POLİTİKA - 17 Eylül 2018 Pazartesi 16:54

Bakan Soylu açıkladı: Suç oranlarında büyük düşüş

A
A
A
Bakan Soylu açıkladı: Suç oranlarında büyük düşüş

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "2017-2018 yıllarının ilk 8 ayları kıyaslandığında görüyoruz ki yankesicilik olaylarında yüzde 27, oto hırsızlığı olaylarında yüzde 35,4, kapkaç olaylarında yüzde 20,2, evden hırsızlık olaylarında yüzde 28,1 azalma olmuş" dedi.

İçişleri Bakanı Soylu, Ankara’daki bir otelde düzenlenen "Polis Merkezi Amirleri Eğitici Yetiştirme Kursu" programına katıldı. Programda konuşan Soylu, 2018-2019 eğitim-öğretim yılının açılışı vesilesiyle sabah saatlerinde Hakkari’nin Çukurca ilçesine yaptığı ziyarete değindi. Ziyaret sırasındaki gözlemlerini anlatan Soylu, "Manzarayı size şöyle ifade edebilirim; huzur içerisinde bir Çukurca. Kendisinden emin öğretmenlerimizin, devletimize güvenen, orada bulunan çalışanlarımızın Çukurcalı vatandaşlarımıza hizmet ettikleri bir Çukurca. Bir taraftan yollar, bir taraftan belediyenin yıllarca yapması gereken ama terör örgütüne yardım ve yataklık yaptığı için gerçekleştiremediği hizmetlerin çok kısa sürede vatandaşlarımızla buluşması. Hastanede doktoru, okulda öğretmeni, sokakta hizmetkarı Güneydoğu’nun en ücra köşesinde gözünüzle çok rahat şekilde sınır ötesini gördüğünüz Çukurca’da nazlı nazlı dalgalanan gücünü, kudretini ama aynı zamanda kucaklayıcılığını ortaya koyan ay yıldızlı bayrağımız. Biz büyük bir milletin, büyük bir devletin evlatlarıyız. O tabloda bir çok şey var. Bir taraftan ana okulunu görseniz Ankara’nın gelir seviyesi yüksek olan noktalarda böyle bir ana okulu tablosu ile karşılaşmanız mümkün değil. Kütüphaneyi görseniz son günlerin en revaçta kitaplarının olduğu bir kütüphane. Burada yaşanmayı imrenir hale getiren bir tablo vardı. Bunda karşımda bulunan emniyet teşkilatımızın payı çok büyüktür. Alkışlanması gereken biz değil sizlersiniz. Milletimizin hak ettiği, ülkemizin hak ettiği bu tabloyla bu milleti buluşturmak için gece gündüz büyük bir gayret ortaya koyuyorsunuz. Allah sizden, ailenizden razı olsun" diye konuştu.

"DEVLET HEM BABA, HEM EVLAT, HEM NAMUSTUR" 

Soylu, Türk milletinin devlete bakışını, devletten beklentilerinin ve devlete atfettiği kutsiyetin diğer milletlerden farklı olduğunu belirterek, dünyanın birçok ülkesinde insanların devletlerine vergileriyle kurmuş oldukları bir şirket gibi baktığını ifade etti. Soylu, Türk milletinin ise devlete bu şekilde bakmadığını, devlete manevi bir anlam verdiğini kaydederek, "Devlet hem baba, hem evlat, hem namustur. Hem şefkat, hem de kudret elidir. Her problemin çözümünün beklendiği, her şeyi yapmaya muktedir görülen ama aynı zamanda korunması gereken bir yapıdır. Bu girizgahı yapmamdaki sebep, sizlerin yaptığı işler itibarıyla, tam da devletin halkla temas ettiği, tam da vatandaşın devleti gördüğü yerde duruyor olmanızla alakalıdır. Derdi olanın, canı yananın devletten yardım istediği ilk kapı, sizin görev yaptığınız yerlerdir. Vatandaş başı sıkışınca ’devlet’ diye size gelmekte" şeklinde konuştu.

"TEKNOLOJİ HER ŞEYİ BESLEDİĞİ GİBİ, SUÇU DA BESLİYOR"

Sınırsız suçla mücadele edilen bir dönemin yaşandığına dikkat çeken Soylu, suç kavramının hem coğrafi açıdan hem de niteliği ve miktarı bakımından sınır tanımadığını söyledi. Her gün yeni yeni suç türleriyle karşılaşıldığını aktaran Soylu, "Adam evde oturuyor, bilgisayar başında kimseye temas etmeden, evinden çıkmadan suç işleyebiliyor. Kredi kartı hırsızlığı yapıyor, dolandırıcılık yapıyor, terör propagandası yapıyor. Teknoloji her şeyi beslediği gibi, suçu da besliyor" ifadelerini kullandı.

"SERİ KATİL DİZİLERİ YAYINLANIYOR TELEVİZYONLARDA" 

Soylu, iletişimin gelişmesinin insanların ahlakını da bir yönüyle olumsuz etkilediğini belirterek, insanların televizyon veya bilgisayar üzerinden her türlü suçu gördüğünü, öğrendiğini ve bazen de uygulamaya geçtiğine vurgu yaptı. Bazı televizyon dizileri ve programlarda işlenen olumsuz konulara değinen Soylu, "Seri katil dizileri yayınlanıyor televizyonlarda. Banka soygunları, kasa hırsızlığı vesaire suçlar üzerinde eğlenceli filmler çekiyorlar. Bunlar elbette ki bir kesimi, özellikle suça yatkın insanları etkiliyor. Teknoloji, bilgiye erişimi kolaylaştırıyor ama maalesef, kötülüğün bilgisine erişimi de kolaylaştırıyor" dedi.

SUÇ ORANLARINDAKİ AZALMAYA DİKKAT ÇEKTİ 

15 Temmuz darbe girişiminin ardından başlatılan "FETÖ temizliği" nedeniyle kolluk birimlerinde de önemli bir personel açığının doğduğuna işaret eden Soylu, gerçekleştirilen adımlarla bu açığı hemen hemen kapattıklarına dikkat çekti. İnsanlı ve insansız hava araçları alımlarıyla terörle mücadelede operasyon gücünü de arttırmak suretiyle güvenlik noktasında hem şehirde hem kırsalda ciddi bir atılım içinde bulunduklarını ifade eden Soylu, şunları kaydetti:
"Yapılanlar elbette ki rakamlara da yansımaktadır. Sadece konumuzla ilgili olarak bir kıyaslama yapmak gerekirse, 2017-2018 yıllarının ilk 8 ayları kıyaslandığında görüyoruz ki yankesicilik olaylarında yüzde 27, oto hırsızlığı olaylarında yüzde 35,4, kapkaç olaylarında yüzde 20,2, evden hırsızlık olaylarında yüzde 28,1 azalma olmuş. Mala karşı yoğun olarak işlenen suçların geneline baktığımızda ise geçen yılın ilk 8 ayına göre bu yıl ortalama yüzde 26,4 azalma görüyoruz. Ayrıca mala karşı işlenen tüm olayların aydınlatılma oranları da geçen yıl ilk 8 ayda yüzde 28,9’dan bu yılın ilk 8 ayında yüzde 33,6’ya çıkmıştır. Bu rakamlardan benim gördüğüm şudur; atılan her olumlu adım, rakamlara yansımaktadır. Demek ki dikkatimizi arttırırsak, işe dört elle sarılırsak, şehirlerimizi ve ülkemizi daha güvenli hale getirebiliriz. Bu rakamlara bakıp da yapılanları yeterli görmek sağlıklı bir yaklaşım değildir. Bu rakamlar, azalma olsa bile halen büyük rakamlardır. Bizim nihai hedefimiz, insanların kapısını kilitlemeden yatabileceği şehirler olmalıdır."
Programa, Bakan Soylu’nun yanı sıra İçişleri Bakan Yardımcısı Muhterem İnce, Emniyet Genel Müdürü Celal Uzunkaya ile emniyet teşkilatından çok sayıda personel katıldı.  

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kütahya Kütahya’da "Oyunuzu hizmet ve eser siyasetinden yana kullanın" çağrısı AK Parti Kütahya İl Başkanı Mustafa Önsay, AK Parti Kütahya Belediye Başkan Adayı Kamil Saraçoğlu ve AK Parti Kütahya İl Genel Meclisi Adayı Muhterem Kılıç, 31 Mart’ta halka "Oyunuzu hizmet ve eser siyasetinden yana kullanın" çağrısında bulundular. AK Parti Kütahya İl Başkanı Mustafa Önsay, seçim sürecinde Kütahya merkezde 58 bin haneye ziyaret gerçekleştirdiklerini ifade etti. Önsay, "Artık pazar günü sandığa gidiyoruz. Bir seçim kampanyası sürecinin daha sonuna geldik. Bu süreçte Kütahyalı hemşehrilerimize bizlere kapılarını açtığı için teşekkür ediyoruz. Hakikaten güzel bir kampanya süreci geçirdik. Tabii AK Parti seçimden seçime kampanya yapan bir parti değil, biz 28 Mayıs günü akşam Sayın Cumhurbaşkanımızın talimatıyla 31 Mart seçimleri için hazırlık yapmaya başladık. Bu süreçte, öncesinde henüz adayımız belli değilken ‘Mahallede gezek var’ programı ile 41 mahallemizde vatandaşlarımızla bir araya geldik. Dertlerini dinledik, taleplerini aldık. Sonraki süreçte 18 Ocak’ta Sayın Kamil Saraçoğlu adayımızın Cumhurbaşkanımız tarafından Kütahya AK Parti belediye başkan adayı gösterilmesinden sonra da yine sahada olmaya gayret ettik. Bu süreçte pek çok faaliyet yürüttük. ‘Mahalle Bizim Kütahya Bizim’ programımızı gerçekleştirdik. Yine 41 mahallemizde, mahallelerimizin sorunlarına hakim olduğumuzu, önceki ziyaretlerimizde o mahalleye dair beklentileri Başkanımız vatandaşlarımıza izah etti, projelerini anlattı. Bütün bu sürecin devamında yine son 10-15 günden beri Ramazan akşamlarını bir fırsat olarak görerek kapıları çalmaya devam ettik. Bütün bu süreçte toplam 58 bin hane ziyareti gerçekleştirdik. Bu tabi Kütahya için önemli bir sayı. 100 bin civarında seçmene ulaşabildiğimiz anlamına geliyor. 100 bin insana ulaşmak 58 bin kapıyı çalmak çok kolay bir süreç değil. Bu süreçte vekalet gösteren kadın kollarımıza, gençlik kollarımıza Merkez ilçedeki arkadaşlarımıza, ana kademedeki yönetim kurulu arkadaşlarıma, herkese teşekkür ediyorum. Tabi sadece 150 kişilik teşkilatımız değil, bunun dışında gönüllü olarak yine bu faaliyetlerde bize destek olan tüm gönüldaşlarımıza çok teşekkür ediyoruz. İnşallah hayırlısıyla pazar günü hep beraber sandıklara gidelim, reyimizi ortaya koyalım. Kütahya’mızın bundan sonraki 5 yılda ne olacağına hep birlikte karar verelim. AK Parti belediyecilik anlamında önemli bir marka. Sayın Cumhurbaşkanımızın bütün bu hareketi 1994’ten itibaren belediyecilikle başlamış bir hareket ve hakikaten önemli başarılara imza atıldı. Biz son 5 yıldan beri AK Parti olmayan bir belediye ile yaşadık. Bunun neler getirdiğini hep beraber gördük. İnşallah 31 mart günü ben inanıyorum ki Kütahyalılar Sayın Cumhurbaşkanımıza bir vefa göstereceklerdir ve yine Ak Parti’ye Sayın Cumhurbaşkanımıza, Kamil Saraçoğlu Başkanımıza destek vereceklerdir ve inşallah hep beraber bundan sonraki 2028 seçimlerine kadar Kütahya’da 3 vekilimizle, teşkilatımızla ve Belediye Başkanımız Kamil Saraçoğlu ile beraber şehrimizi büyütmeye ve geliştirmeye yönelik çalışmaya devam edeceğiz" diye konuştu. "Kütahyalılar demokrasinin unsurlarını yerine getiren bir yapıya sahip" AK Parti Kütahya Belediye Başkan Adayı Kamil Saraçoğlu, 31 Mart’ta Kütahya’nın tekrar AK Belediyecilikle tanışacağını dile getirdi. Saraçoğlu, "Süreç Cumhurbaşkanımızın AK Parti Kütahya Belediye Başkan Adayı olarak 18 Ocak’ta bizi ilan etmesiyle başladı. O günden bugüne yaklaşık 70 günlük bir süreyi geride bıraktık. 70 günlük süre boyunca biz hem hemşehrilerimizle bir araya geldik, esnaflarımızla bir araya geldik. Onları tek tek ziyaret ettik. Mahallelerimizde toplantılar gerçekleştirdik ve bu süre zarfında da biz geçmiş dönemde yaptığımız tüm projeleri halkımızla paylaştık ve yeni dönemde de hangi projeleri hayata geçireceğiz, hangi çalışmaları Kütahya’da yapacağız anlattık. Kütahya’yı daha iyi yerlere götürmenin gayreti içerisinde olacağımızın sözlerini verdik. Tabii ki geçmişte yaptığımız projelerimizi gelecekte yapacağımızın teminatı olarak gösterdik. Bu süreçte tüm hemşehrilerimize çok teşekkür ediyoruz. Artık seçim çalışmalarımızı noktalıyoruz. Bundan sonra 31 Mart’ta İnşallah tüm Kütahyalı seçmenlerimiz sandığa gidecek, biz susacağız onlar konuşacaklar ve tercihlerini gerçekleştirecekler. Tabi Kütahya halkı demokrasiye bağlı ve demokrasinin unsurlarını yerine getiren bir yapıya sahip. Geçmiş dönemde de belki Türkiye genelinde en yüksek seçime katılım oranları Kütahya’dadır. Bu dönemde de ben tüm seçmenlerimi özellikle AK Parti seçmenlerini sandığa davet ediyorum. Onlar da vatandaşlık görevlerini yapacak İnşallah 31 Mart’ta da biz tekrar AK Parti belediyeciliğini Kütahya Belediyesi’nde başlatmaya hemşehrilerimizle beraber hazır olduğumuzu dile getirmek istiyorum. Bir fetret dönemi yaşandı. Artık onun sonu geldi. İnşallah 31 Mart’ta sandıklar açılacak ve herkes bu çıkan sonuca razı olacak. Biz de hemşehrilerimizin kullanmış olduğu oyların başımızın üstünde yeri olduğunu beyan etmek istiyorum. İnşallah bu seçimi aldığımız andan itibaren de kollarımızı sıvayarak Kütahya halkına hizmetkar olmaya devam edeceğiz. Seçimlerin hem Kütahya’mıza, hem ülkemize hem de İslam coğrafyasına hayırlı olmasını temenni ediyorum. Bu süre zarfı boyunca, tüm teşkilatımızla beraber il teşkilatımız, Merkez ilçe teşkilatımız, Kadın Kolları, Gençlik Kollarıyla, Belediye Meclis üyelerimizle beraber, çalmadık kapı, sıkmadık el bırakmadık ve bu nokta itibarıyla da tüm hemşehrilerimizle kucaklaşma imkanı bulduk. İnşallah seçimler hayırlı uğurlu olsun diyorum" ifadelerini kullandı. "31 Mart pazar günü, sadece bu yerel seçim olarak görülmemeli" AK Parti Kütahya İl Genel Meclisi Adayı Muhterem Kılıç, AK Parti’nin 22 yılda yaptıklarının bundan sonra da yapacaklarının teminatı olduğunu belirtti. Kılıç, "Adaylık süreci 2 aya yakın bir süre önce belli oldu. Biz bu adaylık sürecinden beri merkez köylerimizin hemen hemen tamamını gezdik, vatandaşlarımızla hasbihal ettik, taleplerini aldık, beraber istişareler yaptık. Köylerimize yol, su, altyapı hizmetleri konusunda neler yapılabilir, yerinde gördük, gezdik, notlarımızı aldık. Tabi, malum iki gün kaldı seçimlere. 31 Mart pazar günü, sadece bu yerel seçim olarak görülmemeli, bu seçimde belediye başkanı, belediye meclisi, il genel meclisi, muhtar ve ihtiyar heyetini seçeceğiz ama sadece bu şekilde bir seçim olarak görülmemeli. Bu yaşadığımız bölgenin ve Türkiye’mizin önümüzdeki 5 yılını kapsayacak bir geleceğimizin oylamasıdır. Geçen yıl da milletvekili ve cumhurbaşkanlığı seçimlerimizi yaptık. Bu seçim daha da önem arz ediyor çünkü 5 yıl bir seçimsizlik süreci olacak ve AK Parti’mizin 22 yılda yaptığı hizmetlerin artık doruk noktasında yapılabilecek olan hizmetleri yapmamız için vatandaşımızın oylarını daha dikkatli kullanmalarını ve küçük bazı olumsuzluklara bakarak kanmamalarını dolayısıyla AK Parti’yi oylarıyla ve dualarıyla desteklemelerini talep ediyoruz. İnşallah önümüzdeki süreçte yapılması gereken, eksik kalan hizmetleri son derece gayretli bir şekilde yapacağız çünkü AK Parti’nin 22 yılda yaptıkları, yapacaklarının teminatıdır ve bu şekilde bir çalışma gerçekleştireceğiz" şeklinde konuştu.
Kütahya Bakan Özhaseki: "Deprem bölgesinde evleri teslim ediyoruz" Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, Kütahya’da AK Parti önceki dönem ve mevcut yönetim kurulu üyeleri ile sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle iftarda bir araya geldi. AK Parti Kütahya İl Başkanı Mustafa Önsay ve AK Parti Kütahya Belediye Başkan Adayı Kamil Saraçoğlu’nun ardından kürsüye gelen Bakan Özhakesi, deprem bölgesinde halen 300 binden fazla konut inşaatının devam ettiğini ifade etti. Özhaseki, "Son 6 Şubat’ta bile tam 18 ilimiz etkilendi. 14 milyon insan zarar gördü. 680 bin konutumuz yıkıldı. 170 bin kadar da iş yerimiz yerle bir oldu. 850 bin bağımsız birim. Dile kolay. Zarar 104 milyar dolar olarak ifade ediliyor. Manevi zarar, onu ölçecek bir alet daha çıkmadı. Evleri teslim ediyoruz, hangi eve gitsek oturup çay içtiğimizde, o geceye geliyor konu. Evin sahibi biraz sonra olayları anlatmaya başlıyor hem o ağlıyor hem de biz ağlamaya başlıyoruz. Şu anda 300 binden fazla inşaatımız devam ediyor. Köylerde çelik karkastan evler yapıyoruz. Aslında yıkılan evler belki taştandı, basit evlerdi, aralarında harç bile yoktu bazılarının. Olsun Cumhurbaşkanımızın talimatı, ‘Madem o evler yıkıldı, hepsini en iyisiyle yapacağız’ dedi. Ve şimdi çelik karkastan evler yapıyoruz. Şehirlerin merkezlerini yapıyoruz bir taraftan. Bir taraftan altyapılarıyla ilgili büyük bir bütçe temin ettik. Altyapılarına başladık, gece-gündüz çalışıyoruz. 76 bin evimizi teslim ettik. Her ay bundan sonra da 10-15 bin evi vermeye devam edeceğiz" dedi. "Şimdi bütün bilim adamları diyor ki, İstanbul’da deprem gelmek üzere" Bakan Özhaseki, konuşmasında İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nu eleştirdi. Özhaseki, "Son dönemde hiç anlayamadığımız başka bir şey çıktı. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı başını çekiyor. Sonra onun kuyrukları Anadolu’da devam ediyorlar. Algı belediyeciliği diyorlar. Ne oluyor algı belediyeciliği olunca? Yapmadığını yapmış gibi sunma. Olmadığı halde olmuş gibi. Beyefendi tatilde çalışıyormuş gibi yan gelip yatıyor veya İngiliz büyükelçisiyle bir yerde, restoranda yemek yiyor ama iş başındaymış gibi gösteriyor. Ne kadar ayıp bir şey ya. Bunu da belediye bütçesinden yapıyorlar. Şimdi bütün bilim adamlar diyor ki, İstanbul’da deprem gelmek üzere. Evet hepimiz takip ediyoruz. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin geçen seneki ayırmış olduğu pay, 485 milyon lira. Ama algı operasyonları için beyefendiyi övmek için, beyefendi Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı veya da cumhurbaşkanı yapabilmek için tuttukları trol ordusuna verdikleri, ayırdıkları para 900 milyon lira. Bu para cebinizden çıkıyorsa bir şey demem, hoş karşılamam, bir şey demem. Eğer belediye bütçesiyse benim bir kuruşluk da hakkım varsa, haram olsun arkadaşlar. Doğru değil arkadaşlar. Bu dönemde böyle bir belediyecilik gördük. Hükümetin yaptığının üstüne yatmak, onun yaptıklarını kendi yapmış gibi anlatmak. Ya ayıptır günahtır" diye konuştu.