını hazırlayan zihniyet, toplumu bir tehdit olarak gördüğü için, anayasada hak ve özgürlükleri kısıtlayan bir anlayışla hareket etmiş. Türkiye, bir darbe anayasası ile yönetilmeyi hak etmiyor. Hele hele 15 Temmuz darbe girişimine göğüs germiş olan milletimiz, daha demokratik ve daha iyi işleyen bir sistemi sonuna kadar hak ediyor. Türkiye’nin bir an önce toplumsal bütünlüğünü kuvvetlendirmesi ve sosyal dokusunu güçlendirmesi gerekir. Tek tek her insanımızın ve her şehrimizin, potansiyellerini en üst derece açığa çıkarabilecekleri özgür, şeffaf ve demokratik bir ortam oluşturmalıyız. Bunu mevcut anayasayla, önyargılı zihinlerle, modası geçmiş düşüncelerle, şu an aksamakta olan, şu an tıkanmış olan mevcut parlamenter sistem ile inşa etme şansımız yoktur. Ekonomisini güçlendirmek ve zenginliğini artırmak isteyen bir Türkiye, demokrasi ve hukuk seviyesini de yukarıya taşımak zorundadır. Demokratik gelişme ile ekonomik gelişme, etle tırnak gibi, birbirinden asla ayrı düşünemeyeceğimiz kavramlardır. Bu noktada iş dünyamıza ve sanayicilerimize çok önemli bir görev düştüğünü ifade etmek istiyorum. Anayasa değişikliğinin ve başkanlık sisteminin önemini en iyi anlayanların iş dünyamız olduğunu düşünüyorum. Zira siz bu ülkenin atılımına öncülük eden kişiler olarak, bu ülkeyi bugüne kadar yavaşlatan ve bundan sonra hızlandıracak olan unsurları çok iyi biliyorsunuz. Bu nedenle, sizlerden bu sürece azami katkı vermenizi bekliyoruz. Kişisel ve gündelik tartışmalardan uzak duralım… Demokrasiyi güçlendirecek, ekonomiyi büyütecek, Türkiye’yi dünyanın lider ülkelerinden biri haline getirecek bir sistemi hep birlikte inşa edelim” dedi.

“Bölgede birçok sorun yaşanmasına rağmen Türkiye ekonomisi ayakta durmayı başardı”
Bölgede birçok sorun yaşanmasına rağmen, Türkiye ekonomisinin dimdik ayakta durmayı başardığını anlatan Bakan Özlü, “3 Kasım 2002’den bugüne kadar, ülke olarak çok büyük başarılara, gelişmelere imza attık. Hangi alana bakarsak bakalım, bu muazzam değişimin izlerini, işaretlerini görebilirsiniz. Başarılarımızın en net yansıdığı alan ise kuşkusuz ekonomidir, çünkü ekonomi somut bir alandır. Ekonomideki başarılarımızın iki temel zemini var. Birincisi güven ve istikrar. İkincisi ise reel sektörümüzle olan yakın işbirliğimizdir. Evet, güven ve istikrar önemlidir; ancak esas iş, reel sektöre rekabet gücü ve dinamizm kazandırmaktır. 2001 krizinden sonra Türkiye ekonomisi, köklü bir yapısal dönüşüm sürecinden geçti. Kamu maliyesi, para politikası, finansal sektör, sosyal güvenlik, sağlık, eğitim, iş ve yatırım ortamı ile işgücü piyasası alanlarında çok ciddi reformları hayata geçirdik. Bu reformlar sayesinde, bugün Türkiye ekonomisi, istikrarlı bir biçimde büyümeye devam ediyor. Bu reformlar sayesinde Türkiye ekonomisi, dimdik ayakta durmayı başarıyor. Bölgemizde birçok sorun yaşanıyor, ülkemizde alçak bir darbe girişimi düzenleniyor, birileri tarafından terör hadiseleri tırmandırılıyor. Ancak Türkiye ekonomisi, yine de geri adım atmıyor. Sanayicimiz, yatırıma ve üretime devam ediyor. Yabancı yatırımcıların Türkiye’ye olan ilgisinde bir azalma yaşanmıyor. Biliyorsunuz, bu hafta sanayi üretim verileri açıklandı. Ağustos’ta sanayi üretimi, temmuz ayına göre yüzde 9,4 oranında arttı. Geçen yılın aynı ayına göre ise, sanayi üretimindeki artış yüzde 2,2 oldu. Bu başarıya imza atan tüm sanayicilerimizi yürekten tebrik ediyorum. Başarılarınızın devamını diliyorum. Yine bu hafta içinde, ülkemizde çok önemli bir kongre düzenlendi. Dünya Enerji Zirvesi’nde özellikle Rusya ile çok önemli anlaşmalar imzaladık. Rusya ile olan ilişkilerin iyileşmesinin ekonomimize olumlu katkılar yapacağını düşünüyoruz. Biliyorsunuz, geçtiğimiz günlerde doğalgazda bir indirime gidildi. Rusya ile yapılan görüşmelerden olumlu bir sonuç çıkarsa, ilave bir indirim daha gündeme gelebilir” ifadelerini kullandı.

“Artık hazır giyim ve konfeksiyon mantığıyla değil, terzi usulü çalışacağız”
Yaz aylarında darbe girişimi, terör olayları ve Fırat Kalkanı operasyonu nedeniyle, siyasi açıdan oldukça sıcak bir gündemi geride bıraktıklarını hatırlatan Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, “Bu sıcak gündeme rağmen, esas gündemimiz olan işten, aştan, ekmekten, yatırım, üretim ve ihracattan geri adım atmadık. Tasarrufları artıracak, finansmana erişimi kolaylaştıracak, iş ve yatırım ortamını iyileştirecek, girişimcinin ve yatırımcının önünü açacak birçok reformu hayata geçirdik. Teşvik sisteminde kapsamlı bir değişiklik yaptık. Başbakanımızın deyişiyle, artık hazır giyim ve konfeksiyon mantığıyla değil, terzi usulü çalışacağız. Her yatırımı ayrı ayrı değerlendireceğiz ve o yatırımın ihtiyacına uygun teşvik, destek ve muafiyetleri oluşturacağız. Enerji tüketim harcamalarının yarısını 10 yıl bedelsiz karşılamak, nitelikli personelin ücreti için asgari ücretin 20 katına kadar destek vermek, yatırımın en fazla yüzde 49’una ortak olmak ve yatırımlara kamu alım garantisi vermek gibi yeni teşvik araçlarını da devreye aldık. Geçtiğimiz hafta, Sayın başbakanımız, 2017-2019 dönemi için Orta Vadeli Programımızı açıkladı. OVP’deki temel amaçlarımızdan birisi de, ‘sanayide yapısal dönüşümü hızlandırmak’tır. Özel sektör öncülüğünde, dışa açık, rekabetçi, yenilikçi, yüksek katma değer yaratan, Ar-Ge tabanlı ve çevreye duyarlı üretim yapısına dönüşümü hızlandıracağız. Bunu sağlamak için, nitelikli istihdam altyapısı oluşturacak, girişimcilik kapasitesini güçlendirecek, ticarileşme ve markalaşma süreçlerini daha etkin hale getireceğiz. Sanayi girdilerinin ülke içinden karşılanma oranını artırmak için, yüksek miktarda yatırım gerektiren ara malı ve ham maddelerin üretimine öncelik vereceğiz. Önümüzdeki dönemde, Bakanlık olarak birçok önemli adım atmayı planlıyoruz. Şu anda bu adımları tespit ediyor, hazırlıyor ve olgunlaştırıyoruz. Şu anda farklı konu başlıkları altında çalışmalarımız devam ediyor. Çalışmalar tamamlandıkça, bunları süratle hayata geçireceğiz. Mesela öncelikle, bu yıl sonuna kadar, Sınai Mülkiyet Kanun Tasarımızı TBMM’de yasalaştırmayı hedefliyoruz. Üretim Reform Paketi’mizin hazırlık çalışmalarına da devam ediyoruz. Bu paketle, bakanlığımızın, yeni üretim alanları ve sanayi parselleri oluşturma kapasite ve becerisini artıracağız. Özellikle şehir içinde kalmış sanayi sitelerinin daha uygun yerlere taşınmasını sağlamak için adımlar atacağız. OSB’lerin üzerindeki mali yükümlülüklerin bazılarını kaldıracağız veya miktarları düşüreceğiz. Mesela OSB’lerin arsa satış hasılatlarından yüzde 1’ini KOSGEB’e aktarmalarını sonlandırıyoruz. Dördüncü Sanayi Devrimi ile TÜBİTAK’ı yeniden yapılandırmak da Bakanlığımızın en önem verdiği konular arasında yer alıyor. Bu iki başlık, nitelikli üretim hedeflerimiz açısından büyük önem taşıyor” diye konuştu.

“Çorum’u, bütün şehirlerimizi ve Türkiye’yi daha fazla büyüteceğiz ve geliştireceğiz”
Bütün şehirleri ve Türkiye’yi büyütüp geliştireceklerini dile getiren Bakan Özlü, “Çorum’un da son yıllarda ciddi bir atılım içinde olduğunu zaten biliyordum. Ancak bugün burada, gerçekten de beklediğimin de ötesinde dinamik, canlı, güçlü bir Çorum ile karşılaştım ve bundan büyük bir mutluluk duydum. Çorum, adeta Türkiye’nin bir aynası olmuş. Türkiye, son yıllarda nasıl ciddi bir ivme yakaladıysa, Çorum bu süreçte başı çeken şehirlerimizden biri olmuş. Girişimci Bilgi Sistemi verilerine göre, 2015 yılında, Çorum’daki bütün sektörlerin cirosu, bir önceki yıla göre yüzde 14 oranında artmış. Çorum’un 2002’de 26 milyon dolar olan ihracatı, geçtiğimiz yıl 270 milyon dolara yükselmiş. Bugün Çorum’da faaliyete geçen 2 OSB’de istihdam edilenlerin sayısı ise 6’bine ulaşmış. Çorum, işsizliğin en düşük olduğu şehirlerimizden birisidir. Bu şehir, sadece kendi insanı için de değil, çevreden buraya göç eden insanlar için de iş ve ekmek kapıları oluşturmayı başarmıştır. Bütün bunlar, Çorum’un ne kadar güçlü bir şehir olduğunu gösteriyor.

Şimdi, bu gücün gerçek kaynağı olan siz değerli iş insanlarımızla, esnafımızla ve sanayicilerimizle, bu şehri daha da ileriye taşımak için neler yapmamız gerektiğini istişare edeceğiz. Ben öncelikle sizleri yürekten tebrik ediyor, başarılarınızın devamını diliyorum. Gerek hükümetimizin çalışmalarıyla gerek sizin gerçekleştireceğiniz yatırımla, üretimle ve ihracatla, bu şehir çok daha güçlü, gelişmiş, müreffeh bir şehir haline getireceğimize inanıyorum. Çorum’un bundan da büyük bir potansiyel taşıdığını düşünüyorum. Karadeniz Bölgesi’ni İç Anadolu’ya bağlayan bu şehir, tarih boyunca insanların gözde yerleşim merkezlerinden birisi oldu. Nihayet son yıllarda, Çorum adeta kendine geldi. Türkiye gibi Çorum’un da özgüveni arttı. Çorum kendi gücünün farkına vardığı, dışa açıldığı ve üretime odaklandığı için, şehir hızlı bir gelişim yaşadı. Bu şekilde devam ettiği sürece, Çorum’un, tıpkı Kayseri, Denizli veya Gaziantep gibi, Anadolu’nun marka şehirlerinden biri haline geleceğine eminim. Bunu başarmak için, sizlerle birlikte ne gerekiyorsa yapacağız. İş dünyamıza, sanayicimize ve esnafımıza vereceğimiz desteklerle, Çorum’u, bütün şehirlerimizi ve Türkiye’yi daha fazla büyüteceğiz ve geliştireceğiz” dedi. 

M. Muttalip Yalçın
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kayseri Ülkü Ocakları’ndan çocuklara 23 Nisan etkinliği Ülkü Ocakları Kayseri İl Başkanlığı, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nda bir alışveriş merkezinde çocuklar için etkinlik düzenledi. Konser ve çeşitli gösterilen yapıldığı etkinlikte minikler doyasıya eğlendi. Ülkü Ocakları Kayseri İl Başkanlığı, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla bir alışveriş merkezinde etkinlik düzenledi. Yüz boyama, bubble show ve sihirbazlık gösterilerinin yapıldığı etkinliğe çocuklar ve aileleri katıldı. Etkinlik ile eğlenceli dakikalar geçiren miniklerin mutluluğu ise yüzlerine yansıdı. Ülkü Ocakları olarak çocuklara ve gençlere her zaman sahip çıktıklarını söyleyen Ülkü Ocakları Kayseri İl Başkanı Halit Yağmur, "23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı tüm dünya çocuklarına kutlu olsun. Bu Bayramı tüm dünya çocuklarına armağan eden Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere tüm şehitlerimize de Allah’tan rahmet diliyorum. Biz Kayseri Ülkü Ocakları olarak göreve geldiğimizden bugüne kadar tamamen çocuklarımıza yönelik programlar yaptık. Tüm çocuklarımıza Ülkü Ocakları’nı eğlenceli bir şekilde anlatmaya çalışıyoruz. Bunları anlatırken de Ülkü Ocaklarımızın yayınları olan ÜOUZEM’de 16 Türk devletini anlatan Zamanda Yolculuk kitabımızı ve diğer ürünlerimizi, yayınlarımızı çocuklarımıza hediye ediyoruz. Ayrıca çocuklarımıza burada gördüğünüz gibi fidanda hediye ediyoruz. Bizler çocuklarımıza hepiniz birer fidansınız diyoruz ve alın bu fidanları gidin bahçenize ekin, biçin büyütün ve ilerleyen zamanlarda bu fidanlara baktıkça da Ülkü Ocakları’nı hatırlayın istiyoruz. Bugün ayrıca çocuklarımıza sokak hayvanları maması da veriyoruz. Mahallenizdeki tüm köşe başlarına götürün, mahallenizin bir köşesine dökün bırakın diyerek burada hayvan sevgisini de aşılamaya çalışıyoruz. Şu an da program konserimizle başladı, Barış Manço’nun şarkılarıyla devam ediyor. Ayrıca çocuklarımız için şov gösterileri olacak. Tekraren söylüyorum 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlu olsun" ifadelerini kullandı.
Edirne Edirne’de sahne alan öğrencilerin gösterileri ilgiyle izlendi Edirne’nin en işlek noktalarından birisi olan Saraçlar Caddesi’nde 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla düzenlenen Balkan Çocuk Şenliği’nde sahne alan öğrencilerin gösterileri ilgiyle izlendi. Edirne’de 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı yağışlı havaya rağmen coşkuyla kutlandı. 7’den 70’e bayrağını alan etkinlik alanına geldi. Saraçlar Caddesi’nde günün anlam ve önemine ilişkin birçok etkinlik gerçekleştirildi. Yunanistanlı, Bulgaristanlı, komşu illerden gelen ve Edirneli öğrenciler halk oyunları gösterileri sundu. Gösteriler ilgiyle izlendi ve telefonlara kaydedildi. Edirne’de Atatürk Anıtı önündeki kutlamaların ardından öğleden sonra yağmurun dinmesiyle birlikte Saraçlar Caddesi’nde etkinlik gerçekleştirildi. Çeşitli stantlar açıldı ve öğrenciler bu kurulan alanlarda oyunlar oynayarak günün tadını çıkardı. Kurulan stantlarda çocuklar için yüz boyama ve çeşitli etkinliklere de yer verildi. 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı etkinlikleri için Saraçlar Caddesi’ne kurulan platformda sahne alan öğrenciler çeşitli gösterileri ile büyük beğeni topladı. Etkinliklerde ilk olarak çeşitli yarışmalarda dereceye giren öğrencilere ödülleri verildi. Daha sonra ise Balkanlar’dan gelen çocuklar ve Edirne’deki okullardan gelen öğrenciler gösteri yaptı. Katılımcılar alkışlarıyla gösterilere eşlik etti. Düzenlenen şenliğe Edirne Valisi Yunus Sezer ve eşi Canan Sezer, İl Emniyet Müdürü Onur Karaburun ve Eşi Aynur Karaburun , Garnizon Komutanı Tuğgeneral Berat Acar, Belediye Başkanı Filiz Gencan Akın, Cumhuriyet Başsavcısı Mustafa Çakmak, İl Milli Eğitim Müdürü Önder Arpacı, eğitim camiası, öğrenciler ve vatandaşlar katıldı.
Antalya Teleferik kazasında güvenlik kamerası görüntüleri, 1 hafta önce savcılık dosyasında yer aldı Antalya’daki Tünektepe Teleferik kazasında güvenlik kamerası görüntüleri, son anda yapılan uyarılar, kazanın detaylarını gözler önüne serdi. Ceza hukukçusu Avukat Figen Çalıkuşu, "Bu görüntüler, yaklaşık 1 hafta önce savcılık dosyasında yer aldı, buna rağmen hala Kepez Belediye Başkanı Mesut Kocagöz’ün tutuklu olarak kalması hukuka uygun bir durum değil" dedi. Antalya’da yaşanan ve bir kişinin ölümü ile 17 kişinin yaralanmasıyla sonuçlanan Tünektepe Teleferik kazasına dair güvenlik kamerası görüntüleri, olayın ayrıntılarını aydınlattı. Görüntülerde, yolcuların uyarıları ve kazadan sadece saniyeler önce yapılan müdahaleler dikkat çekiyor. Güvenlik kamerası görüntülerinin geçtiğimiz hafta savcılık dosyasına iletildiğini açıklayan Ceza hukukçusu Av. Figen Çalıkuşu, kaza kapsamında tutuklanan ANET’in önceki yönetim kurulu başkanı, mevcut Kepez Belediye Başkanı Mesut Kocagöz’un serbest bırakılması yönünde çağrıda bulundu. Görüntüler, yaklaşık 1 hafta önce savcılık dosyasında yer aldı Çalıkuşu, şu ifadeler yer verdi: "Bu bildiğimiz bir görüntüydü. Fakat, şu ana kadar dava dosyasında olmasına rağmen hala tutukluluk incelemesinde dikkate alınmaması ilgi çekici. Bu görüntüleri sapladıktan sonra, Antalya Cinayet Bürosu’nun düzenlediği bir rapor var. O raporda tüm netliği ile olay ortada ve bu savcılık dosyasına girmiş vaziyette. Bu görüntüler, yaklaşık 1 hafta önce savcılık dosyasında yer aldı, buna rağmen hala Kepez Belediye Başkanı Mesut Kocagöz’ün tutuklu olarak kalması hukuka uygun bir durum değil. Çünkü, özgürlüğün bir saniyesi bile kıymetli, ona el konulmaması gerekiyor." Kazada eylemin ve öznenin adı değişecek Güvenlik kamerası görüntülerini değerlendiren Çalıkuşu, kameralara yansıyan detaylar sonucunda, kazanın eyleminin ve öznesinin değiştiğini vurguladı. Çalıkuşu, "Ölümle neticelenen bir olay var, daha da büyük neticelere yol açacak bu kazanın olması engellenebilir miydi, işte bu sorunun cevabı bu cinayet büro ofisinin döktüğü görüntülerde yer alıyor. Engellenebilirdi, nasıl engellenebilirdi, o sırada teleferikte meydana gelen arızayı yolcular fark etmiş. Fark ettikleri gibi indiklerinde kabin görevlisini uyarmışlar. Kabin görevlisi de oradaki yetkilileri uyarmış ve şu an içeride tutuklu bulunan Serkan Yellice’ye kadar olay gelmiş. Otomasyon odasının içindeki görevli yetkili kişi Serkan Yellice, teleferiği durdurmuş. Durdurduktan sonra her nedense aldırmayarak, gerekli kontrolleri yapmayarak, 25 saniye sonra tekrar çalıştırmış. Ve o kendini gösteren arıza, yirmi beş saniye sonra çalıştırdığında tamamen devreye girmiş. Halatı çekerek, kopararak, direğin devrilmesine neden olmuş. Neden bu kaza meydana geldi, bir arızanın var olduğunu bile bile gereği yapılmadığı için meydana geldi. Bu şekilde sorumluluk, kusur anlamında fiilin ve sorumluların adı değişiyor. Bir hata var, yok sayarsanız, burada taksirli adam öldürmeden eylem değişebilir" diye konuştu. "Serkan Yellice gereğini yapmadı" Avukat Figen Çalıkuşu, kazaya ilişkin görüntülerin ortaya çıkmasının ardından, Kepez Belediye Başkanı Mesut Kocagöz’ün konuyla alakalı bir sorumluluğunun bulunmadığını aktardı. Çalıkuşu, şöyle konuştu: "Mesut Kocagöz’ün burada sorumluluğu yok, 28 Kasım 2023’te istifa etti. Zamanında yeterli denetim yapmadın, bugün bu oldu denemez. Denetim var ya da yok, bu zararlı sonuç. Ölümle son bulan bu neticenin olması, önlenebilirdi. Vatandaş uyardı. Serkan Yellice gereğini yapmadı. Serkan Yellice bu anları neden anlatmadı? Bu görüntüler saptanmasaydı, cinayet büro bunların dökümünü yapıp savcılığa teslim etmemiş olsaydı, haberdar olamayacaktık. Demek ki gizlenen bir gerçek var, bu da suçluluk psikolojisinin göstergesi. Aldırmazlığın zulmüne uğrayan, bir meslektaşımızı kaybettik. Üzgünüm ama burada gerçek suçlunun ortaya çıkması, suçsuz olanın da özgürlüğünün gasp edilmemesi gerekir." Kaza sonrası ikinci rapor hazırlanıyor Teleferik kazasının ardından olay yersi savcısının ikinci kez inceleme yaptığını açıklayan Çalıkuşu, hazırlanan yeni rapor sonrasında, Mesut Kocagöz’ün avukatlarının, tekrar tutuklanma kararına itiraz edeceklerini söyledi. Çalıkuşu, "Bu rapor üzerine itiraz tekrar yapılacak. Savcı ikinci kez inceleme yaptı. İlk ön rapor vardı, tekrar bilirkişilerle olay yerine gidildi. Çok detaylı, uzun zamana yayılan bir inceleme yapıldı. Yeni bir rapor çıkacak, cinayet bürosunun döktüğü görüntüler de yeniden incelenecek. Mesut Kocagöz’ün çıkması gerekiyor. Kepez halkı Mesut beyi belediye başkanı olarak seçti, burada menfaatleri dengelemek lazım. Kamuoyunun menfaati aynı zamanda belediye başkanından hizmet almaktır. Kusuru olmadığı açık. Böyle bir dosya varken, Serkan Yellice’nin dosyayı kararttığı ortadayken, neden bu dosyanın üstüne gidilmiyor?" dedi.
İstanbul Kamil Koç Turizm’den çocuklara 23 Nisan coşkusu Kamil Koç Turizm tarafından 23 Nisan Çocuk Bayramı nedeniyle yolculuk yapmak için terminale gelen çocuklara 23 Nisan coşkusu yaşatıldı. Dudullu Otobüs Terminali’nde 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı şenliği düzenlenirken, terminaldeki çocuklara hediyeler ve yiyecek dağıtıldı. Kamil Koç Turizm Dudullu Terminali’nde, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı Şenliği düzenlendi. Yolculuk yapmak için aileleri ile terminale gelen çocuklar, palyaço eşliğinde çeşitli karakterler seçti, yüzlerini boyatarak mutlu anın tadını çıkarttı. Müzik ziyafetinin yanı sıra pamuk şeker ve patlamış mısır gibi ikramlarla hem çocuklar hem de aileleri unutulmaz anlar yaşadı. Kamil Koç Kurumsal İletişim Sorumlusu Sinan Yaman, "23 Nisan’ı minik yol arkadaşlarımızla Dudullu Terminalinde kutluyoruz her sene olduğu gibi. Ayrıca Türkiye’nin birçok terminalinde bilet satış noktalarımızda minik yol arkadaşlarımıza minik hediyelerimiz oldu. Bu sene de popcorn, pamuk şeker, palyaçoyla yüz boyama etkinliklerimiz, mini konserler, çocuk şarkıları, Atatürk şarkılarının çaldığı mini bir konser verdik. Umarım her sene bu şekilde coşkuyla kutlarız. Kamil Koç olarak mutluyuz. Önce bir şaşırıyorlar. Hiç beklemedikleri bir organizasyon oluyor çünkü. Sonra yavaş yavaş çocuklarının alışması ile birlikte adapte oluyorlar. Mutlu ayrılıyorlar. Onların mutlu ayrıldığını görmek bizi de çok mutlu ediyor. Her sene dediğim gibi devam edeceğiz" dedi.