GÜNDEM - 27 Nisan 2015 Pazartesi 17:42

Bakımevinde korkunç iddialar

A
A
A
Bakımevinde korkunç iddialar

Bursa’da özel bir bakım evinde yaşanan skandalla ilgili haberde otistik oğlunun kelepçelendiği fotoğrafı gören baba adliyeye koşarken, bakım merkezinin eski bir personeli ise hastalara tecavüz edildiğini ve açlıkla terbiye edildiğini söyledi.

Edinilen bilgiye göre, merkez Nilüfer ilçesindeki özel bir bakım evinde yaşlı ve çocuklara işkence ve tecavüz edildiği, bazı hastalara yanlış ilaç tedavisi uygulanarak öldürüldüğü iddiaları ile ilgili haberde oğlunun kelepçelenmiş fotoğrafını gören M.K. (38) adliyeye gitti. Olayın ciddiyetini gazetelerden öğrendiğini ifade eden M.K., otistik çocukların bakımının gerçekten çok zor olduğunu söyledi.

Eşini 39 gün önce kanserden kaybettiğini, kelepçelenen oğlu S.K.’nın ise 1999 Yalova depreminden sonra otistik olarak dünyaya geldiğini ifade eden M.K.,

“Oğlum o bakım evinde kalırken yetkililer, bize ellerini bağlamak zorunda kaldıklarını haber vermişlerdi. Ama ben kelepçe olayına şahit olmadım. Suçu ispat edilene kadar herkes suçsuzdur. Savcılık zaten soruşturma açmış. Soruşturma neticesinde suçlular varsa cezasını çekecektir. Oğlumun kelepçe takılabileceğine dair raporu hakkında bilgim yok. Ama otistik çocuklar gerçekten çok zor. O fotoğraf karesinde benim çocuğum var ama olayın arkasında çok daha büyük iddialar yeri alıyor. Soruşturma neticesinde bir suç işlenmişse bu durum benim çocuğumu da ilgilendiriyorsa ben soruşturmanın durumuna göre şikayetçi olurum. Görmediğim, şahit olmadığım bir olay için şikayetçi olamam. Ayda 3-4 defa çocuğumu görmeye gidiyordum. Elinde kolunda çizikler yoktu. Ellerini bağladıklarını zaten söylemişlerdi ama içeride ne oldu bitti, haberim yok” diye konuştu.

“OTİZMDEKİ ARTIŞIN SEBEBİ ARAŞTIRILSIN”
Ayrıca otistik vakalardaki artışın sebebinin araştırılmasını isteyen M.K., “Çünkü yediğimiz her şey yapay, insanlar para kazanmak uğruna gıdalara zararlı kimyasallar katıyorlar. Belki bunlardan kaynaklanır. Çığ gibi büyüyen otizmin sebeplerinin araştırılmasını istiyorum” deid.

BAKIM EVİNDE ÇALIŞAN KADINDAN ŞOKE EDEN İTİRAFLAR
Söz konusu bakım evinde 2011 ve 2013 yılları arasında hasta bakıcı olarak çalışan F.M. de İHA'ya konuştu. Şok iddialarda bulunan F.M., hastaların dövüldüğünü, açlıkta terbiye edilmeye çalışıldığını ve tecavüz olaylarının yaşandığını ileri sürdü. Kurum müdürünün içeride silahla dolaştığını iddia eden F.M., “Bazı hastalara ağır ilaçlar verilerek sakinleştiriliyor, durumu ağır olan hastalar hastaneye kaldırılmayarak hayatını kaybediyordu. Hüseyin K. isimli kişinin ölümüne onlar sebep oldu. Bazı hastaların banka kartlarını kullanarak paraları çekiliyor, ailesinin onları kurumdan almaması için durumunda düzelme olan hastalara bilerek ağır ilaçlar veriliyordu” dedi.

"ORADA GÖRDÜKLERİMDEN SONRA PSİKOLOJİM BOZULDU"
Bakım evinde çalıştığı dönemde, belediye ve sosyal hizmetler kurumuna yazılı ve sözlü başvuruda bulunduğunu ifade eden F.M., “Benim onlardan tazminat alamadığım için böyle bir müracaatta bulunmam söz konusu değil. 2 aylık maaşımı ve tazminatımı kendim istemedim. Orada gördüklerimden sonra psikolojim bozulmaya başladı. Oradan kendi isteğimle ayrıldım. Ayrıldıktan sonra akıllı olmam konusunda tehditler de aldım. Ama tek isteğim orada yaşanan skandalın ortaya çıkmasıdır” diye konuştu.

"BAKIM EVİNİN KAPATILMASI İÇİN MÜRACAATTA BULUNACAĞIZ"
Bursa Barosu İnsan Hakları Komisyonu Başkanı Özgür Yetkin ise iddialarla ilgili bakım evinin acilen kapatılması için gerekli başvuruda bulunacaklarını söyledi.

BAKIM EVİNİN MÜDÜRÜ HASTANIN RAPORUNU GÖSTERDİ
Öte yandan, özel bakım evinin müdürü H.İ.D., kelepçe takılan hastanın doktor raporunu göstererek şunları söyledi:

“Bu süreçle ilgili gerekli yasal haklarımız neyse kullanacağız. Bu yazılan çizilenler iftiradır, kesinlikle kabul etmiyoruz. Bunun sonuna kadar takipçisi olacağız. Şu anda toplamda 52 hasta tedavi görüyor. Devam eden mahkemede 1 şahit ve kendisi var. Bizim bildiğimiz başka birisi yok. Görüntüde olan kişi sıkıntılı bir hasta. Stabil hale gelene kadar doktor raporuyla bağlanması gerektiğinin raporu vardır. Saldırganlığı ve agresifliği olduğu zamanlarda bağlanma raporu vardır. Zaten hasta sıkıntılı olduğu için naklini istemiştik. Hasta şu anda devlet yurdunda kalıyor."

"İDDİALAR ASILSIZDIR"
Bakım evi sahibinin avukatı ise “İddialar asılsızdır. Bu iddiaları ileri süren ve haberin dayanağı olan şahıs bugüne kadar bakım merkezinde çalışmıştır. Bu zamana kadar burada 80, şimdi ise 26 kişi çalışıyor. İddiaların dayanağı tanık olan tek kişidir. Bu 80 kişiden ikinci bir kişi çıkmadı. Bu bakım merkezi devletin gözetimindedir. Bugün itibariyle yasal çalışmalarımız başladı. Kadının tazminat isteği vardı. Kendisi hasta bakıcı olarak yönetmelik gereği yapması gereken işlerden kaçmıştır. Bunları yapması istendiğinde devamsızlık yapmıştır. Bu yüzden işten çıkartılmıştır. Bu kadar insan içinde vicdanlı olan bir kişi mi var, diğerleri vicdansız mı? Hastanın bağlanması hakkında doktor raporu var” diye konuştu.

OSMAN AKIN-AHMET FARUK ÇABUK 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir Aliağa’da CHP Grup Sözcüsünden şok eden gaf Aliağa Belediyesi CHP’li Grup Sözcüsü İbrahim Doğangül, meclis toplantısında İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı’nın ismine “Cemil Bayık” dedi. Doğangül, binlerce kişinin istihdam edildiği Gemi Söküm sektörüne “uyuşturucu trafiğinin durağı” iddiasında bulundu. 31 Mart’ta yapılan seçimlerde Aliağa’da MHP’li Serkan Acar’ın üçüncü kez Belediye Başkanı seçilmesinin ardından Belediye Meclisinin 2. oturumu yapıldı. Hararetli geçen Belediye Meclis toplantısına CHP Meclis Grup Sözcüsü İbrahim Doğangül’ün İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay’dan bölücü terör örgütünün elebaşlarından “Cemil Bayık” olarak söz etmesi damgasını vurdu. Cemil Tugay’dan “Cemil Bayık” olarak bahsetti, herkes şok oldu CHP Grup Sözcüsü İbrahim Doğangül, belediyenin faaliyet raporunun görüşüldüğü oturumun sonunda dilek ve temennileri olduğunu belirterek söz istedi. Doğangül sözlerine, “Dün veya evvelsi gün Büyükşehir Belediye Başkanımız Cemil Bayık’ın” diyerek söze bölücü terör örgütünün eli kanlı elebaşlarından birinin adıyla başladı. CHP’li meclis üyesinin bölücü örgütün eli kanlı isimlerinden birinden bahsetmesi bir anda salonda şaşkınlığa sebep oldu. O sırada büyük bir gafa imza atan CHP’li meclis üyesine İzmir Büyükşehir Belediye Başkanının adının Cemil Tugay olduğunu hatırlatan isim ise MHP Grup sözcüsü Avukat Hilal Sadıkoğlu Akar oldu. MHP Grup sözcüsü Avukat Hilal Sadıkoğlu Akar “Tugay, soy ismi” dedi. Bunun üzerine büyük bir şaşkınlık yaşayan CHP’li üye, sözlerini düzeltti ancak sözlerinin devamında bir gafa daha imza atarak hem belediye meclis üyelerinin hem de salondaki vatandaşların tepkisini çekti. CHP Grup Sözcüsü Doğangül’den Gemi Söküm sektörüne uyuşturucu iddiası Aliağa Belediye Meclisi toplantısında birbiri ardına gaflarına devam eden CHP Grup Sözcüsü İbrahim Doğangül, bu kez binlerce işçinin çalıştığı gemi söküm sektörüne uyuşturucu iddiasında bulundu. Aliağa’da binlerce ailenin istihdam edilerek geçimini sağladığı gemi sökümden “uyuşturucu trafiğinin duraklarından” olarak söz eden Doğangül’ün iddiaları tepki çekti. Meclis toplantısını izleyen bir vatandaş, CHP’li meclis üyesine yüksek sesle, "Öyle bir iddia size yakışmıyor. Uyuşturucu trafiği yok" diyerek sert tepki gösterdi.
İstanbul Bayraktar TB3’ün toplam uçuş saati 272 saat 47 dakikaya ulaştı Baykar’ın milli ve özgün olarak geliştirdiği Bayraktar TB3 SİHA test uçuşlarına hız kesmeden devam ediyor. Hafta boyunca süren testlerde iki prototipi de test uçuşları gerçekleştiren Bayraktar TB3’ün toplam uçuş saati 272 saat 47 dakikaya ulaştı. Baykar’ın milli ve özgün olarak geliştirdiği Bayraktar TB3 Silahlı İnsansız Hava Aracı (SİHA) test uçuşlarını ara vermeden sürdürüyor. Hafta boyunca gerçekleştirilen testlerde iki prototipi de uçuş icra eden milli SİHA’nın toplam uçuş saati 272 saat 47 dakikaya ulaştı. İki Bayraktar TB3 havada Cumhuriyet’in 100. yılını taçlandırmak amacıyla 27 Ekim 2023 tarihinde ilk uçuş testini başarıyla tamamlayarak gökyüzü ile buluşan Bayraktar TB3 SİHA’nın iki prototipi de test uçuşlarını Tekirdağ’ın Çorlu ilçesindeki AKINCI Uçuş Eğitim ve Test Merkezi’nde sürdürüyor. Bayraktar TB3 PT-1 ve PT-2, geçtiğimiz hafta boyunca orta irtifada icra edilen sistem ve dayanım performanslarının ölçüldüğü testlerin tamamını başarıyla tamamladı. Toplam uçuş 272 saate ulaştı Bayraktar TB3 SİHA bugüne kadar gerçekleştirilen test uçuşlarında toplam 272 saat 47 dakika havada kaldı. TEI tarafından yerli olarak geliştirilen PD-170 motoruyla havalanan milli SİHA, 20 Aralık 2023’te gerçekleştirilen uzun uçuş testinde yere inmeden 32 saat havada kalmış ve gökyüzünde 5 bin 700 km yol kat etmişti. Milli SİHA, milli kamera Bayraktar TB3 SİHA, 26 Mart 2024 tarihinde ilk kez Aselsan tarafından milli olarak geliştirilen ASELFLIR-500 ile uçtu. İcra edilen test kapsamında dünyadaki muadillerine göre en yüksek performansa sahip olan ASELFLIR-500 Elektro-Optik Keşif, Gözetleme ve Hedefleme Sistemi entegrasyonu başarıyla gerçekleştirildi. TCG ANADOLU’dan ilk uçuş 2024’te Bayraktar TB3 SİHA, katlanabilen kanat yapısıyla TCG Anadolu gibi kısa pistli gemilerden kalkış ve iniş kabiliyetine sahip dünyadaki ilk silahlı insansız hava aracı olacak. Baykar Yönetim Kurulu Başkanı ve Teknoloji Lideri Selçuk Bayraktar, Bayraktar TB3 için 2024 yılı içinde TCG Anadolu gemisinde testlere başlanmasını planladıklarını açıklamıştı. Bayraktar TB3’ün sahip olacağı kabiliyetler bu sınıftaki insansız hava araçları açısından da önemli bir yenilik olacak. Görüş hattı ötesi haberleşme kabiliyetine de sahip olacak milli SİHA, bu sayede çok uzun mesafelerden kumanda edilebilecek. Başlangıçtan bugüne tüm projelerini öz kaynakları ile yürüten Baykar, 2003 yılındaki İHA Ar-Ge sürecinin başlangıcından itibaren tüm gelirlerinin yüzde 83’ünü ihracattan elde etti. Öte yandan Baykar 2021 ve 2022 yıllarında Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) verilerine göre savunma ve havacılık sektörünün ihracat lideri oldu. Savunma Sanayii Başkanlığı tarafından 2023’te de sektörün ihracat şampiyonu olduğu açıklanan Baykar, geçen yıl 1.8 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirdi. Son yıllarda gelirlerinin yüzde 90’ından fazlasını ihracattan elde eden Baykar, 2023’te savunma ve havacılık sektöründeki ihracatın 3’te 1’ini tek başına yaptı. Öte yandan Bayraktar TB2 SİHA için 33 ülkeyle, Bayraktar AKINCI TİHA için ise şimdiye kadar 9 ülke ile olmak üzere toplam 34 ülkeyle ihracat anlaşması imzalandı.